Küresel gıda fiyatları kasımda düştü

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), küresel gıda fiyatları endeksinin kasımda 135,7 puana gerilediğini bildirdi.

AA
AA
TT

Küresel gıda fiyatları kasımda düştü

AA
AA

FAO, gıda emtia sepetinin uluslararası fiyatlarındaki aylık değişimlerin izlendiği kasım ayı Gıda Fiyat Endeksi verilerini açıkladı.
Buna göre, Gıda Fiyat Endeksi, Kasım 2022'de 135,7 puanla ekimdeki seviyesinin altında kaldı. Bir önceki ay 135,9 seviyesinde bulunan endeks, Kasım 2021'e göre ise yüzde 0,3 artış gösterdi.
Fiyatlar kasım ayında tahıl, et ve süt ürünlerinde düşerken, bitkisel yağ ve şekerde yükseldi.
Hububat Fiyat Endeksi, bir önceki aya göre yüzde 1,3 gerilerken, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,3 arttı. Dünya buğday ve mısır fiyatları, kasımda sırasıyla yüzde 2,8 ve yüzde 1,7 geriledi. Buna karşılık, uluslararası pirinç fiyatları yüzde 2,3 artış gösterdi.
Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi, geçen ay yüzde 2,3 artarak 7 aylık düşüşünü sonlandırdı. Uluslararası palm ve soya yağı fiyatları yükseldi, kolza tohumu ve ayçiçeği yağı fiyatları ise düştü.
Süt Ürünleri Fiyat Endeksi, kasımda bir önceki aya göre yüzde 1,2 azaldı. Tereyağı, yağsız ve tam yağlı süt tozlarının dünya fiyatları gerilerken peynir fiyatları arttı.
Et Fiyat Endeksi, geçen ay ekime göre yüzde 0,9 azaldı, Şeker Fiyat Endeksi yüzde 5,2 yükseliş gösterdi.



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC