SDG'den DEAŞ tehdidi: 'Türkiye kara operasyonu başlatırsa kampları bırakırız'

SDG liderlerinden "Mazlum Abdi" kod adlı Ferhat Abdi Şahin, "Suriye'de ikinci iç savaşa yol açar" dedi

Reuters
Reuters
TT

SDG'den DEAŞ tehdidi: 'Türkiye kara operasyonu başlatırsa kampları bırakırız'

Reuters
Reuters

Çatı yapısını YPG'nin oluşturduğu ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) lideri Mazlum Abdi, Ankara'nın kara operasyonu başlatması durumunda DEAŞ'lıların tutulduğu kampların kontrolünü bırakmak zorunda kalacaklarını söyledi.
Birleşik Krallık'ın kamu yayımcısı BBC'ye konuşan Abdi, Türkiye'nin kara operasyonu başlatması ihtimaline dair şunları söyledi:
"Bu, Suriye'de ikinci bir iç savaşa yol açar. DEAŞ'a yönelik terörle mücadele operasyonlarımız da sonlanır. Uluslararası koalisyonun bir parçası olarak biz DEAŞ ile savaştık ve onları yendik. Türkiye'nin yaptıklarıysa bunların hepsini tehlikeye atıyor."
Türkiye'nin saldırılarını artırması ihtimali hakkında konuşan SDG lideri, "Güçlerimiz, kendi halkımızı ve ailelerimizi korumakla meşgul olur ve kampları koruyamayız" dedi.
Ayrıca Abdi, böyle bir durumun birçok kişinin yerinden olmasına ve kitlesel göçe yol açacağını da öne sürdü.
SDG lideri, Türkiye'nin bazı hava saldırılarında Suriye'nin Haseke ilindeki El Hol kampını hedef aldığını, burayı koruyan 7 üyelerinin öldüğünü iddia etti.
2017'de kurulan YPG kontrolündeki kampta Deyrizor'daki DEAŞ üyeleri ve aileleriyle çatışmalardan kaçan siviller tutuluyor. BBC'nin aktardığına göre kampta üçte ikisini çocukların oluşturduğu 50 bin kişi kalıyor.

"Ankara-Şam hattında gerginlik"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Kasım'da İstiklal Caddesi'nde yaşanan ve 6 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırının ardından 20 Kasım'da Pençe-Kılıç Hava Harekatı'nın başlatılması emrini vermişti.
Pentagon ise ABD personelinin güvenliğine tehdit oluşturduğu ve DEAŞ ile mücadeleyi olumsuz etkilediği gerekçesiyle operasyona tepki göstermişti.
Öte yandan ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP) operasyonun Ankara-Şam hattında gerginliğe yol açtığını yazmıştı.
AP'ye konuşan, Suriyeli ve İranlı yetkililerle sık sık temas kurduğunu söyleyen Lübnanlı bir siyasetçi, Ankara'nın Tahran aracılığıyla Şam'a mesaj gönderdiğini iddia etmişti. Siyasetçi kimliğini açıklamamıştı.
Buna göre Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'e bağlı güçlerin SDG'nin elindeki bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirmesini, SDG savaşçılarının Suriye doğalgazıyla petrolünü kullanmasının engellenmesini ve Türkiye'deki Suriyeli göçmenlerin ülkelerine dönmesini talep etmişti.
Ayırca Erdoğan'ın görüşme için Türk yetkilileri Şam'a göndermeyi teklif ettiği ama Esed'in bunu reddederek, üçüncü bir ülkede görüşme düzenleyebileceklerini söylediği savunulmuştu.
Kimliğini paylaşmayan bir Türk yetkiliyse İran'ın aracılık yaparak böyle bir mesaj taşıdığını reddetmişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev de Ankara ve Şam'ın karşılıklı adım atmaya hazır olduklarının sinyalini verdiğini söylemişti.

Independent Türkçe, BBC, AP, AA



Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
TT

Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)

Lübnan Ordusu bugün, Lübnan'ın güneyindeki el-Tayri-Bint Cebeli yolunda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait bir devriyeye saldıran altı kişinin yakalandığını duyurdu.

Ordu "X" platformunda yayınlanan bir açıklamasında, UNIFIL gücüne yönelik saldırıda bir UNIFIL aracının hasar gördüğünü, ancak personel arasında herhangi bir yaralanma bildirilmediğini ifade etti.

Ordu, UNIFIL'e yönelik herhangi bir saldırının ciddiyetini vurgulayarak, olaya karışanların cezalandırılmasında hiçbir hoşgörü ve müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.

Ayrıca, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinde bulunan bölgedeki temel rolünü, ordu ile yakın koordinasyonunu ve istikrarın yeniden sağlanmasına aktif katkısını vurguladı.

UNIFIL dün yaptığı açıklamada, Güney Lübnan'daki devriyelerinden birine ateş açıldığını, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmediğini duyurdu.

Bint Cubeyl yakınlarında devriye gezen üç motosikletli altı kişinin barış gücüne yaklaştığını ve içlerinden birinin aracın arkasına yaklaşık üç el ateş ettiğini açıkladı. Olayda yaralanan olmadı.


Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
TT

Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)

Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a geçişine olanak sağlamak için Refah sınır kapısını tek yönlü açacağı yönündeki açıklamalarından derin endişe duyduklarını belirtti.

Sekiz ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları açıklamada, Filistin halkını topraklarından çıkarma girişimlerini tamamen reddettiklerini vurgulayarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Refah sınır kapısının her iki yönde de açılması, bölge sakinlerine hareket özgürlüğünün garanti altına alınması, Gazze Şeridi halkından hiçbirinin ayrılmaya zorlanmaması, aksine topraklarında kalmaları ve vatanlarının inşasına katılmaları için uygun koşulların yaratılması, istikrarın yeniden sağlanması ve insani koşulların iyileştirilmesine yönelik bütünleşik bir vizyonun oluşturulması planına tam bağlılık gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Bakanlar, Başkan Trump'ın bölgede barışı sağlama konusundaki kararlılığına ilişkin takdirlerini yineleyerek, güvenlik ve barışın sağlanması ve bölgesel istikrarın temellerinin sağlamlaştırılması amacıyla, planının tüm yönleriyle, gecikme veya aksama olmaksızın uygulanmasının önemini vurguladılar.

Ateşkesin tam olarak sağlanması, sivillerin çektiği acılara son verilmesi, Gazze'ye insani yardımların kısıtlama veya engel olmaksızın ulaştırılmasının sağlanması, iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarına erken başlanması ve Filistin Yönetimi'nin sektördeki sorumluluklarını yeniden üstlenmesi için gerekli koşulların oluşturulması ve böylece bölgede yeni bir güvenlik ve istikrar aşamasının başlatılması gerektiğini vurguladılar.

Bakanlar, ülkelerinin, Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı Kararı ve ilgili tüm Konsey kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak ve uluslararası hukuk kararları ve iki devletli çözüm ilkesi uyarınca adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için elverişli bir ortam sağlamak amacıyla Amerika ve tüm ilgili bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve eşgüdüm sağlamaya hazır olduğunu teyit ettiler. Bu, işgal altındaki Gazze ve Batı Şeria toprakları da dahil olmak üzere 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacaktır.


Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
TT

Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani bugün yaptığı açıklamada, Gazze savaşıyla ilgili müzakerelerin kritik bir aşamada olduğunu açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Katar'daki Doha Forumu'nda düzenlenen bir panelde konuşan el Sani, arabulucuların ateşkesin bir sonraki aşamasına geçmek için birlikte çalıştıklarını ifade etti.

Başbakan, Gazze'de ateşkesin, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi olmadan tamamlanmayacağını açıkladı.

"Şu anda kritik bir noktadayız... Ateşkes olduğunu düşünemeyiz; ateşkes ancak İsrail'in tamamen çekilmesi ve Gazze'ye istikrarın geri dönmesiyle tamamlanır" ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze'ye istikrar gücü kurulmasına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü, gücün yetki ve angajman kurallarının da ele alındığını açıkladı.

Katar'daki Doha Forumu'nda konuşan Fidan, gücün temel amacının sınır boyunca İsrailliler ve Filistinliler arasında ayrım yapmak olduğunu belirtti.

Bugün Gazze'nin kuzeyinde, İsrail İHA'sının hedef alması sonucu bir Filistinli hayatını kaybetti, üç kişi de yaralandı. Filistin Bilgi Merkezi yerel kaynaklara dayanarak, "Gazze'nin kuzeyindeki el Atatra kavşağında İsrail'e ait bir İHA tarafından hedef alınanlardan bir şehit ve üç yaralının eş Şifa Hastanesi'ne getirildiğini" bildirdi.

Merkezden yapılan açıklamada, "10 Ekim'de ateşkes anlaşmasının başlamasından bu yana çoğunluğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan 369 vatandaşımız hayatını kaybetti, 920'den fazla kişi de yaralandı" denildi.