ABD, İran rejimine yönelik yaptırımları sıkılaştıracak

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi bugün İran'ı kınayan bir kararı tartışıyor (AP)
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi bugün İran'ı kınayan bir kararı tartışıyor (AP)
TT

ABD, İran rejimine yönelik yaptırımları sıkılaştıracak

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi bugün İran'ı kınayan bir kararı tartışıyor (AP)
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi bugün İran'ı kınayan bir kararı tartışıyor (AP)

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi çarşamba günü (bugün) göstericilere İran rejimi tarafından yapılan baskıyı kınayarak, ABD yönetimini Tahran'a yönelik yaptırımları sıkılaştırmaya çağıran bir karar taslağını müzakere edecek.
Komite Başkanı Demokrat Senatör Bob Menendez’in ortaya koyduğu karar taslağı, iki partinin de geniş desteğiyle karşılandı. Taslak, İran halkının temel haklarını savunmak için mevcut gösterilere katılan ve İran rejimi tarafından işlenen insan hakları ihlallerini protesto etmek için hayatlarını riske atan İran halkının cesaret ve kararlılığına vurgu yapıyor. Ayrıca Mahsa Amini'nin (başörtüsünden dolayı ahlak polisi tarafından durdurulduktan sonra) öldürülmesini ve gösterilere katılan erkek, kadın ve çocuk göstericilere yönelik şiddeti kınıyor ve İran'ın güvenliğini sağlama çağrısında bulunuyor.
Karar taslağında İran güvenlik güçlerini protestocuların öldürülmesinden sorumlu tutan maddeler yer alıyor. Ayrıca taslağın içeriğinde, İran’da olayları gizlemek için yapılan internet kısıtlamalarını kırmak için kullanılabilecek alternatifler sunarak sistemi atlatmaya çalışan internet özgürlüğü programları destekleniyor ve internet kısıtlamasını aşmak için programlar geliştiren özel şirketlere övgüde bulunuluyor.
Milletvekilleri, ABD yönetiminin İran'daki ‘ahlak polisine’ yönelik son gösterilere ve yaptırımlara yanıt verme çabalarını desteklemekle birlikte aynı zamanda Beyaz Saray'ın bu konuda daha fazlasını yapabileceğini düşünüyorlar. Önerilen adımlar arasında, mevcut gösterileri şiddet kullanarak bastıran yetkililere ve gruplara insan haklarıyla ilgili acil yaptırımların uygulanması ilk sırada geliyor. Ayrıca bu adımlar arasında, yüz tanıma verilerini elde edip toplu gözetleme operasyonlarında kullanan ve başörtüsü takmayı dayatan İran rejimini engellemek için bir strateji geliştirmeye ek olarak İran'da İnternet hizmetini genişletmeyi amaçlayan çabaları ilerletmek için çalışmak da yer alıyor.
Sorunsuz geçmesi beklenen bu taslak, özel sektörü protestocuların ve aktivistlerin hükümet gözetimi ve baskısını aşmak amacıyla ihtiyaç duydukları araçlara sahip olmalarını sağlamak için Biden yönetimiyle birlikte çalışmaya çağırıyor. Uluslararası toplumun İranlı göstericileri destekleme çabalarını memnuniyetle karşılıyor.
Her iki partiden milletvekilleri, uluslararası toplumu, İran rejiminin barışçıl protestoculara yönelik şiddetini kınamaya ve insan hakları, ifade özgürlüğü ve toplanma hakkı ihlallerine dikkat çekmeye çağırırken bununla birlikte mevcut gösterileri bastırmaktan ve İran halkının haklarını ihlal etmekten sorumlu yetkililere ve gruplara insan haklarıyla ilgili yaptırımlar uygulamaya davet ettiler.



Yaklaşık bin İsrailli İran adına casusluk yapıyor

İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
TT

Yaklaşık bin İsrailli İran adına casusluk yapıyor

İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024

İsrail gazetesi Haaretz dün, çoğu Yahudi yaklaşık bin İsrail vatandaşının para karşılığı İran adına casusluk yapmayı kabul ettiğini ortaya çıkardı.

Şimdiye kadar tutuklanan casusların çoğunun güvenlik sırlarına erişimi olmamasına ve verdikleri zararın nispeten sınırlı olmasına rağmen, İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet (Şabak) halen endişeli.

İsrailli güvenlik uzmanı Yossi Melman'a göre istihbarat servislerinin yetkilileri başlangıçta ‘düşmanla iş birliği yapanların’ toplumun uç kesimlerinden olduğunu düşünüyordu, ancak son zamanlarda ‘sıradan ve ana akımdan’ olarak tanımlanabilecek çok sayıda İsraillinin İran'la savaş sırasında bile İranlılarla temas kurmaya başladığı anlaşıldı.

Şabak ve Adalet Bakanlığı verilerine göre sadece geçtiğimiz yıl, İran adına casusluk yapmayı kabul eden İsraillilerin karıştığı 25'ten fazla olay ortaya çıkarıldı ve 35'ten fazla ciddi iddianame hazırlandı.

Pratikte casusluk vakalarının sayısı 7 Ekim 2023'ten bu yana iki katına çıkarken yaklaşık bin İsrailli, çoğunlukla sosyal ağlar aracılığıyla İran’ın casusluk servisleri tarafından temasa geçirildi.

Şimdiye kadar İran adına casusluk yaptığı suçlamasıyla sadece bir kişi hüküm giydi. Aşkelonlu eski bir iş adamı olan 72 yaşındaki Moti Mamman 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Olaya karışanların geri kalanları ise halen yargılanmayı bekliyor. Bazıları ya İran tarafından gelen iletişim girişimlerini görmezden geldi ya da reddetti, bazıları ise yanıt verdi. Buna karşın Şabak müfettişleri bu kişileri erkenden tespit edip devam etmemeleri konusunda uyardı.

Öte yandan Haaretz’e göre bu kişilerin çok azı para ile kandırıldıktan sonra kendilerine verilen görevleri yerine getirdi.

Haaretz'in haberine göre Şabak, yaklaşık iki yıldır İranlı istihbarat servisleriyle irtibata geçmeyi kabul eden yüzlerce İsraillinin yanı sıra onlarla iş birliği yapmayı ve devlete ihanet etmeyi kabul edenleri de engellemek için mücadele ediyor. Şabak, şüphelileri engelleme ve tutuklama konusunda başarılı olsa da İsraillileri İran adına casusluk yapmaktan caydırma konusunda başarısız oldu. İşte bu nedenle Şabak ve Başbakanlık Ulusal Enformasyon Servisi, ‘Kolay Para, Yüksek Fiyat’ başlıklı daha önce eşi ve benzeri görülmemiş ve istisnai bir ulusal propaganda kampanyası başlatmaya karar verdi.

Kampanya, bir asker hakkında başka bir ülkenin ajanıyla irtibat kurma ve düşmana bilgi sağlama suçlarından dava açılmasından bir gün sonra başlatıldı. Söz konusu asker, önceden bilgi sahibi olarak savaş sırasında İranlı kuruluşlarla bağlantı kurmuş ve bir miktar para karşılığında roketleri engelleme, Demir Kubbe bataryaları ve İran roketlerinin iniş yerleri hakkında bilgi aktarmıştı.

Melman'a göre İran'ın İsrail vatandaşlarını kendi adına casusluk yapmak üzere işe alması, son yıllarda endişe verici bir şekilde genişlemiş, muvazzaf ve yedek askerler de dahil olmak üzere çeşitli dini, etnik ve yaş gruplarından İsrail toplumunun geniş kesimlerini kapsar hale geldi.

Melman, İsrail tarihinde Sovyetler Birliği lehine ideolojik olarak motive edilen önceki casusluk vakalarından farklı olarak, olaya karışanların çoğunun ortak paydasının işin maddi karşılığı olduğunu söyledi. Bu değişimin İsrail toplumundaki değerler krizini ve toplumsal dayanışmadaki çöküşü yansıttığını belirten Melman, bu durumun yetkilileri ‘Kolay Para, Yüksek Fiyat’ başlıklı bir medya farkındalık kampanyası başlatmaya ittiğini söyledi.

Devlete ve kurumlarına karşı artan güvensizlik duygusunun ve caydırıcılık eksikliğinin bu olgunun daha da şiddetlenmesine katkıda bulunduğunu ifade eden Melman, bu durumu temel toplumsal değerlere bağlılığın azaldığının tehlikeli bir göstergesi olarak nitelendirdi.