İngiltere gol attıkça İranlı protestocular sevindi

Rejim muhalifleri, Dünya Kupası'nı sesini duyurma fırsatına çeviriyor

İngiltere milli takımıyla oynanan futbol maçını Tahran Kitap Bahçesi'nde yan yana oturarak izleyen genç kadın ve erkekler İran'ın farklı yenilgisiyle dalga geçti (AFP)
İngiltere milli takımıyla oynanan futbol maçını Tahran Kitap Bahçesi'nde yan yana oturarak izleyen genç kadın ve erkekler İran'ın farklı yenilgisiyle dalga geçti (AFP)
TT

İngiltere gol attıkça İranlı protestocular sevindi

İngiltere milli takımıyla oynanan futbol maçını Tahran Kitap Bahçesi'nde yan yana oturarak izleyen genç kadın ve erkekler İran'ın farklı yenilgisiyle dalga geçti (AFP)
İngiltere milli takımıyla oynanan futbol maçını Tahran Kitap Bahçesi'nde yan yana oturarak izleyen genç kadın ve erkekler İran'ın farklı yenilgisiyle dalga geçti (AFP)

Rejim karşıtı gösterilerle sarsılan İran'da erkek milli futbol takımının İngiliz rakibi karşısındaki 6-2'lik hezimeti bazı İranlıları sevindirdi.
Sosyal medyada yaygın paylaşılan görüntülerden birinde, Katar'daki 2022 FIFA Dünya Kupası'nın ikinci gününde (21 Kasım) oynanan maçta İngiltere'nin üçüncü golü atmasının ardından başkent Tahran'ın Şahran semtindeki sakinlerin sevinç çığlıkları ve "Diktatöre ölüm" sloganı attığı görülüyor.
Halife Uluslararası Stadyumu'ndaki maçı stadyumda izleyen İranlı taraftarların bazıları "Kadın, yaşam, özgürlük!" yazılı dövizler açarken, İran milli marşını ıslıklamıştı. Turnuva öncesi devlet yetkilileriyle birlikte fotoğraf verdikleri için tepki çeken İranlı futbolcular da milli marşa eşlik etmemişti. 
Doha'daki İranlı taraftarlar, gösterileri açıkça desteklediği için gıyabında cezaya çarptırılan eski milli takım kaptanı Ali Kerimi'nin (44) adını taşıyan formalar giyiyor. "Asya'nın Maradona'sı" lakaplı eski FC Bayern München futbolcusu Dubai'de yaşıyor.

Britanya gazetesi Guardian'a soyadını vermeden konuşan 59 yaşındaki İranlı taraftar Muhtar, rejimin futbolu propaganda malzemesi yapabileceğini söyledi:
"Yürekten istiyorum ki kazanmasınlar. Sonra oyuncular ülkeye dönüp devlet başkanıyla buluşur, mollalar onları tebrik eder. Yine de umuyorum ki çok gol atarlar ama sonunda kaybederler."
İran takımının şimdiki kaptanı İhsan Hacsafi, maçtan önceki basın toplantısında şöyle konuştu:
"Her şeyden önce, İran'da yakınlarını kaybeden ailelere taziye sunmak istiyorum. Kabul etmeliyiz ki ülkemizdeki koşullar doğru yönde değil ve halkımız mutlu değil."
Alman ekibi Bayer Leverkusen'de forma giyen Sardar Azmoun, sosyal medya hesabından "En büyük ceza milli takımdan atılmak ama bu İranlı kadınların saçının tek bir teli için bile ödenecek küçük bir bedel" cümlesiyle tepkisini ortaya koyarken, paylaşımını bir süre sonra kaldırmıştı.
Twitter'da paylaşılan video kayıtlarına göre, maçın ardından Azerilerin çoğunlukta olduğu Zencan Eyaleti'nde kalabalık gruplar yöresel müzik eşliğinde dans ederken, başkent Tahran'da bazı motosikletliler Birleşik Krallık bayrağıyla tur attı.

Tahran'da eylül ortasında 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin örtünme kurallarına uymadığı gerekçesiyle gözaltına alındığında ölümü üzerine meydana gelen gösteriler İran'ın bütün eyaletlerine yayılmıştı. Emini'nin cenazesi doğduğu Kürdistan Eyaleti kenti Sakkız'da on binlerce kişi tarafından toprağa verilmişti.
Mehabad başta olmak üzere, İran'ın batı eyaletlerindeki birçok kente 20 Kasım'dan itibaren zırhlı araçlar, İslam Devrimi Muhafızları ve rejim yanlısı Besic milisleri akın ederken, Norveç merkezli İran İnsan Hakları grubu, Kürdistan Eyaleti'nin Merivan, Batı Azerbaycan Eyaleti'ndeki Piranşehr ve Kirmanşah Eyaleti'ndeki Cevanrud kentlerinde 20-21 Kasım'da halka ateş açılmasıyla en az 13 kişinin öldüğünü duyurdu. Yurtdışı merkezli insan hakları gruplarına göre, üçüncü ayına giren gösterilerde 400'den fazla kişi öldü, 17 bin civarında kişi tutuklandı.
 
Independent Türkçe, Guardian, Arab News, Iran International



İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
TT

İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)

İsrail ordusu, Gazze şehrinde bir Hamas liderini öldürdüğünü duyurdu. Şarku’l Avsat’ın İ24 NEWS’ten aktardığına göre dün Gazze şehrinde bir araca düzenlenen İsrail saldırısında dört kişi hayatını kaybetti. Saldırının Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın Operasyon Komutanı Ala el-Hadidi'yi hedef aldığı belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi dün, Hamas’ın Yahudi devletiyle olan kırılgan ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini gerekçe göstererek, İsrail'in Gazze Şeridi'nde beş üst düzey Hamas yetkilisini öldürdüğünü açıkladı.

Netanyahu'nun ofisi tarafından X platformu üzerinden yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Bugün Hamas, İsrail askerlerine saldırmak için teröristleri İsrail kontrolündeki bölgelere göndererek ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti. Buna karşılık İsrail, beş üst düzey Hamas teröristini ortadan kaldırdı.”


Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
TT

Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)

Tunus’ta çoğunluğu gençlerden oluşan protestocular, sivil toplum örgütleri, aktivistler ve bağımsız siyasetçiler dün, ‘adaletsizliğe karşı’ ve özgürlük talepleriyle bir yürüyüşe katıldı. Yürüyüş, İnsan Hakları Meydanı’ndan başlayarak başkentin merkezindeki 5. Muhammed Caddesi’ni geçerek devam etti.

Protesto yürüyüşü, Tunus’un güneyindeki Gabes'te çevre kirliliğine karşı geniş kapsamlı protestoların, sektörel grevlerin ve ‘devlet güvenliğine karşı komplo kurmak’ suçlamasıyla hapiste tutulan politikacılar için uzaktan yapılan duruşmalara tepki olarak düzenlendi.

Bu durum, gazetecilerin yargılanması, sivil toplum kuruluşlarının ve basın kuruluşlarının faaliyetlerinin dondurulmasına ilişkin mahkeme kararları, vergi denetim kampanyası ve siyasi partilerin faaliyetlerinde önemli bir düşüşün yaşandığı bir dönemde ortaya çıktı.

Protesto yürüyüşü organizatörlerinden oluşan komisyonun sözcüsü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Amacımız safları birleştirmek. Bildiğiniz gibi, bugün iklim zorlu. Adaletsizliği durdurmayı ve ülkenin uçuruma sürüklenmesini önlemeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Protestolar sırasında göstericiler “Özgürlük, özgürlük, polis devleti bitti” ve “İş, özgürlük, ulusal onur” sloganları attılar. Göstericiler ayrıca üzerinde ‘Sadece adaletsizlik ve tehditleri bilen bir başkan! Halkın ve halkın isteklerinden uzaklaşan yolun nereye gidiyor?’ yazan büyük bir pankart açtılar.

Muhalefet kanadından Ulusal Kurtuluş Cephesi lideri Riyad Şuaybi, Alman Basın Ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, “Ulusal sahnede yaşanan çok yönlü siyasi, sosyal ve çevresel gelişmeler çerçevesinde, bu yürüyüş, beş yıldan fazla bir süredir durmuş olan demokrasi ve kalkınma sürecinin yeniden başlatılması hedefine ilişkin gerçek bir ulusal konsensüsü ifade ediyor” dedi.

Bu hareket, sokakta yetkililer ile Tunus'un en büyük sendikası olan Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT) da dahil olmak üzere çeşitli parti ve örgütlerden muhalefet kanadındaki gruplar arasındaki gerginliğin bir göstergesi olarak görülüyor.

Paris'te yaşayan Tunuslu muhalif siyasetçi ve Fransa'daki Tunuslular Demokratik Derneği Başkanı Tarık Tukabri, “Siyasi partilerin genel sekreterlerinin çoğu bugün hapiste. Siyasi görüşleri ne olursa olsun, kamu özgürlüklerini savunmak ve onların serbest bırakılmasını talep etmek önemli” ifadelerini kullandı. Tukabri, “Siyasi ve demokratik hayata dönmemiz, partilerin ve sivil toplumun rolünü yeniden tesis etmemiz ve uzaktan yargılamalara son vermemiz gerekiyor” diye ekledi.

2019 yılında iktidara gelen Cumhurbaşkanı Kays Said, muhaliflerini devleti içeriden parçalamaya çalışmakla, yabancı güçlerle bağlantıları olmakla ve devlet kurumlarında yaygın şekilde yolsuzluğa neden olmakla suçluyor.

Öte yandan Adalet Bakanı Leyla Ceffal, ifade özgürlüğüne karşı davalar veya kovuşturmalar ya da hapishanelerde muhaliflere işkence uygulandığı iddialarını reddediyor. Ancak Tunus İnsan Hakları Birliği ve Tunus Gazeteciler Sendikası gibi insan hakları örgütleri, kamusal özgürlüklerde ciddi bir gerileme olduğuna işaret ederken hapishanelerde tutuklu bulunan politikacıların sağlık durumunun kötüleştiğini vurguluyor.

Yetkililer, özgürlük kısıtlamalarını kaldırmak, kamu hizmetlerini ve yaşam koşullarını iyileştirmek ve artan fiyatlarla mücadele etmek konusunda çifte baskı altında bulunuyor.

Tukabri, yaptığı açıklamada ayrıca “Bu boşluk bir an önce kapatılmalı ve vatandaşların sağlık, çevre kirliliği, barınma ve diğer alanlardaki gerçek sorunlarına çözüm bulmaya özen gösterilmeli” diye vurguladı.


Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
TT

Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Sudan’da Kordofan'ın kuzey bölgelerinde, özellikle stratejik öneme sahip Babnusa şehrinde şiddetli çatışmalar devam ederken çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne de sıçradı. Kuzey Eyaleti’nin yönetim şehri Dongola, Sudan ordusu ile ‘Evlad Kamari’ adıyla bilinen yerel milisler arasında patlak veren ilk çatışmaya tanık oldu. Bu olay, yerel halk arasında terör ve korku dalgasına yol açarken, çok sayıda milis öldürüldü ve liderleri ağır yaralı halde hastaneye kaldırıldı.

Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD Başkanı Donald Trump'ın Sudan'daki savaşı sona erdirme isteğini memnuniyetle karşıladı. Cumartesi günü, BAE Devlet Başkanı Diplomasi Danışmanı Enver Karkaş, ‘Sudan’daki kanlı iç savaşın acilen sona erdirilmesi ve acil ateşkes’ çağrısında bulundu.

Karkaş, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, Sudan'ın birliğine vurgu yaparken Müslüman Kardeşler'in (İhvan-ı Müslimin) etkisinin geri dönüşünün ciddi endişe kaynağı olduğunu söyledi. Karkaş, Sudan’da çatışan her iki tarafta da ihlallere karışanların hesap vermesi gerektiğinin altını çizdi.