Türkiye "İhvan" yanlısı gazetecileri yeniden gözaltına aldı

Kahire'de İhvan liderlerinin yargılanması, Temmuz 2018 (AFP)
Kahire'de İhvan liderlerinin yargılanması, Temmuz 2018 (AFP)
TT

Türkiye "İhvan" yanlısı gazetecileri yeniden gözaltına aldı

Kahire'de İhvan liderlerinin yargılanması, Temmuz 2018 (AFP)
Kahire'de İhvan liderlerinin yargılanması, Temmuz 2018 (AFP)

İstanbul'da ilk kez gözaltına alınıp sorguya çekildikten sonra serbest bırakılan "Müslüman Kardeşler" teşkilatına bağlı gazeteciler yeniden gözaltına alındı. Geçen Cuma akşamı Türk yetkililer "İhvan"a bağlı bir dizi yayıncı ve medya uzmanını yeniden gözaltına aldı. Teşkilatın hareketlerine aşina olan bir kaynağa göre, yeni gözaltı, sosyal medyada Mısır'a karşı defalarca kışkırtma çağrıları yapılması ardından gerçekleşti.
Türk makamları daha önce yayıncılar ve medya uzmanları da dahil olmak üzere İhvan üyelerini kendilerine Mısır tarafından terör örgütüne üye olmakla suçlandıkları bilgisini vermişti. Söz konusu kaynağa göre terör listesi sebebiyle Türk makamları bu unsurların faaliyetleri ve hareketlerine katı kısıtlamalar getirdi.
Mısır'ın eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Cemal Bayumi konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Türkiye'nin yaptıklarını memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye, Mısır'a karşı kendi topraklarından yapılacak herhangi bir kışkırtmaya karşı net bir politika belirlemelidir."
Şarku'l Avsat'a konuşan Bayumi, "Türkiye'nin Mısır'la yakınlaşma konusundaki tutumu istikrarlı değil ve birçok konuda, özellikle de İhvan unsurlarının Mısır’a Ankara'dan saldırmasına izin vermeme konusunda daha net olmalı, çünkü herhangi bir mültecinin ikamet ettiği ülkede siyaset yapması yasaktır” dedi.
Gözlemciler, Türk yetkililerin, "eş-Şuub" ve "el-Hurriyye 11" uydu kanallarıyla yurt dışından yayın yapan, sosyal medya aracılığıyla Mısır'da gösteri çağrısında bulunan ve İstanbul'da ikamet eden İhvan unsurlarını tespit ettiğine inanıyor.
İhvan hareketini yakından gözlemleyen aynı kaynak Şarku'l Avsat'a şu açıklamalarda bulundu:
 "Daha önce gözaltına alınan İhvan unsurlarından özellikle sosyal medyada Mısır'a karşı kışkırtma çağrıları yapmamaları istendi. Ancak onlar buna uymadılar ve kışkırtmaya devam ettiler. Gözaltına alınanların sayısı şu ana kadar bilinmiyor. Ancak aralarında bir yayıncı ve bazı medya uzmanları var ve bu yeni liste, gözaltına alınan ve bir haftadan fazla bir süre önce serbest bırakılan önceki isimlerden farklı.”
Geçtiğimiz aylarda Ankara, Müslüman Kardeşler'in Türkiye'deki "kışkırtıcı" medya ve siyasi faaliyetlerini durdurmak için Kahire'nin "olumlu" olarak nitelendirdiği adımlar attı. İstanbul'dan yayın yapan İhvan bağlantılı üç kanaldan biri olan "Mukemmilin" uydu kanalı, Nisan 2021 sonunda Türkiye'nin yayınını kalıcı olarak durdurduğunu açıkladı.
Mısır'ın "düşman" olarak nitelendirdiği ve Türkiye'den faaliyet gösteren İhvan yanlısı kanallar, "Ankara'daki yetkililerin onlardan Kahire'ye yönelik saldırılarını durdurmalarını istediğini" açıkladı.
Geçen yıl, Mısırlı ve Türk diplomatlar, iki taraf arasındaki "ilişkileri normalleştirme" çalışmaları için Kahire ve Ankara'da iki defa görüşme yaptı. Ancak Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu yaptığı basın açıklamasında "Süreç bizden (Türkiye'den) kaynaklı olmayarak yavaş ilerliyor" diye belirtti.
Bunun öncesinde Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Ankara'nın uygulamalarında herhangi bir değişiklik olmadığı için Türkiye ile görüşmelere devam edilmediğini ifade etmişti. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ekim ayı başlarında Mısır ile ilişkilerin "ortak çıkarlar temelinde geliştiğini" belirtmişti.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.