Şiddetli yağışlar Libya’nın batısını vurdu 2 kişi hayatını kaybetti

Sel, Batı Libya şehirlerinin sorunlarını derinleştirdi

Batı Libya şehirlerini vuran şiddetli yağmurların etkilerinin bir kısmı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı)
Batı Libya şehirlerini vuran şiddetli yağmurların etkilerinin bir kısmı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı)
TT

Şiddetli yağışlar Libya’nın batısını vurdu 2 kişi hayatını kaybetti

Batı Libya şehirlerini vuran şiddetli yağmurların etkilerinin bir kısmı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı)
Batı Libya şehirlerini vuran şiddetli yağmurların etkilerinin bir kısmı (Libya Ulusal Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı)

Batı Libya şehirlerini vuran kötü hava dalgası, iki kişinin ölümüne, yolların çökmesine ve altyapının hasar görmesine neden olan sellere ve sağanak yağışlara neden oldu. Yoğun yağışlar vatandaşların mağduriyetini derinleştirdi.
Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti (UBH), yağmurun etkilerini hafifletmek için çeşitli kurumların arama kurtarma ve yardım faaliyetlerine devam ettiğini bildirdi. Hükümet, vadi yatağının geçtiği bölgelerdeki tüm sakinlere ve oraya yakın olan Halet el-Furjan, Ayn Zara, Ebu Selim ve Vadi er-Rebi bölgelerinde herhangi bir acil duruma hazırlanmak ve selin akıntıyı terk etmesi durumunda bir dizi prosedürü takip etme çağrısında bulundu.
Emniyet Müdürlüğü, vatandaşların eve sel sularının girmesi durumunda zemin kattan elektrik akımını kesmelerini, yiyecek ve içme suyu hazırlamanın yanı sıra tüm önemli ve değerli belge ve paraları bir çantaya doldurup yüksek bir yere koymalarını tavsiye etti.
Birçok bölgede sağanak boyutuna ulaşan şiddetli yağışlar, farklı cadde ve tünellerin kapanmasına neden olurken, Batı dağları üzerindeki bazı yerleşim yerlerinde kötüleşen hava koşulları nedeniyle elektrik ve haberleşme kesildi. İki firmada görevli teknisyenler kamu yaşamının aksamasına neden olan arızanın giderilmesi ve vatandaşlara yeniden hizmetin verilmesi için çaba sarf ediyor.
Şarku’l Avsat’ın yerel kaynaklardan aktardığı habere göre UBH İçişleri Bakanı İmad Trabelsi, Trablus’un, Cenzur, Tacura, Garabulli, Nevahi-i Erbaa bölgeleri ve ayrıca Tarhuna ve Gıryan şehirlerindeki emniyet ve güvenlik teşkilatlarının başkanlarına önlemleri yükseltme talimatı verdi. İmad Trabelsi, emniyet teşkilatlarının yöneticilerinden ani hava değişimleriyle yüzleşmek ve ihtiyaç sahiplerine yardım sağlamak için acil durum ve kurtarma ekipleri oluşturmalarını istedi.
Pazarı pazartesiye bağlayan gece boyunca, Gıryan Emniyet Müdürlüğü'nün (kuzeybatı Libya) güvenlik hizmetleri, Ulusal Güvenlik Kurumu, yardım kuruluşları, sağlık ve itfaiye ekipleri ile iş birliği içinde Abdulkerim İnibe ve Ali Kriyo adlı iki kayıp kişiyi aramakla meşguldü. Arabalarıyla şehir merkezindeki vadiyi geçerken Tibesti kavşağındaki akıntıya kapılan iki kayıp vatandaşın boğulma sonucu ölü bulunduğu açıklandı ve tüm yasal işlemler savcılık denetimine alındı.
İçişleri Bakanı, ilgili makamlarla koordineli olarak, vadilerdeki heyelanlara, toprak erozyonuna ve yollarda su birikmesine neden olabilen büyük miktarlarda yağışlara karşı koymak için çalışma ekipleri atadı.
Bakan ayrıca trafiği düzenlemek için şehirlerin ana ve tali yol kavşaklarında, giriş ve çıkışlarında polis devriyelerinin bulunması talimatını verdi. Bakanlık, vatandaşları dikkatli ve tedbirli olmaya, talimatlara ve trafik kurallarına uymaya çağırdı.
UBH Başbakanı Abdülhamid Dibeybe boğulan vatandaşların ailelerine taziyelerini sunarken, pazartesi günü Trablus ve Jadu belediyeleri de dahil olmak üzere birçok bölgede eğitime ara verildiğini duyurdu. Beni Velid'deki (Kuzeybatı Libya) Emniyet Müdürlüğü, bazı vadilerde sağanak yağışlara neden olan şiddetli yağışlar sonucunda trafiği kolaylaştırmak için güvenlik güçlerinin devriyelerinin sürdüğünü söylerken, Beni Velid - Tarhuna bağlantı yolunu kullanacak vatandaşları kötü hava koşulları konusunda uyardı.
Nevahi-i Erbaa Emniyet Müdürlüğü, "Vadi el-Mecnin" Barajı’nın çöktüğüne dair söylentileri yalanlayarak, bu haberlerin gerçeklerden yoksun olduğunu belirtti. Barajın önünde açıklamalarda bulunan Emniyet Müdürü Nureddin Ali el-Şetvi Libyalılara güvence vererek, barajdaki su seviyesini gördüğünü ve açıklamaları dinlediğini belirterek, “Barajın su depolama kapasitesinin yeterli olduğu ve şu anda doluluk oranının yüzde 10 olarak tahmin edildiğini” söyledi.



Suriye'nin güneyindeki Dera kırsalında meydana gelen patlamada 33 kişi yaralandı

Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
TT

Suriye'nin güneyindeki Dera kırsalında meydana gelen patlamada 33 kişi yaralandı

Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)
Dera ve Süveyda arasındaki otoyolda gıda malzemeleri yüklü kamyonlardan oluşan bir konvoy (AP)

Güney Suriye'deki Dera vilayetinin sağlık müdürlüğü dün yaptığı açıklamada, Dera kırsalının batısındaki Abidin kasabasında bir düğün merasimi sırasında meydana gelen ve kaynağı bilinmeyen patlamada 33 kişinin yaralandığını duyurdu.

Dera Sağlık Müdürü Ziyad el-Mehamid, yaralılar arasında çocukların da bulunduğunu söyledi.

Dera Ulusal Hastanesi 19, Tafas Ulusal Hastanesi 6 ve el-Şecere kasabasındaki sağlık merkezi 8 yaralıyı tedavi altına aldı.

Abidin kasabası sakinleri Alman Basın Ajansı'na (DPA) şunları söyledi: “Ne olduğunu bilmiyoruz. Patlayıcı bir cihaz mıydı yoksa bir top mermisi miydi? Bazıları düğün kutlaması sırasında patlayan bir el bombası olduğunu söyledi ve çoğunluğu çocuk olmak üzere yüzlerce insan toplanmıştı.”

Suriye medyası, İsrail ordusuna ait bir devriyenin batı Dera kırsalındaki patlama bölgesine doğru ilerlediğini bildirdi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

Bu arada, Suriye devlet televizyonu, güneydeki Süveyda vilayetinde silahlı grupların el-Mezra kasabasında İç Güvenlik Güçlerine ait bir aracı silahlı insansız hava aracıyla (SİHA) hedef aldığını bildirdi.

Bir güvenlik kaynağı televizyon kanalına, "isyancı grupların bombardımanı ateşkes anlaşmasının ihlali anlamına geliyor ve güvenlik güçleri bu ihlallere kararlı bir şekilde karşılık verecektir" ifadelerini kullandı.


İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
TT

İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)

Lübnan’ın resmî haber ajansı Ulusal Haber Ajansı (NNA), bugün (Cuma) Güney Lübnan’daki Vezzani ve Mecidiye çevresinin İsrail topçuları tarafından hedef alındığını bildirdi.

Ajansa göre, İsrail’e ait bir insansız hava aracı Ras el-Nakura bölgesinde bir balıkçı teknesinin yakınına ses bombası bıraktı; olayda yaralanan olmadı. Aynı bölgede İsrail’e ait bir savaş botu da ülkenin kara sularına doğru makineli tüfekle ateş açtı.


İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
TT

İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)

Filistinli kaynaklar, İsrail’in iki gündür öne sürdüğü, İslami Cihad Hareketi’nin Hamas ile iş birliği yapmayı reddettiği ve ateşkesin ikinci aşamasına geçilmeden önce elindeki son İsrailli esirin cesedini teslim etmediği yönündeki iddiaları yalanladı.

İsrail’in Maariv gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Hamas ile İslami Cihad arasında, Ran Gafeli isimli son esirin cesedinin teslim edilmemesi konusunda gerilim yaşandığı iddia edildi. İsrail, Gafeli’nin kaçırılmasında İslami Cihad mensuplarının doğrudan rol aldığını düşünüyor.

İslami Cihad’ın askeri kanadı Saraya el-Kudüs, günler önce yaptığı açıklamada tüm esirleri teslim ettiklerini ve ateşkes anlaşmasına tamamen uyduklarını belirtti. Hareketten Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Gafeli’nin cesedinin kendi ellerinde bulunmadığını, cesedin Hamas’ın kontrolünde olduğunu ifade etti. Kaynaklar, Hamas ile koordinasyonun “mükemmel seviyede” olduğunu ve İsrail basınında yer alan gerilim iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

dsvf
İslami Cihad savaşçıları ve Mısırlı işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini arıyor (Arşiv - AP)

Hamas kaynakları da Şarku’l Avsat’a, cesedin Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye ve Zeytun mahallelerinde 3 veya 4 farklı noktada bulunmuş olabileceği yönünde şüpheler olduğunu aktardı. Ancak bu noktalarda yürütülen aramalarda cesede ulaşılamadığı, esir alma ve gömülme süreçlerine dahil olan saha sorumluları ve militanların tamamının çeşitli saldırılarda öldüğü için kesin yer tespiti yapmanın zorlaştığı bildirildi. Kaynaklar ayrıca yoğun bombardıman ve bölgenin tamamen yıkılması nedeniyle tespit çalışmalarının daha da güçleştiğini belirtti.

Yediot Aharonot gazetesine göre İsrail, arabulucular aracılığıyla Hamas’a, cesedin yerinin belirlenmesine yardımcı olabilecek kişilere ilişkin bilgiler ve bölgenin olası konumunu gösteren uydu görüntüleri iletti. Hamas kaynakları, bu dosya ve diğer konularla ilgili arabulucularla temasın sürdüğünü söyledi.

Yeni videonun ortaya çıkardığı soru işaretleri

Bu gelişmeler, İsrailli esir ailelerinin yayımladığı görüntülerle eş zamanlı yaşandı. Videolarda, Ağustos 2024’te Refah’taki bir tünelde cesetleri bulunan altı esirin, tünelde birlikte yaşarken Hanuka’yı kutladıkları, 2024 yeni yılına girdikleri, konuşup saç tıraşı oldukları ve tünel içinde farklı noktalara hareket ettikleri görülüyor.

dfgh
Hamas militanları, 20 Şubat 2025'te Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerinin Kızılhaç'a teslimi sırasında tabutlardan birini taşıyor (DPA)

Görüntüler, İsrail ordusunun söz konusu altı kişinin tünele ulaşımdan iki gün önce Hamas tarafından öldürüldüğü yönündeki açıklamalarına dair soru işaretleri doğurdu. Hamas bu iddiayı reddederek, esirlerin bölgeyi hedef alan İsrail bombardımanında öldüğünü söyledi.

Maariv'den gazeteci Miki Levine, esirlerin “Nisan ayında anlaşma sağlanmış olsaydı hayatta olabileceklerini” belirten bir değerlendirme yayımladı. Levine, Başbakan Netanyahu ile bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir’in “tam zafer” stratejisinde ısrar etmelerinin, Refah’a girilmesinin esirleri tehlikeye atacağı yönündeki uyarıları göz ardı ettiklerini yazdı.

İsrail devlet televizyonu da, esirlerin öldürülmesinden birkaç gün önce müzakerelerin tıkanma noktasına gelmesinin, Tel Aviv’in Filadelfi Koridoru’nun kontrolünü şart koşmasından kaynaklandığını; o aşamada anlaşma imzalansaydı altı esirden beşinin serbest bırakılacağını aktardı.

Hamas kaynakları ise Şarku’l Avsat’a, esirlerin topçu ve hava bombardımanında öldüğünü, saldırı sırasında bazı esir gardiyanlarının da yaşamını yitirdiğini teyit etti. Kaynaklar, savaş boyunca İsrail güçleri esirlere yaklaşırsa “tehlike durumunda esirin öldürülmesi” yönünde talimat bulunduğunu da belirtti.7Tünelin Refah’ın batısındaki Tel Sultan’da bulunduğu, İsrail ordusunun sonraki incelemelerinde esirlerin “bölgedeki yoğun askeri baskı nedeniyle hayatını kaybettiğini” kabul ettiği bildirildi.

Ekim 2024’te İsrail, Hamas’ın eski siyasi büro şefi Yahya es-Sinvar’ı, Tel Sultan’daki bir evde, yanında silahlı bir grupla bulunduğu sırada öldürmüştü. Kasım ayında Hamas kaynakları, Muhammed es-Sinvar’ın oğlu İbrahim’in de Refah’taki bir tünelde hava saldırısında öldüğünü açıklamıştı. DNA bulgularının, aynı tünelde Hamas mensuplarının bulunduğuna işaret ettiği belirtildi. Esirlerin, İbrahim es-Sinvar’ın öldüğü saldırıda hayatını kaybetmiş olabileceği değerlendiriliyor.

Hamas kaynakları, İsrailli esirlere ilişkin talimatların çok sıkı olduğunu ve hayatta kalmaları için tüm imkânların seferber edildiğini vurguladı.