Arap ülkeleri Filistin’i finanse etmekten kaçınıyor

Abbas’ın Arap finansal güvenlik ağını etkinleştirme çağrısı cevapsız kaldı

Gazze’de sağanak yağış nedeniyle caddeler sular altında kaldı (AFP)
Gazze’de sağanak yağış nedeniyle caddeler sular altında kaldı (AFP)
TT

Arap ülkeleri Filistin’i finanse etmekten kaçınıyor

Gazze’de sağanak yağış nedeniyle caddeler sular altında kaldı (AFP)
Gazze’de sağanak yağış nedeniyle caddeler sular altında kaldı (AFP)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın bu ayın başlarında Cezayir’de düzenlenen zirvede Arap ülkelerine yaptığı ‘Filistin Yönetimi’ne aylık mali destek sağlama’ çağrısı cevapsız kaldı. 2014 yılında Kuveyt zirvesinde onaylanan ve yönetime ayda 100 milyon dolarlık bir mali güvenlik ağı sağlamayı içeren karar da kâğıt üzerinde sadece bir mürekkep olarak kaldı.
Şarku’l Avsat’ın Filistin kaynaklarından edindiği bilgilere göre Abbas’ın çağrısının sahada bir karara dönüştürülmediğini ve Cezayir’in ‘güvenlik ağı kararının etkinleştirilmesi için’ baskı yapmaya çalışmasına rağmen çağrının nihayetinde göz ardı edildiğini söyledi.
Abbas, yaptığı açıklamada ‘Filistin Devleti’nin bütçesine mali destekle ilgili önceki Arap zirvelerinin kararlarının canlandırılması ve özellikle İsrail’in Filistin fonlarını elinde tutması nedeniyle daha önce onaylanan Arap güvenlik ağının etkinleştirilmesi’ çağrısında bulundu. Daha sonra ise Arap yetkililer, Filistinlilere ve Cezayirlilere, sürekli destek sağlamanın ve Arap ülkelerinin aylık olarak bunu yapma zorunluluğunun ‘dünyada ve Arap dünyasında karmaşık siyasi ve ekonomik koşullar ortasında’ bu aşamada mümkün olmadığını bildirdi.
2014’ten bu yana Arap ülkelerinin Filistin Yönetimi için bir finansal güvenlik ağını etkinleştirme kararı, ‘Filistinlilerin bu yöndeki zorlamalarına ve durumun her devletin bireysel politikasıyla sınırlı kalmasına’ rağmen uygulamaya koyulmadı. Öyle ki bazı ülkeler sürekli destek sağladı, bazıları aralıklı destek verdi ve bazı ülkeler ise çekimser kaldı.
Filistin Yönetimi, bazı Arap ülkeleriyle iyi ilişkiler sürdürüyor, ancak bazı ülkelerle ise ilişkileri kötü ya da vasat. Filistin-Arap anlaşmazlığını alevlendiren en önemli konu olarak ‘İsrail ile normalleşme sorunu’ da dahil olmak üzere, Filistin meseleleriyle tek bir şekilde ilgilenme konusunda Araplar arasında bir fikir birliği yok.
Abbas’ın Arap güvenlik ağını etkinleştirme çağrısı, mümkün olduğunca ek mali destek sağlamak üzere bir baskı girişimiydi. Ancak Abbas, bunun sağlanmayacağının da farkındaydı. Filistin Yönetimi, ‘İsrail’in Filistin vergi fonlarını kesintiye uğratmaya devam etmesi, Kovid- 19 pandemisi krizi ve dış desteğin azalması’ nedeniyle kuruluşundan bu yana en kötüsü olduğunu söylediği bir mali krizden mustarip. ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin bu yıl yardımları yeniden başlatmasından önce Filistin Yönetimi’ne sağlanan uluslararası ve Arap desteği son iki yılda sert bir şekilde (yüzde 90 oranında) azaldı. İsrail, Filistinlilerin vergi gelirlerinden yılda 180 milyon dolara kadar vergi kesintisi yapıyor. Bu oran, İsrail ile çatışmalarda ölen Filistinlilerin ailelerine ve mahkumlara ceza olarak ödenen maaşlara eşdeğer.



Suriye İçişleri Bakanlığı: Ceramana'daki çatışmalarda aralarında güvenlik personelinin de bulunduğu ölü ve yaralılar var

Şam kırsalında bulunan Ceramana’daki güvenlik güçleri (SANA)
Şam kırsalında bulunan Ceramana’daki güvenlik güçleri (SANA)
TT

Suriye İçişleri Bakanlığı: Ceramana'daki çatışmalarda aralarında güvenlik personelinin de bulunduğu ölü ve yaralılar var

Şam kırsalında bulunan Ceramana’daki güvenlik güçleri (SANA)
Şam kırsalında bulunan Ceramana’daki güvenlik güçleri (SANA)

Suriye İçişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Savunma Bakanlığı'na bağlı birlikler tarafından desteklenen Genel Güvenlik Dairesi güçlerinin, Şam kırsalındaki Ceramana’nın içinden ve dışından gelen silahlı gruplar arasında çıkan çatışmaları dağıtmak üzere bölgeye gönderildiğini bildirdi.

Bakanlık, aralıklı çatışmaların Hz. Muhammed'e hakaret içeren bir ses kaydının yayılması ve ardından ‘sosyal medyada kışkırtma ve nefret söylemi’ üzerine patlak verdiğini açıkladı.

Benzer olayların tekrarlanmasını önlemek için bölge çevresinde bir güvenlik kordonu oluşturulduğunu belirten Bakanlık, olaylarda güvenlik güçleri de dahil olmak üzere ölen ve yaralananların olduğunu kaydetti.

Bakanlık yaptığı açıklamada, olaya karışanların yasalar çerçevesinde yargılanacağını ve sorumlu tutulacağını, Hz. Muhammed'e yönelik saldırgan ses kaydının arkasındaki kişinin kimliğinin ortaya çıkarılması için soruşturmaların devam ettiğini ve kaosun körüklenmesine ve istikrarın baltalanmasına katkıda bulunan hiç kimsenin adalet önüne çıkarılmasında hoşgörülü olunmayacağını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Suriye televizyonundan aktardığına göre, şafak vakti patlak veren şiddetli çatışmaların ardından gün içinde kent çevresinde çatışmalar yeniden başladı.

Güvenlik kaynakları, çatışmaların gece boyunca yakınlardaki el-Meliha kasabası ve Sünnilerin çoğunlukta olduğu diğer bölgelerden silahlı kişilerin, Şam'ın güneydoğusundaki Dürzilerin çoğunlukta olduğu Ceramana kasabasında toplanmasıyla başladığını söyledi.