UNICEF İran'da çocuklara uygulanan şiddeti kınadı

Geçen Ekim'de Tokyo'da İran'daki protestolarla dayanışma amacıyla düzenlenen bir gösteride genç Nika Şakarami'nin pankartı (AFP)
Geçen Ekim'de Tokyo'da İran'daki protestolarla dayanışma amacıyla düzenlenen bir gösteride genç Nika Şakarami'nin pankartı (AFP)
TT

UNICEF İran'da çocuklara uygulanan şiddeti kınadı

Geçen Ekim'de Tokyo'da İran'daki protestolarla dayanışma amacıyla düzenlenen bir gösteride genç Nika Şakarami'nin pankartı (AFP)
Geçen Ekim'de Tokyo'da İran'daki protestolarla dayanışma amacıyla düzenlenen bir gösteride genç Nika Şakarami'nin pankartı (AFP)

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Eylül ortasında başlayan protestolardan bu yana İranlı yetkililer tarafından uygulanan ve 60'tan fazla çocuğun ölümüne ve çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan şiddeti kınadı. UNICEF, çocuklar için güvenli bir yer olarak kalması gereken okullara yapılan baskınlara son verilmesini talep etti.
BM organı yaptığı açıklamada, "çocuklara yönelik her türlü şiddeti kınadığını" belirterek, "50'den fazla çocuğun ölümüne ve birçoğunun yaralanmasına yol açtığı bildirilen her türlü şiddet ve kötü muameleye son verilmesi" çağrısında bulundu.
Çocuklar için her zaman güvenli yerler olması gereken okullarda devam eden baskınlar ve aramalardan derin endişe duymaktayız. İran Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'ye taraftır ve çocukların yaşam, mahremiyet, düşünce özgürlüğü ve barışçıl toplanma haklarına saygı duyma, koruma ve yerine getirme yükümlülüğü vardır. İlk çocuk kurban vakalarının ortaya çıkmasından bu yana endişelerimizi doğrudan ilettiğimiz yetkililer, kimliklerine bakılmaksızın tüm çocukların barışçıl toplanma haklarına saygı göstermelidir. Ayrıca, çocukların yararına olan uygulamalar, hükümetin çalışmalarının merkezinde yer almalıdır. Çocukların her koşulda haklarını talep etmek için güvenlik içinde yaşayabilecekleri yollar bulunması gerekmektedir. Bu sebeple, İranlı yetkililerden gereksiz veya orantısız güç kullanmaktan kaçınmalarını istiyoruz. Pek çok aile, baskılar nedeniyle çocuklarını kaybetti. Onların acısını paylaşıyoruz."
UNICEF, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in güvenlik güçlerine "gereksiz veya orantısız güç kullanmaktan kaçınma" çağrısını yineledi. Çocuklar ve ergenler sadece yaşamlarını ve özgürlüklerini değil, ruh ve beden sağlıklarını da tehdit eden her türlü zarardan korunmalıdır. Pek çok ebeveyn, huzursuzluklar nedeniyle çocuklarında yıkıcı bir kayıp yaşadı." İfadelerini kullanarak açıklamada, “kendilerine, sevdiklerine ve bu olaylardan etkilenen topluluklara derin üzüntülerimizi ifade ediyoruz.” denildi.
İnsan Hakları Aktivistleri Haber Ajansı (Hrana), 26 Kasım itibarıyla ayaklanmalar sırasında 63'ü çocuk olmak üzere 450 protestocunun öldürüldüğünü bildirdi. Ayrıca 60 güvenlik mensubunun öldürüldüğünü ve yetkililerin 18.173 kişiyi tutukladığını açıkladı.
İran, protestocular için resmi ölü sayısını açıklamadı, ancak İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bakıri Kani, İran'da 16 Eylül'den bu yana gerçekleşen protestolarda yaklaşık 50 polisin öldürüldüğünü belirtti.



Netanyahu, nükleer tehdit geri dönerse İran'a karşı harekete geçmek için ABD'den ‘yeşil ışık’ istiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
TT

Netanyahu, nükleer tehdit geri dönerse İran'a karşı harekete geçmek için ABD'den ‘yeşil ışık’ istiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)

İsrailli bir yetkili, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile bugün yapacağı görüşmede, Tahran'ın nükleer programını yeniden inşa etmesiyle ilgili her türlü faaliyete karşı harekete geçmek için ‘yeşil ışık’ isteyeceğini söyledi.

Yetkili İsrail'in Jerusalem Post gazetesine verdiği demeçte, “Amaç Lübnan'dakine benzer bir yetki almak; yani nükleer tesislerde şüpheli faaliyetler tespit edilirse ya da ABD ve İsrail savaş uçakları tarafından bombalanan bölgelerden uranyum transfer edildiğine dair kanıtlar bulunursa, bunlara karşı harekete geçmek için önceden ABD onayı alınmış olacak” dedi.

İsrail, İran'ın nükleer programını yeniden inşa etmesini engellemek için ABD öncülüğünde bir mekanizma kurmayı hedefliyor.

“Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliği yapmaması nedeniyle Snapback mekanizmasını (İran'a yeniden yaptırım uygulama mekanizması) da harekete geçirmek istiyoruz” diyen yetkili, İsrail'in Tahran üzerindeki baskıyı arttırmak istediğini belirtti.

Yetkili, UAEA müfettişlerinin geçen hafta ‘güvenlik gerekçesiyle İran'dan ayrıldığını, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın da UAEA ile iş birliğini askıya alan yasayı imzaladığını’ bildirdi.

Netanyahu dün Washington'a hareket etmeden önce gazetecilere yaptığı açıklamada, “İran'ın bizi yok etmeyi amaçlayan nükleer silah arayışını yenileme girişimlerine karşı uyanık kalmalıyız” dedi.

İsrail ordusu, haziran ayında sona eren İsrail-İran savaşının ardından odağını yeniden Hizbullah'ın altyapısını hedef almaya devam ettiği Güney Lübnan'a kaydırdı.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi CBS News'e verdiği demeçte, ABD'nin İran'ın Fordo Nükleer Tesisi’ni bombalamasının tesiste ‘ciddi ve ağır hasara yol açtığını’ ifade etti.

Arakçi, “Fordo'da tam olarak ne olduğunu kimse bilmiyor. Ancak şu ana kadar bildiğimiz şey tesislerin ciddi ve ağır hasar gördüğü” ifadelerini kullandı.