BM’den 70 Libyalının açlık grevini soruşturma çağrısı

Zliten'deki “Islah ve Rehabilitasyon Kurumu” içindeki mahkumlar (Adalet Bakanlığı arşivi)
Zliten'deki “Islah ve Rehabilitasyon Kurumu” içindeki mahkumlar (Adalet Bakanlığı arşivi)
TT

BM’den 70 Libyalının açlık grevini soruşturma çağrısı

Zliten'deki “Islah ve Rehabilitasyon Kurumu” içindeki mahkumlar (Adalet Bakanlığı arşivi)
Zliten'deki “Islah ve Rehabilitasyon Kurumu” içindeki mahkumlar (Adalet Bakanlığı arşivi)

Libya başkentindeki insan hakları örgütleri ve tutuklu aileleri dün Trablus'taki Maitigua Merkez Hapishanesinde yaklaşık 70 mahkûmun cezaevi yönetimi tarafından maruz kaldıkları kötü muameleye itiraz etmek adına yaklaşık bir aydır açlık grevinde olduğunu açıkladı. Şarku’l Avsat’a konuşan bazı mahkumların aileleri, bazılarının yaklaşık bir yıl boyunca çocuklarını ziyaret etmelerinin engellendiğini ve yürütme makamlarına onları "kötü şöhretli" olarak nitelendirilen Maitigua hapishanesinden serbest bırakmaları çağrısında bulunuldu.
Ulusal basına şikayetler ileten bazı tutuklu aileleri dün Libya’daki Birleşmiş Milletler (BM) Destek Misyonu (UNSMIL) kriz hattına girerek, Maitigua hapishanesinde 70’den fazla mahkumun açlık grevinde olduğuna dair endişelerini dile getirdi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, UNSMIL’ın Maitigua hapishanesinin yanı sıra Zaviye ve başkent Trablus içinde ve çevresinde Yasadışı Göçle Mücadele Ajansı tarafından tespit edilen çok sayıda  gözaltı merkezindeki vakaları belgelediğini ifade etti.
Geçtiğimiz Ekim ayından bu yana açlık grevinde olan mahkumlar keyfi ve uzun süreli tutukluluk, aile ziyaretleri ve tıbbi bakımın verilmemesi gibi zor gözaltı koşulları ve kötü muameleden şikayet ediyor.
BM raporların, bir intikam eylemi gibi görünen açlık grevi yapanlara karşı muamelenin son haftalarda daha da kötüleştiğini bildirerek, yargı makamlarını bu raporları soruşturmaya, yasal dayanaktan  yoksun tutuklanan herkesin derhal serbest bırakmaya ve tüm tutukluların Libya'nın uluslararası yükümlülükleri ve ulusal yasalarına uygun olarak haklarını güvence altına almaya çağırdı.
BM raporlarına göre, en korkunç gözaltı yeri olarak kabul edilen sıkışık hücrelerde yaklaşık üç bin tutuklu bulunuyor.
Libya Başsavcılık Müsteşar Yardımcısı Sıddık es-Sur, daha önce gözaltında tutulabilecek azami süreyi aşan veya davalarında tahliye kararı verilen tutukluların koşullarının iyileştirilmesini istiyor.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.