Francala, UNESCO listesine dahil edilmeyi bekliyor

Geleneksel Fransız ekmeği (Şarku’l Avsat)
Geleneksel Fransız ekmeği (Şarku’l Avsat)
TT

Francala, UNESCO listesine dahil edilmeyi bekliyor

Geleneksel Fransız ekmeği (Şarku’l Avsat)
Geleneksel Fransız ekmeği (Şarku’l Avsat)

Değnek gibi ince ve uzun yapısı nedeniyle adını buradan alan Francala ekmeği dünyada önemli bir üne sahip. Geçtiğimiz günlerde Fransız medyası, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) Francala’yı insanlığın somut olmayan kültürel mirasının temsili listesine dahil etme kararına yönelik Paris’in beklentisini aktardı.
18 milyon Fransız her gün bu ekmeği alıyor. Saniyede 320 adet satılıyor. Binlerce fırıncı, Ukrayna’daki savaş ve yüksek akaryakıt fiyatları nedeniyle bir krizle karşı karşıya ve birçoğu, özellikle kırsal kesimdeki küçük dükkanlarını kapatmak zorunda kaldı. 1970 yılında Fransa’da 55 bin el yapımı fırın varken, günümüzde bu sayı 35 bine düştü. Durum, her 2 bin tüketiciye bir fırın düşerek süpermarketlerde satılan makine yapımı ekmeklerin lehine dönüştü.
Francala ilk olarak 19. yüzyılın ortalarında üretildi. Anlatılanlara göre, İmparator Napolyon Bonapart, ekmeğin askerlerin ceplerine sığan ince çubuklar şeklinde belirli ölçülerde hazırlanması gerektiğine dair bir karar çıkardı. İkinci bir anlatım ise, kalın yerel ekmeği kesmek için yanlarında özel bıçaklar taşıyan ve bunu kavgalarında kullanan metro işçileriyle alakalı. Yani, bıçak kullanmayı gerektirmeyen elle bölünebilecek ince bir ekmek yapılması istendi.
Eski Fransa Kültür Bakanı Roselyne Bachelot, Francala’yı insanlığın somut olmayan kültürel mirasının temsili listesine dahil etme talebini 1 yıl önce UNESCO’ya iletti. O zamanlar ekmek, Paris’in çinkodan yapılmış tavanları ve ülkenin doğusunda düzenlenen geleneksek asma festivali ile yerel adaylık mücadelesinde yarıştı. Bu yarışma Francalanın lehine sonuçlandı. Bakan başvurunun gerekçesi olarak, “Ekmeğimiz mirasımızın yaşayan bir parçası” dedi. Francala kolay görünen, ama usta fırıncıların olağanüstü becerisine dayanarak miras kalan asil bir ürün. Ekmeğin imzasının alınması yıllar süren çaba gerektirdi. Böylece adaylık için seçildi.
Her ekmek gibi Francala’nın da 4 malzemeden yapıldığı bilinmekte. Un, su, tuz ve maya. Ama onu diğerlerinden ayıran özelliği, dışının çıtır çıtır, içinin ise yumuşak olmasıdır. Ayrıca 65 cm olan uzunluğu ile diğer ekmeklerden ayırt edilir. Eskiden 1 euronun altına satılmaktaydı. Ancak gıda krizi ve akaryakıt fiyatlarının artmasının ardından Francala’nın da fiyatı yükseldi.



Martin Scorsese'den "muhteşem" korku filminin yönetmenine övgü

Nosferatu'da başrolleri paylaşan Lily-Rose Depp (solda) ve Nicholas Hoult'a (sağda) ikonik vampiri canlandıran Bill Skarsgård eşlik ediyor (Universal Pictures)
Nosferatu'da başrolleri paylaşan Lily-Rose Depp (solda) ve Nicholas Hoult'a (sağda) ikonik vampiri canlandıran Bill Skarsgård eşlik ediyor (Universal Pictures)
TT

Martin Scorsese'den "muhteşem" korku filminin yönetmenine övgü

Nosferatu'da başrolleri paylaşan Lily-Rose Depp (solda) ve Nicholas Hoult'a (sağda) ikonik vampiri canlandıran Bill Skarsgård eşlik ediyor (Universal Pictures)
Nosferatu'da başrolleri paylaşan Lily-Rose Depp (solda) ve Nicholas Hoult'a (sağda) ikonik vampiri canlandıran Bill Skarsgård eşlik ediyor (Universal Pictures)

Efsanevi yönetmen Martin Scorsese, Robert Eggers'in son filmi Nosferatu'ya övgüler yağdırdı. 

TCM'den Dave Karger'la kariyeri ve geçmişten günümüze kendisini etkileyen filmler hakkında konuşan Scorsese, korku sinemasına olan sevgisini dile getirdi. 

Karger, Sıkı Dostlar'ın (Goodfellas) usta yönetmenine, 41 yaşındaki Eggers'ın son vampir filmini izleyip izlemediğini sordu. 

"Harika bir şey yapmış"

82 yaşındaki Scorsese, hem eleştirmenler hem de sinemaseverlerin dile getirdiği yorumları yineleyerek şu yanıtı verdi:

Muhteşem. Bu adamın yaptığı her şey harika. Ve bu film öyle ki izledikten sonra fazla bir şey yapamıyorsun. Hâlâ o dünyanın içindesin. Transilvanya'daymışsın gibi hissediyorsun. Vay be! Adam harika bir şey yapmış.

Scorsese son yıllarda, kendisinin pek fazla yer almadığı bir tür olan korku sinemasını desteklemekte son derece istekli görünüyor. 

Korku Burnu (Cape Fear) ve Zindan Adası (Shutter Island) gibi filmleri korku öğeleri barındırsa da Scorsese, türe fazla dahil olmamayı tercih etti.

Son 10 yılda Scorsese'nin ilgisini çeken korku filmlerinden biri de Ari Aster'in ilk yönetmenlik denemesi olan 2018 yapımı Ayin (Hereditary). 

2019'da bir soru-cevap etkinliğinde film hakkında konuşan Scorsese, "Rahatsız edici, kesinlikle öyle" diyerek eklemişti:  

Korku filmi olduğu su götürmez. Ama bundan da fazlası. Bana en iyi korku filmlerini hatırlatıyor.

Scorsese, Ti West imzasını taşıyan 2022 yapımı Pearl'e de övgüler yağdırmıştı. 

"Büyülendim, rahatsız oldum. Sonra o kadar huzursuz oldum ki uykuya dalmakta zorlandım. Ama izlemeyi bırakamadım" diyen 82 yaşındaki yönetmen, filmi "vahşi, büyüleyici, derinden rahatsız edici" diye nitelemişti.

Independent Türkçe, GamesRadar, Indiwire, TCM