ABD ve müttefiklerinden Kuzey Kore’ye baskı uygulama sözü

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris Bangkok’ta (EPA)
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris Bangkok’ta (EPA)
TT

ABD ve müttefiklerinden Kuzey Kore’ye baskı uygulama sözü

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris Bangkok’ta (EPA)
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris Bangkok’ta (EPA)

ABD, Japonya, Güney Kore, Avustralya, Yeni Zelanda ve Kanada liderleri, Pyongyang’ın Japon karasularına düşen kıtalararası bir balistik füze fırlatmasının yansımalarını tartışmak üzere bugün yaptıkları acil oturumda Kuzey Kore’ye baskı yapma sözü verdi.
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Bangkok’ta düzenlenen Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği Forumu (APEC) zirvesinin oturum aralarında ABD’nin yakın ortakları olan ülkelerin liderleriyle bir araya geldi.
ABD Başkan Yardımcısı, “Bu eylemleri şiddetle kınıyoruz ve Kuzey Kore’yi yasa dışı ve istikrarsızlaştırıcı eylemleri durdurmaya çağırıyoruz. ABD adına, Hint-Pasifik bölgesindeki ittifaklarımıza olan bağlılığımızı yeniden teyit ediyorum” dedi.
Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamaya göre, altı lider Kuzey Kore’nin nükleer deneme yapması durumunda ‘güçlü ve sert bir yanıt’ verileceği konusunda uyarıda bulundu.
Gereksiz provokasyonlardan vazgeçmeye, ciddi ve sürdürülebilir diplomasiye dönmeye çağıran liderler, diyalog yolunun Kuzey Kore’ye açık olduğunu vurguladı.
Pyongyang için en önemli yaşam çizgisi olan Çin’e üstü kapalı bir atıfla, Birleşmiş Milletler (BM) üyelerine, Kuzey Kore’ye kapsamlı yaptırımlar uygulayan BM Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarını tamamen uygulama çağrısında bulunuldu.
Toplantıda bulunan Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, “Bu benzeri görülmemiş balistik füze fırlatmaları güvenliğimizi baltalıyor. Bunlar pervasızca eylemler” dedi.
Albanese, liderlerin BMGK’ya konuya ilişkin acil bir oturum düzenleme çağrısında bulunduğunu dile getirerek, “Bu Kuzey Kore’nin eylemlerini kınamak, bölgemizde barış ve güvenliği savunmak için dünyanın bir araya gelmesiyle ilgili” dedi.
Japonya Başbakanı Fumio Kişida ise, “Kuzey Kore’nin daha fazla füze fırlatma olasılığı var” diyerek uyardı.
Güney Kore Başbakanı Han Duck Soo, “Bu küstah eylemi şiddetle kınıyoruz ve Kuzey Kore’nin bu tür yasadışı faaliyetlerine asla müsamaha gösterilmeyeceğini ve uluslararası toplumun kararlı bir şekilde yanıt vermesi gerektiğini vurgulamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24