Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekilmesi BM’yi derinden endişelendiriyor

Batı, BM’nin Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekilmesini kınarken Ankara, Kiev ve Moskova ile görüşüyor

Ukrayna Altyapı Bakanı ve Türkiye Milli Savunma Bakanı, 22 Temmuz’da Türkiye ve BM'nin ortak arabuluculuğunda Karadeniz’de tahıl koridoru açılması için yapılan anlaşmanın imzalanmasından sonra (Reuters)
Ukrayna Altyapı Bakanı ve Türkiye Milli Savunma Bakanı, 22 Temmuz’da Türkiye ve BM'nin ortak arabuluculuğunda Karadeniz’de tahıl koridoru açılması için yapılan anlaşmanın imzalanmasından sonra (Reuters)
TT

Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekilmesi BM’yi derinden endişelendiriyor

Ukrayna Altyapı Bakanı ve Türkiye Milli Savunma Bakanı, 22 Temmuz’da Türkiye ve BM'nin ortak arabuluculuğunda Karadeniz’de tahıl koridoru açılması için yapılan anlaşmanın imzalanmasından sonra (Reuters)
Ukrayna Altyapı Bakanı ve Türkiye Milli Savunma Bakanı, 22 Temmuz’da Türkiye ve BM'nin ortak arabuluculuğunda Karadeniz’de tahıl koridoru açılması için yapılan anlaşmanın imzalanmasından sonra (Reuters)

Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması'nı askıya alarak Ukrayna'dan tahıl sevkiyatını durdurmasının ardından dün birçok ülke Moskova’yı boykot etti. Rusya, cumartesi günü Kırım'daki Sivastopol Körfezi'nde konuşlu Karadeniz Filosu’nun hedef alındığını söylediği saldırıya yanıt olarak, küresel gıda arzı için hayati önem taşıyan Ukrayna limanlarından tahıl ihracatı için imzalanan Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekildi. Rusya saldırıyla ilgili olarak Ukrayna ve İngiltere'yi suçladı.
İngiltere Savunma Bakanlığı, ‘Rusya’nın dikkatleri başka yöne çekmeyi amaçlayan yanlış iddialarını’ kınarken, Ukraynalı bir yetkili olayın ‘Rusya güçlerinin patlayıcıları ihmalkâr bir şekilde kullanmasından’ kaynaklandığını belirtti.
Tahıl Koridoru Anlaşması, Rusya-Ukrayna savaşının başladığı Şubat ayından bu yana Ukrayna limanlarında sıkışıp kalan milyonlarca ton tahılın ihracatının önünü açtı. Ukrayna limanlarına uygulanan abluka, birçok ülkede gıda kıtlığı korkularını artıran gıda fiyatlarının yükselmesine neden oldu.

BM temasları ve Türkiye
Öte yandan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, deniz yoluyla tahıl ihracatının askıya alınması konusundaki ‘büyük endişesini’ dile getirdi. Guterres’in sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, “BM Genel Sekreteri, Tahıl Koridoru Anlaşması ile ilgili mevcut durumdan büyük bir endişe duyuyor” denildi. Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Guterres’in sözcüsü, BM Genel Sekreteri’nin Arap Zirvesi’ne katılmak üzere Cezayir'e yapacağı yolculuğu bu mesele yüzünden bir gün ertelemeye karar verdiğini de sözlerine ekledi. Rusya ve Ukrayna tarafından Türkiye ve BM’nin arabuluculuğunda imzalanan anlaşma, çatışmanın neden olduğu küresel gıda krizini hafifletmenin anahtarı niteliğindeydi.
Moskova, Kiev'i insansız hava araçları (İHA) ile Karadeniz Filosu’na ‘büyük’ bir saldırı gerçekleştirmekle suçladıktan sonra Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekildiğini açıkladı. Kiev ise Moskova’nın saldırı iddiasını ‘sahte gerekçe’ olarak niteledi. Guterres'in sözcüsü, “Genel Sekreter, Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekilme kararından vazgeçmesi amacıyla yoğun temaslar yürütmeye devam ediyor” dedi. Sözcü, bu çabaların aynı zamanda ‘Ukrayna'dan gıda ve gübre ihracatı yapılmasını kolaylaştırmayı ve Rusya’nın gıda ve gübre ihracatının önündeki engelleri kaldırmayı amaçlayan girişimi yenilemeyi ve tam olarak uygulamayı’ hedeflediğini de sözlerine ekledi.
Öte yandan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Tahıl Koridoru Anlaşması’nı canlandırmak amacıyla Rus ve Ukraynalı mevkidaşları ile görüştü. Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Bakan Akar, her iki taraftan da anlaşmanın uygulanmasını etkileyebilecek herhangi bir ‘provokasyondan’ kaçınmalarını istedi. Reuters’ın aktardığına göre açıklamada, İstanbul Boğazı yakınlarında bekleyen tahıl yüklü gemilerin denetimlerinin bugün ve yarın devam edeceği belirtildi.
Milli Savunma Bakanlığı, ‘İstanbul'daki Ortak Koordinasyon Merkezi'nde görev yapan Rus personelin halen merkezde bulunduğunu ve bu süre zarfında hiçbir geminin Ukrayna'dan ayrılmayacağını’ açıkladı. İstanbul'da imzalanan uluslararası anlaşmayı denetlemekle görevli Ortak Koordinasyon Merkezi, dün sabah saatlerinde, Ukrayna’nın tahıl ihracatına dair Karadeniz'de hiçbir adımın onaylanmadığını duyurdu. Rusya, Ukrayna, Türkiye ve BM’den temsilcilerin yer aldığı merkez, bu hafta İstanbul açıklarında denetlenmek üzere bekleyen 170'den fazla yük gemisinin olduğu, bazılarının on iki gündür beklediğini açıkladı. Milli Savunma Bakanlığı'na göre 1 Ağustos’ta yürürlüğe giren ve Ukrayna limanlarından yaklaşık 9,3 milyon ton tahıl ve diğer tarım ürünlerinin ihracatına izin veren anlaşmanın süresi 19 Kasım'da sona eriyor.
Diğer taraftan Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Komisyon Başkan Yardımcısı Josep Borrell, Guterres ile Ukrayna'dan tahıl ihracatının sürmesine yönelik koordinasyon çalışmalarını görüştüğünü açıkladı. Borrell, Rusya'nın anlaşmaya dönmesi gereğini vurguladı.
NATO ise dün, Moskova'yı BM arabuluculuğunda anlaşma süresini acil olarak uzatmaya çağırdı. NATO Sözcüsü Oana Lungescu, yaptığı açıklamada, “Başkan Putin, gıdayı silah olarak kullanmayı durdurmalı ve Ukrayna'daki yasa dışı savaşa bir son vermeli” dedi. Rusya'yı tahıl anlaşmasını askıya alma kararını gözden geçirmeye ve anlaşmayı derhal yenilemeye çağıran Lungescu,  Tüm NATO üyelerinin daha önce Türkiye'nin yardımıyla varılan anlaşmadan memnun olduklarını ifade etti.

İHA’lı saldırı
Rusya dün, Sivastopol'da konuşlu Karadeniz Filosu’nu hedef alan İHA’ların enkazını bulduğunu duyurdu. Söz konusu İHA’ların tahıl ihracatına yönelik güvenli bölgeyi kullandığını öne süren Rusya, İHA’ların sivil bir gemiden havalanmış olma olasılığını gündeme getirdi.
Rusya Savunma Bakanlığı, İHA’ların tahıl ihracatı için Karadeniz’de açılan koridorun geçtiği güvenli bölgede hareket ettiğini belirtti. AFP’nin aktardığına göre Bakanlık, İHA’ların enkazının bir kısmını denizden kaldırdığını da bildirdi.
Rus yetkililer, Cumartesi sabah saatlerinde İHA’larla gerçekleştirilen saldırının mayın tarama gemisinde küçük bir hasara neden olduğunu açıkladılar. Rusya Savunma Bakanlığı, kullanılan İHA’larda ‘Kanada yapımı navigasyon cihazları’ olduğunu belirtti. Bakanlık, İHA’lardan birinin ‘Kiev’deki ya da Batı'daki ustaları tarafından Ukrayna limanlarından tarım ürünleri ihraç etmek için kiralanan sivil gemilerden birinden’ havalandığını öne sürdü.

“Sahte gerekçe”
Ukrayna, Rusya'nın Tahıl Koridoru Anlaşması'ndan çekilme gerekçesine itiraz ederek bunun ‘sahte gerekçe’ olduğunu belirtti. Kiev, Moskova'ya ‘anlaşmadaki yükümlülüklerine yeniden uyması’ için baskı yapılması çağrısında bulundu. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise “Rusya'nın kararı bugün alınmış bir karar değil. Rusya, Eylül ayında tarım ürünlerimizi taşıyan gemilerin çalışmalarını sekteye uğratmaya başladığında küresel gıda krizini daha da kötüleştirmeye başlamıştı” dedi.
Rusya'nın niyetinin ‘Afrika ve Asya'da geniş çapta açlık korkusunu yeniden körüklemek’ olduğunu söyleyen Zelenskiy, Moskova'nın şimdiye kadar en az 176 geminin yola çıkış iznini askıya aldığını aktardı. Zelenskiy, Rusya’nın kararına karşı BM, özellikle de G20 düzeyinde sert bir uluslararası tepkiye ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Biden: Rusya'nın anlaşmadan çekilme kararının çirkin
Öte yandan ABD Başkanı Joe Biden, cumartesi günü yaptığı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'dan tahıl ihracatına izin veren anlaşmadan çekilme kararının ‘çirkin’ olduğunu söyledi. Biden, gazetecilere yaptığı açıklamada, Rusya’nın bu kararı alması için hiçbir nedeni olmadığını da sözlerine ekledi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise Rusya’nın anlaşmadan çekilerek, düşük gelirli ülkeler ve küresel gıda fiyatları üzerinde doğrudan etkileri olan, insani krizleri ve gıda güvensizliğini körükleyen savaşta gıdayı yeniden silah olarak kullandığını belirtti.
Rusya’nın Tahıl Koridoru Anlaşması’ndan çekildiğinin duyurulmasından önce, Rusya Tarım Bakanı Dmitry Patrushev’in anlaşmayı bir televizyon programında bir kez daha eleştirerek, AB ülkelerini Ukrayna'nın fakir ülkelere gitmesi gereken tahıl ve tarım ürünlerini tekellerine almakla suçlaması dikkati çekti. İstanbul’daki Ortak Koordinasyon Merkezi, daha önce bu iddiaları yalanlamıştı. Rus Bakan, “Maalesef,  Tahıl Koridoru Anlaşması yardıma muhtaç ülkelerin sorunlarını çözemedi. Üstüne üstlük bu sorunları daha da ağırlaştırdı” ifadelerini kullandı.



Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulundu

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
TT

Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulundu

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot dün yaptığı açıklamada, Avrupa Troykası’nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya), o tarihe kadar bir nükleer anlaşmaya varılamaması halinde ağustos ayı sonuna kadar İran'a yönelik Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarının otomatik olarak geri getirilmesine yönelik ‘snapback’ mekanizmasını harekete geçireceğini söyledi.

Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Barrot, “Fransa ve ortakları, 10 yıl önce kaldırılan silahlar, bankalar ve nükleer ekipmanlar üzerindeki küresel yasağı yeniden uygulamaya koymakta haklılar. İran'dan güçlü, somut ve inandırıcı bir taahhüt gelmediği takdirde bunu en geç ağustos ayı sonuna kadar yapacağız” ifadelerini kullandı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ise dışişleri bakanları toplantısında ‘İran'ın ele alınacağını’ söyledi. Kallas, “Diplomatik yolu ve müzakereleri yeniden başlatmak bizim çıkarımıza” dedi.

xo9p0
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Brüksel'de düzenlenen AB dışişleri bakanları toplantısının oturum aralarında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. (EPA)

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce tarafından yapılan açıklamaya göre, AB dışişleri bakanları toplantısı öncesinde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Avrupa Troykası'ndaki mevkidaşlarıyla Ortadoğu'da istikrarın desteklenmesi ve İran'ın nükleer silah geliştirememesinin sağlanması konularında telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.

Avrupa ülkeleri, ekim ayında süresi dolacak olan 2231 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı kapsamında snapback mekanizmasını harekete geçirmekle tehdit ediyor. Bu mekanizma, karar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde Tahran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasına olanak sağlıyor.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, mekanizmayı harekete geçirmenin ‘yasal dayanaktan yoksun düşmanca bir tedbir’ olduğu uyarısında bulunarak, Avrupalıları taahhütlerini ihlal etmekle suçladı. Bekayi, Avrupalı güçlerin bu adımı atması halinde orantılı bir karşılık verileceği tehdidinde bulundu.

İran medyası, Tahran'ın Moskova ve Pekin'i nükleer anlaşmadan çekildiklerini duyurmaya ikna etmeye çalıştığını ve bu sayede BM Güvenlik Konseyi'nde yaptırımların yeniden uygulanmasına yönelik herhangi bir girişimi engellemek için yasal bir dayanak elde edeceğini belirtti.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ve Çinli mevkidaşı Wang Yi ile Avrupa Troykası’nın nükleer anlaşma kapsamında BM yaptırımlarına otomatik olarak geri dönüş anlamına gelen snapback mekanizmasını harekete geçirmesini engellemenin yolları üzerine istişarelerde bulundu.

Lavrov ve Wang Yi pazartesi günü Pekin'de bir araya gelerek Arakçi'nin Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısına katılmasından önce İran'ın nükleer dosyasını ele aldılar.

Arakçi bugün Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Mevcut durumda elbette Çin Dışişleri Bakanı ve Rusya Dışişleri Bakanı ile ikili görüşmeler yapacağız” dedi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı pazar günü, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in İran'ı Washington'un istediği uranyum zenginleştirmesine izin verilmeyecek bir nükleer anlaşmayı kabul etmeye çağırdığı yönündeki haberi ‘yalan’ olarak nitelendirdi.

cdfrgthyu
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin bugün Pekin'de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısı çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (İran Dışişleri Bakanlığı)

ABD merkezli haber sitesi Axios'un dosyaya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre Putin, İran'a ABD ile uranyum zenginleştirmesini engelleyecek bir anlaşmayı kabul etmesi çağrısında bulundu. Rusya nükleer program konusunda yıllardır İran'ın başlıca diplomatik destekçisi konumunda.

Moskova, İran'ın uranyum zenginleştirme hakkını kamuoyu önünde desteklemiş olsa da Putin, İsrail ile İran arasında 12 gün süren savaşın ardından özel oturumlarda daha sert bir tutum benimsedi.

İki kaynak Rusların İsrail hükümetine Putin'in İran'ın uranyum zenginleştirmesi konusundaki tutumu hakkında bilgi verdiğini söyledi. Üst düzey bir İsrailli yetkili, “Putin'in İranlılara bunu söylediğini biliyoruz” dedi. Putin bu tutumunu geçen hafta ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmelerde de dile getirdi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk döneminde İran'a yönelik ABD yaptırımlarının yeniden uygulanmasından bu yana Tahran, 20 yıllık bir stratejik anlaşma yoluyla Moskova’yla ve İran'ın petrol ihracatının yüzde 90'ını satın alan Pekin’le bağlarını güçlendirdi.

Arakçi Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda şöyle yazdı: “ŞİÖ yavaş yavaş küresel arenaya açılıyor, yani bölgesel arenayı yavaş yavaş aşıyor… Gündeminde ekonomik, siyasi ve güvenlik alanları da dahil olmak üzere bir dizi farklı konu var.”

Diğer yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, hükümetinin ‘tüm ciddiyetiyle bu barışçıl yolu izleyeceğini’ söyledi ve ek ayrıntı vermeden ‘diplomasi penceresinin halen açık olduğunu’ vurguladı.

Pezeşkiyan, “Geleceğe doğru yeni ufuklar açmak için geçmişi eleştirel gözlerle gözden geçirmeliyiz. Bizi daha iyi bir yarına götürecek olan şey, umudu yeniden inşa etmek, öğrenme ve değişme isteği ile anlayış, empati ve rasyonaliteye dayalı yeni bir yoldur... Diplomasi penceresinin açık olduğuna inanmaya devam ediyoruz ve bu barışçıl yaklaşımı kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Pezeşkiyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Savaşın dayattığı büyük sınavda, psikolojik baskılara ve halkımızın karşılaştığı pek çok zorluğa rağmen, İran'ın çağdaş tarihinde halkın katılımının, uzlaşının ve toplumsal uyumun en dikkat çekici tezahürüne tanık olduk. Ülke içinde ve dışında, her eğilimden İranlılar saldırgan düşman karşısında tek vücut oldular.”

İran Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları, İran Genelkurmay Başkanı Abdurrahim Musevi'nin İsrail ile 12 gün süren savaş sırasında ülkesinin ‘varlığının ve toprak bütünlüğünün eşi benzeri görülmemiş şekilde tehdit edildiğini’ söylemesinin ardından geldi.

Pezeşkiyan hükümeti, muhafazakâr milletvekillerinin muhalefetine rağmen Batılı güçlerle müzakerelere yeniden başlamaya hazır olduğunun sinyallerini verdi.

yhu7ı8
ABD ile İran arasında 19 Nisan'da ikinci tur görüşmelerin yapıldığı Roma'daki Umman Büyükelçiliği'nin girişinde bekleyen gazeteciler ve polis memurları (AP)

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, İran ve ABD arasında altıncı tur müzakereler için ‘belirli bir tarih olmadığını’ söyledi. Bekayi, “Diplomasinin ve müzakere yolunun etkinliğini doğrulamadığımız sürece böyle bir yola girmeyeceğiz” dedi.

Arakçi ve ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff nisan ayından bu yana Umman arabuluculuğunda beş tur görüşme gerçekleştirdi. Daha sonra İsrail 13 Haziran'da İran'a saldırı başlattı ve ABD'nin İran'ın üç nükleer tesisini bombaladığı 12 günlük bir savaşı tetikledi.

Tahran ve Washington arasında yeni bir müzakere turunun 15 Haziran'da yapılması gerekiyordu, ancak savaş nedeniyle iptal edildi.

İran Dini Lideri Ali Hamaney’in uluslararası ilişkiler danışmanı Ali Ekber Velayeti pazartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin uranyum zenginleştirmeyi durdurma şartına bağlanması halinde ABD ile nükleer müzakerelere yer olmadığını söyledi ve böyle bir şartı Tahran'ın bağlı olduğu ‘kırmızı çizgilere’ aykırı olarak niteledi.

Şarku’l Avsat’ın İran medyasından aktardığına göre Velayeti, Pakistan İçişleri Bakanı Muhsin Nakvi ile gerçekleştirdiği görüşmede, “Müzakereler zenginleştirmenin durdurulması şartına bağlanırsa kesinlikle gerçekleşmeyecek” dedi.