Elon Musk yönetimindeki Twitter, Kovid-19'la ilgili 'yanlış bilgiyi önleme' politikasını bıraktı

Kural gereği virüs hakkında zararlı ve yanlış bilgiler içeren tweetler kaldırılıyordu

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elon Musk yönetimindeki Twitter, Kovid-19'la ilgili 'yanlış bilgiyi önleme' politikasını bıraktı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Twitter, Elon Musk yönetiminde bir başka geri adım atarak Kovid yanlış bilgi politikasını bıraktı.
Şimdiye kadar Twitter, virüsün nasıl yayıldığına dair yanlış bilgi paylaşımı gibi hatalı ve zarar verme ihtimali olan gönderileri kaldırıyordu.
Ancak sosyal medya sitesi, politikada yapılan yeni bir güncellemeyle, bunu artık uygulamayacağını duyurdu. Twitter'ın resmi blogunda yayımlanan orijinal politikaya yönelik sessiz bir güncellemede, 23 Kasım itibarıyla bu politikadan vazgeçildiği belirtildi.
Twitter'ın ilk olarak Nisan 2020'de bir blog paylaşımıyla tanımladığı mevcut Kovid yanlış bilgi politikası, o zamandan bu yana bir dizi değişiklikten geçti. O dönemde Twitter bunun, insanların başkalarıyla bağlantı kurmasını ve güvenilir güncellemeler bulmasını sağlarken, yanıltıcı bilgileri platformdan uzak tutmanın bir yolu olarak tasarlandığını açıklamıştı.
The Independent'ta yer alan habere göre bu politika, yetkililer ve uzmanlardan gelen güncellemeleri bulmak için sitede özel bir bölüm de dahil bir dizi başka güncellemeyle birlikte tanıtılmıştı.
Politikanın ana kısmı, Twitter'ın zararlı yanlış bilgi içeren gönderileri kaldırmasına izin vermesiydi. Bir hesap bu tür paylaşımları tekrar tekrar yaparsa, hesap tamamen askıya da alınabiliyordu.
Bu tür potansiyel sorunlu paylaşımlar üç ölçüt kullanılarak değerlendiriliyordu. Görüşten ziyade gerçeklik iddiası olması, açıkça yanlış bir iddiada bulunması ve bunu, insanların inanması halinde zararlı olacak şekilde yapması gerekiyordu.
Bazı gönderilere de yanıltıcı olsa bile insanların inanması halinde zarar verme ihtimali daha düşükse özel bir etiket veya uyarı veriliyordu. Ayrıca bu tür gönderiler daha az görünür hale getiriliyordu.
Musk'ın kendisi de Twitter'da koronavirüsle ilgili paylaşımları nedeniyle eleştirilmiş olsa da kurallar kapsamında kınandığı düşünülmüyor.
Örneğin pandeminin başlarında, koronavirüsle ilgili paniğin "aptalca" olduğunu söylemiş ve çocukların virüsü kapamayacağını öne sürmüştü.
Martta, sokağa çıkma yasaklarının ortasında, "Çocukların temelde bağışıklığı var fakat mevcut rahatsızlıkları olan yaşlılar savunmasız. Çocuklar ve büyükanneyle büyükbabalar arasında yakın temasın bulunduğu aile toplantıları muhtemelen en riskli olanı" diye yazmıştı.
Twitter o dönemde bu tür tweetlere "genel bağlam ve sonuç" açısından baktığını ve Musk'ın kurallarını ihlal etmediği sonucuna vardığını belirtmişti.



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature