Görgü tanıkları bir yıl sonra konuştu: "Gardiyanlar onlarca Tigraylıyı yargısız infaz etti"

Etiyopya'ya barış getirecek anlaşma uygulanamazken, yeni katliam kanıtları ortaya çıkıyor

Kıtanın en profesyonel ordularından birine sahip Etiyopya, Afrika Birliği ve BM'nin barış gücü misyonlarının hemen hepsinde yer alıyor (Twitter/@addisstandard)
Kıtanın en profesyonel ordularından birine sahip Etiyopya, Afrika Birliği ve BM'nin barış gücü misyonlarının hemen hepsinde yer alıyor (Twitter/@addisstandard)
TT

Görgü tanıkları bir yıl sonra konuştu: "Gardiyanlar onlarca Tigraylıyı yargısız infaz etti"

Kıtanın en profesyonel ordularından birine sahip Etiyopya, Afrika Birliği ve BM'nin barış gücü misyonlarının hemen hepsinde yer alıyor (Twitter/@addisstandard)
Kıtanın en profesyonel ordularından birine sahip Etiyopya, Afrika Birliği ve BM'nin barış gücü misyonlarının hemen hepsinde yer alıyor (Twitter/@addisstandard)

Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) savaşçılarının Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'ya yöneldiği Kasım 2021'de tedbir amacıyla kamplarda tutulmaya başlanan Tigray kökenli askerlerin onlarcasının öldürüldüğü ortaya çıktı.
Washington Post'un 26 görgü tanığı, sağlık personeli, kurban yakını ve köylüyle yaptığı görüşmelere dayandırdığı haberine göre, en büyük katliam 21 Kasım 2021'de 83 kişinin ateş açılarak öldürüldüğü Mirab Abaya köyü yakınındaki kampta meydana geldi.
Kendisi de kampta tutulan bir görgü tanığı olayı şöyle anlattı:
"Bir kadın hemen öldü, diğeriyse 'Oğlum, oğlum!' diye bağırıyordu. Tekrar kurşun sıktılar ve o da öldü. Oradaki herkesi öldürmek istediler. "
Tanıklar, kadınlardan birinin Sudan'daki Birleşmiş Milletler (BM) barış gücünde görev yapmış olan bir binbaşı, diğerinin Savunma Bakanlığı memuru olduğunu belirtti.
Canını kurtarmak için kamptan kaçan tutuklulardan bazıları da 150-200 civarında köylü tarafından pala, sopa ve taşla öldürüldü. 
Tanıklara göre, birkaç saat süren saldırılar, Güney Komutanlığı'ndan Albay Girma Ayele olay yerine gelince duruldu. Albay, daha sonra tutuklulara, saldırıyı düzenleyen gardiyanların tutuklandığını söyledi ama bu bilgi doğrulanamadı. Bazı gardiyanlarınsa saldırgan iş arkadaşlarını durdurmak için silah çektiği belirtildi.
Ölenler, kampın giriş kapısında 200 metre ileride açılan toplu mezara gömüldü.
Yaralı kurtulanlar civardaki üç hastaneye kaldırıldı. Arba Minch Genel Hastanesi'nden iki çalışan, 19 kişinin kurşun yarası nedeniyle getirildiğini, ikisinin öldüğünü ve 15'inin ertesi gün taburcu edildiğini doğruladı.
Etiyopya hükümeti ve ordusunun sözcüleri Amerikan gazetesinin haberle ilgili sorularını yanıtsız bırakırken, devlet görevlisi ve Etiyopya İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Daniel Bekele, olaylardan haberdar olduklarını ve soruşturma başlattıklarını söyledi. 
Tanıklar, BM ve Afrika Birliği'nin Sudan ve Somali'deki barış gücü birliklerinde görev yapan Tigraylı eski askerlerin tutulduğu Garbassa, Jigjiga, Wondotika , Hawassa, Didessa ve Bilate gibi hapishane, karargah ve eğitim merkezlerinde de benzer kanlı olayların meydana geldiğini aktardı.
Wondotika'da en az 5 tutuklunun önce mezar kazdırılıp sonra öldürüldüğünü anlatan bir mağdur şöyle dedi:
"Dövüldük ve tehdit edildik. Ülkemize onur ve şerefle hizmet ettik. Hizmet ettiğim için pişmanım."
Hayatını kaybedenlerin yakınlarına ancak geçen ay bildirim yapıldı ve askerlerin "görev başında onurluca" öldüğü söylendi.

Anlaşma uygulamaya geçmedi
Etiyopya'da orduyla TPLF arasında siyasi ve etnik sebeplerden Kasım 2020'de başlayan çatışmalar, binlerce kişinin ölümüne ve 2,5 milyon kişinin yerinden olmasına yol açmıştı.
Eskiden ülke siyasetinde etkin rol oynayan TPLF, mevcut Başbakan Abiy Ahmed'in 2018'de işbaşına gelmesinin ardından koalisyondan ayrılmış ve yeni kurulan iktidar partisine katılmayı reddetmişti.
Etiyopya hükümetiyle Tigray güçlerinin temsilcileri arasında 2 Kasım'da imzalanan anlaşmaya göre Tigray güçlerinin 30 gün içinde silah bırakması gerekiyordu ama Tigraylı komutan Tadesse Werede Tesfay geçen ay, Amhara Bölgesi'nden ve komşu ülke Eritre'den gelen askerler bölgeden çekilmeden silah bırakmanın mümkün olmayacağını söylemişti.

Etiyopya Ulusal Savunma Gücü Genelkurmay Başkanı Birhanu Jula ve Tigray güçlerinin komutanı Tadesse Werede Tesfay, 12 Kasım'da Kenya'da buluşarak çatışmaları durduracak anlaşmanın detaylarını imza altına almıştı (Reuters)
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2 Aralık'ta yaptığı açıklamada, imzalanan anlaşmaya rağmen görevlilerinin hâlâ Tigray bölgesinin birçok bölgesine giremediğini duyurdu.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 1 Aralık'ta Başbakan Abiy Ahmed'le görüşmek için ülkeyi ziyaret ettiğinde, Etiyopya'da Ukrayna savaşındakinden daha fazla kişinin öldüğüne dikkat çekti.
ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley geçen ay yüzer bin Rus ve Ukraynalı askerin savaşın başladığı şubattan beri öldüğünü veya yaralandığını söylemişti. Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen'in geçen hafta 20 bin Ukraynalı sivilin de hayatını kaybettiğini ifade ettiği açıklaması daha sonra geri çekilmişti. 
 Independent Türkçe, Reuters, Washington Post, Africanews



Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
TT

Trump, 1,6 milyar dolar dolandırıcılıkta parmağı olan yöneticiyi affetti

ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, binlerce yatırımcıyı dolandırmaktan 7 yıl hapis cezasına çarptırılan David Gentile'ın hapis cezasını hafifletti (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, 1,6 milyar dolarlık dolandırıcılıkla binlerce yatırımcıyı aldatmaktan hüküm giyen özel sermaye yöneticisi David Gentile'ın hapis cezasını kısmen kaldırdı.

The New York Times'a göre, GPB Capital Holdings'in eski CEO'su ve kurucu ortağı, çarşamba günü hapisten çıktığında 7 yıllık cezasının iki haftasından azını çekmişti.

59 yaşındaki Gentile ve diğer sanık Jeffry Schneider, Ağustos 2024'te menkul kıymetler ve elektronik dolandırıcılık suçlarından hüküm giymiş ve bu yıl mayısta cezalarını almışlardı. Anlaşılan o ki, Trump 6 yıl hapis cezasına çarptırılan Schneider'ı affetmedi.

Trump'ın "af çarı" Alice Marie Johnson, Şükran Günü'nde sosyal medyada yaptığı paylaşımda Gentile'ın evine, çocuklarının yanına döndüğünü görmekten "çok memnun" olduğunu söyledi.

Savcılar, mahkeme dosyalarında Gentile ve Schneider'ın yatırımcı fonlarını kullanarak otomotiv ve perakende sektörlerindeki şirketlerin hisselerini satın aldığını belirtti. Bu varlıkların getirilerinden yatırımcılara düzenli yıllık ödemeler yapıldı.

Eski Başkan Joe Biden yönetiminin Adalet Bakanlığı, geçen yıl GPB'nin mevcut faaliyetlerinden elde ettiği fonları kullanmak yerine yatırımcılara ödeme yapmak için yatırımcı fonlarını kullanmasının bir saadet zinciri oluşturduğunu saptamıştı.

Ancak bir Beyaz Saray yetkilisi, savcıların işletmeyi yanlış bir şekilde saadet zinciri diye nitelendirdiğini savunarak, Reuters'a yaptığı açıklamada, iddianın "GPB'nin yatırımcılara ne olacağını açıkça söylemesi nedeniyle ciddi şekilde zayıflatıldığını" söyledi.

Adı açıklanmayan Beyaz Saray yetkilisi Reuters'a, "Duruşmada hükümet, düzmece olduğu iddia edilen beyanları Gentile'a bağlayamadı" dedi.

Kaynak, "Gentile ayrıca hükümetin sahte ifadeler aldığı ve bu ifadeleri düzeltmediği konusunda ciddi endişelerini dile getirdi" diye ekledi.

Cumartesi günü itibarıyla, Gentile'ın ceza indirimi metni henüz Adalet Bakanlığı'nın internet sitesinde yayımlanmamıştı. Ceza indiriminin herhangi bir mali cezayı etkileyip etkilemeyeceğiyse belirsizdi.

Haziranda savcılar, davadaki hakimden Gentile'ın 15,5 milyon dolardan fazla parasına el konmasını talep ederken, Schneider'ın 12 milyon dolardan fazla parasına el konmasını istemişti.

The New York Times'a göre eylülde savcılar hakime yazdıkları mektupta, mahkeme tarafından atanan bir kayyumun 700 milyon dolardan fazla paraya erişimi olduğunu ve bunun muhtemelen yatırımcılara dağıtılacağını belirtmişti.

Associated Press'ten de yararlanılmıştır

Independent Türkçe


Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

TT

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

Netanyahu’nun af talebi İsrail’de siyasi ve hukuki kriz yarattı

İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun pazar günü sunduğu af talebini “devletin ve İsrail toplumunun çıkarlarını esas alarak” değerlendireceğini açıkladı. Tartışma hem siyaseti hem yargıyı hem de kamuoyunu ikiye bölerken, olası şartlı af senaryoları gündemin merkezine yerleşti. Herzog’un bu ilk açıklaması, ülkede siyasi, hukuki ve toplumsal kutuplaşmanın en yüksek seviyeye ulaştığı bir döneme denk geldi.

Af talebinin kamuoyunda büyük bir kaygı ve tartışma yarattığını belirten Herzog, “Şiddet dili beni etkilemez. Saygılı söylem tartışmayı teşvik eder. İsrail halkını görüşlerini Cumhurbaşkanlığı sitesinden iletmeye davet ediyorum” dedi.

Trump’tan gelen mesaj tartışmayı büyüttü

Yediot Aharonot gazetesinin haberine göre Herzog’un açıklaması, bazı hükümet yetkililerinin yönelttiği örtülü tehditlere yanıt niteliği taşıdı. Çevre Bakanı Idit Silman, af talebinin reddedilmesi halinde ABD Başkanı Donald Trump’ın yargı sistemindeki üst düzey isimlere yaptırım uygulayabileceğini öne sürdü. Trump’ın iki hafta önce Herzog’a gönderdiği bir mektup ile Netanyahu için af istediği de doğrulandı.

Netanyahu, talebini “ulusal çıkar” ve “toplumsal bölünmenin sona ermesi” gerekçesiyle savundu ancak herhangi bir suç itirafında bulunmadı.

Birlik vaadi yeni bölünme yarattı

Netanyahu’nun af talebi, hükümet kanadında destek görse de muhalefet lideri Yair Lapid ve diğer isimler, ancak suçun kabulü ve siyasetten çekilme şartıyla af verilmesi gerektiğini savundu. İsrail basını, Herzog’un da şartlı bir af formülüne sıcak baktığını yazdı.

rtg
Geçtiğimiz Ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Başbakan Binyamin Netanyahu ABD Başkanı Donald Trump’ı karşıladı (AP)

Kanal 12, Herzog’un “evet ama şartlı” seçeneğini değerlendirdiğini; Netanyahu’dan ya suçlamaları kabul etmesini, ya da siyasi faaliyetlerinde kısıtlama getirilmesini talep edebileceğini aktardı. KAN televizyonu ise Herzog’un, “itiraf anlaşması” seçeneğini yeniden gündeme getirmeyi planladığını bildirdi.

dcfvg
Aralık 2024'te Tel Aviv Adliyesi'nin dışında, Netanyahu'yu temsil eden bir maske takan, hapishane kıyafetleri giyen ve elleri kelepçeli bir muhalif (EPA)

Şarku’l Avsat’ın Kanal 13’ten aktardığı haberlere göre olası şartlar arasında erken seçim çağrısı yapılması, siyasetten geçici çekilme veya tartışmalı yargı reformlarının durdurulması da bulunuyor. Ancak Cumhurbaşkanlığı ve Netanyahu cephesi bu iddiaları reddetti.

Hukuki tartışma büyüyor

Netanyahu’nun dört ayrı dosyada rüşvet, dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla yargılandığı süreçte af talebi, ülkenin hukuk çevrelerinde geniş bir tartışma başlattı.
Baro yetkilisi Guy Şinar, bunun “devam eden bir cezai süreci af yetkisiyle sonlandırma girişimi” olduğunu savundu.

erg
Netanyahu, Yargı Atamaları Komitesi'ni seçmek için Knesset'te yapılan oylamada oyunu kullanıyor - Haziran 2023 (Reuters)

Öte yandan Netanyahu’nun eski avukatlarından Mika Feitman, “Af, suçunu kabul eden kişiye verilir. Kanun bunu söylüyor” diyerek suç itirafı olmadan af verilmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Feitman, 1984’teki “300 Numaralı Otobüs” olayında bile affın ancak suç itirafından sonra verildiğini hatırlattı.

Uzmanlar arasında, cumhurbaşkanının af yetkisinin yargı denetimine tabi olup olmayacağı konusunda da derin görüş ayrılıkları bulunuyor.

Sokağa da yansıyan kutuplaşma

Cumhurbaşkanlığı konutu önünde toplanan göstericiler, Herzog’a af talebini reddetmesi çağrısında bulundu. i24News için yapılan ankette halkın yüzde 54’ü affı desteklerken, yüzde 45’i karşı çıktı.

Affın suç itirafı şartına bağlanmasını destekleyenler yüzde 48, karşı çıkanlar yüzde 49 oldu. Netanyahu’nun siyaseti bırakması şartı gündeme geldiğinde ise kamuoyu yine ortadan ikiye bölündü.

Mavi-Beyaz lideri Benny Gantz, “Bu sürecin iyi bir şekilde sonuçlanmasını diliyorum; iç savaşla değil” diyerek tansiyonun yüksekliğine dikkat çekti.


Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
TT

Trump bugün Venezuela’ya yönelik sonraki adımları görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki yıl sonu tatil süslemelerinin önündeki fotoğrafı (AP)

ABD merkezli CNN televizyonu, Başkan Donald Trump’ın bugün akşam saatlerinde Beyaz Saray’da Venezuela konusunda izlenecek yol haritasını değerlendirmek üzere bir toplantı düzenleyeceğini duyurdu. Toplantı, Washington yönetiminin Karakas üzerindeki baskıyı artırdığı bir dönemde gerçekleşiyor.

Habere göre toplantıya, Savunma Bakanı Pete Hegseth, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Dan Kane, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ve Başkan Yardımcısı Özel Kalem Müdürü Stephen Miller gibi yönetimin kilit isimleri katılacak.

ABD son haftalarda, uyuşturucu kaçakçılığı yapan gemilere yönelik operasyonlar düzenleyerek ve Karayipler’deki askeri varlığını güçlendirerek Venezuela üzerindeki baskısını tırmandırdı.

Trump, cumartesi günü Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Venezuela’nın üzerindeki ve çevresindeki hava sahasının “tamamen kapalı” kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

Öte yandan New York Times gazetesi, Trump’ın geçen hafta Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro ile telefon görüşmesi yaptığını ve tarafların olası bir buluşmayı değerlendirdiğini aktardı. Gazete, Trump’ın Maduro’ya ABD’de bir görüşme teklif ettiğini ancak şu anda böyle bir plan bulunmadığını kaydetti.