Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan İslamcıları uyardı

Burhan, ordunun istismarı hususunda İslamcıları bir kez daha uyardı

Sudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AP)
Sudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AP)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan İslamcıları uyardı

Sudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AP)
Sudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AP)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan, politikacıları ordunun işlerine karışmamaları ve subayları kışkırtmamaları yönünde sert bir dille uyardı. Aynı zamanda “Müdahale edenleri düşmanımız sayar, dilini ve elini keseriz” vurgusunda bulundu.
Burhan, devrik lider Ömer el-Beşir rejiminin İslamcı destekçilerine yönelik geçtiğimiz hafta yaptığı sert uyarılarını yineledi. Silahlı Kuvvetler ile ilişkilerine atıfta bulunan Burhan, “İslamcıları uyarıyoruz. Orduda kurtlanmaya başladılar. Onlara şöyle diyoruz: Defolun, ordu vesilesiyle iktidara gelemeyeceksiniz” ifadelerini kullandı.
Başkent Hartum'un Omdurman bölgesindeki Merhiyyat Askeri Üssü'nde askerlere hitap eden Burhan, ordunun hiçbir tarafın Silahlı Kuvvetleri kurcalamasına veya dağıtmasına izin vermeyeceğini vurguladı. Aynı zamanda “Ordu, iktidara ulaşmak için İslamcı, komünist, Baasçı veya diğerlerinden hiçbir siyasi tarafa başını eğmeyecek” ifadelerini kullandı.
Uluslararası üçlü mekanizmanın aracılık ettiği siyasi çözümle ilgili ise, muhalefetteki Özgürlük ve Değişim Güçleri ittifakı ile anlaşmaların olduğunu itiraf etti. Ordunun Barolar Birliği tarafından hazırlanan geçiş anayasası taslağını teslim aldığını, anayasanın birliği ve bağımsızlığını koruyan bazı tespitlerde bulunduğunu da ekledi.
Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) liderlerini vatansever kimseler ve geçiş dönemini tamamlama yönünde meşru hak sahipleri olarak tanımlayan Burhan, “İttifak liderleri; Sudan için çalışmayı, iktidara geri dönmemeyi taahhüt ediyor” vurgusunda bulundu. Bir sonraki hükümetin bağımsız kimselerce kurulacağını söyleyen Burhan, “Geçiş döneminin başarılı olmasını istiyorsak, önceki hükümetteki partizan kotaları aşmak amacıyla partiler iktidara gelmemelidir. Halkın ve ordunun koruduğu sivil bir hükümet istiyoruz, yoldan saparsa silahlarla takviye edeceğiz” ifadelerine başvurdu.
Tek taraflı çözümler istemeyen Silahlı Kuvvetler’in ordu tarafından korunan sivil yönetim konusunda fikir birliğine varma niyetinde olduğunu vurguladı.
Ordunun 25 Ekim 2021'de ÖDBG ile yönetimde önceki ortaklığı feshettiğini belirten Burhan, zirâ ittifakın ordunun işlerine karıştığını hatırlattı. Ayrıca “İslamcı, komünist veya Baasçı olsun ordudan bahseden herkes bize düşmandır. Hiçbir tarafın orduya müdahale etmesine izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Genelkurmay Başkanı Burhan, daha önce yaptığı açıklamada İslamcıları ordunun dağıtılmasına yönelik söylentilerin arkasında olmakla suçlamıştı.
Ordu subaylarını ve askerleri yıkıcı bir eyleme öncülük etmeye teşvik eden bazı kimselerin olduğuna değinen Burhan, “Prangalarınıza dikkat edin” çağrısında bulundu.
Dış ilişkiler hususunda ise “Bölge ülkeleri ve komşu ülkeler ile herhangi bir gerilimden etkilenmeyen, dengeli ve karşılıklı fayda sağlanan ilişkiler kurmaya çalışıyoruz. İki ülke arasındaki tartışmalı Abyei bölgesi meselesinin çözümü için Güney Sudan Devleti ile uzlaşmaya çalışıyoruz. Nahda Barajı ve Etiyopya sınırı meselesini barışçıl yollarla çözmeye çalışıyoruz” açıklamalarında bulundu. Sudan'ın Etiyopya hükümeti ile Tigray Kurtuluş Cephesi’nin (TPLF) vardığı anlaşmaya destek verdiğini de doğruladı.



Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.


Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
TT

Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)

Gazze Şeridi'ndeki Tarabin kabilesi, dün yaptığı açıklamada, üyelerinin her zaman Filistin halkının ve haklı davasının yanında olduğunu ve kabilenin adının, tarihini veya değerlerini temsil etmeyen konulara karıştırılmasına yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddettiğini belirtti.

İsrail kanalı i24NEWS’te yer alan açıklamada, kabilenin "yeminini bozup işgale bulaştığını" söylediği Yasir Ebu Şebab'ın öldürülmesinin, kendileri için "açık ve net bir duruşla kapatmaya çalıştıkları karanlık bir dönemin sonu" anlamına geldiği belirtildi.

Aşiret, "Filistin direnişinin tüm fraksiyonlarıyla tam bir uyum içinde olduğunu ve işgalin gündemine her ne pahasına olursa olsun hizmet eden herhangi bir grup veya milisi reddettiğini" vurguladı.

Aşiret, Gazze'deki tüm aileleri ve aşiretleri birlik olmaya ve "toplumsal veya ulusal yapıya müdahale etmeye çalışan herkesi reddetmeye" çağırarak, "Gazze'de ihanete veya işbirlikçilere yer olmadığını" vurguladı.

Filistin ve İsrail güvenlik kaynakları, İsrail kanalına, Gazze Şeridi'nin güneyindeki merkezi milislerin lideri Yasir Ebu Şebab'ın, liderliğini yaptığı milis gruplarıyla girdiği şiddetli çatışmada aldığı yaraları sonucu hayatını kaybettiğine dair yeni bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Kanal’ın internet sitesinden aktardığına göre kaynaklar, kavganın aşiret içindeki liderlik, yetki dağılımı ve nüfuz alanlarının paylaşımı konusundaki iç anlaşmazlıkların yanı sıra Ebu Şebab'ın İsrail ile iddia edilen iş birliğinden kaynaklanan artan gerginlik nedeniyle çıktığını belirtti. Kaynaklar, Ebu Şebab'ın bıçaklanma veya silahlı saldırıdan değil, darptan yaralandığını doğruladı.

Kaynaklar, Ebu Şebab'ın İsrail güvenlik güçlerinin yardımıyla acilen Gazze dışına tedavi için nakledildiğini, ancak Beerşeba'daki Soroka Hastanesi'ne kaldırılırken aldığı yaralar nedeniyle yolda hayatını kaybettiğini belirtti. Yardımcısı Gassan el-Dahini'nin milislerin komutasını otomatik olarak devralması bekleniyor.