Mısır ve ABD, iklim zorluklarıyla mücadelede ortak hareket edilmesinde anlaştı

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri. (Dışişleri Bakanlığı’nın Facebook sayfası)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri. (Dışişleri Bakanlığı’nın Facebook sayfası)
TT

Mısır ve ABD, iklim zorluklarıyla mücadelede ortak hareket edilmesinde anlaştı

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri. (Dışişleri Bakanlığı’nın Facebook sayfası)
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri. (Dışişleri Bakanlığı’nın Facebook sayfası)

Mısır ve ABD, 27. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nın (COP27) iklim değişikliğiyle mücadele hedeflerini hayata geçirmek için birlikte ortak hareket edilmesi gerektiği konusunda anlaştı.
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri dün ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde şunları söyledi:
“COP27 sırasında resmi heyetlerin, özel sektör temsilcilerinin, sivil toplumun ve iklim değişikliği sorunlarıyla ilgili tüm tarafların etkili bir şekilde katılımını sağlamak için gerekli tüm düzenlemeler yapıldı.”
COP27 iklim konferansı gelecek hafta, Mısır’ın Şarm eş-Şeyh şehrinde ABD Başkanı Joe Biden dahil olmak üzere bir dizi dünya liderinin katılımıyla başlatılacak.
Kahire’deki ABD Büyükelçiliği dün, ‘iklim konusundaki kararlılığı teşvik etmek ve COP27’den güçlü sonuçlar elde etmek’ amacıyla 6-18 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilecek zirveye üst düzey ABD’li yetkililerin katılacağını duyurdu ABD İklim Özel Elçisi John Kerry başkanlığındaki ABD heyetinde Dışişleri Bakanı Blinken da dahil olmak üzere üst düzey yetkililerin de yer aldığı belirtildi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Ebu Zeyd’in açıklamasında göre Şukri ve Blinken arasındaki telefon görüşmesinde son İsrail seçimlerine değinildi. Zeyd konuya dair şunları aktardı:
“Mısır, Filistin topraklarında sükunetin korunmasının, Filistin halkına karşı gerilimi artıran veya diğer kışkırtıcı adımlardan kaçınılmasının ayrıca yeni İsrail hükümetinin kurulmasının ardından barış sürecini yeniden başlatma çabalarının yoğunlaştırılmasının önemini vurguladı.”
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü’ne göre iki ülkenin dışişleri bakanları arasındaki telefon görüşmesinde, insan haklarıyla ilgili konular da ele alındı. Zeyd söz konusu meseleye dair şu vuruda bulunulduğunu bildirdi:
“Şukri, ulusal diyalogun en önemli sonuçlarının yanı sıra, Mısır’ın ulusal insan hakları stratejisinin uygulanması çerçevesinde sarf ettiği çabaları ve Cumhurbaşkanlığı Af Komitesi’nin son kararları ele aldı. Dışişleri Bakanları, Mısır-ABD ortaklığını geliştirmek üzere aralarındaki diyalogu sürdürme, küresel ve bölgesel zorluklara karşı mücadelede işbirliği ve koordinasyon mekanizmalarını yoğunlaştırma konularındaki kararlılıklarını vurguladılar.”



Suriye ordusu Süveyda'dan çekilmeye başladı

TT

Suriye ordusu Süveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu Süveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu, şiddet olaylarına sahne olan kentte yeni bir ateşkes anlaşmasının ilan edilmesinden saatler sonra, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süveyda kentinden çekilmeye başladı.

Suriye Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, “Suriye Arap Ordusu güçlerinin Süveyda kentinden çekilmesi, anlaşma şartlarına uygun olarak ve kentin yasadışı gruplardan temizlenmesinin tamamlanmasının ardından başladı” denilirken, kentte konuşlu diğer hükümet güçlerinin çekilmesinden söz edilmedi.

Anlaşma, İsrail'in Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayı ve Suriye ordusu karargâhı yakınlarına ve Suriye'nin güneyindeki Süveyda ve Dera vilayetlerindeki hükümet güçlerine art arda düzenlediği saldırıların ardından sağlandı.

Ateşkes anlaşmasının şartları

Anlaşma, hükümet ile Süveyda ileri gelenleri arasında bir anlaşmaya varıldığını duyuran topluluğun Dürzi Şeyhi Akl Yusuf Cerbu tarafından imzalanırken, Dürzi Şeyh Hikmet El Hicri anlaşmayı reddederek çatışmaların “tüm Süveyda'nın kurtarılmasına” kadar devam edeceğini vurguladı.

El Hicri yaptığı açıklamada herhangi bir anlaşma, müzakere ya da yetkilendirmeyi reddetti ve bu birleşik pozisyondan sapan ve tek taraflı olarak iletişim kuran ya da anlaşan herhangi bir kişi ya da tarafları uyardı.

Cerbu, anlaşmanın Süveyda'daki askeri operasyonların tamamen ve derhal durdurulmasını, ordu güçlerinin kışlalarına dönmesini ve ateşkesin uygulanmasını denetlemek üzere devlet ve Süveyda ileri gelenlerinden bir izleme komitesi kurulmasını içerdiğini söyledi.

Dürzi lider anlaşmanın ayrıca Süveyda'nın Suriye devletine tam entegrasyonunu öngördüğünü ve tüm vilayet toprakları üzerindeki tam egemenliğini teyit ettiğini söyledi.

Anlaşma aynı zamanda iç güvenlik kontrol noktaları ve devlet polisi ile Süveyda ve komşu bölgelerden polis personelinin konuşlandırılmasını ve Süveyda'dan polis memurlarının vilayetteki güvenlik dosyasını yönetmek için liderlik ve yürütme görevlerini üstlenmesini de içeriyor.

Cerbu ayrıca iki tarafın, silahların devlet çerçevesi dışında ortaya çıkmasına son verilmesini sağlamak amacıyla Süveyda'daki ağır silahları düzenleyecek bir mekanizma üzerinde ve Süveyda'nın tüm bölgelerindeki tüm devlet kurumlarının Suriye yasaları ve yönetmeliklerine uygun olarak yeniden faaliyete geçirilmesi konusunda anlaştığını söyledi.

Çok sayıda ceset

Suriye Sağlık Bakanlığı bugün İsrail'in Şam'a yönelik saldırılarında üç kişinin öldüğünü ve 34 kişinin yaralandığını bildirdi. Bakanlık Süveyda'daki Ulusal Hastane'de aralarında güvenlik güçleri mensupları ve sivillerin de bulunduğu onlarca cesedin bulunduğunu belirtti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada İsrail'in Genelkurmay karargâhı, başkanlık sarayı çevresi ve ülkenin güneyini hedef alan son saldırılarının “tehlikeli bir tırmanış” olduğunu söyledi.

Yapılan açıklamada şöyle denildi: “Suriye bu tehlikeli tırmanıştan ve yansımalarından tamamen İsrail'i sorumlu tutmaktadır. Suriye, topraklarını ve halkını uluslararası hukuk tarafından güvence altına alınan tüm araçlarla savunmak için tüm meşru haklarını saklı tutacaktır. İsrail'in Suriye'de gerginliği tırmandırmak, kaos yaratmak ve güvenlik ve emniyeti baltalamak için izlediği sistematik bir politika bağlamında gerçekleşen bu bariz saldırganlık, BM Şartı ve uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlalidir.”