İsrail ve ABD'den iki şirket, işçilerin 'zihnini okuyan' cihazlar geliştiriyor

"Bu teknolojinin distopik potansiyelini göz ardı etmiyoruz"

Patronların bir ekibin veya departmanın dikkat ve stres seviyelerine dair fikir edinmesi amaçlanıyor (Emotiv)
Patronların bir ekibin veya departmanın dikkat ve stres seviyelerine dair fikir edinmesi amaçlanıyor (Emotiv)
TT

İsrail ve ABD'den iki şirket, işçilerin 'zihnini okuyan' cihazlar geliştiriyor

Patronların bir ekibin veya departmanın dikkat ve stres seviyelerine dair fikir edinmesi amaçlanıyor (Emotiv)
Patronların bir ekibin veya departmanın dikkat ve stres seviyelerine dair fikir edinmesi amaçlanıyor (Emotiv)

Patronlar, çalışanlarının beyin sinyallerini düzenli olarak takip etmeye gönüllü oldukça, buna yönelik teknolojik araçlar sunan şirketlerin sayısı da artıyor.
İsrail merkezli Inner Eye ve ABD'li Emotiv firması, bu teknoloji girişimleri arasında öne çıkan iki örnek.
IEEE Spectrum'un haberine göre iki firma da çalışanların beyin dalgalarını ölçen kulaklıklar tasarlıyor.
Inner Eye yetkilileri, yapay zekalı kulaklıklarının insan zihninin doğuştan gelen gücünden yararlanacağını ve bu sayede çalışanların herhangi bir konu üzerinde yaşadığı kararsızlığı ortadan kaldıracağını savunuyor.
Şirkete göre bu kulaklıklar, personelin her zamankinden daha hızlı çalışmasını sağlayacak.
Şirketin internet sitesinde konuyla ilgili, "İnsanları ve makineleri birbirine bağlayarak iki dünyanın da en iyi özelliklerini bir araya getiriyoruz" ifadeleri yer alıyor.
San Francisco merkezli Emotiv ise kendi kulaklıklarının aslında birer EEG cihazı olduğunu söylüyor. Tıpta EEG teknolojisi, beyindeki elektriksel hareketleri ölçmeye yarıyor. Şirket bu sayede patronların, çalışanlarının sağlık durumunu takip edebileceğini öne sürüyor.
Emotiv'in CEO'su ve kurucu ortağı Tan Le, "Bu teknolojinin distopik potansiyelini göz ardı etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
"Dolayısıyla, bu teknolojiyi tanıtmak için sorumluluk sahibi ortakları seçmemiz gerektiğinin farkındayız" diyen Le, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ortakların çalışanlara yardım etmek ve onları güçlendirmek için sahici bir istek duyması gerekiyor."
Söz konusu teknoloji karşısında tereddüt eden çalışanlarsa "zihin okuyan" kulaklıklara özellikle mahremiyetleri açısından şüpheyle yaklaşıyor.
Öte yandan, Emotiv, mahremiyeti korumak ve çalışanların beyin ölçümlerine göre terfi ettirilmesini veya kovulmasını önlemek için verileri anonimleştireceklerini savunuyor.
"Veriler size aittir" diyen Le, konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:
"Verilerinizi siz görebilirsiniz. Bunların kopyasının işvereninizle anonim olarak paylaşılması için de izniniz gerekmeli."
Söz konusu cihazlar, üretkenliği artırmak ve çalışanların sağlıklı olmasını sağlamak için teknolojik çözümler olarak lanse ediliyor.
Ancak eleştirel yaklaşanlar, bu söylemlerin yalnızca pazarlama hamlesi olabileceğine dikkat çekiyor.
Şirketler, nöroteknolojinin yakın gelecekte giyilebilir cihazların vazgeçilmez özelliği olacağını savunurken, işgücünün en azından şimdilik bu cihazları kullanmak isteyip istemeyeceği şüpheli.
Nöroteknolojide etik yaklaşımları savunan Neuroethics Enstitüsü'nün kurucusu Karen Rommelfanger, "İşverenlerin bu cihazlara büyük bir ilgi duyduğunu düşünüyorum. Ancak çalışanların ilgi duyup duymadığından emin değilim" diyor. 
Independent Türkçe, Futurism, IEEE Spectrum



Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
TT

Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)

Batılı ülkelerdeki büyük firmalar, Çin üretimi yapay zeka modellerini kullanmaya yöneliyor.

Wall Street Journal’ın (WSJ) analizinde, Amazon Web Services, Microsoft ve Google gibi Amerikan devlerinin, müşterilerine DeepSeek’i bir seçenek olarak sunmaya başladığını yazıyor.

Bu durumun, ABD hükümetinin veri güvenliği nedeniyle Çinli DeepSeek firmasının bazı uygulamalarını devlet cihazlarında yasaklamasına rağmen gerçekleştiğine işaret ediliyor.

Analiz firması Sensor Tower’ın verilerine göre, ABD’li OpenAI firmasının ürettiği ChatGPT en popüler yapay zeka destekli sohbet botu olma özelliğini koruyor. Küresel çapta uygulamanın 910 milyon kez indirildiği belirtiliyor. Çinli mühendislerin tasarladığı DeepSeek ise 125 milyon kez indirildi.

Harvard Üniversitesi’nin haziranda yayımladığı bir çalışmada, Çin’in yapay zekada öne çıkmasını sağlayan iki temel unsurun veri zenginliği ve insan sermayesi olduğu belirtilmişti.

WSJ’nin analizine göre de Amerikan şirketleri daha çok “yapay genel zeka” (AGI) gibi devrimsel ilerlemelere yoğunlaşırken, Çinli firmalar pratik uygulamalarla günlük sorunları çözmeye odaklanıyor. Çinli şirketler aynı zamanda modellerini açık kaynak olarak sunuyor. Bu sayede kullanıcılar modelleri kendi ihtiyaçlarına göre uyarlayabiliyor.

Alibaba’nın “Qwen” adlı açık kaynak modelinin dünya genelinde 100 binden fazla türevi geliştirildi. Haberde, Japonya Ekonomi Bakanlığı için özel yazılımlar geliştiren Tokyo merkezli Abeja şirketinin Google ve Meta yerine Qwen’i tercih ettiğine dikkat çekiliyor.

DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği açık kaynaklı yeni modeli DeepSeek-R1'i, 20 Ocak'ta piyasaya sürmüştü. ABD’li şirketlerle yarışan modelleri daha ucuza geliştirip sattığını öne süren DeepSeek, Nvidia'dan Microsoft'a kadar teknoloji devlerinin yüzlerce milyar dolar değer kaybetmesine neden olmuştu.

Batılı ülkeler, DeepSeek’in siber güvenliği ihlal ettiğini ve verilerin Pekin yönetimiyle paylaşılmasını sağladığını öne sürmüş, firmaysa iddiaları yalanlamıştı.

Güney Afrika’daki Witwatersrand Üniversitesi, DeepSeek’in diğer yapay zeka modellerine göre daha iyi veri güvenliği sağladığını savunuyor. Üniversite yetkililerinden Tarık Surtee, “Açık kaynaklı olması ve çevrimdışı kullanılabilmesi, verilerimizi koruyor” diyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, RT