Yeni bilimsel araştırmaya göre 'erkek gribi' dikkate alınmamalı

Araştırmacılar, erkeklerin kadınlardan daha kötü semptomlar göstermediğini buldu

(Pexels)
(Pexels)
TT

Yeni bilimsel araştırmaya göre 'erkek gribi' dikkate alınmamalı

(Pexels)
(Pexels)

The Independent'ta yer alan habere göre bir grup bilim insanı, "erkek gribi" teriminin kullanılmaması gerektiğini çünkü erkeklerin kadınlardan daha şiddetli grip belirtileri göstermediğini öne sürdü.
Avusturya'daki Innsbruck Tıp Üniversitesi araştırmacılarının yaptığı çalışmada, kadınlar erkeklerden daha hızlı iyileşme eğiliminde olsa da erkeklerin hastalandığında daha kötü belirtiler göstermediği bulundu.
Öte yandan küçük ölçekli araştırma, erkeklerin grip belirtilerinin kadınlarla karşılaştırıldığında ortalamadan daha hafif olduğunu ortaya koydu.
Journal of Psychosomatic Research'te yayımlanan çalışmada bilim insanları, 100'den fazla erkek ve kadın hastada grip benzeri belirtileri inceledi. Katılanların yarısından fazlası (yüzde 56) kadındı ve kohort genelinde ortalama yaş yaklaşık 41'di.
Araştırmanın amacı, erkeklerin grip benzeri belirtilerindeki "sözümona subjektif aşırı duyarlılık" diye tanımlanan "popüler 'erkek gribi' kavramını" değerlendirmekti.
Çalışma, burun akıntısı, baş ağrısı, üşüme veya uykusuzluk gibi belirtilerden mustarip erkekler ve kadınlar arasında "cinsiyete dayalı önemli bir fark" bulamadı.
Öte yandan araştırmacılar, "cinsiyet hormonlarının bağışıklık sistemiyle etkileşimi" nedeniyle kadınların daha hızlı iyileşiyor olabileceğini öne sürdü.
Araştırmacılar şunları yazdı:
"Kadınlarda, bağışıklık aktivitesini artıran antikor üretme kapasitesinin yükseldiği ve böylece kadınların enfeksiyonlara karşı daha hızlı ve etkili bir dirence sahip olduğu bildirildi."
Çalışmanın yazarları, "'erkek gribi' efsanesinin aslında doğru olabileceğini" bulmayı beklediklerini söylerken, diğer çalışmalarda, erkeklerin "aynı belirti şiddetine sahip kadınlara kıyasla daha kapsamlı bir muayene ve tedaviye erişme ihtimalinin daha yüksek olduğunu" ortaya konduğunu kaydetti.
Yazarların işaret ettiği, 2019'da Danimarka'da yapılan ve tüm nüfusu kapsayan araştırma, neredeyse 4 hastalıktan üçünün kadınlarda erkeklerden daha geç teşhis edildiğini göstermişti.
Araştırmacılar bu sonuçlara dayanarak "erkek gribi" hipotezinin "dikkate alınmaması" gerektiğini belirtti.
"Hem doktorun hem de hastanın cinsiyeti, bildirilen belirtilerin kapsamını etkileyebileceğinden" çalışmadaki bazı sınırlamalar arasında olası cinsiyet yanlılığı yer alıyordu. Bilim insanları bu alanda daha fazla araştırma yapılması çağrısında bulundu.
2017'de Kanada'da yapılan bir araştırmada, yetişkin erkeklerin birçok akut solunum yolu hastalığından kaynaklanan komplikasyonlar yaşamaya daha yatkın ve ölüm oranlarının daha yüksek olduğuna dair kanıtlar bulunmuş ve "erkek gribinin" gerçek bir olgu olabileceği öne sürülmüştü.
Ancak o dönem, araştırmanın yazarı Dr. Kyle Sue "erkek gribi" teriminin muhtemelen sorunlu olduğunu söylemişti.
Dr. Sue, "Erkekler belirtilerini abartmıyor olabilir ancak viral solunum yolu virüslerine karşı bağışıklık tepkileri daha zayıf ve bu da kadınlarda görülenden daha fazla morbidite ve ölüm oranına yol açıyor" diye açıklamıştı.



Uzmanlar araştırdı: Acı yemek kilo verdiriyor mu?

Acı yiyecekleri düzenli yemek kilo vermemizi sağlayabilir. Araştırmacılar, diyetimize baharat eklemenin tüketim miktarımızı etkileyebileceğini söylüyor (AFP)
Acı yiyecekleri düzenli yemek kilo vermemizi sağlayabilir. Araştırmacılar, diyetimize baharat eklemenin tüketim miktarımızı etkileyebileceğini söylüyor (AFP)
TT

Uzmanlar araştırdı: Acı yemek kilo verdiriyor mu?

Acı yiyecekleri düzenli yemek kilo vermemizi sağlayabilir. Araştırmacılar, diyetimize baharat eklemenin tüketim miktarımızı etkileyebileceğini söylüyor (AFP)
Acı yiyecekleri düzenli yemek kilo vermemizi sağlayabilir. Araştırmacılar, diyetimize baharat eklemenin tüketim miktarımızı etkileyebileceğini söylüyor (AFP)

Julia Musto 

Acı yiyecekler yemek kilo vermemizi sağlayabilir mi?

Pensilvanya Eyalet Üniversitesi'nden doktora sonrası araştırmacı Dr. Paige Cunningham, Verywell Health'e, "Öğüne (sevdiğiniz tadı değiştirmeden yemeği acı hale getirecek kadar) acı biber eklemek daha az yemenizi sağlayabilir" dedi.

Cunningham, bu yıl Food Quality and Preference adlı akademik dergide yayımlanan bir çalışmanın başyazarıydı. Araştırmacılar çalışmada, algılanan acı arttığında yeme hızının yavaşladığını ve yenen miktarın azaldığını buldu.

Acı biberlerde, onlara acı yapan bileşik olan kapsaisin bulunur. Bu bileşiğin canlı organizmalarda ısı üretimini tetiklediği ve metabolizmayı hızlandırdığı düşünülüyor.

Piedmont Atlanta Hastanesi Klinik Diyetisyeni Haley Robinson yaptığı açıklamada, "Kapsaisin vücut ısımızı artırıyor, metabolizmamızı hızlandırıyor ve kalorileri daha hızlı yakmamızı sağlıyor" dedi.

Araştırmalar, metabolizmamızı yüzde 5'e kadar hızlandırabildiğini gösteriyor.

Acı biber ve diğer baharatlar açlığı da etkileyebilir. Bol baharatlı beslenen kişiler gün boyunca daha az yemek yeme eğiliminde.

Cleveland Clinic'ten kayıtlı diyetisyen Patricia Bridget Lane, "Kapsaisinin açlık ve tokluk hissini kontrol eden beyin bölümü hipotalamus üzerinde etkili olduğuna dair bazı araştırmalar var" dedi.

Daha fazla kapsaisin içeren çok acı Carolina Reaper veya hayalet biber türlerini yemenin daha fazla fayda sağladığını kanıtlayan hiçbir araştırma olmaması da dikkat çekici.

Kapsaisin, kırmızı biber ve pul biberin ana bileşeni ancak diğer türlerinin de faydaları olduğu bulundu.

Harvard'daki araştırmacılar, düzenli olarak acı biber yiyen kişilerin kalp hastalığından ölme riskinin daha düşük olduğunu ve neredeyse her gün baharatlı yiyecekler yiyen kişilerin, haftada sadece bir kez yiyenlere göre ölüm riskinin yüzde 14 daha düşük olduğunu söylüyor.

Ancak bu faydaları da bir miktar şüpheyle yaklaşmalı ve tükettiğimiz miktara dikkat etmeliyiz.

Rush Üniversitesi'nden doktor ve bilim insanı Dr. Thomas Holland daha önce Medical News Today'e, "Acı biberler genellikle yüksek yağlı, yüksek kalorili yiyeceklerle birlikte tüketilir, bu da daha sık acı biber tüketiminin daha sık yüksek kalorili yiyecek tüketimiyle bağlantılı olduğu anlamına gelir" diye konuşmuştu.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news/health