Avrupa Birliği, Rus petrolüne 60 dolar tavan fiyat uygulanmasını istedi

60 dolar tavan fiyata ilave olarak yeni bir fiyat sınırlama mekanizması kurulması üzerinde tartışılıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Avrupa Birliği, Rus petrolüne 60 dolar tavan fiyat uygulanmasını istedi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, üye ülkelere, Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrole varil başına 60 dolar tavan fiyat uygulanması teklifinde bulundu.
Uluslararası basında yer alan haberlere göre, AB üyesi 27 ülkenin temsilcisi, Rus petrolüne uygulanacak tavan fiyatı belirlemek üzere müzakerelere devam ediyor.
AB Komisyonu, üye ülkeler arasında uzlaşı sağlamak üzere Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrolün variline 60 dolar tavan fiyat uygulanmasını teklif etti.
Söz konusu teklif, halen başını Polonya'nın çektiği, Estonya ve Litvanya gibi Baltık ülkelerini de içeren bir grup tarafından onaylanmadı.
Bu ülkeler daha düşük seviyede bir tavan fiyat uygulanmasında ısrar ederken karar alınabilmesi için üye 27 ülkenin oybirliği gerekiyor.
Ayrıca, Rus petrolüne 60 dolar tavan fiyata ilave olarak yeni bir fiyat sınırlama mekanizması kurulması da söz konusu olacak.
Bu mekanizma, Rus petrolüne tavan fiyatı 2 ayda bir yeniden değerlendirecek.
Mekanizma, Rus petrolüne tavan fiyatın piyasa fiyatlarının yüzde 5 altında tutulmasını sağlayacak.
Tavan fiyat uygulaması, AB'nin Rusya'dan deniz yoluyla ham petrol tedarikinin kesilmesine yönelik kararının devreye alınacağı 5 Aralık'ta yürürlüğe girecek.
Böylece, Rus petrolünün belirlenen fiyattan daha düşük bir seviyede satılmaması durumunda, G7 ve AB ülkelerindeki şirketler bu petrole nakliye, sigorta, reasürans ve aracılık hizmeti sunamayacak.
G7 ve AB ülkeleri, Rus petrolüne tavan fiyat uygulanması için görüşmeler yapıyordu.
G7, geçen hafta Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrole varil başına tavan fiyatının 65 ila 70 dolar olarak belirlenmesini teklif etmişti.
AB içinde başta Polonya, Litvanya ve Estonya çok daha düşük seviyelerde tavan fiyat belirlenmesi için çalışmalar yürütüyor.
Rus petrol taşımacılığında önemli rol oynayan ve ciddi gelir sağlayan Yunanistan, Malta ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ise tavan fiyatın daha yüksek seviyelerde belirlenmesini istiyor.
Rusya dünya petrol üretiminin yaklaşık yüzde 10'unu yapıyor.

"Piyasa karşıtı bir önlemdir"
Öte yandan, Rus yetkililer, tavan fiyat uygulamasına katılan ülkelere petrol satmayacağını açıklamıştı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova dün yaptığı açıklamada, "Rus petrolüne tavan fiyat uygulaması tek başına bir piyasa önlemi değil aynı zamanda piyasa karşıtı bir önlemdir. Bu, tedarik zincirini bozar, küresel enerji piyasasındaki durumu da önemli ölçüde karmaşıklaştırır. Petrol fiyatlarına sözde tavan fiyat uygulaması getirilmesinin sadece piyasa dışı bir mekanizma olmadığını bunun piyasa karşıtı bir önlem olduğunu defalarca söyledik" ifadelerini kullanmıştı
Independent Türkçe, AA



Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
TT

Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)

İsrail-İran çatışmaları, Çin’in uzun süredir duraklamış olan Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı projesini yeniden gündeme almasına yol açtı.

Wall Street Journal’ın haberinde, Çin’in doğalgazının yüzde 30’unu Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu ülkelerinden sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) halinde ithal ettiği belirtiliyor.

Çin’in özellikle İran’dan gönderilen düşük maliyetli ham petrole büyük ölçüde bağımlı hale geldiği aktarılıyor. İran’ın petrol ihracatının yüzde 90’ından fazlasının Çin’e gittiğine işaret ediliyor.

Ancak son gelişmelerle bölgede artan öngörülemezdik, Çin’i Hürmüz Boğazı üzerinden sevkıyatlara alternatif arayışına soktu. İsrail’le 12 gün süren çatışmalara ABD’nin de dahil olmasıyla Tahran yönetiminin boğazı kapatma tehlikesi doğmuştu. İran henüz bu yönde bir adım atmadı.

Berlin merkezli düşünce kurulu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi’nden Alexander Gabuev, “Ortadoğu’daki askeri durumun öngörülemezliği, Çin liderliğine karasal boru hattı arzının jeopolitik faydalarını gösterdi” diyor.

Pekin yönetiminin, uzun süredir askıya alınmış Sibirya’nın Gücü 2 doğalgaz boru hattını yeniden değerlendirdiği belirtiliyor.

Çin’e yılda 50 milyar metreküp doğalgaz taşıma kapasitesine sahip olacak boru hattı projesi, fiyat anlaşmazlıkları başta olmak üzere bazı sorunlar nedeniyle ilerlememişti.

Pekin’in politikası kapsamında tek bir ülkeden yapılan petrol ve doğalgaz ithalatı yüzde 20’yle sınırlandırılıyor ancak Moskova bu oranın üstüne çıkılmasını talep ediyor.

İki ülke arasında kurulan Sibirya’nın Gücü hattı 2019’da devreye alınmıştı. İkinci hattın inşasının yaklaşık 5 yıl sürmesi öngörülüyor.

WSJ, Çin lideri Şi Cinping’in eylülde Rusya’yı ziyaret etmeyi planladığını, boru hattı projesinin detaylarının da gündeme geleceğini yazıyor.  

Diğer yandan Washington’ın, Pekin’le Moskova’nın yakınlaşmasını engellemek isteyeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Trump dünkü açıklamasında Çin’in Amerikan ambargosuna rağmen İran’dan petrol almaya devam edebileceğini söyleyerek kafa karışıklığı yaratmıştı. Cumhuriyetçi lider, Pekin yönetimine ABD’den petrol alma çağrısında da bulunmuştu.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters