Libyalılar, ülkelerindeki krizlerin üstesinden gelmek için Mısır-Türkiye yakınlaşmasına güveniyor

Dibeybe ile Türk heyetinin Trablus’ta bir araya geldiği önceki toplantıdan (Ulusal Birlik Hükümeti)
Dibeybe ile Türk heyetinin Trablus’ta bir araya geldiği önceki toplantıdan (Ulusal Birlik Hükümeti)
TT

Libyalılar, ülkelerindeki krizlerin üstesinden gelmek için Mısır-Türkiye yakınlaşmasına güveniyor

Dibeybe ile Türk heyetinin Trablus’ta bir araya geldiği önceki toplantıdan (Ulusal Birlik Hükümeti)
Dibeybe ile Türk heyetinin Trablus’ta bir araya geldiği önceki toplantıdan (Ulusal Birlik Hükümeti)

Libyalı siyasetçiler, Mısır-Türkiye yakınlaşmasının Libya’nın yıllardır biriken krizlerinin çözümüne katkı sağlamasını umuyor.
Bazıları, gündemdeki çeşitliliğin ve dış müdahalelerin ülkedeki gelişimi engellediğini ve mevcut çatışmanın çözümünü zorlaştırdığını belirtirken, iyimser olanlar ise arzulanan bu yakınlaşmanın en azından Kahire'deki askeri yapının yeniden birleşmesine katkıda bulunabileceğini ifade etti. Ayrıca, hali hazırda kırılgan” olarak nitelendirilen ateşkes anlaşmasının durumunu güçlendiriyor.
Libya Yüksek Devlet Konseyi üyesi Ebulkazım Kazit, Mısır ile Türkiye arasındaki ilişkilerde herhangi bir atılımın Libya sahnesine olumlu yansıyabileceği ihtimalini düşük gördüğünü ifade etti. Kazit, Libya krizinin, şahıslar ve siyasi kurumlar tarafından birçok ülkenin artan dış müdahalesi nedeniyle büyük bir karmaşıklığa ulaştığını, bu nedenle tüm bunların herhangi bir ikili anlaşma yoluyla çözülmesini hayal etmenin zor olduğunu söyledi.
Konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Kazit, “Kriz, pek çok kişinin sandığı gibi, Doğu Libya liderlerinin Kahire ile yakınlaşması ve Batı liderlerinin Ankara ile yakınlaşmasıyla sınırlı değil. Kriz, Libyalı politikacıların zihniyetinde kamu yararının yokluğuna yoğunlaşıyor” ifadelerini kullandı.
Abdullah es-Sini'nin eski hükümetinde Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı olan Hasan es-Sağir ise Libya krizinin sadece bölgesel düzeyde değil, uluslararası düzeyde de tartışılan bir dosyaya dönüşmesine atıfta bulundu.
Şarku’l Avsat’a konuşan Sağir, Ukrayna'da ABD ile Rusya arasında yaşanan mevcut çatışmanın etkilerinin daha sonra bölgeye ve oradaki durumun geleceğine yansıyacak yeni siyasi haritaların belirleyicisi olabileceğini ifade etti.
Libya Yüksek Devlet Konseyi üyesi Saad bin Şerade ise, ‘Mısır ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yakınlaşması ve normalleşmesinin gerçekten de Libya sahnesinin yumuşamasına büyük ölçüde katkıda bulunabileceğine’ inanıyor.
Şerade Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Kahire ile Ankara arasındaki bu anlayışın, belki de ‘5 + 5’ Ortak Askeri Komite ve Birleşmiş Milletler misyonu ile koordinasyon halinde, Libya askeri teşkilatını birleştirme konusundaki diyaloğun yeniden canlanmasına yol açabileceğini aktardı.
Şerade, “Kahire orduyu birleştirmek için çaba sarf etti. Herkes silahlı kuvvetlerin sahnede en etkili güç olduğunu biliyor, dolayısıyla en azından Kahire-Ankara mutabakatının, şu anda herkesin kırılgan olarak nitelendirdiği ülkedeki ateşkes durumunu güçlendirmesini bekliyoruz” dedi.
Şerade, “Başta yabancı güçlerin Libya topraklarındaki varlığı olmak üzere Libya arenasında iki ülke arasındaki en öne çıkan ikili çekişmeli dosyaların yanı sıra Türkiye'nin Abdulhamid Dibeybe hükümeti ile yakın zamanda imzaladığı anlaşmaları ele alacak şekilde genişleyecek” dedi.
Yetkili, Türkiye'nin Kahire ile müzakere diyaloğunun herhangi bir aşamasında Libya'dan güçlerini çekmesinin mümkün olmadığını aktardı.
Mısır Düşünce ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Silahlanma Birimi Başkanı Ahmed Aliba, Kahire ile müzakere süreci ilerlese bile Türkiye'nin askeri güçlerini Libya topraklarından çekme ihtimalinin mümkün olmadığını ifade etti. Aliba, Türkiye'nin hem Suriye hem de Irak'taki deneyiminin ‘bunu kanıtladığını’, Ankara ile Libya hükümetleri arasında imzalanan anlaşmaların bu güçlerin varlığına bir meşruiyet kazandırdığını söyledi.
Aliba Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Kahire ve Ankara mutabakatlarının Libya sahnesine yansımaları olacağı beklentisi hakkında konuşmak için henüz çok erken olduğunu söyleyerek, özellikle enerji, Doğu Akdeniz'de keşif ve Yunanistan ile sınırın çizilmesi gibi diğer son derece karmaşık meselelere değindi.



ABD elçisi Tom Barrack: Suriye bizim tarafımıza geri döndü

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barak (DPA)
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barak (DPA)
TT

ABD elçisi Tom Barrack: Suriye bizim tarafımıza geri döndü

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barak (DPA)
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barak (DPA)

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, X hesabından yaptığı açıklamada, Şam kırsalındaki el-Dumeyr bölgesinde Şam yönetimi ile "koalisyon" arasında gerçekleştirilen ve bir DEAŞ hücresini hedef alan ortak operasyona ilişkin, "Suriye yine bizim yanımızda" yorumunu yaptı.

Suriye İçişleri Bakanlığı, Rif Şam ilinin kuzeyinde faaliyet gösteren DEAŞ bağlantılı bir terör örgütünün çökertildiğini duyurdu. Genel İstihbarat Teşkilatı'nın, il İç Güvenlik Komutanlığı ile iş birliği içinde yürüttüğü operasyonda, örgüt üyelerinden biri yakalandı, ikisi etkisiz hale getirildi, silah ve mühimmat ele geçirildi.

dfghy
Suriye Koalisyonu ve güvenlik güçlerinin Şam kırsalındaki Dumeyr'de düzenlediği operasyonda dün gözaltına alınan DEAŞ üyesi Ahmed Abdullah el-Bedri (Dolaşımda) 

İçişleri Bakanlığı, Telegram kanalı üzerinden yaptığı açıklamada, Genel İstihbarat Teşkilatı'nın Rif Şam Vilayeti İç Güvenlik Komutanlığı ile iş birliği içinde yoğun bir güvenlik operasyonu gerçekleştirdiğini açıkladı. Operasyon, vilayetin kuzey bölgelerinden birinde faaliyet gösteren terör örgütü DEAŞ’a bağlı bir terör hücresinin yakın alan takibi ve sürekli gözetimi sonrasında gerçekleştirildi.

sdfrg
Cumartesi günü Şam kırsalında bir DEAŞ hücresine yaklaşılıyor (SANA)

Bakanlık, operasyonun terörist hücrenin tamamen çökertilmesiyle sonuçlandığını, üyelerinden birinin gözaltına alındığını ve ikisinin öldürüldüğünü, bunlardan birinin çatışma sırasında patlayıcı kemerini patlatmaya çalıştığını belirtti. Ayrıca, hücrenin bulunduğu yerde çok sayıda silah, çeşitli mühimmat ve patlamaya hazır bir kemer bulundu.

Ele geçirilen silah ve mühimmata el konulduğu ve yakalanan suçlunun, yürürlükteki yönetmelik ve yasalara uygun olarak, yetkili mahkemeye sevk edilmesi ve kendisine karşı caydırıcı yasal önlemlerin alınması için soruşturmanın tamamlanması amacıyla yetkili makamlara sevk edildiği belirtildi.

İçişleri Bakanlığı, sosyal medya hesaplarında yaptığı açıklamada, bu operasyonun terörizmle mücadele ve kaynaklarını kurutma konusundaki proaktif yaklaşımın bir parçası olduğunu ve personelinin ülke ve vatandaşların güvenliğini koruma konusundaki hazırlıklı ve yüksek verimliliğini yansıttığını vurguladı.

Uluslararası koalisyon (DMUK), Suriye Savunma ve İçişleri Bakanlıkları ile iş birliği içinde, geçen temmuz ayında Halep'in doğu kırsalındaki el-Bab şehrinde hava saldırısı ve baskın düzenledi. Operasyon sonucunda aranan dört kişi öldürüldü ve DEAŞ'in önde gelen Iraklı lideri ve birçok yandaşı yakalandı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre sosyal medyada aktivistler, el Bab kentine şafak vakti düzenlenen operasyon sırasında İçişleri ve Savunma Bakanlıklarına ait askeri konvoyun görüntülerini paylaştı.

c6u7
DEAŞ hücresine yönelik operasyon (SANA)

Başka bir operasyonda, Suriye güvenlik kaynakları geçen ağustos ayında, uluslararası koalisyon güçlerinin İdlib'in kuzeyindeki Atma kasabasında bir eve hava saldırısı düzenlediğini ve evde kiracı olan DEAŞ liderini öldürdüğünü duyurdu.

Kaynak, hedef alınan evin Atma kasabasından Ahmed Mustafa el Şeyh'e ait olduğunu, operasyonun hedefinin DEAŞ'ın liderlerinden Salah Numan adlı Iraklı olduğunu ve bu kişinin Suriye topraklarında örgüte bağlı bir dizi hücrenin koordinasyonundan ve örgütlenmesinden sorumlu olduğunu açıkladı.

Güvenlik kaynağı, ed Dana şehrinde kamu güvenlik güçleri tarafından takip edilen genç Iraklı adamın, Atma köyündeki bir eve sığındığını ve burada eşi, küçük çocuğu ve annesiyle birlikte saklandığını belirterek, herhangi bir zayiat veya tutuklu olmadığını vurguladı. “Operasyon sona erdikten sonra, katılan tüm güçler geri çekildi ve genç Iraklı Salah’ın bahçede bulunan cesedi, Bab al-Hawa Hastanesine nakledildi.”


Gazze Şeridi’ndeki ateşkes art arda ihlal edildi

Dün Gazze Şeridi’nin el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail tarafından saldırı düzenlenen bir bölgeden kaçmaya çalışan Filistinliler (AFP)
Dün Gazze Şeridi’nin el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail tarafından saldırı düzenlenen bir bölgeden kaçmaya çalışan Filistinliler (AFP)
TT

Gazze Şeridi’ndeki ateşkes art arda ihlal edildi

Dün Gazze Şeridi’nin el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail tarafından saldırı düzenlenen bir bölgeden kaçmaya çalışan Filistinliler (AFP)
Dün Gazze Şeridi’nin el-Bureyc Mülteci Kampı’nda İsrail tarafından saldırı düzenlenen bir bölgeden kaçmaya çalışan Filistinliler (AFP)

Gazze Şeridi’ndeki ateşkes anlaşması dün defalarca kez ihlal edildi ve İsrail hava saldırılarında en az 33 Filistinli öldü. Öte yandan İsrail ordusu, Nahal Tugayı'ndan bir subay ve bir askerin Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde meydana gelen ‘ciddi’ bir olayda öldüğünü doğruladı.

Gazze’deki ateşkes anlaşması, yürürlüğe girmesinden iki haftadan kısa bir süre sonra şiddetli sarsıntılar yaşandı ve Hamas ile İsrail birbirlerini anlaşmayı ihlal etmekle suçladı.

Hamas lideri Halil el-Hayya başkanlığındaki bir Hamas heyeti, ‘arabulucular, fraksiyonlar ve Filistin güçleri ile ateşkes anlaşmasının uygulanmasını’ takip etmek üzere dün Kahire'ye gelirken, İsrailli bir güvenlik yetkilisi ‘ateşkesin kurtarılmasına gerek olmadığını’ söyledi. İbranice yayın yapan Ynet adlı haber sitesi, İsrailli güvenlik yetkilisinin hava saldırılarının ‘anlaşmayı baltalayan bir tepki olmadığını, bu nedenle endişelenecek bir durum olmadığını’ söylediğini aktardı.

İsrail ordusu dün, güçlerinin Filistinli militanlar tarafından ateş altına alınmasının ardından Refah'a hava saldırıları düzenlediğini açıkladı. Ancak Hamas'ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları, ‘Refah’ın işgal altında olduğu için bu bölgede herhangi bir olay veya çatışmadan haberdar olmadıklarını’ açıkladı.

ABD merkezli haber sitesi Axios, ABD’li bir yetkilinin İsrail'in pazartesi sabahı Refah Sınır Kapısı’nı yeniden açacağını söylediğini bildirdi.


Irak’ta Başbakan Sudani hakkında yapılan şikayet, iktidar koalisyonundaki çatlakları ortaya çıkardı

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Irak Haber Ajansı)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Irak Haber Ajansı)
TT

Irak’ta Başbakan Sudani hakkında yapılan şikayet, iktidar koalisyonundaki çatlakları ortaya çıkardı

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Irak Haber Ajansı)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (Irak Haber Ajansı)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani hakkındaki bir ilk olan yasal şikayet, seçimlere yaklaşık üç hafta kala iktidardaki Şii Koordinasyon Çerçevesi koalisyonu içindeki bölünmeleri ortaya çıkardı.

Farklı Şii partilerinden altı milletvekili tarafından yapılan şikayet, yolsuzluk davalarını soruşturmakla görevli mahkemeye sevk edildi. Şikayette, Başbakan Sudani'nin bir seçim koalisyonu kurduğu, seçim amaçlı olarak görevini kötüye kullandığı ve arazi tahsis ettiği gibi çeşitli iddiaların soruşturulması talep ediliyor. Ayrıca Sudani'nin parti liderlerini ve seçim adaylarını tehdit ettiği iddialarının da soruşturulması isteniyor.

Öte yandan Irak Yüksek Seçim Güvenlik Komitesi tarafından yapılan açıklamada, Ulusal Güvenlik Ajansı birimlerinin seçmen kartları satın alan ve seçim adaylarının fotoğraflarını yırtan kişileri tutukladığı belirtildi. Kaynaklara göre bir seçmen kartının fiyatı 300-400 dolar civarında alıcı buluyor.