Jeffrey Dahmer tartışmalarına rağmen Netflix seri katil dizilerine doyamıyor

Yayın platformunun yeni belgesel serisi Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası, 1970'lerdeki bir dizi kadının faili meçhul cinayetini inceliyor

Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Netflix)
Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Netflix)
TT

Jeffrey Dahmer tartışmalarına rağmen Netflix seri katil dizilerine doyamıyor

Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Netflix)
Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Netflix)

Netflix, kesinlikle cinayetin para ettiğine inanıyor.
Jeffrey Dahmer'ın kurbanlarının ailelerinin, Canavar: Jeffrey Dahmer'ın Hikayesi'ndeki seri katilin tüyler ürpertici cinayetlerine ilişkin, yayıncının en son kurgusunun kendilerini yeniden travmatize ettiğini iddia eden itirazlarına rağmen Netflix gerçek suç yayınlarını durdurma belirtisi göstermiyor.
Şimdi de 29 Kasım Salı günü yayımlanan, platformun en yeni incelemesi Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Crime Scene: The Texas Killing Fields) adlı üç bölümlük mini dizi, aynı yol şeridi boyunca öldürülüp gömülen en az 30 genç kadının faili meçhul davalarına geri dönüyor.
Öte yandan, yaratıcı Ryan Murphy izin almaya çalıştığını iddia etse de Dahmer'ın kurbanlarının ailelerinin rızası yokken, foto muhabiri Jessica Dimmock'un belgeseli, kızının katilini aramaktan asla vazgeçmeyen acılı bir baba tarafından yönlendiriliyor.
The Independent'ta yer alan habere göre Calder Yolu'nda (genellikle Teksas Ölüm Tarlası diye adlandırılıyor) 1980'lerde üç, 1991'de de 4. genç kadının cesedi bulunmasından kısa süre sonra yaklaşık 101 bin metrekarelik arazide başka kayıp genç kızların da cesetleri bulundu.
Dizi, babanın da yardımıyla, "bölgenin 50 yıllık huzursuz edici tarihini derinlemesine araştırarak, Calder Yolu'ndaki faili meçhul vakalarla ilgili ürkütücü bağlantıları ve kaçırılmış fırsatları ortaya çıkarıyor ve sonunda araştırmacıları gerçeğe götürüyor".
Gerçek suç belgesel dizileri ve istismarcı doğaları hakkında giderek artan bir yaftalama olsa da bunun iki ucu keskin bir bıçak olduğunu kabul etmeden bu mesele tartışılamaz.

 Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası (Netflix)

İzleyiciler bu tür dizilere ilgi gösterdiği sürece, Netflix ve diğer yayıncıların bunları yayınlama iştahı daha da artacak.
Bu nedenle, biz toplum olarak meraklı meraklı bakma alışkanlığımızı değiştirene kadar, gelecekte de doya doya izleyeceğimiz pek çok gerçek suç içeriği olacak.
Suç Mahalli: Teksas Ölüm Tarlası şimdi Netflix'te yayında.



T-rex'in atalarının nereden geldiği bulundu

Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
TT

T-rex'in atalarının nereden geldiği bulundu

Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)
Kuzey Amerika'da yaşayan T-rex'in soyu, diğer uçamayan dinozorlarla birlikte yaklaşık 66 milyon yıl önce tükendi (Pedro Salas/Sergey Krasovskiy)

Bilim insanları, Tyrannosaurus rex'in (T-rex) atalarının 70 milyon yıl önce Asya'dan Kuzey Amerika'ya göç ettiğini buldu. 

66 milyon ila 68 milyon yıl önce yaşayan T-rex yaklaşık 4 metre boya ve 12 metre uzunluğa ulaşabilen devasa bir dinozordu. 

Bu türün fosilleri genellikle Kuzey Amerika'da ortaya çıkarken, atalarının nereden geldiği bir süredir tartışma konusuydu. T-rex'in, ait olduğu tyrannosaurid grubunun Asya'daki üyelerine daha çok benzemesi bu belirsizliğin temel nedeni. 

Bazı bilim insanları bu nedenle T-rex'in atalarının Asya'da ortaya çıkıp Kuzey Amerika'ya gittiğini düşünüyordu. 

Bulguları hakemli dergi Royal Society Open Science'ta dün (7 Mayıs) yayımlanan çalışma, bu teoriyi destekleyen sonuçlara ulaştı. 

Araştırmacılar çeşitli tyrannosaurid türlerinin nerede ve ne zaman keşfedildiğine, evrimsel ağaçlarına ve bölgenin çevresel koşullarına dair verileri kullanarak bir bilgisayar modeli oluşturdu. 

Modelde fosil kayıtlarındaki boşlukları da hesaba katan ekip, T-rex'in atalarının Asya'da keşfedilmeyi bekleyen kalıntıları olduğunu düşünüyor. 

T-rex'in atalarının hem Kuzey Amerika hem de Asya'da fosilleri varken T-rex'in kalıntılarına sadece Kuzey Amerika'da rastlandığını saptadılar. 

Bilim insanları bu nedenle T-rex'in atalarının, deniz seviyelerinin düşmesi sonucu bir kara yolu açılmasıyla, yaklaşık 70 milyon yıl önce Asya'dan Kuzey Amerika'ya gittiğini söylüyor.

University College London'dan makalenin başyazarı Cassius Morrison "T-rex'in coğrafi kökeni hararetli tartışmalara konu oldu" diyerek ekliyor:

Modellememiz, T-rex'in atalarının muhtemelen Asya'dan Kuzey Amerika'ya gittiğini ve bugünkü Sibirya'yla Alaska arasındaki Bering Boğazı'nı geçtiğini gösteriyor.

Yeni çalışma tyrannosaurid ve kuzenleri megaraptorların nasıl devasa boyutlara ulaştığına da ışık tuttu. 

Araştırmacılar, her iki grubun da 92 milyon yıl önceki sıcaklık artışının ardından atalarına göre çok daha büyük vücut boyutlarına ulaştığını tahmin ediyor. Bu küresel ısınmanın ardından sıcaklıklar düşmüş ve daha soğuk bir iklim görülmüştü. 

Bilim insanları bu ortamda diğer büyük dinozor türlerinin yok olması ve bu iki grubun soğuk havalara daha iyi adapte olması sayesinde büyüyüp geliştiğini düşünüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Charlie Scherer "Muhtemelen yaklaşık 90 milyon yıl önce nesli tükenen, eşit derecede büyük teropodların yerini almak için bu kadar devasa boyutlara ulaştılar" diyerek ekliyor:

Bu yok oluş, muhtemelen tiranozorların bu boyutlara ulaşmasını engelleyen ekolojik bariyeri ortadan kaldırdı.

Independent Türkçe, CNN, Live Science, Cosmos Magazine, Royal Society Open Science