Irak’ın farklı bölgelerinde 16 terörist yakalandı

Bağdat’taki Irak polisi (Reuters-Arşiv)
Bağdat’taki Irak polisi (Reuters-Arşiv)
TT

Irak’ın farklı bölgelerinde 16 terörist yakalandı

Bağdat’taki Irak polisi (Reuters-Arşiv)
Bağdat’taki Irak polisi (Reuters-Arşiv)

Irak Güvenlik Medya Hücresi, ülkenin farklı bölgelerinde 16 teröristin yakalandığını duyurdu.
Güvenlik Medya Hücresi bugün Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, “Ulusal Güvenlik Teşkilatı birimleri Ninova, Kerkük, Selahaddin, Diyala ve Anbar vilayetlerinde yargı tarafından terör hükümlerine göre aranan 16 kişiyi yakaladı” denildi.
Açıklamada, operasyonun istihbarat çabalarının yoğunlaştırılması ve vatandaşların teröristleri ihbar etme konusundaki işbirliğinin ardından düzenlendiği bildirildi.
Ayrıca açıklamada, “Sanıkların ifadelerinin yasal bir biçimde kaydedilmesi ve haklarında hukuka uygun olarak gerekli tedbirlerin alınması için yetkili adli mercilere sevk edildiler” ifadeleri kullanıldı.



Hızlı Destek Kuvvetleri'ne ait İHA’lar Hartum Havalimanı'nı üst üste ikinci kez hedef aldı

Sudan'daki İHA savaşı birçok kamu tesisini yok etti (Reuters)
Sudan'daki İHA savaşı birçok kamu tesisini yok etti (Reuters)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri'ne ait İHA’lar Hartum Havalimanı'nı üst üste ikinci kez hedef aldı

Sudan'daki İHA savaşı birçok kamu tesisini yok etti (Reuters)
Sudan'daki İHA savaşı birçok kamu tesisini yok etti (Reuters)

Askeri bir kaynak, Hızlı Destek Kuvvetleri'ne ait İHA'ların bugün üst üste ikinci gün Hartum Havalimanı'nı hedef aldığını bildirdi.

Medyaya konuşma yetkisi olmadığı için isminin açıklanmasını istemeyen kaynak, Fransız Haber Ajansı’na (AFP)yaptığı açıklamada, "Terörist milislerin İHA'ları bugün şafak vakti Hartum Havalimanı'nı tekrar hedef aldı ve İHA karşıtı sistemlerimiz İHA'ları engelledi" dedi.

Hartum'u kontrol eden Sudan ordusu, Nisan 2023'te başlayan savaşta Hızlı Destek Kuvvetleri ile kanlı bir çatışmanın içinde.

zxsc
Hartum Havalimanı'ndaki enkazın ortasında yanmış bir binanın yan görünümü (Arşiv- Reuters)

Havaalanının, iki yıldan uzun süren savaşın ardından ilk kez bugün iç hat uçuşlarına yeniden açılması planlanıyordu. Son saldırıların ardından bunun mümkün olup olmayacağı henüz belli değil.

xsd
Sudan'ın çatışma bölgelerinden birinde Hızlı Destek Kuvvetleri devriyesi (Arşiv- Reuters)

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre görgü tanıkları dün, sabahın erken saatlerinde Hartum'un merkezi ve güney kesimlerinde İHA sesleri ve havaalanı çevresinde patlama sesleri duyduklarını söyledi.

sa
Ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki çatışmalar altyapıda büyük yıkıma yol açtı (AFP)

Hava saldırılarının sorumluluğunu henüz hiçbir grup üstlenmedi ve herhangi bir can kaybı bildirilmedi. Ancak, HDK son aylarda askeri ve sivil altyapıyı hedef almak için İHA kullanmakla defalarca suçlandı.

Savaş on binlerce kişinin ölümüne, 12 milyon insanın yerinden edilmesine ve Birleşmiş Milletler'in "dünyanın en kötü insani krizi" olarak tanımladığı bir krize yol açtı.


WHO Genel Direktörü uyardı: Gazze'deki sağlık felaketi nesiller boyu sürecek

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (DPA)
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (DPA)
TT

WHO Genel Direktörü uyardı: Gazze'deki sağlık felaketi nesiller boyu sürecek

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (DPA)
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus (DPA)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze'nin ‘gelecek nesiller boyunca’ sürecek bir sağlık ‘felaketi’ yaşadığı konusunda uyarıda bulundu.

Ghebreyesus BBC'ye yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki nüfusun karmaşık ihtiyaçlarını karşılamaya başlamak için yardımların önemli ölçüde artırılması gerektiğini vurguladı.

WHO Genel Direktörü, Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmasını memnuniyetle karşıladı, ancak yardımların bölgedeki sağlık sistemini yeniden inşa etmek için yetersiz olduğunu söyledi.

Ghebreyesus, Gazze halkının açlık, çökmüş bir sağlık sistemi ve su ve sanitasyon altyapısının tahrip olmasıyla daha da kötüleşen hastalıkların yayılmasından mustarip olduğunu belirtti.

Ghebreyesus, “Bunun da ötesinde, insani yardım erişimine kısıtlamalar getirilmiş durumda. Bu da durumu tarif edilemez bir felakete dönüştüren çok yıkıcı bir kombinasyon oluşturuyor. Bu bölgede yaygın olarak görülen ruh sağlığı sorunlarına kıtlığı da eklediğimizde, gelecek nesiller boyunca sürecek uzun vadeli bir krizle karşı karşıya kalacağız” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) dün, 10 Ekim'den bu yana 6 bin 700 tondan fazla gıda taşıyan yardım tırlarının Gazze Şeridi’ne girdiğini duyurdu, ancak bu rakam günlük 2 bin tonluk hedefin çok altında.

Ghebreyesus, her gün 600 yardım tırının Gazze Şeridi'ne ulaşması gerektiğini, ancak şu anki ortalamanın 200 ila 300 tır arasında olduğunu söyledi.

İsrail'e yardımların teslimatına koşullar getirilmemesi çağrısında bulunan Ghebreyesus, ‘yardımların çatışmadan ayrı tutulması’ gerekliliğini vurguladı.

Gazze Şeridi'ne yeterli yardım ulaştırmak için mevcut tüm sınır noktalarının açılması gerektiğini ifade eden Ghebreyesus, İsrail'e daha önce kayıtları reddedilen yardım kuruluşlarının Gazze Şeridi'ne geri dönmelerine izin verilmesi çağrısında bulunarak, “Yerinde uygulayabilecekler olmadan geniş kapsamlı bir müdahale gerçekleştirilemez” dedi.

Ghebreyesus, Gazze Şeridi'nin sağlık sistemini onarmak için gönderilen yardımlara sınırda el konulduğunu ve İsrail makamlarının bu yardımların askeri amaçlarla kullanılabileceğini iddia ettiğini belirtti.

Ghebreyesus sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir sahra hastanesi kurarken, çadırlar için kumaş ve direklere ihtiyacınız vardır. Ancak direklere çift amaçlı kullanılabileceği gerekçesiyle el konulursa, çadırı kurmak imkânsız hale gelir.”

Ghebreyesus, “Binlerce Filistinli haftalık tıbbi tahliye uçuşlarını bekliyor, ancak İsrail'deki dini tatiller nedeniyle iki haftadır hiçbir uçuş gerçekleştirilmedi” dedi. Daha önce 700 kişinin tıbbi tahliyeyi beklerken hayatını kaybettiğini belirten Ghebreyesus, uçuş sayısının artırılması çağrısında bulundu.


Hamas savaşçıları, ‘Ebu Şebab milislerinin’ tutuklandığını duyurdu

Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
TT

Hamas savaşçıları, ‘Ebu Şebab milislerinin’ tutuklandığını duyurdu

Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)
Gazze'de Hamas'a karşı silahlı bir milis grubunun lideri olan Filistinli Yaser Ebu Şebab (Yedioth Ahronoth)

Gazze'de Hamas tarafından desteklenen ‘Direniş Güvenliği’ (Radı) adlı silahlı grup, İsrail tarafından desteklenen Filistinli Yaser Ebu Şebab'ın liderliğindeki silahlı milislerin bazı üyelerini ‘tutukladığını’ duyurdu. Grup, ‘yıkıcı faaliyetlerde kullanılan askeri teçhizat ve araçlara el koyduğunu’ açıkladı.

Radı adına yapılan açıklamada, ‘Yaser Ebu Şebab milisleri’ olarak bilinen ve ‘Halk Güçleri’ adı verilen, çoğunlukla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta, İsrail güçlerinin kontrolündeki bölgelerde faaliyet gösteren grubun üyeleri aleyhine bir operasyon düzenlendiği belirtildi.

Açıklamada, ‘ihanet yuvalarına karşı devam eden caydırıcı operasyonlar’ kapsamında, grubun ‘dün sabah erken saatlerde Gazze'nin güneyinde, iç güvenliği baltalamak ve yasadışı şüpheli faaliyetlerde bulunmakla suçlanan Yaser Ebu Şebab milislerini hedef alan hassas bir güvenlik operasyonu’ düzenlediği ifade edildi.

Açıklamaya göre, operasyon ‘hedef bölgenin tamamen kuşatılmasının ardından gerçekleştirildi ve bu sayede güçler, önemli bir direnişle karşılaşmadan bölgeyi kontrol altına aldı ve aranan kişileri tutukladı.’

Şarku’l Avsat, Gazze Şeridi'ndeki saha kaynaklarından, olayın ‘Hamas güvenlik güçlerine bağlı unsurların, Han Yunus'un güneybatısındaki et-Tine yardım merkezinin kuzeyinde, Arz el-Leymun olarak bilinen bölgede Ebu Şebab'a bağlı milislere başarılı bir pusu kurmasının ardından’ meydana geldiğini öğrendi.

Kaynaklar, ‘güvenlik güçlerinin Ebu Şebab'a bağlı silahlı bir grubun bölgeye doğru ilerlediğini fark edip onlara ateş açtığını’ belirtti. Grubun tüm üyelerini tutukladıktan sonra, hafif silahlarını, iki aracı ve bir motosikleti ele geçirdiler.

Kaynaklara göre, güvenlik güçleri geri çekildi ve bölgeden ayrılana kadar İsrail ordusu müdahale etmedi. İsrail ordusu genellikle, Ebu Şebab'ın grubunu korumak için tanklar veya insansız hava araçları (İHA) kullanırdı.