Leonardo DiCaprio, 25 yaş ısrarını bıraktı: Bir kez daha Gigi Hadid'le görüntülendi

Hadid, DiCaprio'nun "en yaşlı sevgilisi"

Gigi Hadid'in eski eşi Zayn Malik'ten iki yaşında bir kızı var (AFP / AP)
Gigi Hadid'in eski eşi Zayn Malik'ten iki yaşında bir kızı var (AFP / AP)
TT

Leonardo DiCaprio, 25 yaş ısrarını bıraktı: Bir kez daha Gigi Hadid'le görüntülendi

Gigi Hadid'in eski eşi Zayn Malik'ten iki yaşında bir kızı var (AFP / AP)
Gigi Hadid'in eski eşi Zayn Malik'ten iki yaşında bir kızı var (AFP / AP)

Geçen aylarda yeni ilişki söylentileriyle kendilerinden bahsettiren ünlü model Gigi Hadid ve oyuncu Leonardo DiCaprio aynı restorandan çıkarken görüntülendi.
Eylülde birkaç etkinlikte bir arada görülen ikili hakkındaki söylentiler bir süre konuşulduktan sonra gündemden düşmüştü.
İkilinin cuma akşamı (18 Kasım) ABD'nin New York eyaletindeki lüks bir restorandan ayrılırken objektiflere yakalanmasıyla ilişki iddiaları yeniden alevlendi.
DiCaprio ve Hadid, arkadaşları Vivi Nevo'yla birlikte akşam yemeği yedi ve restorandan güvenlik eşliğinde ayrıldı.
İkili paparazziden hızla kaçmaya çalışırken Hadid fularıyla yüzünü gizledi.

48 yaşındaki DiCaprio ve 27 yaşındaki Hadid'nin adları ilk kez eylüldeki New York Moda Haftası'nda birlikte anılmıştı.
O dönem Page Six'e konuşan bir kaynak, birbirini tanımaya çalışan ikilinin "baş başa değil, çoğunlukla arkadaş grubu içinde görüştüklerini" belirtmişti.
Bunun dışında DiCaprio ve Hadid, Milano Moda Haftası'nda da birlikte görülmüş; Paris Moda Haftası'nda da aynı otelde konaklamıştı.
Öte yandan DiCaprio'nun geçen hafta düzenlediği ve ünlüler geçidi yaşanan 48. doğum günü partisine Hadid katılmamıştı.

DiCaprio'nun 25 yaş takıntısı
Geçmişte pek çok ünlü isimle ilişki yaşayan DiCaprio'nun, yaşı 25'e yaklaşan sevgililerinden ayrılması dikkat çekiyordu.
Ünlü oyuncu iki yıldır birlikte olduğu Camila Morone'dan da 25 yaşına girdikten bir ay sonra geçen ağustosta ayrılmıştı.

Ayrılık haberinden sonra eski sevgililerinin yaş istatistiğiyle bir süre gündemi oyalayan DiCaprio'nun Hadid'le görüntülenmesi bu yönüyle de dikkatleri çekmişti.
Sosyal medya kullanıcıları, 27 yaşındaki Hadid'den "DiCaprio'nun en yaşlı sevgilisi" diyerek espri yapmıştı.
Independent Türkçe, Page Six, Insider 



Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
TT

Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)

Yeni bir araştırmaya göre depresyon, ağızda bulunan bakterilerin çeşitliliğinin azlığıyla bağlantılı olabilir.

Siz bu haberi okurken ağzınızda 500 milyar ila 1 trilyon bakteri bulunuyor. Bağırsak mikrobiyomundan sonra ağız, insan vücudundaki en büyük ikinci mikroorganizma topluluğunu barındırıyor.

New York Üniversitesi'ndeki (NYU) araştırmacılar, bu mikropların yapısının depresyonun teşhis ve tedavisinde işe yarayabileceğini söylüyor. Yeni çalışmada, ağızda mikropların çeşitliliğinin azalmasının ruh sağlığıyla ilişkili olduğunu buldular.

NYU Rory Meyers Hemşirelik Okulu'nda araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı Dr. Bei Wu, "Ağız mikrobiyomunun, iltihaplanma veya bağışıklık sistemindeki değişiklikler yoluyla depresif semptomları etkilemesi mümkün. Tersine, depresyon beslenme alışkanlıkları, kötü ağız hijyeni, sigara ve alkol kullanımının artması veya ilaç kullanımı gibi değişikliklere yol açabilir ve bunların tümü ağız mikrobiyomunu değiştirebilir" dedi.

Bu ilişkinin hangi yönde işlediğini ve altında yatan mekanizmaları anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

Wu, bu hafta BMC Oral Health adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın kıdemli yazarı.

Bu sonuçlara ulaşmak için yazarlar, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi'nden elde edilen verileri inceledi. 2009'la 2012 arasında 15 binden fazla yetişkinden toplanan anket verilerini kullanarak depresyon belirtilerini tükürük örnekleriyle karşılaştırdılar.

Ayrıca, tükürükteki mikropları tanımlamak ve ağız mikrobiyomunun çeşitliliğini ölçmek için gen dizileme kullandılar. Böylece, mikrobiyal çeşitliliği daha az olan kişilerin depresyon belirtileri gösterme ihtimalinin daha yüksek olduğunu keşfettiler.

Ek analizler, sigara içme, alkol tüketimi ve diş bakımı gibi alışkanlıkların ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkiyi etkilediğini ortaya koydu. Bunların tümü ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor.

Antidepresanlar ve diğer psikotropik ilaçların, tükürük miktarını azaltan ve ağız mikro ortamını değiştiren yan etkileri olduğunu belirttiler.

"Dolayısıyla ilaçlar sadece depresif semptomları hafifletmekle kalmıyor, aynı zamanda ağız sağlığı üzerinde düzenleyici bir etkiye de sahip" dediler.

cdsfvgh
Önceki araştırmalar, ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu göstermişti. İçki içme ve diş bakımı gibi alışkanlıklar ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor (AFP)

Yine de ağızdaki mikropların çeşitliliğinin depresyonu etkileyip etkilemediği, depresyonun ağız mikrobiyomunda değişikliklere yol açıp açmadığı veya simbiyotik bir ilişki olup olmadığı hâlâ belirsiz.

Araştırmacılar, yakın zamanda yapılan bir çalışmanın depresyonla bağırsaktaki bakteri çeşitliliği arasında olası bir bağlantı bulduğunu belirtti. Ayrıca giderek artan sayıda araştırmanın ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu gösterdiğini eklediler. Bunun nedeninin iltihaplanma ve bağışıklık sistemindeki bozukluklar olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, bu bulguların konunun daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacağını umuyorlar. 2021'de, tahmini 21 milyon yetişkinin geçen yıl en az bir kez majör depresif nöbet yaşadığı tahmin ediliyor.

Wu, "Ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılması, sadece depresyonun altında yatan mekanizmaları öğrenmemize yardımcı olmakla kalmayıp, duygudurum bozuklukları için yeni biyolojik işaretler veya tedaviler geliştirilmesine de katkıda bulunabilir" dedi.

Independent Türkçe