James Cameron: Kate Winslet, Titanik'te travmatize oldu

Winslet daha önce Cameron'la çalışmanın zaman zaman "gerçekten korkutucu" olduğunu söylemişti

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

James Cameron: Kate Winslet, Titanik'te travmatize oldu

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

James Cameron, Kate Winslet'ın Titanik'i (Titanic) çektikten sonra "biraz travmatize olduğunu" düşündüğünü söyledi.
Winslet, Cameron'ın 1997 tarihli gişe canavarı filminde Leonardo DiCaprio'nun canlandırdığı Jack'in karşısında Rose karekterini oynamıştı. Ünlü aktris o sırada 22 yaşındaydı.
Oyuncu ve yönetmen, gelecek haftalarda vizyona girecek, merakla beklenen 2009 yapımı Avatar'ın devam filmi için yeniden bir araya geliyor.
The Independent'ta yer alan habere göre Winslet'ın, Titanik zamanı Cameron'la tekrar çalışmakla ilgili tereddütlerini dile getirdiği göz önüne alındığında, yeniden bir araya gelmeleri biraz sürpriz oldu.
Radio Times'a konuşan Cameron, Winslet'la Titanik'i çekmeyi değerlendirirken, "Bence Kate, yapımın büyüklüğü ve buradaki sorumluluğu nedeniyle Titanik'ten biraz travmatize olarak çıktı" dedi.
Öte yandan Cameron, Winslet'ın çekincelerine rağmen "İkimiz de zaman içinde yeniden birlikte çalışmaya, hayatlarımızın ve kariyerlerimizin bu noktasında diğerinin ne durumda olduğunu görmeye heveslendik" dedi.
Yönetmen, "Sette çok ön planda ve sorumluluk alan biri. Filmin yapımcısının o olduğuna yemin edebilirdiniz!" diye devam etti.
Titanik'in gösterime girmesinin ardından Winslet, Cameron'ın "sinirli" olduğunu söylemiş ve "Jim'le tekrar çalışmam için bana çok para ödemeniz gerekir" diye eklemişti.
Mare of Easttown yıldızı, çekimler sırasında Cameron'dan "gerçekten korktuğunu" da söylemişti.
Yakın zamanda verdiği bir röportajda ilk baştaki çekincelerine rağmen Cameron'la tekrar çalışmayı tercih etmesinden bahseden Winslet, yönetmenin "artık çok daha sakin" olduğunu açıklamıştı.
Radio Times'a yaptığı açıklamada, Winslet'in bu gözlemine katılıyor gibi görünen Cameron da bir zamanlardaki haline kıyasla "şimdi çok daha yumuşak" olduğunu söyledi.
Suyun Yolu (The Way of Water), Cameron'ın 2028'e kadar her iki yılda bir yayımlayacağı 4 Avatar devam filminden ilki.
Avatar: Suyun Yolu'nun ilk eleştirisi, filmin ön gösterimine katılan Guillermo del Toro'nun izniyle The Independent'ta yayımlandı.
Film, 16 Aralık'ta üç boyutlu olarak sinemalarda gösterime girecek.
 



İzleyiciler, sinema yazarlarının yerden yere vurduğu filmi övüyor

Meet Joe Black'te başroldeki Brad Pitt'e Kaya (The Rock) ve Gizemli Adam'la (Mystery Men) da tanınan Claire Forlani eşlik etmişti (Universal Pictures / Netflix)
Meet Joe Black'te başroldeki Brad Pitt'e Kaya (The Rock) ve Gizemli Adam'la (Mystery Men) da tanınan Claire Forlani eşlik etmişti (Universal Pictures / Netflix)
TT

İzleyiciler, sinema yazarlarının yerden yere vurduğu filmi övüyor

Meet Joe Black'te başroldeki Brad Pitt'e Kaya (The Rock) ve Gizemli Adam'la (Mystery Men) da tanınan Claire Forlani eşlik etmişti (Universal Pictures / Netflix)
Meet Joe Black'te başroldeki Brad Pitt'e Kaya (The Rock) ve Gizemli Adam'la (Mystery Men) da tanınan Claire Forlani eşlik etmişti (Universal Pictures / Netflix)

Netflix izleyicileri Brad Pitt ve Anthony Hopkins'in başrollerini paylaştığı drama için "gelmiş geçmiş en iyi film" dese de eleştirmenler aynı fikirde değil.

Kullanıcılar, Pitt'in klasikleşmiş yapımlarından Meet Joe Black'e övgüler yağdırıyor ve henüz filmi izlemeyenleri de bu duygusal hikayeyle tanışmaya davet ediyor.

27 yıllık film, Netflix'te yeniden keşfedildi 

Yayın devi, ilk olarak 1998'de vizyona giren filmin konusunu şöyle özetliyor:

Son derece zengin bir adam, kendisini almaya gelen ölüm meleğine bir teklifte bulunur: Birkaç gün daha yaşama karşılığında ölümlüler arasında geçireceği bir 'tatil'.

Netflix sayesinde yeniden keşfedilen film, sosyal medyada övgü dolu yorumlar alıyor. Hatta bazı hayranlar, yönetmen koltuğunda Martin Brest'in oturduğu romantik drama için "gelmiş geçmiş en iyi filmlerden biri" yorumunu yapıyor.

X'te bir kullanıcı şunları yazdı:

Meet Joe Black'i Netflix'te izledim, harika ve ilginç bir film. Özellikle o mahrem sahne... Öylesine incelikli ve estetik biçimde çekilmiş ki daha iyi nasıl anlatılırdı bilmiyorum. Gerçekten çok başarılı!

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'daki kullanıcı yorumları da benzer şekilde olumlu. 

Bir izleyici, "Eğlenceli bir film ve harika bir senaryo. Üstelik oyunculuklar da çok başarılı" yorumunu yaparken bir başkası, "Hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biri. Belki de bir numaram. İnanılmaz ve çok duygusal, her saniyesine bayıldım" dedi. 

Bir başka hayran ise ekledi: 

Tüm zamanların en sevdiğim 5 filminden biri!

"Sıkıcı sahneler zinciri"

Ancak sinema eleştirmenleri aynı fikirde değil. Common Sense Media'dan Brian Costello şu değerlendirmeyi yaptı:

Sıradışı bir fikir; kötü oyunculuk, kötü diyaloglar ve aşırı yavaş tempoyla daha da kötü hale geliyor.

Observer yazarı Phillip French ise filmi "biri bitmeden başlayan uzun, duygusal ve sıkıcı sahneler zinciri" diye niteleyerek, esprili ama acımasız bir yorumda bulundu: 

Ölüm gerçekten de üzerimizde hüküm sürüyor gibi...

CNN'den Paul Tatara ise filmi şu sözlerle yerden yere vurdu:

Bu filmi izlerken sanki üzerinizde ağırlık taşıyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz.

Independent Türkçe, Mirror, Irish Star, Rotten Tomatoes, CNN, Observer, Common Sense Media