OECD, Türkiye ekonomisin bu yıl sonunda yüzde 5,3 büyümesini bekliyor

AA
AA
TT

OECD, Türkiye ekonomisin bu yıl sonunda yüzde 5,3 büyümesini bekliyor

AA
AA

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Türkiye ekonomisinin bu yıl sonunda 5,3, gelecek yıl ise yüzde 3 büyüme kaydetmesinin beklendiğini bildirdi.
OECD’nin 3. Çeyrek Küresel Görünüm Raporu’nda, Türkiye’nin 2022 yılına ilişkin büyüme tahmini yüzde 5,4’ten yüzde 5,3’e revize edilirken, 2023 yılı büyüme tahmini yüzde 3 olarak sabit tutuldu. Türkiye ekonomisinin 2024 yılında ise yüzde 3,4 büyüme kaydetmesinin beklendiği bildirildi.
Raporda Türkiye ekonomisine ilişkin olarak, “Maliye politikası, enerji tüketicilerine yönelik destek tedbirleri ve devletin iddialı sosyal konut projeleri ile projeksiyon dönemi boyunca destekleyici olmaya devam edecektir.” ifadesine yer verildi.
OECD raporunda, OECD ülkelerinin bir önceki çeyreğe kıyasla bu yılın üçünü çeyreğinde yüzde 0,4 ile oldukça zayıf bir büyüme kaydettiği bildirildi.
Raporda, bu yılın üçüncü çeyreğinde G7 ülkeleri içerisinde yer alan ülkelerin büyük çoğunluğunun büyümesinin bir önceki çeyreğe göre yavaşladığı, ABD'nin yüzde 0,6, Almanya'nın yüzde 0,3, İtalya'nın yüzde 0,5, Kanada'nın yüzde 0,4 ve Fransa'nın yüzde 0,2 büyüme kaydettiği hatırlatıldı.
OECD raporunda, Japonya ekonomisinin bu yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3, İngiltere ekonomisinin ise 0,2 daraldığı belirtildi.
Savaşın devam ettiği Ukrayna’ya yakın ekonomilerin de büyüme performansının değerlendirildiği raporda, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 2,4 daralan Polonya ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 0,9 büyüme kaydederek toparlandığı belirtildi.
Raporda verileri açıklanmış OECD ülkeleri içerisinde bu yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre en güçlü büyümenin yüzde 1,8 ile Meksika’da, yüzde 1,6 ile Kolombiya, yüzde 1,5 ile Norveç’te görüldüğü belirtildi.

2022'yılına ilişkin küresel büyümeye tahmini yukarı yönlü revize edildi
OECD, bu yıl sonu için küresel büyüme tahminini yüzde 3,0’ten yüzde 3,1’e yükseltirken, gelecek yıl için ise yüzde 2,2'de sabit tuttu.
Küresel ekonominin 2024'te yüzde 2,7 büyümesi beklenirken, OECD ülkelerinin bu yıl sonunda yüzde 2,8, 2023 yılında yüzde 0,8 ve 2024 yılında yüzde 1,4 büyüyeceği tahmin edildi.
ABD ekonomisinin bu yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 1,5’ten yüzde 1,8’e çıkarılırken, ülke ekonomisinin 2023'te yüzde 0,5 ve 2024'te yüzde 1 büyüme kaydedeceği öngörüldü.
OECD raporunda, Avro Bölgesi’nin bu yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 3,1’den yüzde 3,3’e yükseltildi. 2023 yılı için büyüme tahmini yüzde 0,3’ten yüzde 0,5’e revize edilen Avro Bölgesi'nin 2024'te yüzde 1,4 büyüyeceği tahmin edildi.
Çin ekonomisin ise bu yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 3,2’den yüzde 3,3’e çıkarılırken, gelecek yıla ilişkin büyüme tahmini yüzde 4,7’den yüzde 4,6’ya çekildi. Çin ekonomisinin 2024 yılında ise yüzde 4,1 büyüme kaydetmesi bekleniyor.



Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Elektrikli araçların şarj edilmesi gerekiyor ve halka açık şarj cihazlarının sayısı, benzin pompalarıyla karşılaştırıldığında daha az, işlemi tamamlamak için de daha fazla zamana ihtiyaç duyuluyor.

Ancak The Automobile Association'ın yeni verileri, elektrikli araçların şarjının bitmesi ve arızalanma kaygılarının fazla büyütülmüş olabileceğini ortaya koyuyor.

Son istatistikler, 2024'te The Automobile Association'in aldığı yardım çağrılarından yalnızca yüzde 1,85'inin elektrikli araçların biten bataryalarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Bu oran, geçen sene yüzde 2,26'ydı.

Her 5 sürücüden 2'si aracın şarjının biterek arızalanmasından endişelenirken, veriler bu durumun çok az sayıda sürücüyü etkilediğine işaret ediyor.

The Automobile Association, günde yaklaşık 8 bin arızaya müdahale ettiğini aktardı. Batarya bittiği için çağırıldıklarında asıl sorun, genellikle aracın şarj edilememesi oluyor.

Kurum, arızaların çoğunun lastikler veya 12 voltluk batarya sorunları gibi hem benzinli hem de elektrikli araçlarda ortak olan problemlerden kaynaklandığını belirtti.

2015'ten bu yana boş batarya yüzünden yaşanan arızalar azalıyor. O yılda yardım çağrılarının yüzde 8'i, tükenmiş batarya hücreleri yüzünden yapılmıştı.

O zamandan beri, daha fazla şarj cihazı ve daha iyi menzile sahip araçlar, sürücülerin düşük şarj nedeniyle arıza yaşamasını önlemeye yardımcı oluyor.

The Automobile Association, çağrıların yüzde 1'inin benzin ve dizelle çalışan araçların yakıtının bitmesinden kaynaklandığını ve zamanla düşük şarj yüzünden yapılan çağrıların da bu seviyeye ineceğini söyledi.

The Automobile Association'in başkanı Edmund King şöyle dedi:

The Automobile Association'in son sayıları, elektrikli araç arızalarının yüzde 2'sinden azının 'şarjın bitmesi' nedeniyle olduğunu gösteriyor, bu da menzil kaygısının geçmişte kalacağına işaret ediyor. 'Şarjın bitmesi' arızalarının çoğu, şarjın sıfıra inmesinden değil, ya şarjın azalması ya da araçların şarj kapaklarının takılması gibi teknik sorunlardan kaynaklanıyor. Son 8 yılda şarjı biten elektrikli araçların oranı yaklaşık yüzde 80 azaldı, bunun nedeni şarj cihazlarının sayısının ve güvenilirliğinin artması, müşterilere şarj sonrası daha iyi destek verilmesi, yeni elektrikli araçların menzilindeki gelişme ve sürücü eğitimi ve bilgilendirme sürecinin iyileşmesi.

Birleşik Krallık'ta artık neredeyse 1 milyon elektrikli araba şarj cihazı var; bu sayı, sürücülerin ihtiyaçlarına yetişmeyi desteklese de otomobil endüstrisi, hâlâ piyasaya daha fazla ve daha hızlı modeller sürmekte istekli.

Ancak Zapmap'e göre, şarj cihazlarının çoğu evlere yerleştirilmiş halde ve sadece 65 bini halka açık.

Her halükarda bozuk şarj cihazları ve yüksek ücretlerin, elektrikli araç sürücüleri için sıkıntı yarattığı sıkça bildiriliyor.

Özel şarj şirketleri, istediği ücretlendirmeyi yapabiliyor ve ücrete KDV eklemek zorunda kalıyor, bu da kilovat saatlik ücretlerde büyük farklara yol açabiliyor.

Elektrikli araç satın alanların çoğu, filo işleten şirketler ya da sokak dışında park yerleri olan, araçlarını düşük maliyetle, kendileri şarj edebilen ev sahipleri.

Otomobil endüstrisi, araçların kitlesel olarak benimsenmesi için halka açık ucuz şarj imkanlarına ihtiyaç duyulduğu uyarısını yapıyor.

Independent Türkçe