Fas: Göç sorununu ele alan Euro-Med konferansı başladı

Euro-Med programının göç üzerine düzenlediği üçüncü konferansın açılışından bir kare (Şarku’l Avsat)
Euro-Med programının göç üzerine düzenlediği üçüncü konferansın açılışından bir kare (Şarku’l Avsat)
TT

Fas: Göç sorununu ele alan Euro-Med konferansı başladı

Euro-Med programının göç üzerine düzenlediği üçüncü konferansın açılışından bir kare (Şarku’l Avsat)
Euro-Med programının göç üzerine düzenlediği üçüncü konferansın açılışından bir kare (Şarku’l Avsat)

Fas Dışişleri, Afrika İşbirliği ve Gurbetçiler Bakanlığı’nın Siyasi İşler Direktörü Büyükelçi Fuad Yazug, göçün ‘daha iyi yarınlar için önemli potansiyellere sahip bir fırsat teşkil ettiğini’ söyledi.
Yazug, Euro-Med Göç Programı tarafından, ‘Avrupa-Akdeniz bölgesinde sürdürülebilir kalkınma için çok taraflı göç ortaklıkları’ sloganı altında dün Rabat’ta düzenlenen üçüncü konferansın açılışında, “İnsan takası, toplumlarımız için daha iyi bir geleceğe yol açacak, önemli potansiyellere sahip bir fırsat olmaya devam ediyor” dedi. Yazug, göçün ekonomik düzeydeki olumlu katkısını da vurguladı.
Avrupa Birliği’nin (AB) desteğiyle, Uluslararası Göç Politikası Geliştirme Merkezi ve Fas Dışişleri, Afrika İşbirliği ve Gurbetçiler Bakanlığı tarafından ortaklaşa düzenlenen konferans, Marakeş Sözleşmesi’nin kabul edilmesinden dört yıl sonra Avrupa-Akdeniz bölgesinde göç hareketlerinin yönetiminde kaydedilen ilerlemeyi değerlendirmeyi ayrıca göç ve hareketliliğin etkin, yenilikçi, sorumluluk sahibi ve karşılıklı yarar sağlayan bir şekilde yönetilmesi için uluslararası işbirliğine yeni yaklaşımlar bulmayı amaçlıyor.
Yazug “Yerel Pazar dışında sağlanan iş fırsatlarına en çok yanıt veren eğitimli ve eğitim görmekte olan genç gruptur” dedi. Göçmenlerin, toplumun dinamizmini artıran yeni fikirler sunma ve başarılı olma arzusu ile ev sahibi toplumların kültürel zenginleşmesine de katkıda bulunduğunu sözlerine ekledi. Yazug “Herkes için güvenli, düzenli ve faydalı göçler için çalışma ve bölgemizdeki olumsuz algıya son verme zamanı geldi” ifadelerini kullandı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre, Yazug ‘göç konusunu, bir engel veya bir tehdit olarak değil aksine bir fırsat ve kalkınma için bir araç olarak gören’ ortak bir pozitif gündemle harekete geçme çağrısında bulundu.
Yazug, Fas’ın coğrafi konumunu göz önüne alarak uzun zamandır göçü bir öncelik haline getirdiğini belirtirken, ülkesinin bugün bir çıkış, geçiş ve kabul ülkesi olarak görüldüğünü söyledi. Fas’ın aynı zamanda ‘bu konudaki bağlılığını, yıllar içinde ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeylerde gözler önüne serdiğini ayrıca tüm ortaklarıyla birlikte göç konusunda sorumluluk ve dayanışma ruhu içinde çalışmaya hazır olduğunu ve güvenilir bir ortak olduğunu da gösterdiğini’ açıkladı.
Yazug Kral 6. Muhammed’in önderliğindeki Fas Krallığı’nın ulusal düzeyde, Ulusal Göç ve İltica Stratejisi ve Yurtdışında Yaşayan Faslılar İçin Ulusal Strateji olmak üzere iki stratejiye dayalı bir göç politikası benimsediğini açıkladı. Bu iki stratejinin Fas’ta ikamet eden yabancılar ile yurtdışında ikamet eden Faslıların temel hak ve özgürlüklerini koruduğunu belirtti. Söz konusu stratejilerin, komşu Afrika ve Avrupa ülkeleriyle işbirliği ve koordinasyon içinde uygulandığını vurguladı. Bu iki stratejinin, istismar, insan ticareti ve suiistimal risklerini mümkün olduğunca azaltan güvenli yöntemler dikkate alınarak, Fas’a ve Fas’tan diğer ülkelere yönelik göçün düzenli olmasını sağlamak üzere hayata geçirildiğini belirtti.
Yazug, Fas’ın göç için uluslararası bir yönetişim çerçevesi oluşturmak üzere uzun süredir uluslararası düzeyde destek aldığını belirtti. Krallığın, Küresel Göç ve Kalkınma Forumu’nun 2017-2018 oturumundaki çalışmalara Almanya ile işbirliği içerisinde aktif olarak katıldığını belirtti. Ayrıca Fas, 2018 yılı Aralık ayında, Marakeş Güvenli ve Düzenli Göç Anlaşması’nın onaylanmasına yönelik hükümetler arası konferansa ev sahipliği yaptı.
“Fas ayrıca, ‘Akdeniz için Birlik’ ve 5+5 Diyalogu başta olmak üzere ikili ve bölgesel düzeylerde, Avrupa-Akdeniz bölgesinde göç konusunda da kararlı” diyen Yazug, Fas’ın organize edilmiş ve derinlemesine diyalog süreçlerine olan bağlılığına ve AB ve birçok üye ülke ile somut ve çok yönlü işbirliği yürüttüğüne değindi.
Konferansın açılış oturumuna Uluslararası Göç Politikası Geliştirme Merkezi Genel Müdürü Michael Spindelegger ve Avrupa Birliği Fas Özel Temsilcisi Patricia Llombart Cussac da katıldı.



Libya’da Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Trablus'ta İstikrarı Destekleme Birimi karargahını ele geçirdi

Libya'da silahlı unsurlar
Libya'da silahlı unsurlar
TT

Libya’da Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Trablus'ta İstikrarı Destekleme Birimi karargahını ele geçirdi

Libya'da silahlı unsurlar
Libya'da silahlı unsurlar

Libya’nın başkenti Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) Savunma Bakanlığı Ebu Selim bölgesinin tamamının kontrol altına alındığını duyurdu. İçişleri Bakanlığı da başkentin güneyindeki ve batısındaki vatandaşlara ‘devam eden süreci yakından takip ettikleri’ belirterek güvence verdi. Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, bölgede kontrolün sağlandığı ve güvenlik güçlerinin durumu kontrol altına almak için çaba sarf ettiklerini açıkladı.

Bakanlık tarafından bu sabah yapılan açıklamada askeri operasyonun başarıyla tamamlandığı belirtilirken güvenliğin ve istikrarın devamını sağlamak için bölgedeki operasyonun tamamlanması için gerekli emirlerin verildiğini aktardı.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (UNSMIL), Trablus’ta kötüleşen güvenlik durumundan ve sivillerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde ağır silahlarla çatışmaların yoğunlaşmasından duyduğu ciddi endişeyi dile getirdi. UNSMIL dün gece geç saatlerde yaptığı açıklamada, tüm taraflara çatışmalara derhal son vermeleri ve sükûneti yeniden tesis etmeleri çağrısında bulundu. Sivillere ve sivil nesnelere yönelik saldırıların ‘savaş suçu’ anlamına gelebileceği uyarısında bulunan UNSMIL, toplumun önde gelen isimlerinin ve liderlerinin durumu yatıştırmaya yönelik çabalarını desteklediğini yineledi.

UBH’ye bağlı güçlerin başkentteki İstikrarı Destekleme Birimi karargahının büyük bir bölümünü ve bu birimi destekleyen İç Güvenlik Birimi'nin karargahını ele geçirdiğini gösteren görüntüler ve gelen haberler eşliğinde Trablus'un farklı mahallelerinden çatışma sesleri duyulmaya devam ediyor.

Güvenlik birimlerinin bazı liderleri arasında yapıldığı söylenen ve karşılıklı çatışmaların başlamasıyla sonuçlanan müzakereler sırasında dün akşam İstikrarı Destekleme Biriminin lideri Abdulgani el-Kikli’nin Trablus'un güney banliyölerindeki et-Tekbali Kampı’nda bulunan 444’üncü Tugay karargahında esrarengiz bir şekilde öldürüldü.

Kikli'nin ölüm haberinin ardından UBH’ye bağlı ordu ve güvenlik güçleri, İstikrarı Destekleme Birimi’nin şehrin çeşitli mahallelerindeki ve banliyölerindeki karargahlarına ani bir saldırı düzenledi. Bu operasyonu şehrin 80 kilometre güneydeki Garyan ilçesinde bulunan İstikrarı Destekleme Birimi karargahını kontrol altına alma girişiminin takip etmesi bekleniyor.

Öte yandan yaralı sayısına ilişkin resmi bir açıklama yapılmazken UBH Sağlık Bakanlığı tüm hastanelerden ve tıp merkezlerinden hazırlık seviyelerini arttırmalarını ve herhangi bir acil durumla başa çıkmak için azami hazırlığı sağlamalarını istedi. Çatışmaların nedeniyle Trablus Büyükşehir Belediyesi ve Trablus Üniversitesi, durum sakinleşene kadar eğitime ve sınavlara ara verildiğini duyurdu.