Yemen Başbakanı Abdulmelik, Husilerin şantajına karşı çıktı

Abdulmelik, halkın imkanlarının korunacağı sözü verdi.

Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik. (SABA)
Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik. (SABA)
TT

Yemen Başbakanı Abdulmelik, Husilerin şantajına karşı çıktı

Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik. (SABA)
Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik. (SABA)

Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik çarşamba günü, Husilerin hükümete yaptığı şantajlara karşı çıktığını belirterek halkın imkanlarını koruma sözü verdi. Başbakan bu açıklamasını, milislerin kurtarılmış bölgelerden çıkarılan ham petrolün satışlarından sağlanan gelirin bölüşülmesine yönelik çabaları kapsamında petrol tesislerine ve limanlara saldırı düzenlenme tehdidinde bulunmalarının ardından yaptı.
Abdulmelik bu açıklamalarını, Avrupa Birliği heyeti ve bir dizi AB ülkesinin Yemen büyükelçileri ile gerçekleştirilen video konferans toplantısında yaptı. Resmi kaynaklara göre toplantının gündeminde ‘terörist Husi milislerinin tehlikeli askeri gerilimi artırması, hayati tesisleri hedef alması ve uluslararası seyrüsefere yönelik tehditlerinin devam etmesi ışığında gerçekleşen son gelişmeler’ vardı.
Yemen resmi ajansı SABA’nın haberine göre söz konusu toplantıda, Husilerin gerilimi artırmasına karşı çıkan Avrupa tutumlarının yanı sıra milislerin, insani ateşkesin yenilenmesi ve siyasi bir çözüm için AB’nin ve uluslararası tarafların yaptığı çağrıları reddederek uzlaşmazlığa devam etmesine karşı hamlelerin koordine edilmesine değinildi.
Abdulmelik, Avrupalı büyükelçilere şunları söyledi:
“Husi milislerinin petrol sektörünü ve uluslararası deniz taşımacılığını hedef alması ve gerilimi artırması sadece hükümeti değil, bir bütün olarak Yemen halkını hedef alıyor, ekonomik, insani ve gıda güvenliği açısından yansımaları da oldukça büyük. Devlet tüm düzeylerde bu Husi şantajına karşı durmak için birleşti ve Yemen halkının imkanlarını korumak için gerekli tüm önlemleri alacak.”
Yemen Başbakanı, Husilerin gerilimi artırmalarının, halka karşı suç işlemlerinin ve enerji kaynaklarını tehlikeli bir şekilde hedef almalarının ‘kendilerinin ve arkalarındaki İran rejiminin barış konusunda ciddi olmadığını ve barışın onlar için hiçbir zaman bir seçenek olmadığını gösterdiğini’ vurguladı. 
Abdulmelik milislerin Ulusal Savunma Konseyi’nin kararıyla terör örgütü olarak sınıflandırılmasının, ‘2021 yılının başlarında, Aden Uluslararası Havalimanı’nın hedef almaları, Yemen ve komşu ülkelerde petrol sektörüne ve uluslararası denizciliğe saldırı düzenlemeleri, mayın döşemeleri ve vatandaşlara yönelik ciddi saldırılarda bulunmaları da dahil olmak üzere terör uygulamalarının bir sonucu olarak’ geldiğini belirtti. Başbakan, bu sınıflandırmadan, ticaret ve insani yardım sektörünün etkilenmemesini sağlama konusundaki kararlılığını yineleyerek “Bunun için mekanizmalar kurmak için çalışacağız” dedi.
Yemenli resmi kaynaklara göre, Avrupalı büyükelçiler yaptıkları açıklamalarda, ‘petrol sektörünün ve uluslararası deniz taşımacılığının hedef alınması sebebiyle Husi grubunun kınadıklarını’ belirttiler. Hükümetin ekonomik ve insani açıdan gösterdiği çabalara ve pozitif büyüme kaydederek uluslararası kurumların değerlendirmelerine yansıyan genel reformlara övgüde bulunan büyükelçiler, siyasi sürecin yeniden başlaması ve ateşkesin yenilenmesini umduklarını vurguladılar.
Yemen’deki Ulusal Savunma Konseyi, Husi milislerinin Hadramut ve Şebve şehirlerindeki iki petrol ihracat limanına yönelik saldırılarının ardından, Suç ve Ceza Kanunu, terörle mücadeleye yönelik Arap ülkeleri arasındaki anlaşmalar ve Yemen tarafından onaylanan uluslararası ve bölgesel sözleşmeler ve anlaşmalar uyarınca, Husi milislerini bir terör örgütü olarak sınıflandırma kararı aldı.
Konsey, kararın uygulamaya konulması açısından gerekli prosedürlerin tamamlanması için ilgili makamlara talimat verdi. Ayrıca bu terörist gruba destek, yardım veya kolaylık sağlayan veya herhangi bir şekilde onlarla işbirliği yapan kurum ve kişilere uyarıda bulunarak, “Bu kişilere karşı sert önlemler alınacak ve cezalar uygulanacaktır” açıklamasında bulundu.
Yemen halkı ve uluslararası toplum Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg ateşkesi yeniden canlandırma çabalarının olumlu sonuçlanmasını beklerken Husi milisler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Hadramut’taki Dabbe Petrol Limanı yönelik saldırıyı kınayan açıklamasına, saldırıları genişletmekle tehdit ederek ve yerel enerji tesislerini ve deniz ticaretini hedef almanın ‘açık seçenekler’ olarak adlandırarak yanıt vermişti.
Yemen halkının büyük bir bölümü, 2 Nisan’da başlayan altı aylık ateşkes döneminin nispeten sakin geçmesinin ardından, milislerin uzlaşmazlığının çeşitli cephelerde sahada bir patlama durumuna yol açmasından endişe ediyor. Zira 2 Ekim’de milisler ateşkesi üçüncü kez uzatmayı reddetti.
Yemen hükümeti, ‘İran rejimi tarafından desteklenen terörist Husi milislerin bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden eylemlerinden caydırmanın acil bir ihtiyaç’ olduğunu vurguluyor.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.