İranlı rapçi Tomac Salihi idam cezasıyla karşı karşıya

İstanbul’da 26 Kasım 2022 Cumartesi günü İranlı kadınları desteklemek için düzenlenen mitingde, insanlar ellerinde rapçi Tomac Salihi ve İran’da öldürülen çocukların fotoğraflarını taşıyor (AFP)
İstanbul’da 26 Kasım 2022 Cumartesi günü İranlı kadınları desteklemek için düzenlenen mitingde, insanlar ellerinde rapçi Tomac Salihi ve İran’da öldürülen çocukların fotoğraflarını taşıyor (AFP)
TT

İranlı rapçi Tomac Salihi idam cezasıyla karşı karşıya

İstanbul’da 26 Kasım 2022 Cumartesi günü İranlı kadınları desteklemek için düzenlenen mitingde, insanlar ellerinde rapçi Tomac Salihi ve İran’da öldürülen çocukların fotoğraflarını taşıyor (AFP)
İstanbul’da 26 Kasım 2022 Cumartesi günü İranlı kadınları desteklemek için düzenlenen mitingde, insanlar ellerinde rapçi Tomac Salihi ve İran’da öldürülen çocukların fotoğraflarını taşıyor (AFP)

Mahsa Amini’nin ölümünün ardından patlak veren protestolara destek verdiği için tutuklanan İranlı rapçi Tomac Salihi’nin Cumartesi günü basına kapalı bir şekilde yargılanmasının ardından ailesi, hayatının tehlikede olduğunu söyledi.
İran, Amini’nin Tahran’da tutuklandıktan sonra 16 Eylül’de öldürülmesinin ardından patlak veren protestolara yönelik baskısını yoğunlaştırdı.
İnsan hakları örgütlerine göre Salihi, rejimi kınadığı ve protestolara destek verdiği için geçen ayın sonlarında tutuklandı.
İran’da yer alan New York merkezli insan hakları örgütü tarafından yapılan bir Twitter paylaşımında, İranlı muhalif rapçi Salihi davasının ilk oturumu bugün kendi seçtiği bir avukat olmadan gerçekleşti.
Salihi’nin ailesi ise yapmış olduğu bir Twitter paylaşımında, İran’da ölümle cezalandırılan suçlar kapsamında sayılan ‘savaş’ ve ‘yeryüzünde bozgunculuk’ suçlamalarıyla karşı karşıya olana oğullarının hayatının büyük tehlikede olduğunu belirtti.
Salihi, Ekim ayı sonunda tutuklanmasının ardından, 2 Kasım’da İran devlet medyası tarafından yayınlanan bir video kaydında görünene kadar kayıptı.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, Salihi’nin tutuklanmasından bu yana ilk kez ortaya çıktığı belirtilen videoda, gözleri bağlı bir adam Salihi olduğunu ve hata yaptığını ifade ediyor.
Aktivistler, rapçinin İran devlet medyası tarafından yayınlanan videosunu zorla itiraf olarak değerlendirdi ve kınadı.
Salihi, onlarca gazeteci, avukat, aydın ve sivil toplumdan tutuklananların içerisinde önde gelen biri.
Salihi Kanda CBC TV’ye, “Gücünü, parasını ve silahlarını elinde tutmak için tüm milleti öldürmeye hazır bir mafya var” diyerek vermiş olduğu röportajdan sonra tutuklandı. İran devlet medyası, Salihi’nin ülkenin batı sınırını geçmeye çalışırken tutuklandığını bildirdi. Ailesi Salihi’nin o sırada ülkenin batısındaki Çaharmahal ve Bahtiyari eyaletinde olduğunu doğruladı. Ancak sınırı geçmeye çalıştığını yalanladı.
Ailesinin bu açıklaması İran Kürdistanı’ndaki insan hakları örgütü, Kürt rapçi Saman Yasin’in zorla itiraf almak için ağır işkence gördüğünü bildirdiği bir anda geldi. Örgüt, İranlı yetkililerin savaş suçlamasıyla tutukladığı Saman Yasin’in, ailesine aleyhinde alınan kararlar hakkında bir bilgi vermediğini belirtti. Yetkililer, İran’ın şiddet yanlısı mahkeme sisteminin en az 6 protestocuya ölüm cezası verdiğini ve binlerce kişiyi ayaklanmaya karışmakla suçladığını açıkladı.



Haberlere göre Herzog, Trump ile görüşmesinden önce Netanyahu'yu affetme konusunda bir karar vermeyecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Haberlere göre Herzog, Trump ile görüşmesinden önce Netanyahu'yu affetme konusunda bir karar vermeyecek

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)

İsrail Yayın Kurumu, herhangi bir kaynak göstermeden, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmek üzere ABD'ye gitmesinden önce kendisine af çıkarılması konusunda bir karar vermesinin olası olmadığını bildirdi.

Times of Israel'e göre, bu durumun Trump'ın Netanyahu ile görüşmesinde af konusunun gündeme gelebileceği anlamına geldiğini de belirtti.

Netanyahu, üç yolsuzluk davasıyla karşı karşıya; bunlardan biri, Netanyahu ile Yediot Aharonot gazetesinin genel yayın yönetmeni Arnon Mozes arasında "rakip gazeteleri zayıflatmak karşılığında medyada daha fazla yer alma" konusunda yapılan gizli görüşmeleri içeriyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yıllardır süren yolsuzluk davasında affedilmesi için geçen pazar günü Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'a başvuruda bulundu.Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Netanyahu, ceza yargılamasının İsrail'i yönetme yeteneğini engellediğini ve affın devletin kamu yararına hizmet edeceğini savundu.

İsrail'in kuruluşundan bu yana en uzun süre görev yapan başbakanı olan Netanyahu, rüşvet, dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlamalarını uzun zamandır reddediyor.

Reuters'e göre avukatları cumhurbaşkanlığı ofisine yazdıkları bir mektupta Netanyahu'nun, yasal sürecin tamamen beraatiyle sonuçlanacağına hala inandığını belirtti.


Kaynaklar: Biden dönemi boyunca Amerika Birleşik Devletleri İsrail'den istihbarat bilgilerini gizledi

İsrailli bir asker, 6 Aralık 2023'te güney İsrail'den Gazze Şeridi üzerine bir İsrail insansız hava aracı fırlatıyor (AFP)
İsrailli bir asker, 6 Aralık 2023'te güney İsrail'den Gazze Şeridi üzerine bir İsrail insansız hava aracı fırlatıyor (AFP)
TT

Kaynaklar: Biden dönemi boyunca Amerika Birleşik Devletleri İsrail'den istihbarat bilgilerini gizledi

İsrailli bir asker, 6 Aralık 2023'te güney İsrail'den Gazze Şeridi üzerine bir İsrail insansız hava aracı fırlatıyor (AFP)
İsrailli bir asker, 6 Aralık 2023'te güney İsrail'den Gazze Şeridi üzerine bir İsrail insansız hava aracı fırlatıyor (AFP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi altı kaynak, eski Başkan Joe Biden'ın yönetimi sırasında ABD istihbarat yetkililerinin, Gazze'deki savaş çabalarının yürütülme biçimine ilişkin endişeler nedeniyle İsrail ile bazı önemli bilgilerin paylaşımını geçici olarak askıya aldığını söyledi.

2024 yılının ikinci yarısında ABD, İsrail hükümetinin rehineleri ve Hamas militanlarını hedef almak için kullandığı Gazze üzerinde uçan bir ABD insansız hava aracının canlı yayınını kesti. Kaynaklardan beşi, askıya alma işleminin en az birkaç gün sürdüğünü belirtti.

İki kaynak, ABD'nin ayrıca İsrail'in Gazze'deki kritik askeri tesisleri hedef alma çabalarında belirli istihbaratı nasıl kullanabileceğine dair kısıtlamalar getirdiğini söyledi.

Her iki kaynak da kararın ne zaman alındığını belirtmekten kaçındı. Tüm kaynaklar, ABD istihbarat bilgilerini tartışmak için anonim kalmayı talep etti. Karar, ABD istihbarat camiasında Gazze'deki İsrail askeri operasyonlarında öldürülen sivillerin sayısı hakkındaki artan endişelerle birlikte geldi.

Kaynaklar, yetkililerin, İsrail'in iç güvenlik servisi Şin Bet tarafından Filistinli tutsaklara yapılan kötü muameleden endişe duyduğunu bildirdi.

Kaynaklardan üçü, yetkililerin ayrıca İsrail'in ABD istihbaratını kullanırken savaş hukukuna uyacağına dair yeterli güvence vermemesinden de endişe duyduğunu belirtti.

ABD yasalarına göre, istihbarat teşkilatları herhangi bir yabancı ülkeyle bilgi paylaşmadan önce bu güvenlik önlemlerini almak zorundadır.

İki kaynak, istihbarat camiası içinde bilgi saklama kararının sınırlı ve taktiksel olduğunu ve Biden yönetiminin istihbarat paylaşımı ve silah transferi yoluyla İsrail'e desteğini sürdürme politikasını koruduğunu belirtti.

Kaynaklar, yetkililerin, İsrail'in ABD istihbarat bilgilerini savaş hukukuna uygun olarak kullanmasını sağlamaya çalıştığını ifade etti.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak, istihbarat yetkililerinin Beyaz Saray'dan emir almaya gerek duymadan belirli bilgi paylaşımı kararlarını derhal alma yetkisine sahip olduğunu söyledi. Başka bir bilgi sahibi kaynak ise İsrail'in ABD istihbarat bilgilerinin kullanım şeklini değiştirme taleplerinin, bu bilgilerin nasıl kullanılacağına dair yeni güvenceler gerektireceğini belirtti.

Reuters, bu kararların tarihlerini veya Başkan Joe Biden'ın bunlardan haberdar olup olmadığını belirleyemedi. Biden'ın sözcüsü ise yorum talebine yanıt vermedi.


Uyuşturucu yüklü teknelere yapılan saldırıların ardından... ABD'nin Latin Amerika'daki kuvvetlerinin komutanı istifa etti

Amiral Alvin Holsey (Reuters)
Amiral Alvin Holsey (Reuters)
TT

Uyuşturucu yüklü teknelere yapılan saldırıların ardından... ABD'nin Latin Amerika'daki kuvvetlerinin komutanı istifa etti

Amiral Alvin Holsey (Reuters)
Amiral Alvin Holsey (Reuters)

Karayipler'deki büyük askeri yığılmayı ve uyuşturucu taşıdığı iddia edilen teknelere yönelik saldırıları denetleyen ABD'li amiral, göreve başlamasının üzerinden bir yıl geçtikten sonra dün istifa etti.

Amiral Alvin Holsey, ekim ayının ortasında Orta ve Güney Amerika'da faaliyet gösteren Amerikan kuvvetlerini denetleyen ABD Güney Komutanlığı'nın başından ayrılma niyetini açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Holsey, teknelere yapılan saldırılar konusunda endişesini dile getirdi, ancak ne kendisi ne de Pentagon erken istifasının nedenini açıklamadı.

Amiral, devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, demokrasiye ve insan haklarına inanan ülkeleri desteklemenin önemini vurguladı.

Şöyle dedi: “Her zaman ideallerimizi paylaşan, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları değerlerimizi paylaşan ortakların yanında olmalıyız.”

Amerika Birleşik Devletleri, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele çabalarının bir parçası olarak Karayip bölgesine çok sayıda savaş gemisi konuşlandırdı ve geçen eylül ayından bu yana uyuşturucu taşıdığını söylediği teknelere saldırılar düzenleyerek yaklaşık 90 kişiyi öldürdü.

Amerika Birleşik Devletleri "uyuşturucu teröristleriyle" savaş halinde olduğunu iddia ediyor, ancak uzmanlar, bilinen kaçakçıları hedef alsalar bile, teknelere yönelik saldırılarının yargısız infaz teşkil ettiğini savunuyor.

2 Eylül'de gerçekleştirilen ilk saldırı oldukça tartışmalıydı, çünkü ilk saldırıdan sağ kurtulan iki kişi daha sonraki bir baskında öldürüldü.

ABD'nin askeri yığılmasıyla birlikte bölgedeki gerilimler arttı ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Washington'u uyuşturucu ticaretini rejimini devirmek için bahane olarak kullanmakla suçladı.

Alvin Holsey'nin yerine, General Iván Petus geçti.

Donald Trump, geçen ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden beri, şubat ayında Genelkurmay Başkanı'nı hiçbir açıklama yapmadan görevden alması da dahil olmak üzere, orduda kapsamlı bir yeniden yapılanma gerçekleştirdi.

Demokratlar, yönetimin geleneksel olarak tarafsızlığıyla bilinen orduyu siyasallaştırmaya çalıştığını iddia ediyor.