İslamabad'ın elinde Pakistan Talibanı’na karşı hangi seçenekler var?

Pakistan ordusu, aşiret bölgelerinde askeri bir operasyon başlatmak için gerekli kaynaklara sahip değil.

Geçtiğimiz Nisan ayında Karaçi Üniversitesi önünde meydana gelen patlamanın ardından çevrede güvenliği sağlayan bir emniyet personeli (Reuters)
Geçtiğimiz Nisan ayında Karaçi Üniversitesi önünde meydana gelen patlamanın ardından çevrede güvenliği sağlayan bir emniyet personeli (Reuters)
TT

İslamabad'ın elinde Pakistan Talibanı’na karşı hangi seçenekler var?

Geçtiğimiz Nisan ayında Karaçi Üniversitesi önünde meydana gelen patlamanın ardından çevrede güvenliği sağlayan bir emniyet personeli (Reuters)
Geçtiğimiz Nisan ayında Karaçi Üniversitesi önünde meydana gelen patlamanın ardından çevrede güvenliği sağlayan bir emniyet personeli (Reuters)

Pakistan, ülkenin kuzeybatısında artan terör tehlikesiyle bir kez daha karşı karşıya. Ülkenin şehirlerinde ve beldelerinde yaklaşık 6 yıldır devam eden göreceli barış ortamının ardından Pakistan Talibanı Hareketi (Tehrik-i-Taliban Pakistan / TTP), silahlı eylemlerine yeniden başladı.
İntihar saldırılarının artmasıyla terör eylemleri yeniden günlük hayatın bir parçası haline geldi. TTP ile yapılan görüşmeler başarısız oldu. Pakistan hükümeti, radikal örgüt TTP’nin artan tehdidi karşısında ne yapacağı konusunda kararsız görünüyor.
TTP, Afganistan’da iktidardaki Taliban Hareketi tarafından güçlü bir şekilde destekleniyor ve Taliban, yakın dostundan Pakistan topraklarında terör eylemleri düzenlemekten vazgeçmesini isteyecek gibi görünmüyor.
Taliban Hareketi, 2021 yılının Ağustos ayında Afganistan hapishanelerinde tutulan binlerce TTP üyesini serbest bıraktı. Bu da Pakistan hükümetini Kabil'de TTP ile görüşmeye zorladı.
Kabil'deki Taliban destekli görüşmeler başarısız oldu. TTP şimdi de Pakistanlı emniyet güçlerine ve Pakistan hükümetine karşı ülkenin her köşesinde misillemelerde bulunacağını duyurdu. Aşiret bölgelerindeki unsurlarına karşı devam eden askeri operasyonlara artık izin vermeyeceğini de sözlerine ekledi.
Pakistan topraklarında emniyet güçlerini ve hükümet kurumlarını hedef alan terör saldırıları, Pakistan hükümeti ve güvenlik güçleri için ciddi bir terör tehdidi oluşturuyor.
Pakistan’ın TTP tehdidiyle yüzleşmesi için elinde hangi seçenekler var? TTP ile görüşmelerin gelecekte başarılı olma şansı var mı yoksa Pakistan, TTP'ye karşı askeri seçeneğe mi başvuracak?
İslamabad şu anda TTP üyelerinin ve liderlerinin Afganistan'dan Pakistan'ın kuzeybatısına doğru kademeli olarak geri dönmesi sorunuyla karşı karşıya.
Pakistan’ın 2014 yılındaki askeri operasyonun ardından TTP üyelerinin ve liderlerinin çoğunun Pakistan'dan kaçarak Afganistan'ın sınır şehirlerine ve kasabalarına yerleştikleri biliniyor. Pakistan bu soruna, gelişmiş sınır güvenliği alarak bir çözüm getirdi.
Pakistanlı üst düzey bir yetkili, teröristlerin sınır ötesi hareketliliğini durdurmak için sınır çitlerinin ve sınır kontrol mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Bazı uzmanlar da Pakistan'ın Afganistan sınırındaki şehirlerde ve kasabalarda TTP’ye ait mevzilere yönelik şiddetli hava saldırıları düzenlemesini önerdi. Ancak Pakistan ordusu, pek başarılı olamayan hava saldırıları gerçekleştirdi. Bunun geçmişte de birkaç örneği var.
TTP, geçtiğimiz hafta Pakistan genelinde emniyet güçlerini hedef almayı planladığını duyurdu. Pakistanlı emniyet güçlerinin ‘kışkırtıcı’ olarak nitelediği adımlarına yanıt olarak Pakistan hükümetine karşı ülke genelinde misilleme yapma sözü verdi.
TTP ayrıca Pakistan güvenlik güçlerinin sürekli operasyonlarına ve Pakistan istihbarat servislerinin entrikalarına karşı koyamayacağını da ilan etti. Uzmanlar, Lakki Marwat bölgesinde 26 Kasım'da başlayan son ortak güvenlik operasyonunun TTP için bardağı taşıran son damla olduğunu söylediler. Operasyon, 25 Kasım'da Lakki Marwat bölgesinde TTP’nin sorumluluğunu üstlendiği çok sayıdaki terör saldırısına yapılan bir misillemeydi.
TTP ayrıca Pakistan hükümetine bağlı kurumların Afganistan’da TTP’nin bazı liderlerinin öldürülmesine karıştığına inandığını ifade etti. TTP, bu açıklamayı yaptıktan sonraki 24 saat içinde, 30 Kasım sabahı Belucistan Polis Gücü'ne ait bir otobüse düzenlenen saldırının sorumluluğunu üstlendi.
Pakistan hükümeti, şehirlerde terör saldırıları tehdidiyle nasıl mücadele edeceği sorunuyla da karşı karşıya.
Pakistan ordusu 2014 yılındaki operasyonda doğrudan TTP tarafından kontrol edilen bölgeleri hedef almıştı. Ancak şuan için TTP tarafından kontrol edilen bir bölge yok. Uzmanlar, bu gibi durumlarda topyekun bir askeri operasyonun pek bir işe yaramayacağını düşünüyorlar. Askeri bir uzman konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Belirli bir bölgede yoğunlaşan bir güce karşı geniş çaplı askeri operasyonlar yapılabilir, ancak TTP unsurları artık dağılmış durumda” ifadelerini kullandı.
Pakistan ordusunun şimdilik ülkenin kuzeybatı kesiminde TTP üyelerine yönelik istihbarata dayalı operasyonlarına devam etmesi bekleniyor.
Şarku’l Avsat’ın edindiği verilere göre, Pakistan ordusu ve polisi, son sekiz yılda TTP'ye karşı 30 binden fazla operasyon gerçekleştirdi. İstihbarata dayalı bu operasyonlarda Pakistan ordusu ve polisi tarafından istihbarat teşkilatlarının sağladığı bilgilere dayanarak teröristlerin saklandığı yerlere baskınlar düzenlendi.
Bunun yanında Pakistan hükümeti ve ordusu, aşiret bölgelerinde kapsamlı bir askeri operasyon başlatmak için yeterli kaynağa sahip değil.



Gizli belge uyarıyor: Çin, Tayvan'da bir çatışma çıkması halinde ABD ordusunu geride bırakabilir

2017 yılında düzenlenen bir etkinlikte Devlet Başkanı Şi Cinping'i Hong Kong'da karşılamaya hazırlanan Çin askerleri (Reuters)
2017 yılında düzenlenen bir etkinlikte Devlet Başkanı Şi Cinping'i Hong Kong'da karşılamaya hazırlanan Çin askerleri (Reuters)
TT

Gizli belge uyarıyor: Çin, Tayvan'da bir çatışma çıkması halinde ABD ordusunu geride bırakabilir

2017 yılında düzenlenen bir etkinlikte Devlet Başkanı Şi Cinping'i Hong Kong'da karşılamaya hazırlanan Çin askerleri (Reuters)
2017 yılında düzenlenen bir etkinlikte Devlet Başkanı Şi Cinping'i Hong Kong'da karşılamaya hazırlanan Çin askerleri (Reuters)

Son derece gizli bir ABD hükümeti değerlendirmesi, Çin'in Tayvan üzerindeki bir savaşta ABD ordusundan daha üstün olacağını ortaya koydu.

Gizlilik derecesi yüksek olan ‘Askeri Üstünlük’ raporu, ABD’nin, pahalı ve ileri teknoloji silahlara olan bağımlılığı nedeniyle, Çin’in çok daha ucuz sistemleri büyük miktarlarda üretebilme kapasitesine karşı savunmasız hale geldiği konusunda uyardı.

New York Times, eski Başkan Joe Biden döneminde ulusal güvenlikten sorumlu bir yetkilinin raporu incelediğinde, Pekin’in ‘akla gelebilecek her taktiğe karşı sayısız alternatife’ sahip olduğunu fark edince şaşkına döndüğünü aktardı.

Tayvan’ın kaybı, ABD’nin Batı Pasifik’te Çin’in etkisine karşı en önemli kalesi olarak stratejik ve sembolik bir darbe anlamına gelecek.

Rapor, ABD’nin en gelişmiş uçak gemisi USS Gerald R. Ford’un, Başkan Donald Trump’ın uyuşturucu kaçakçılarına karşı Karayipler’de yürüttüğü operasyon çerçevesinde bölgeye gönderilmesine rağmen, imha edilebileceğini öngörüyor.

7u
USS Gerald R. Ford (CVN 78) uçak gemisi, ABD Virjin Adaları'nın St. Thomas limanına ulaştı. (AFP)

13 milyar dolarlık (9,75 milyar sterlin) ve 2022’de hizmete giren USS Gerald R. Ford uçak gemisi, dizel-elektrik tahrikli denizaltılar ve Çin’in yaklaşık 600 hipersonik füzeden oluşan cephaneliği karşısında risk altında. Bu füzeler, ses hızının 5 katına kadar hızlara ulaşabiliyor.

Pekin, eylül ayında düzenlenen bir askeri geçitte, gemilere yönelik yıkıcı YJ-17 füzelerini sergiledi; bu füzelerin hızı ses hızının 8 katı olarak tahmin ediliyor.

Buna rağmen ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Ford sınıfından dokuz ek uçak gemisi inşa etmeyi planlıyor; ABD’de şu ana kadar hiçbir hipersonik füze geliştirilmiş değil.

Tayvan Güvenlik İzleme Merkezi’nden araştırmacı Eric Gomez, olası bir Tayvan çatışmasını simüle eden bir savaş tatbikatına katıldığında nihai sonucun net olmadığını söyledi, ancak ABD’nin ağır kayıplar verdiğini belirtti.

Gomez, Telegraph gazetesine verdiği demeçte, “ABD bu operasyon sırasında çok sayıda gemi kaybediyor. F-35’ler ve diğer taktik uçaklar da operasyon sahasında hızla hasar görüyor” dedi.

Gomez, “Operasyon sonrası özetleri hazırladığımızda maliyetin gerçekten şok edici olduğunu fark ettik. 100’den fazla beşinci nesil uçak, birkaç muhrip, iki denizaltı ve iki uçak gemisini kaybettiniz” ifadelerini kullandı.

sdefrgt
Çin'in ilk uçak gemisi Liaoning, Hong Kong'a doğru yola çıktı. (AP)

Çin, ABD uçak gemilerini ‘dakikalar içinde’ imha etme kapasitesine sahip

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth geçen yıl, Pentagon’un Çin’e karşı düzenlediği savaş tatbikatlarında ‘her seferinde kaybettiğini’ açıkladı. Hegseth, Çin’in hipersonik füzelerinin uçak gemilerini dakikalar içinde imha edebileceğini öngördü.

Çin, kısa, orta ve uzun menzilli füze cephaneliğini büyük ölçüde genişletti; bu durum, ABD’nin gelişmiş silahlarının Tayvan’a ulaşmadan önce yok edilebileceği anlamına geliyor.

Öte yandan, New York Times’a göre, 1990’larda sayıları 10 kat fazla iken şimdi azalan savunma sanayii şirketleri, hâlâ ABD hükümetine daha pahalı gemi, uçak ve füzelerin üst versiyonlarını satmaya devam ediyor.

Savunma Bakanlığı yetkilileri, ABD’nin bu gelişmiş silahları büyük miktarlarda üretmesinin neredeyse imkânsız olduğunu fark etti. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşı gibi son çatışmalar, nispeten ucuz silahların, örneğin insansız hava araçlarının (İHA) yıkıcı etkisini gösterdi.

Kongre, önümüzdeki iki yıl içinde 340 bin küçük İHA üretimi için yaklaşık 1 milyar dolar (750 milyon sterlin) ayırdı.

Başkan Donald Trump, Dan Driscoll’u İHA’lardan sorumlu kılarak, Amerikan teknolojisini güncelleme ve rakiplerin bu alandaki çalışmalarına karşı koyma görevini verdi.

Buna rağmen ABD hâlâ rakiplerinin gerisinde bulunuyor. Telegraph’a konuşan uzmanlar, ABD’nin, Çin gibi düşük işçilik maliyeti ve daha az sıkı düzenlemeye sahip ülkelerle rekabet edemediğini belirtti.

Herhangi bir köklü Amerikan savunma politikasının değişikliği büyük yatırımlar gerektirecek; ancak savunma harcamaları yaklaşık 80 yılın en düşük seviyesinde, GSYİH’nin yalnızca yüzde 3,4’üne denk geliyor.

Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD’nin Çin ile olası bir savaşta temel mühimmat, örneğin top mermilerinin hızla tükeneceği uyarısında bulundu.

Pentagon içi değerlendirmeler, Çin’in ABD’ye kıyasla çoğu seyir ve balistik füze türünde sayıca üstün olduğunu gösteriyor. Her iki süper güç yaklaşık 400 kıtalararası balistik füze stokuna sahip.


Trump Gazze'de yeni aşamayı planlıyor: ABD’li bir general uluslararası gücü yönetecek

Gazze şehrinin Şeyh Rıdvan mahallesinde yıkılmış binaların arasında yürüyen yerlerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
Gazze şehrinin Şeyh Rıdvan mahallesinde yıkılmış binaların arasında yürüyen yerlerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
TT

Trump Gazze'de yeni aşamayı planlıyor: ABD’li bir general uluslararası gücü yönetecek

Gazze şehrinin Şeyh Rıdvan mahallesinde yıkılmış binaların arasında yürüyen yerlerinden edilmiş Filistinliler (EPA)
Gazze şehrinin Şeyh Rıdvan mahallesinde yıkılmış binaların arasında yürüyen yerlerinden edilmiş Filistinliler (EPA)

ABD Başkanı Donald Trump, iki ay önce imzalanan ateşkes anlaşması kapsamında Gazze’de oluşturulması planlanan uluslararası istikrar gücünün başına bir ABD’li generali atamayı planlıyor.

Buna karşın Beyaz Saray yetkilileri, Gazze Şeridi’nde hiçbir Amerikan askerinin sahada bulunmayacağını vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Axios’tan aktardığına göre Trump yönetimi, savaşa geri dönüşü önlemek ve kırılgan ateşkesi korumak amacıyla Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmeyi hedefliyor. Ekim ayında yürürlüğe giren ateşkesten bu yana İsrail saldırılarında 383 Filistinli hayatını kaybetti. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre açıklanan bu rakamın yanında, Hamas savaşçılarının düzenlediği bazı saldırılarda da İsrail askerleri öldü.

Anlaşmanın ikinci aşaması, İsrail’in Gazze Şeridi’nin bazı bölgelerinden çekilmesini, uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılmasını ve Trump liderliğinde Barış Konseyi’ni içeren yeni yönetim yapısının hayata geçirilmesini kapsıyor.

Planlanan uluslararası güç, şu anda İsrail ordusunun kontrolünde bulunan bölgede konuşlanacak. ABD’li yetkililer, bu adımın İsrail’in söz konusu bölgelerden geri çekilmesini mümkün kılacağını belirtti.

ABD’li yetkililer pazartesi günü Tel Aviv’de Avrupalı diplomatlara yaptıkları bir bilgilendirmede, ülkelerinin uluslararası istikrar gücüne asker göndermemesi ya da bu güce katılan ülkelere destek vermemesi durumunda İsrail ordusunun Gazze’den çekilmeyeceğini açıkça ifade etti.

Bilgilendirmeye hâkim bir Avrupalı diplomat şu ifadeyi kullandı: “Verilen mesaj şuydu: Eğer Gazze’ye gitmeye hazır değilseniz, İsrail ordusunun orada kalmasından şikâyet etmeyin.”


Bolivya'nın eski cumhurbaşkanı yolsuzluk davasında tutuklandı

Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
TT

Bolivya'nın eski cumhurbaşkanı yolsuzluk davasında tutuklandı

Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)

Bolivya hükümetinin açıklamasına göre, eski Bolivya Devlet Başkanı Luis Arce, ekonomi bakanı olduğu dönemdeki yolsuzluk iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında dün La Paz'da tutuklandı.

62 yaşındaki Arce, ağustos ayındaki seçimlerde yeniden aday olmamıştı.

Eski devlet başkanı Jaime Paz Zamora'nın (1989-1993) oğlu 58 yaşındaki Rodrigo Paz, başkanlığı kazandı.

Paz'ın cumhurbaşkanlığı seçimindeki zaferi, ülkedeki büyük bir siyasi değişimi yansıttı. Bu zafer, 26 yıl boyunca Evo Morales (2006-2019) tarafından kurulan ve yönetilen Sosyalizm Hareketi (MAS) partisinin yirmi yıllık egemenliğine son verdi; Arce ise Morales'in mirasını sürdürdü.

Arce'nin cumhurbaşkanlığı, özellikle yakıt ve döviz kıtlığı gibi ciddi krizlerle gölgelendi ve bu durum protestolara yol açtı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre yolsuzluk soruşturması, Arce'nin Morales döneminde ekonomi bakanı olduğu zamana kadar uzanıyor.

Arce, kamu hazinesinden siyasi liderlerin kişisel hesaplarına para transferine izin vermekle suçlanıyor. Bu transferlerden faydalandığı şüphelenilenler arasında, geçen hafta aynı davada yaklaşık 100 bin dolar domates yetiştirme projesi için aldığı şüphesiyle tutuklanan eski solcu milletvekili Lydia Paty de bulunuyor.