Fas, Lübnan’a desteğini yineledi

Fas Dışişleri Bakanı, Lübnan'ın istikrarı ve egemenliğine desteğini teyit etti

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (Şarku’l Avsat)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (Şarku’l Avsat)
TT

Fas, Lübnan’a desteğini yineledi

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (Şarku’l Avsat)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (Şarku’l Avsat)

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Lübnan hükümetinin bölgedeki siyasi ve askeri çatışmalardan uzak durma çabalarını takdir ederek, ülkesinin Lübnan'ın istikrarı ve egemenliğine verdiği desteği yineledi.
Burita, Birleşmiş Milletler (BM) Medeniyetler İttifakı Girişimi'nin 9. Küresel Forumu sırasında Lübnanlı mevkidaşı Abdullah Buhabib ile yaptığı görüşmenin ardından yaptıkları ortak açıklamada, ülkesinin ikili ilişkileri harekete geçirmeyi, Yüksek Ortak Komite'nin ikinci oturumunu ilk fırsatta gerçekleştirmeyi ve hızlı küresel değişimlere yanıt vermek için yasal çerçeveyi modernleştirmeyi umduğunu dile getirdi.
Lübnan Dışişleri Bakanı'nı Lübnan'daki son genel seçimlerin başarısından dolayı tebrik eden Burita, Fas'ın tüm Lübnan unsurlarının bir an önce anlaşmaya varmasını ve kardeş Lübnan halkına fayda sağlayan ekonomik ve sosyal bir sistem kurmak için hükümetin başlattığı reformların ilerletilmesi arzuladığını ifade etti.
Şarku’l Avsat’ın yerel basından aktardığı habere göre Faslı bakan, ülkesinin ABD arabuluculuğu ve BM himayesinde güney deniz sınırlarının çizilmesine yönelik bir anlaşmanın imzalanmasını memnuniyetle karşıladığını söyledi.
Öte yandan Buhabib, Lübnan'ın Fas'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne verdiği desteği ve ülkesinin devletlerin birliğini ve bütünlüğünü tehdit eden tüm ayrılıkçı oluşumları reddettiğini teyit etti.
Ortak açıklamada, Lübnanlı bakan iki ülke arasındaki kardeşlik ilişkilerine ve Lübnan'ın temel meselelerinde Fas'a verilen desteğe övgüde bulunduğu belirtildi. Fas Kralı 6. Muhammed önderliğindeki Fas’ın ekonomik zorluklar ve koronavrüs salgınının yansımalarına ek olarak her zaman ülkesinin yanında yer aldığına atıfta bulunan Buhabib, 4 Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamanın ardından haklı davalarını desteklediklerini aktardı.
Açıklamasında Suriyelilerin Lübnan’a göç ettirilmesine de işaret eden Buhabib, Lübnan'ın mevcut ekonomik, mali ve sosyal kriz nedeniyle topraklarında varlığını sürdürememesi ışığında, uluslararası toplumun Suriyeli mültecilerin evlerine güvenli ve onurlu bir şekilde geri dönmesi için bir yol haritasına sahip olması ihtiyacına değinerek, Aralık 2012’de Marakeş’te kabul edilen Birleşmiş Milletler Göç Şartı’n hatırlattı.



İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki Filistinli kaynağa göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 40'ını askeri kontrolü altında tutan bir çekilme haritası sunma ısrarı nedeniyle Gazze'deki ateşkes müzakereleri ‘çıkmaza’ girmiş durumda.

AFP'ye konuşan kaynaklardan biri, “Doha'daki müzakereler, İsrail'in dün sunduğu ve Hamas'ın reddettiği Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında askeri güç bulundurmayı içeren, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve yeniden konumlandırılmasını öngören bir çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle çıkmaza girmiş durumda ve karmaşık zorluklarla karşı karşıya” dedi.

İkinci kaynak ise “İsrail yok etme savaşını sürdürmek için oyalama ve anlaşmayı bozma politikasını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Gazze ateşkes müzakereleri, Hamas'ın İsrail'i engellemekle suçladığı ve ABD ile İsrail'in görüşmelerde bir ilerleme kaydedileceği ve birkaç gün içinde anlaşmaya varılacağı yönündeki iyimser söylemleri arasında Katar'ın başkenti Doha'da yedinci gününe girdi.

Geçtiğimiz pazar gününden bu yana Doha'da devam eden müzakerelerin ortasında Netanyahu perşembe günü yayınladığı bir videoda Hamas'ın silahsızlandırılmasını, askeri kabiliyetlerinin olmamasını ve bölgeyi yönetmemesini şart koşarak bunlar olmadan Gazze Şeridi'nde anlaşma ihtimalini dışladı ve savaşa geri dönme tehdidinde bulundu. Netanyahu, “Bu müzakereler yoluyla elde edilebilirse iyi olur, aksi takdirde kahraman ordumuzun gücüyle başka yollarla elde edeceğiz” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar perşembe günü Avusturya gazetesi Die Presse'ye verdiği röportajda, müzakerelerin geleceği için bir başka koşul öne sürerek Hamas liderlerinin sürgüne gönderilmesinin ‘savaşı sona erdirecek çözümün bir parçası olabileceğini’ belirtti.

Geçtiğimiz perşembe günü televizyonda yayınlanan bir röportajda Netanyahu birkaç gün içinde bir anlaşmaya varılacağı umudunu dile getirerek şunları söyledi: “50 esir halen Hamas tarafından tutuluyor ve bunlardan sadece 20'sinin hayatta olduğuna inanılıyor. Şu anda yaşayanların yarısının ve ölülerin yarısının çıkarılmasını öngören bir anlaşmamız var, yani 10 yaşayan insanımız ve yaklaşık 12 ölen rehinemiz kalacak, ancak onları da çıkaracağım. Umarım birkaç gün içinde bunu sonuçlandırabiliriz.”

Geçen hafta Netanyahu ile Beyaz Saray'da iki kez görüşen Trump, ateşkesin yakın olduğu söylemini yineleyerek bu haftayı olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio perşembe günü yaptığı açıklamada bir anlaşma için ‘büyük umutları’ olduğunu ifade etti.