Sudani’den Irak’ta özel sektörü harekete geçirmek için adım

İstifa eden Dürüstlük Komisyonu Başkanı Saadi, tarafları ‘karalama kampanyası’ yürütmekle suçladı.

Sudani, Yargıç Haydar Hanun Zayer’i Dürüstlük Komisyonu başkanlığı görevini yürütmekle görevlendirdi. (INA)
Sudani, Yargıç Haydar Hanun Zayer’i Dürüstlük Komisyonu başkanlığı görevini yürütmekle görevlendirdi. (INA)
TT

Sudani’den Irak’ta özel sektörü harekete geçirmek için adım

Sudani, Yargıç Haydar Hanun Zayer’i Dürüstlük Komisyonu başkanlığı görevini yürütmekle görevlendirdi. (INA)
Sudani, Yargıç Haydar Hanun Zayer’i Dürüstlük Komisyonu başkanlığı görevini yürütmekle görevlendirdi. (INA)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, hükümetinin ülkedeki ekonomik sektörün gelişmesine engel teşkil eden yanlış uygulamaları sona erdirmeyi amaçladığını vurguladığı açıklamasında bu konuda ilk adımın özel sektörle ilgili olduğunu söyledi.
Sudani, 13 Kasım’da çok sayıda iş insanı, yatırımcı ve özel sektördeki proje sahipleri ile yaptığı görüşmede, “Özel sektör projeleri, ekonomik zorlukların niteliği ve vatandaşların ihtiyaçlarıyla tutarlı olmalıdır” dedi.
Medya ofisinden yapılan açıklamaya göre Sudani, iş insanları ve yatırımcılarla ‘ulusal ekonomik gerçekliği, özel sektörün çalışma beklentilerini, sektörün iş fırsatlarını genişletmeye ve kalkınmaya katkısını, karşılaştığı en önemli engelleri ve zorlukları’ ele aldı.
Irak Başbakanı, görüşme sırasında ‘hükümetin bu hayati ekonomik sektörün gelişmesine engel teşkil eden yanlış uygulamaları sona erdirmeyi amaçladığını’ belirtirken bu düzeltme ve reformda özel sektör olmazsa olmaz bir ortak olmadıkça devletin ekonomik yollarının düzeltilemeyeceği kanaati taşıdığına dikkat çekti. Sudani sözlerini şöyle sürdürdü:
“İşsizliği azaltmak ve istikrar ve toplumsal barışın sağlanmasına katkıda bulunan sürdürülebilir ulusal kalkınmayı sağlamak amacıyla, son derece güvenilen bu ulusal sektörle yapıcı bir ortaklığa girmek için hükümet tarafından fırsat sunulacak ve desteklenecektir. Projeler, tekelden uzak, fırsat eşitliği ilkesi temelinde adil rekabete tabi olacaktır.”
Muhammed Şiya es-Sudani, geçen cumartesi günü Şarku’l Avsat’ın da yer aldığı bir dizi medya uzmanı ve siyasi analistle yaptığı görüşmede şu ifadeleri kullandı:
“Tecrübe edinmek artık mümkün değil. Bir sonraki çalışma fırsatı son şanstır ve başarı gerekiyor. Mevcut hükümetin yaşaması, gerçekten somut olmaları için vatandaşa sağlayabileceği başarılara bağlıdır. Başarı için fırsatlar mevcut. Bunlardan birincisi ise finansal bolluk, siyasi ve güvenlik istikrarıdır. Ülkede kontrolden sorumlu kurumların değiştirilmesi gerekiyor.”
Sudani 13 Kasım’da Dürüstlük Komisyonu Başkanı Yargıç Alaa Cevad es-Saadi’nin görev süresini sonlandırarak, yerin Yargıç Haydar Hanun Zayer’i atadı.
Sudani’in medya ofisi, görevi sonlandırma adımının Saadi’nin talebi üzerine geldiğini belirtirken, Başbakanın ‘hükümetinin yolsuzlukla mücadele, yağmalanan Irak fonlarını geri alma, dürüstlük davalarında arananların iadesi çabalarının yönüne ve çabaların sürekliliğine dikkat çektiğini’ vurguladı. Ofis ayrıca, bu dosyaya bakanlık müfredatında öncelik verildiğini bildirdi.
Diğer yandan istifa eden Dürüstlük Komisyonu Başkanı Saadi, Sudani’ye hitaben yazdığı istifa dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Irak devlet kurumlarının genel yapısında gözetim organlarının oluşturulması; bir önceki rejimin yıkılmasından sonra ortaya çıkan zorlukların gerektirdiği bir mesele ve o dönemi takip eden idari ve mali kaos durumu, yaşanan değişim süreci ve modernitenin bir sonucu olarak kaçınılmaz bir konuydu. Bunun önemi ve gerekliliği nedeniyle Iraklı yasa koyucular gündeme geldi. Çeşitli devlet kurumlarının ve bakanlıkların kontrolünün önemi nedeniyle 2005 Daimi Irak Anayasası’nın 102’inci maddesinde bu şart koşulmuştur. Ulusal gözetim organlarında önemli bir görev üstlenmek, sorumlu kişinin yararlanabileceği bir onur ve eğlence meselesi değildir. Daha ziyade bu bir görev ve büyük bir ulusal sorumluluktur. Mesuliyet sahibine yük olan güçlükleri ve dertleri vardır. Bu pozisyondan vazgeçmek, sahibi için bir rahatlama ve kurtuluştur. Yürütme makamı veya yasama makamındaki üyelerini destekleyen bloklar içindeki çeşitli taraflarla ilgili tehlikeler, zorluklar ve sorunlarla dolu bu ağır sorumluluklardan kurtuluştur. Bu pozisyonda hatta yolsuzlukla mücadele ve kamu parasını koruma amaçlı tüm iyi niyetli çabalara karşı bir kamuoyu oluşturmaya çalışan etkili tarafların medya kollarının eleştiri, hakaret ve yaralama oklarına maruz kalınmaktadır.”
Saadi dilekçesinin devamında göreve yeni gelecek isme başarılar diledi:
“Bize emanet edilen ulusal sorumluluğa ve pozisyona sıkı sıkıya bağlı kalmamamızdan ve hatta kurumumuza yönelik tahrif, iftira ve karalama kampanyalarının ardından görevimizi devam ettiremediğimiz için görevden istifa talebimizi Başbakan’a sunar, görevi üstlenen kişiye bu önemli görevi yerine getirmede başarılar dileriz.”



Hizbullah Genel Sekreteri, bazı Lübnanlıları İsrail ile iş birliği yapmamaları konusunda uyardı

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (AP)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (AP)
TT

Hizbullah Genel Sekreteri, bazı Lübnanlıları İsrail ile iş birliği yapmamaları konusunda uyardı

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (AP)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (AP)

Lübnan Hizbullah Örgütü Genel Sekreteri Naim Kasım, dün yaptığı açıklamada, bazılarının baskı uygulayarak örgütü denklemden çıkarmayı başarabileceklerini düşünüyorsa “yanıldıklarını” söyledi.

Televizyonda yaptığı konuşmada, “Bazıları baskı uygulayarak bizi denklemden çıkarabileceklerini düşünüyorsa, yanılıyorlar... Her türlü mücadeleye, aşamasına göre karşı koyacağız ama teslim olmayacağız” ifadelerini kullandı.

Hizbullah Genel Sekreteri, bazı Lübnanlıları İsrail'e boyun eğmemeleri konusunda uyardı ve bunun Lübnan'ın ekonomik, siyasi ve sosyal istikrarını "çöküşün eşiğine" getireceğini söyledi. Kasım, İsrail'in Lübnan'a yönelik son saldırganlığının "ateşle oynamak olduğunu ve İsrail'in istediğini elde etmesine izin verilmeyeceğini" söyledi. Kasım, “İsrail anlaşmada üzerine düşeni yapsın, biz iç meseleleri kendi aramızda hallederiz” diyerek, kasım ayında imzalanan ateşkes anlaşmasına atıfta bulundu.

İsrail, Hizbullah'ı ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, ateşkes anlaşmasına rağmen Lübnan'daki bölgelere hava saldırıları düzenlemeye devam ediyor. Hizbullah ise İsrail'i anlaşmayı ihlal etmekle suçluyor ancak İsrail'in saldırılarına yanıt vermiyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail ordusu, Lübnan topraklarından çekilme konusunda anlaşmada belirlenen sürenin dolmasına rağmen, halen Güney Lübnan'da beş noktada güçlerini bulunduruyor.