Midnight Club'ın yaratıcılarından Mike Flanagan, Netflix'in iptal kararını eleştirdi

Netflix aboneleri, dijital yayın platformunun kararına sert tepki gösteriyor

Netflix
Netflix
TT

Midnight Club'ın yaratıcılarından Mike Flanagan, Netflix'in iptal kararını eleştirdi

Netflix
Netflix

Mike Flanagan, Netflix'in son iptal kararından duyduğu "hayal kırıklığını" dile getirdi.
Aralarında Doktor Uyku'nun (Doctor Sleep) da bulunduğu korku yapımlarıyla tanınan yazar-yönetmen, 2016'dan bu yana dijital yayın platformu için proje üretiyordu.
Bu projeler arasında The Haunting: Tepedeki Ev (The Haunting of Hill House), The Haunting: Bly Malikanesi (The Haunting of Bly Manor) ve Gece Yarısı Ayini (Midnight Mass) gibi diziler de var.
The Independent'ta yer alan habere göre, 1 Aralık Perşembe günü Flanagan'ın yapım şirketi Intrepid'in artık Netflix yerine Amazon Stüdyoları'yla çalışacağı duyuruldu.
Ertesi gün (2 Aralık) Netflix, Flanagan'ın en son yapımı olan gençlik korku dizisi The Midnight Club'ın, ilk gösteriminin üzerinden henüz iki ay geçmemişken iptal edildiğini duyurdu. Flanagan, Christopher Pike'ın kitabından uyarlanan diziyi Leah Fong'la birlikte yaratmıştı.
Kararından dolayı dijital yayın platformunu açıkça eleştiren Flanagan, Twitter'da şöyle yazdı:
"Netflix'in THE MIDNIGHT CLUB'ın ikinci sezonunu çekmemeye karar vermesi beni büyük hayal kırıklığına uğrattı."
Flanagan bu fırsatı, dizinin ilk sezonundaki birtakım "çözülmemiş gizemleri" açıklığa kavuşturmak için kullandı ve artık çekilmeyecek sonraki sezonlar için "planlarını" kendi Tumblr sayfasında paylaştı.
Mike Flanagan
Mike Flanagan, Netflix'in "Midnight Club"ı iptal etmesinin ardından "büyük hayal kırıklığına uğradığını" söyledi (Twitter)
Flanagan blog yazısında şunları yazdı:
"En büyük hayal kırıklığım, her zaman bir kumar olan ikinci sezonun çekileceği varsayımı için bu kadar çok olay örgüsünü açık bırakmamız. Bu yüzden bu blogu resmi ikinci sezonumuz olarak yazıyorum. Böylece ne olabileceğini bilebilir, en sevdiğiniz karakterlerin kaderlerini öğrenebilir ve ilk sezonda havada kalmış olay örgülerinin yanıtlarını bulabilirsiniz."
Flanagan'ın hayranları, ikinci sezon planlarını paylaştığı için ona teşekkür etti ve Netflix'in kararına hayıflandı.
@gem_seddon, "Bunun için teşekkür ederim" diye yazdı ve ekledi:
"Diziyi ekranda göremeyeceğimizi bilmek inanılmaz derecede üzücü ancak yazdıklarınızı okumaktan ve olabilecekleri kafamda canlandırmaktan büyük mutluluk duyuyorum."
@lcalvioartwork şunları yazdı:
"2. sezonun yayımlandığını asla göremeyecek olmamız kalbimi kırıyor ama ayrıntıları paylaştığınız ve bu sonun yol açtığı birçok soruyu yanıtladığınız için TEŞEKKÜRLER @flanaganfilm!"
@RRComposer ise "Netflix dizinin ikinci sezonunu çekmeme kararıyla büyük bir hata yaptı!" diye ekledi.
The Midnight Club'ın çıktığı gün dizi, olağanüstü bir korku başarısı elde ederek bir Guinness Dünya Rekoru kırmıştı.



Bollywood, demokrasi ve laiklik savunuculuğundan muhafazakarlığa nasıl kaydı?

Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
TT

Bollywood, demokrasi ve laiklik savunuculuğundan muhafazakarlığa nasıl kaydı?

Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)
Bollywood, dünyanın en büyük film sektörü konumunda (Reuters)

Amerikan medya kuruluşu CNN, Hindistan Başbakanı Narendra Modi yönetimi altında Bollywood'un nasıl muhafazakarlaştığını inceledi.

Haberde, yılda 1500 ila 2 bin film üretilen devasa sinema sektörünün "ülkenin kültürü, kimliği ve ekonomisi üzerinde büyük etkisi olduğu" belirtildi.

Ancak eskiden laik ve demokratik değerleri temsil eden Hint sinemasının, son 10 yılda Modi'nin liderliğindeki radikal sağcı Hindistan Halk Partisi'nin (BJP) politikaları doğrultusunda muhafazakar bir çizgiye kaydığı öne sürüldü.  

Mumbai'de yaşayan film eleştirmeni ve gazeteci Tanul Thakur, Müslümanlar başta olmak üzere dini azınlıkları yok sayan yapımların Modi döneminde arttığını savunarak şunları söyledi: 

Popüler Hint sinemasındaki bu büyük değişimi, filmlerin sadece hükümetin çizgisine uymakla kalmayıp, aynı zamanda giderek daha korkunç hale geldiğini ilk elden gördüm. Siyasetin, sinemaya bu kadar etki ettiğine, Hindistan'daki dini azınlıkların ve her türlü anlatı çeşitliliğinin bu kadar bariz şekilde görmezden gelindiğine tanıklık etmek çok endişelendirici.

Haberde, 2022 yapımı Kashmir Files (Kashmir Dosyaları) ve 2023 yağımı Kerala Story (Kerala Hikayesi) filmlerinin, stereotip tasvirlerle Müslümanları kötülediği ve dini gerilimi körüklediği gerekçesiyle eleştiri topladığına dikkat çekildi. 

İktidarın filmleri doğrudan fonlamadığı fakat Modi'nin her iki filmden de övgüyle söz ettiği hatırlatıldı. Ayrıca BJP kontrolündeki bazı eyaletlerde polislere ve kamu görevlilerine filmleri mesai saatlerinde izlemeleri için izin verildiğine işaret edildi.

Kashmir Files'ın yönetmeni Vivek Agnihotri, 2022'de CNN'e verdiği söyleşide "Müslümanları eleştiren bir film yapmadım" demişti.

Kerala Story'nin yönetmeni Sudipto Sen ise geçen yıl yerel medyaya yaptığı açıklamada İslamofobi eleştirilerini reddederek filmde DEAŞ'ı hedef aldığını savunmuştu. 

Haberde, BJP'nin radikal sağcı politikalarıyla güçlenen Hindu milliyetçilerinin, iktidarı eleştiren veya "hassas konulara" giren filmlere tepki gösterdiğine de işaret edildi. 

2020'de çıkan Netflix yapımı A Suitable Boy'da (Uygun Erkek), Hindu tapınağında Müslüman bir erkeğin genç bir Hindu kadını öptüğü sahnenin muhafazakarlardan büyük eleştiri topladığı hatırlatıldı. 

Aynı platformda 2023'te yayımlanan Annapoorani de "dini hassasiyetlerle uyuşmadığı" gerekçesiyle tepki çekmişti. Netflix bunun ardından filmi platformdan kaldırmıştı. Radikal sağcı düşünce Vishva Hindu Parishad kuruluşu, platformun kararını "zafer" diye nitelemişti.

Independent Türkçe, CNN, Guardian