BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü: İki devletli çözüm de dahil Oslo Anlaşmaları’nın dayandığı ilkeler yok oluyor

BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü: İsrailliler ve Filistinliler arasındaki çatışma ‘kaynama noktasına’ ulaştı

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland (BM)
BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland (BM)
TT

BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü: İki devletli çözüm de dahil Oslo Anlaşmaları’nın dayandığı ilkeler yok oluyor

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland (BM)
BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland (BM)

Birleşmiş Milletler (BM) Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, onlarca yıldır devam eden şiddet, yasadışı yerleşim birimlerinin genişlemesi, müzakerelerin durması ve derinleşen işgalin ardından İsrailliler ve Filistinliler arasındaki çatışmanın yeniden ‘kaynama noktasına’ ulaştığını söyledi.
Wennesland dün New York’ta toplanan BM Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, mevcut durumun iki devletli çözüm de dahil olmak üzere Oslo Anlaşmaları’nın dayandığı ilkelerin yok olmasına yol açtığı konusunda uyardı.
Son aylarda işgal altındaki Batı Şeria ve İsrail’de yaşanan yoğun şiddet olaylarının ciddi acılara yol açtığını dile getiren Wennesland, “Bu, her iki taraftan da sivillere yönelik saldırıları, artan silah kullanımını ve yerleşimcilerle ilgili şiddeti içeriyor” dedi.
Geçtiğimiz hafta Kudüs’te iki İsraillinin ölümüne neden olan bombalı saldırıları ve İsrailli yerleşimcilerin El Halil’de Filistinlilere saldırmasını kınayan Wennesland, sivilleri hedef almanın asla haklı gösterilemeyeceğini ve durdurulması gerektiğini yineledi.
Gazze’deki ‘kırılgan sukunetin’ geçtiğimiz günlerde Filistinli militanların İsrail’e dört roket fırlatması ve İsrail güçlerinin Hamas hedeflerine hava saldırılarına başlamasıyla kesintiye uğradığını vurgulayan Wennesland, “Bir kez daha, militan faaliyetler, kapatmalar, meşru Filistin hükümetinin yokluğu ve umutsuzluğun karışımının her zaman var olan bir tırmanma riski yarattığını hatırlatıyoruz” diye konuştu. 
Çatışmadaki tehlikeli dinamikleri ele almak için kendisi ve ekibinin Filistinli ve İsrailli yetkililerin yanı sıra uluslararası ve bölgesel aktörlerle görüşmeleri sürdürdüğünü ifade eden Wennesland şöyle devam etti;
“Şiddet arttıkça, yerleşim alanlarının genişletilmesi ve kısıtlamalar, yaşayabilir bir Filistin devletinin gelişimi için ekonomi ve fiziksel alan üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor. Birkaç yıl içinde, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki muazzam nüfus artışı, ekonomik, siyasi ve güvenlik durumunu yönetmeyi imkansız hale getirmese de, giderek zorlaştıracak.”
Filistinliler ve İsrailliler arasında hala büyük desteğe sahip olan iki devletli çözüme yönelik acil adımlar atılması çağrısında bulunan Wennesland, “İki taraf arasında kademeli ama somut adımlarla, şu anda bulunduğumuz yer ile çatışmanın BM kararları, uluslararası hukuk ve önceki anlaşmalar temelinde barışçıl bir şekilde çözülmesi için gerekli koşullar arasında bir köprü kurabiliriz” dedi.
Her iki tarafı da, Ürdün’ün özel ve tarihi rolü kapsamında kutsal yerlerde statükonun korunması da dahil yerleşim birimlerinin genişletilmesi veya yasallaştırılması, yıkımlar ve transferler dahil olmak üzere barışı baltalayan tek taraflı adımları durdurmaya çağırdı.
Wennesland, tüm tarafları ve uluslararası toplumu Filistin halkının kurumlarını güçlendirmeye, yönetimi iyileştirmeye ve Filistin Yönetimi’nin mali durumunu desteklemeye çağırdı.
Wennesland, 1967 hatlarının doğusundaki yerleşim yerlerinin hızla genişlemesinin sürtüşme noktalarının artmasına ve çatışmaların şiddetlenmesine yol açtığının altını çizerek, sahayı yeniden şekillendiren coğrafik ve demografik gerçeklerinden uzaklaşmanın mümkün olmadığını vurguladı.



Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
TT

Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)

Suriyeli bir yetkili, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye yaptığı ziyaret çerçevesinde İsrailli bir yetkiliyle görüştü. Şam'dan bilgi sahibi bir kaynağa göre, Esed rejiminin devrilmesinin ardından İsrail güçlerinin Suriye'nin güneyine girmesi konusunun ele alındığı görüşmeye eş-Şera katılmadı.

Şam'daki diplomatik bir kaynak dün, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan ziyareti çerçevesinde Bakü'de Suriyeli bir yetkili ile İsrailli bir yetkili arasında doğrudan bir görüşme gerçekleştiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre eş-Şera, Bakü'ye resmi bir ziyarette bulunarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştü. Azerbaycan, Suriye'ye Türkiye üzerinden gaz ihraç etmeye başlayacağını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre isminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgi sahibi bir kaynak yaptığı açıklamada, Suriyeli bir yetkili ile ismi açıklanmayan İsrailli bir yetkili arasındaki görüşmeyi doğruladı, ancak Suriye Cumhurbaşkanı'nın bu görüşmeye katılmadığını söyledi.

Diplomatik kaynağa göre, görüşmelerde Suriye'deki yeni İsrail varlığı ele alındı. Bu, İsrail güçlerinin yedi aydan uzun bir süre önce Beşşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye'nin güneyine sızdığı bölgeleri kapsıyor.

Şam resmi olarak doğrudan görüşmeler yapıldığını duyurmasa da, Tel Aviv'in geçen yılın sonunda Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'nin askeri cephaneliğine yüzlerce saldırı düzenlemesi ve ülkenin güneyine girmesinin ardından artan gerilimi kontrol altına almayı amaçladığını söylediği İsrail ile dolaylı görüşmeler yapıldığını kabul etti.

Şam, İsrail ile dolaylı müzakerelerin hedefini, çatışmaların durdurulması ve iki taraf arasındaki askerden arındırılmış bölgenin bir Birleşmiş Milletler (BM) gücü tarafından denetlenmesi açısından 1974 tarihli Ayrılma Anlaşması'na geri dönülmesine bağlıyor.

Bu ayın başlarında Suriye, anlaşmaya geri dönülmesi için Washington ile iş birliği yapmaya hazır olduğunu açıkladı.

Suriye devlet televizyonunun resmi bir kaynaktan aktardığına göre İsrail, Dışişleri Bakanı Gideon Saar tarafından yapılan açıklamalarda hem Suriye hem de Lübnan ile ilişkileri normalleştirmeye ilgi duyduğunu ifade etti. Ancak Şam, İsrail ile bir barış anlaşması imzalanması yönündeki açıklamaları ‘erken’ olarak nitelendirdi.

Geçtiğimiz pazartesi günü Lübnan'ı ziyaret eden ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, ‘Suriye ile İsrail arasında diyaloğun başladığını’ ifade etti.

Eş-Şera mayıs ayında Riyad'a yaptığı ziyaret sırasında ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmüştü. Trump o dönemde eş-Şera'nın normalleşmeye açık olduğunu söylemiş ve gazetecilere eş-Şera'nın istikrar sağlandığında İbrahim Anlaşması'na katılmaya açık olduğunu belirtmişti.

Eş-Şera iktidara geldiğinden bu yana Suriye'nin komşularıyla bir gerginlik ya da çatışma istemediğini vurgulamış ve daha sonra uluslararası topluma İsrail'e saldırılarını durdurması için baskı yapması çağrısında bulunmuştu, zira iki taraf 1948'den bu yana resmi olarak savaş halinde.