Tunuslu 40 avukat, yargı bağımsızlığını savunmak heyet kuruyor

Tunus Cumhurbşkanı Kays Said’in yargı alanındaki kararları tartışmalara neden oluyor. (Reuters)
Tunus Cumhurbşkanı Kays Said’in yargı alanındaki kararları tartışmalara neden oluyor. (Reuters)
TT

Tunuslu 40 avukat, yargı bağımsızlığını savunmak heyet kuruyor

Tunus Cumhurbşkanı Kays Said’in yargı alanındaki kararları tartışmalara neden oluyor. (Reuters)
Tunus Cumhurbşkanı Kays Said’in yargı alanındaki kararları tartışmalara neden oluyor. (Reuters)

Görevden azledilen Tunuslu Yargıçları Savunma Heyeti üyesi Kemal bin Mesud, Tunus yargısının bağımsızlığını savunmak için yeni bir organın kurulduğunu duyurdu. Heyetin aralarında Şevki et-Tabib, Amir el-Mahrazi ve Fadıl Mahfuz gibi isimlerin de bulunduğu 40 avukat ve eski hukukçulardan oluştuğu bilgisini paylaştı. İbn Mesud dün Daru’l-Muhami’de düzenlediği basın toplantısında, heyete Tunus'ta yargıçları ve adli makamın bağımsızlığını savunma görevinin verileceğini bildirdi.
Tunus Adalet Bakanlığı'nın üzerinden yaklaşık altı ay geçmesine rağmen 57 hâkimi görevden alma kararını henüz geri çekmediğini, bunun yerine haklarında 140 ila 150 arasında dava açarak takibini sürdürdüğünü belirten Mesud, “Bu davaların çoğu, görevlerinden azledilen hakimlerin yolsuzluk davalarında adlarının geçtiğine veya terör unsurlarını örtbas ettiklerine dair ciddi bir kanıt taşımamaktadır.” dedi.
Yargıçları Savunma Heyeti üyesi el-Ayaşi’l-Hamami de şu açıklamada bulundu:
 “Görevin kötüye kullanılması ve yasanın ihlali davalarına bakan İdare Mahkemesi’nin, hakimlerin görevden alınmasının hukuka aykırı olup, işlerine dönmeleri yönünde çağrıda bulunmasına karşın Adalet Bakanlığı, İdare Mahkemesi kararını uygulamamış ve hiçe saymıştır.”
El-Ayaşi, hakimleri görevden alan Adalet Bakanlığı'nın onlara savunma hakkı vermediğini, kendilerinden kaynaklanan ihlal veya hataları önceden bildirmediğini ve temyiz haklarını da engellediğini de sözlerine ekledi. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı kararına itiraz hakkının bulunduğunu belirten Ayaşi, yargının yürütmeden bağımsızlığına bağlı kalınması gerektiğini vurguladı.
El-Ayaşi, heyetin yürüteceği faaliyetlerle ilgili olarak, asıl görevinin yerel kamuoyunu, insan hakları örgütlerini üç makamın (yasama, yürütme, yargı) birbirinden bağımsızlığı ve ayrılığı konusunda duyarlı hale getirmek olduğunu söyledi.
Haziran ayında 57 yargıcın yolsuzluk suçlamasıyla görevden alınması sonrası yaklaşık 45 yargıcın kendilerine yöneltilen suçlama dosyalarının herhangi bir hukuki dayanak içermediğinin ortaya çıkması, geniş çaplı siyasi ve insan hakları tartışmalarına yol açtı. İdare Mahkemesi, Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin hukuka aykırı olduğuna hükmetti ancak her yılın eylül ayı başında yargı paketini hazırlamakla görevlendirilen Adalet Bakanlığı, İdare Mahkemesi'nin kararını hiçe sayarak kendilerini yargı paketine dahil etmedi.



Güney Lübnan'da İsrail’in bir araca düzenlediği hava saldırısında bir genç hayatını kaybetti

İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
TT

Güney Lübnan'da İsrail’in bir araca düzenlediği hava saldırısında bir genç hayatını kaybetti

İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)

İsrail ordusunun bugün Güney Lübnan'daki Zavtar el-Şarkiye'de düzenlediği saldırıda bir gencin öldürülmesiyle yeni bir gerilim yaşandı. UNIFIL ise sınırda devam eden gerginliğin ortasında Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmesi çağrısını yineledi.

Ulusal Haber Ajansı'nın (NNA) haberine göre, İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Zavtar bölgesinde bir aracı hedef alan hava saldırısında bugün bir Lübnanlı genç hayatını kaybetti.

Ajans haberinde, "Genç Kamil Reda Karabaş, İsrail insansız hava aracının (İHA) Ayn el-Semahiye yolunda seyir halindeki aracına iki güdümlü füzeyle saldırması sonucu şehit oldu. Ambulans ekipleri olay yerine geldi" ifadelerini kullandı.

İsrail ordusu ayrıca Bint Cubeyl sektörüne bağlı Frun kasabasında bir Hizbullah mensubunu hedef alan hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.

Ordu sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından baskına ilişkin bir video yayınlayarak, hedefin "İsrail'e karşı terörist planlar yürüttüğünü" ve faaliyetlerinin "Lübnan ile varılan mutabakatların ihlali anlamına geldiğini" belirtti.

Adraee, ordunun Güney Lübnan'dan gelebilecek "her türlü tehdidi ortadan kaldırmaya" devam edeceğini ifade etti.

Lübnan Halk Sağlığı Acil Durum Operasyon Merkezi, dün yaptığı açıklamada, Frun kasabasında bir aracı hedef alan İsrail hava saldırısında bir vatandaşın hayatını kaybettiğini duyurdu.

UNIFIL: Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmelidir

Bu arada, Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) Başkanı Diodato Abagnara, 1701 sayılı Kararın uygulanmasında ilerleme sağlanması için "Lübnan'ın egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne tam saygı" gösterilmesinin gerekliliğini vurguladı.

"X" platformunda açıklama yapan Abagnara, Lübnan ordusunu destekleme taahhüdünü teyit ederek, orduyu güneyde "istikrarı sağlamada kilit ortak" olarak nitelendirdi. Ayrıca, Lübnan ordusunun bölgede yeniden konuşlandırılmasını, devlet otoritesinin genişletilmesinde hayati bir adım olarak değerlendirdi.

İsrail, Gazze'deki savaş sonrasında Hizbullah ile yaşanan çatışmanın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen güney ve doğuda saldırılarını sürdürüyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre ateşkes anlaşmasının amacının "partinin askeri kapasitesini yeniden inşa etmesini engellemek" olduğu belirtiliyor.


Irak'ın "Koordinasyon Çerçevesi" "bir lider değil, bir cumhurbaşkanı" istiyor

Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
TT

Irak'ın "Koordinasyon Çerçevesi" "bir lider değil, bir cumhurbaşkanı" istiyor

Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)

11 Kasım 2025'te yapılan Irak parlamento seçimlerinden bir hafta sonra, "Koordinasyon Çerçevesi"ndeki 12 Şii parti lideri, başbakan adayı gösterme yetkisine sahip "en büyük blok" olduklarını belirten bildiriyi imzaladı. Görevden ayrılan Başbakan Muhammed es-Sudani'nin, ikinci bir dönem için göreve devam etme niyeti konusunda yaşanan anlaşmazlığın ardından imza töreninde hazır bulunması dikkat çekiciydi.

Şarku'l Avsat'ın kaynaklardan edindiği bilgiye göre, "koordinasyon çerçevesindeki üç önemli Şii lider, güçlü yetkilere ve tam desteğe sahip bir icra direktörü gibi birini bulma konusunda anlaştı, ancak bu pozisyonda siyasi bir lider istemiyorlar."

Kaynaklar, "Koordinasyon Çerçevesi"ndeki kilit liderlerin, bir sonraki aşamada pozisyonu yönetecek siyasi denklemi değerlendirmek üzere pozisyon için aday listelerinin incelenmesini geçici olarak durdurduğunu bildirdi ve "Es-Sudani'nin kısa listeye girdiğini, ancak farklı bir durumda olduğunu" vurguladı.

Eski Başbakan Nuri el-Maliki, Sudani'nin göreve dönmesine şiddetle karşı çıkıyor, ancak koalisyon içindeki sınırlı sayıda parti, "mevki için yeni kriterler kabul edilirse" itiraz etmeyecek. Şii bir lider, "koalisyon içindeki liderlerin son zamanlarda masada oturan ve önemli kararlar hakkında lider olarak oy kullanma hakkına sahip olan kişilerin sayısının artmasından duydukları hoşnutsuzluğu ve kızgınlığı dile getirdiklerini" belirtti.


Suriye "Sezar yaptırımlarından" kurtulmaya hazırlanıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
TT

Suriye "Sezar yaptırımlarından" kurtulmaya hazırlanıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)

Suriye, şahinlerden Cumhuriyetçi bir kongre üyesinin, devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed döneminde uygulanan "Sezar Yasası" yaptırımlarının ekonomisi üzerindeki etkilerini ortadan kaldırma yönünde yeni bir adım attı. Bu yasayı yürürlükten kaldırmayı reddeden şahin partili bir kongre üyesinin, bu kararı şartlı olarak geri çektiğini açıklamasının ardından, yaptırımların ülke ekonomisi üzerindeki etkilerini ortadan kaldırma yönünde yeni bir durum ortaya çıktı.

Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Başkanı Cumhuriyetçi Temsilci Brian Mast'ın, Washington'da Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüşmesine rağmen "Sezar Yasası"nı yürürlükten kaldırmayı reddetme tutumundan vazgeçmemesinin yol açtığı bir beklenti ve hayal kırıklığı döneminin ardından, Mast pazartesi akşamı tutumunda köklü bir değişiklik duyurdu. Şam'a yönelik kapsamlı yaptırımların kaldırılmasına desteğini teyit etti, ancak Suriye Geçici Hükümeti'nin Mast'ın "bölgenin istikrarı için elzem" olarak gördüğü taahhütleri yerine getirmemesi halinde yaptırımların yeniden uygulanmasına olanak tanıyan "belirli koşullar" dahilinde.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Kongre perde arkasında, aralık ayı başında yaptırımların tamamen kaldırılmasına yönelik oylamanın hazırlıkları kapsamında, Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası'nı sonuçlandırmak için Temsilciler Meclisi ve Senato arasında yoğun görüşmeler yürütülüyor.