Filistin: İsrail saldırısına halk direnişi ve uluslararası girişimlerle karşı koyuyoruz

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AA)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AA)
TT

Filistin: İsrail saldırısına halk direnişi ve uluslararası girişimlerle karşı koyuyoruz

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AA)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AA)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail saldırılarına barış yanlısı halk direnişini genişleterek ve uluslararası düzeydeki girişimlerle karşı koyduklarını söyledi.
Abbas, Filistin meselesini destekleyen akademisyenler onuruna işgal altındaki Batı Şeria'daki Ramallah Belediye binasında düzenlenen törene video mesaj yolladı.
İsrail saldırıları karşısında teslim olmayacaklarını, Filistin topraklarında direneceklerini, barış yanlısı halk direnişini genişleteceklerini kaydeden Abbas, barış ve adalet yanlısı herkesle uluslararası düzeyde hareket ettiklerini belirtti.
Abbas, bu adımların da "İsrail'i işgali bitirmeye ve saldırılarına son vermeye zorlamak, işlediği suçlardan ve uluslararası hukuka yönelik ihlallerinden sorumlu tutmak" için atıldığını aktardı.
Filistin Devlet Başkanı, yumuşak gücün, hakkı, adaleti ve barışı korumak, adil ve kapsamlı barışa bağlı Filistin ulusal projesini desteklemedeki önemini vurguladı.
İsrail'in Filistin halkına, toprağına ve kutsal değerlere karşı her an saldırıda bulunduğuna ve ihlaller gerçekleştirdiğine dikkati çeken Abbas, "Sömürgeci işgal, ordusu ve terörist Yahudi yerleşimcileriyle Filistin topraklarına ve halkına yönelik sistematik saldırı uyguluyor" ifadelerini kullandı.
Abbas, yerleşim birimlerinin "kanser" gibi yayıldığını, İsrail güçlerinin "cinayetlerin yanı sıra naaşları alıkoyma, evleri yıkma, arazilere el koyma, ekonomiyi darboğaza sürükleme, doğal kaynaklara yatırım yapılmasını engelleme" uygulamalarına aralıksız devam ettiğini kaydetti.
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın birçok kentine sık sık çeşitli nedenlerle baskınlar düzenliyor. Bu baskınlar sırasında İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yıl başından itibaren aralarında kadın ve çocukların da yer aldığı 100'den fazla Filistinli öldürüldü.
İsrailli sivil toplum kuruluşu Peace Now (Şimdi Barış) Hareketi'nin verilerine göre, Doğu Kudüs dahil Batı Şeria'da 145 büyük, 140 da kaçak yerleşim yeri bulunuyor ve buralarda yaklaşık 666 bin yerleşimci yaşıyor.
Uluslararası hukuka göre, Batı Şeria ve Doğu Kudüs, işgal toprağı, buralardaki tüm yerleşim faaliyetleri de yasa dışı kabul ediliyor.

Kaçak yerleşimler İsrail hukukuna göre de yasa dışı
Kaçak yerleşim birimleri, genelde Filistinlilerin özel mülkü olan tarım arazilerine, karavan ve konteyner benzeri prefabrik yapıların kurulmasıyla inşa ediliyor.
Batı Şeria'da uluslararası hukuka aykırı yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinden farklı olarak, bu kaçak yerleşimler İsrail yasalarına göre de hukuk dışı kabul ediliyor.
Kaçak yerleşim birimlerinde yaşayan Yahudi yerleşimciler, Filistinlileri taciz ederek tarım arazilerine ulaşmalarını engelliyor, İsrail ordusu da buralarda yaşayan Yahudi yerleşimcilere koruma sağlıyor.



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.