Apple üretimi Çin dışına kaydırma planlarını hızlandırdı

Hedefler arasında iki Asya ülkesi var

Apple, iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max'i 7 Eylül'de tanıtmıştı (Reuters)
Apple, iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max'i 7 Eylül'de tanıtmıştı (Reuters)
TT

Apple üretimi Çin dışına kaydırma planlarını hızlandırdı

Apple, iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max'i 7 Eylül'de tanıtmıştı (Reuters)
Apple, iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max'i 7 Eylül'de tanıtmıştı (Reuters)

En büyük iPhone üretim tesisindeki protestoların ardından başı belaya giren Apple'ın, üretimin bir kısmını Çin'den başka ülkelere kaydırma planlarına hız verdiği öne sürüldü.
The Wall Street Journal'ın (WSJ) konu hakkında bilgisi olan kaynaklara dayandırdığı haberde teknoloji devinin gözünü Asya'nın diğer ülkelerine diktiği yazdı. İddiaya göre Apple, üretimi özellikle Hindistan ve Vietnam'a götürmek istiyor.
WSJ, Apple ve Çin arasındaki ilişkinin yıllardır sürdüğünü ve karşılıklı fayda sağladığını ifade etti. Haberde Apple yöneticilerinin, üretimi Çin'e yıkmanın getirdiği riskleri uzun zamandır bildiğini ancak buna karşı pek hamle yapmadığı belirtildi. Çin'in, Apple'a eğitimli ve çalışkan işgücü, politik istikrar ve ürünleri için devasa bir pazar sağladığı kaydedildi.
Pekin'in de istihdam ve büyüme yolu olarak gördüğü Apple'ı desteklediği vurgulandı. Devlete bağlı gazete Halkın Günlüğü, 20 Kasım'da yayımladığı videoda Cingcou'daki iPhone Şehri adıyla bilinen üretim tesisinin 1 milyondan fazla kişiye istihdam sağladığını bildirdi.

Foxconn tesisi daha çok Pro modelleri üretiyor
Ancak Apple, Kovid-19 önlemleri ve elektrik kesintileri gibi sebeplerden kaynaklanan tedarik zinciri aksaklıkları sebebiyle bir süredir üretimi başka ülkelere çekmek istiyor.
WSJ, Henan eyaletine bağlı Cıngcou'daki Tayvanlı elektronik imalat devi Foxconn'un tesisinde meydana gelen olayların ardından bu planların hızlandırıldığını yazdı.
Analist Daniel Ives, Çin'in Kovid-19 politikasının "Apple'ın tedarik zincirine darbe indirdiğini" söyledi:
"Çin'de geçen ay yaşananlar, Apple için bardağı taşıran son damla oldu."
Yaklaşık 300 bin kişinin çalıştığı dünyanın en büyük iPhone üretim fabrikasında işçiler, karantina koşullarına ve primlerinin ödenmemesine karşı geçen hafta protesto düzenlemişti.
Sosyal medya yayılan görüntülerde işçilerin "Bize paramızı verin" sloganları attığı, koruyucu sağlık tutumları giyen sağlık ve güvenlik görevlilerinin işçilerin etrafını çevrelediği görülmüştü.
Protestocuların fabrikayı çevreleyen karantina bariyerlerini geçmesi ve görevlilerin göstericilere biber gazıyla müdahale etmesi dikkat çekmişti.
 Apple, tesisteki kısıtlamalar sebebiyle Pro modellerinin sevkiyatında sorunlar yaşanacağını duyurmuştu.
Kaynaklar, Apple'ın bu sebeplerden dolayı, toplam iPhone üretiminin yüzde 70'ini karşılayan Foxconn'a olan bağımlılığını azaltmayı planladığını söyledi.
Adı açıklanmayan kaynaklar, Apple'ın Çin merkezli başka montaj şirketleriyle çalışmayı değerlendirdiğini belirtse de üretimin Çin dışında yapılmasının istendiği de iddia edildi.
WSJ ayrıca Çin'deki genç işçilerin az maaş sebebiyle montaj sektöründe çalışmaya artık istekli olmadığını da vurguladı.

"Değişim bir gecede olmayacak"
Apple hakkındaki isabetli analizleriyle tanınan Ming-Chi Kuo, Apple'ın uzun vadede iPhone'ların yüzde 40-45'ini Hindistan'da üretmeyi planladığını söyledi. Tedarikçiler, AirPod, akıllı saat ve dizüstü bilgisayar gibi ürünlerin üretimimin çoğunun da Vietnam'a kaydırılmasının beklendiğini ifade etti.
Eski Foxconn yöneticisi Dan Panzica ise Vietnam'da montaj sektörünün hızla büyüdüğünü ancak işçi sıkıntısı çekildiğini açıkladı:
"Hindistan ve Vietnam'da yüksek kaliteli telefonlar yapılmıyor. Başka hiçbir yer bunu yapamaz."
WSJ de Apple'ın Hindistan'da zorluklarla karşılaştığını her eyaletin farklı kuralları olduğunu yazdı. Gazete ayrıca WSJ de "değişimin bir gece olmayacağını" vurguladı. Zira her sene yeni modellerini piyasaya süren Apple'ın üretimi aksatmaması gerekiyor.
Independent Türkçe, The Wall Street Journal, AA



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC