Bitcoin'in fiyatı 17 bin doların altını gördü

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Bitcoin'in fiyatı 17 bin doların altını gördü

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Kripto para borsası Binance'in rakibi FTX'i satın alma planı, kripto para piyasasının istikrarına ilişkin endişelere neden olurken kripto para birimi Bitcoin'in fiyatı yaklaşık 2 yılın ardından ilk kez kısa süreliğine 17 bin doların altına düştü.
Coinmarketcap'in verilerine göre, dünyanın en büyük kripto para birimi, son 24 saatte yüzde 14'ün üzerinde değer kaybederek 16 bin 936 dolara kadar indi.
Kasım 2020'den bu yana kaydedilen en düşük seviyeyi gören Bitcoin'in piyasa değeri 327 milyar doların altına geriledi.
Bitcoin dahil küresel kripto para piyasasının değeri de 24 saat içinde 841 milyar dolara düştü.
Bitcoin'in fiyatındaki sert düşüş, kripto para borsası Binance'in rakibi FTX'i satın alma planını açıklamasının ardından geldi.
Dünyanın en büyük kripto borsası Binance’in Kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Changpeng Zhao, dün işlem hacmi bakımından en büyük üçüncü kripto borsası FTX’i satın almayı planladıklarını açıklamıştı.
Zhao, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, FTX’in Binance'ten yardım istediğini belirtmişti.
FTX'in likidite sorunu yaşadığına işaret eden Zhao, "Kullanıcıları korumak adına, FTX.com'u tamamen satın almak ve likidite sorununu gidermeye yardımcı olmak amacıyla bağlayıcı olmayan bir niyet mektubu imzaladık" ifadesini kullanmıştı.
Binance’in rakibi FTX’in Üst Yöneticisi Sam Bankman-Fried de gelişmeyi doğrulayarak "Binance ile FTX.com için stratejik bir işlem üzerinde anlaşmaya vardık" değerlendirmesinde bulunmuştu.
Söz konusu anlaşma, FTX'in yaşadığı sıkıntıların kripto para piyasasına yayılabileceğine dair korkulara yol açarken kripto para piyasasının istikrarına ilişkin endişelere neden olmuştu.
Öte yandan Binance'in FTX ile yaptığı satın alma anlaşmasının tamamlanmasının muhtemel gözükmediğine ilişkin basında yer alan haberler, anlaşmanın geleceği konusunda şüphe uyandırdı.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe