Norveç merkezli İran İnsan Hakları Örgütü: İran'da ölen gösterici sayısı 448’e yükseldi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Norveç merkezli İran İnsan Hakları Örgütü: İran'da ölen gösterici sayısı 448’e yükseldi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Norveç merkezli İran İnsan Hakları Örgütü (IHR), İran'da genç bir kadının gözaltına alındıktan sonra ölümü sonrası başlayan gösteriler sırasında yaşamını yitiren gösterici sayısının 448'e yükseldiğini açıkladı.
IHR'ye ait internet sitesinde yayımlanan raporda, son bir haftadaki olaylarda 16 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Ülkedeki 31 eyaletten 26’sına dair verilerin yer aldığı raporda, en fazla can kaybının Sünnilerin yoğunlukta olduğu Sistan-Beluçistan eyaletinde yaşandığı belirtildi.
Raporda, Sistan-Beluçistan’da 128, Kürdistan’da 53, Batı Azerbaycan'da 51, Tahran'da 43, Mazenderan'da 37, Kirmanşah'ta 25, Gilan'da 24, Elborz'da 16, İsfahan'da 14, Huzistan'da 10, Fars’da 8, Rezevi Horasan'da 6, Zencan ve Doğu Azerbaycan'da 4'er, Merkezi, Kazvin, Hemedan ve Loristan'da 3'er, Kohgiluye-Buyer Ahmed, Erdebil, İylam, Buşehr, Hürmüzgan'da 2'şer, Simnan, Gülistan ve Kirman'da da birer göstericinin yaşamını yitirdiği kaydedildi.
Hayatını kaybeden göstericilerden 29’unun kadın olduğu, 60 kişinin ise 18 yaş altı olduğu ifade edildi.

İran'daki gösteriler
Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Amini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi, ülke yönetimine karşı protestolara yol açmıştı.
IHR, 22 Kasım'da yayımladığı raporda, Amini'nin ölümü sonrasında başlayan sokak gösterilerinde emniyet güçlerinin müdahalesi sonucu 416 protestocunun öldüğünü aktarmıştı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu komutanlarından Tuğgeneral Emir Ali Hacızade ise Tahran’daki bir üniversitede yaptığı açıklamada protesto gösterilerinde şu ana kadar güvenlik güçlerinin de aralarında olduğu 300'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini açıklamıştı.
İranlı yetkililer öldürülen kişilerin güvenlik güçleri tarafından değil, "provokatörler" tarafından öldürüldüğünü savunuyor.
İran medyasına yansıyan haberlere göre, gösteriler sırasında 60'tan fazla güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi.



Irak, DEAŞ’tan daha tehlikeli bir beka sorunundan nasıl kurtuldu?

ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
TT

Irak, DEAŞ’tan daha tehlikeli bir beka sorunundan nasıl kurtuldu?

ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)
ABD’nin Bağdat'taki Büyükelçiliği'nin bulunduğu Yeşil Bölge'ye giden yolda İran'la dayanışma gösterisine katılan Iraklı mollalar (AP)

Şarku’l Avsat’a konuşan Bağdat'taki diplomatik kaynaklar, Iraklı yetkililerin İsrail-İran savaşına sürüklenmekten korktuğunu ve bunu ‘Irak için, ülkenin üçte birini işgal eden DEAŞ’ın oluşturduğu tehditten daha tehlikeli bir beka sorunu’ olarak gördüklerini açıkladı.

Kaynaklar, DEAŞ’ın Irak’ın bedeninden atılması gereken yabancı bir cisim olduğunu, özellikle de Bağdat'ın DEAŞ’la mücadelesinde uluslararası ve bölgesel destek gördüğünü, ancak savaşın Irak'ın birliğini tehdit ettiğini belirttiler.

Söz konusu ‘beka sorunu’ aşağıdaki maddelerle açıklanabilir:

* Savaşın patlak vermesiyle Bağdat, Azerbaycan ve diğer kanallar aracılığıyla İsrail'den, Irak topraklarından kendisine yönelik herhangi bir saldırıya ‘katı ve acı verici’ misilleme yapacağına dair mesajlar aldı. Mesajlarda, Iraklı yetkililer kendi topraklarından başlatılan saldırılardan sorumlu tutuluyordu.

* Washington, önceki tavsiyelerinden doğrudan uyardı ve İran yanlısı grupların düzenleyeceği saldırıların yol açabileceği ağır sonuçlara dikkati çekti.

hnjıo
Koordinasyon Çerçevesi destekçileri, Irak güvenlik güçlerinin ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği'ne giden köprüyü kapatmak için kurduğu barikatın üzerine İran bayrağı dikiyorlar (AP)

* Iraklı yetkililer, ‘felaket senaryosu’ olarak nitelendirdikleri bir durumun yaşanmasından yani Irak'taki silahlı grupların İsrail'e saldırmasından ve İsrail'in de savaşın başında Lübnan'daki Hizbullah liderlerine veya İranlı generallere ve bilim adamlarına yaptığı gibi bir dizi suikast düzenlemesinden endişe duyuyorlardı.

* Kaynaklar, milislere ağır darbeler indirilmesinin Şii sokakları kızıştıracağını ve bu durumun dini otoriteyi sert bir tavır almaya iteceğini, bunun da krizin Şii-İsrail çatışmasına dönüşmesine yol açacağını belirtti.

* Bu senaryo, Irak'ın o dönemdeki Şii bileşeninin Irak'ı önlenebilir bir savaşa sürükleme sorumluluğunu üstleneceği endişelerini uyandırdı.

* Diğer bir tehlike ise Kürtlerin, Irak yönetiminin tek bir bileşeni temsil ediyormuş gibi davrandığını, ülkenin savaşlardan yorulduğunu ve bölgenin Bağdat'tan uzak durmayı tercih ettiğini, çünkü ona yaklaşmanın istenmeyen savaşlara sürüklediğini ilan etme olasılığı.

* Muhammed Şiya es-Sudani hükümeti kararlılık ve bilgelikle hareket etti. Farklı kesimlere göre ülkenin birliğini tehdit eden herhangi bir çatışmaya sürükleme girişimine müsamaha göstermeyeceğini bildirdi ve diğer yandan bölgesel ve uluslararası güçlerle, özellikle Amerika ile iletişim kanallarını açık tuttu.

cvfbghjuk
Iraklı milisler, geçtiğimiz ekim ayında Bağdat'ta İran'ın İsrail'e verdiği yanıtı kutlarken (Reuters)

* Iraklı yetkililer, İranlı yetkililerin milis grupları savaşa katılmaya teşvik etmek yerine sükuneti korumaya teşvik eden tutumundan yararlandı.

* Bir başka önemli faktör ise silahlı grupların, özellikle Lübnan'da Hizbullah'ın maruz kaldığı saldırılar ve İsrail’in İran’ın derinliklerinde gerçekleştirdiği nokta atışı saldırılar, İsrail'in kendisine düşman olan örgütler hakkında kesin bilgilere sahip olduğunu ve teknolojik üstünlüğü ve bu saldırılar sayesinde hedeflerine ulaşabildiğini gösterince savaşın kendi kapasitelerinin ötesinde olduğunu fark etmeleriydi.

* Kaynaklar, baskılara ve çabalara rağmen ‘devletin kontrolü dışındaki grupların’ üç saldırı hazırlığı yaptığını, ancak yetkililerin saldırıların gerçekleştirilmesinden önce bunları engellediğini belirtti.

Kaynaklar, İsrail'in savaşı İran topraklarına taşıması ve ABD’yi İran'ın nükleer tesislerini hedef almaya teşvik etmesi nedeniyle İran'ın derin bir yara aldığını tahmin ediyor. İran nükleer programıyla ilgili gerekli tavizleri vermezse yeni bir savaşın çıkması ihtimaller dahilinde.