Riyad, Çin'in Körfez ve Arap ülkeleriyle ekonomik ilişkilerini genişletmesinin önünü açıyor

Riyad, Çin'in Körfez ve Arap ülkeleriyle ekonomik ilişkilerini genişletmesinin önünü açıyor
TT

Riyad, Çin'in Körfez ve Arap ülkeleriyle ekonomik ilişkilerini genişletmesinin önünü açıyor

Riyad, Çin'in Körfez ve Arap ülkeleriyle ekonomik ilişkilerini genişletmesinin önünü açıyor

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Kral Selman bin Abdulaziz’in daveti üzerine bugün başlayacak ve 9 Aralık’a kadar sürecek Suudi Arabistan’ı ziyareti gerçekleştirecek. Ziyaret, Suudi iş sektörü ve genel olarak Körfez ve Arap ülkelerinin, ki taraf arasında daha yüksek düzeyde bir ekonomik, ticari ve yatırım iş birliğinin önünü açacak.
Cinping’in ziyareti, Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi ülkeleri ile Çin ile Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerin derinliğinin bir teyidi niteliğinde. Çin Devlet Başkanı, Suudi Arabistan ziyareti sırasında Riyad’da düzenlenecek olan Arap-Çin, Körfez-Çin ve Suudi Arabistan-Çin zirvelerine katılım sağlayacak. Körfez Arap Devletleri ve Arap ülkeleri İşbirliği Konseyi ülkelerinin liderlerinin katılımıyla düzenlenecek zirvelerde tüm alanlarda ortak ilişkileri geliştirmenin yollarının yanı sıra ekonomik ve kalkınma işbirliği perspektifleri tartışılacak.
Tüm gözlerin son derece karmaşık jeopolitik koşullarda Suudi Arabistan liderliğinde Çin ile Körfez ve Arapları bir araya getiren ilk niteliksel zirveye ev sahipliği yapacağı Riyad'a çevrildiği bir zamanda Çin’in Riyad Büyükelçisi Chen Weiqing, ülkesinin kapsamlı stratejik ortaklığı daha da derinleştirmek için Riyad ile ortak çaba göstermeye istekli olduğunu söyledi.
Suudi Arabistan’daki iş sektörleri, Riyad’da düzenlenecek zirveleri beklerken uzmanlar, iki zirvenin özelde Suudi Arabistan ile Çin, genelde ise Çin ile Arap ülkeleri arasındaki ekonomik, ticari ve yatırım ortaklığını geliştireceğini düşünüyor. Uzmanlar, zirvelerin Riyad ve Pekin arasındaki iş birliği stratejisinin yanı sıra Rusya-Ukrayna savaşının ürettiği jeopolitik koşullar ve kutuplaşmalar ışığında, küresel ekonomilerin karşı karşıya olduğu zorluklarla yüzleşmede Arap ve Körfez dünyasını ekonomik ufuklara doğru yönlendireceği düşünüyor.
Diğer yandan Körfez Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Abdulaziz bin Osman, iki ülke arasındaki ticari alışverişin artması ve çeşitli alanlarda artan işbirliği göz önüne alındığında Pekin ve Riyad arasındaki ilişkini büyük önem taşıdığını belirterek, bunun Kasım 1985’te başlayan ve hali hazırda devam eden iyi ilişkileri doğruladığını söyledi.
Konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Osman, “Suudi-Çin ilişkilerindeki niteliksel dev sıçrama, Kral Selman bin Abdulaziz'in 2017'de Çin'e yaptığı ziyaretin ardından geldi. Bu ziyaretin meyvelerinden biri de 65 milyar dolarlık işbirliği anlaşmalarının imzalanması oldu. Bunun 39 milyar doları Suudi Arabistan’ın Çin’e yaptığı ihracat değeri” şeklinde konuştu.
Osman’a göre, Suudi Arabistan ile Çin arasındaki ekonomik ilişkilerin önemi, iki ülkenin siyasi ve ekonomik durumundan kaynaklanıyor. Her iki ülkenin de G20’ye üye olduğuna dikkat çeken Osman, Suudi Arabistan’ın  ilk ekonomik ortağının ABD’den sonra dünyanın en büyük ikinci büyük ekonomisine sahip olan Çin olduğunu vurguladı. Ayrıca, Riyad ile Pekin arasındaki ticaret alışverişinin önemini artıran şeyin her yıl yüzde 9 oranında artan Suudi petrol ihracatı olduğunu kaydetti.
Çin’in, günde 1,86 milyon varil Suudi petrolü ithal ettiğine değinen Osman, Pekin’in 160 milyar doları aşan değeriyle Körfez İşbirliği Konseyi ülkeleriyle ticaret alışverişinde ilk ortak olduğunu söyledi. Ayrıca, bu ilişkilerin, uluslararası ekonomik ortaklıkları çeşitlendirmeyi ve ileri sanayileri yerelleştirmeyi amaçlayan 2030 Vizyonu uygulaması çerçevesinde geldiğine işaret etti.
Açıklamasında, Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu’nun iki ülke arasındaki işbirliği, ekonomik tabanın genişletilmesini, gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesini ve özel sektörün gayri safi yurtiçi hasılaya katkısının artmasını sağlayacağına atıfta bulunan Osman, pek çok çetrefilli dosyayla ilgili olarak küresel gerilimi ve gerginliği azaltmayı amaçlayan birçok dosya üzerinde Körfez-Çin mutabakatının olduğuna işaret etti.
Diğer yandan, Suudi Arabistan Şura Konseyi üyesi Fazıl bin Suud, Cinping’in Suudi Arabistan ziyaretinin iki ülke arasındaki ekonomik, yatırım ve ticari ortaklığın güçlendirilmesine katkı sağlayacağını dile getirerek, ülkesinin Doğu ile Batı arasındaki stratejik ilişkilerinde, kendi çıkarlarına ve stratejik ortaklarının çıkarlarına ulaşacak şekilde optimal dengeyi sağlamaya çalıştığına değindi.
Suudi-Çin zirvesinin, Ortadoğu bölgesini daha güvenli ve istikrarlı hale getiresinin yanı sıra Doğu ile Batı arasında daha yakın ekonomik ilişkilerin yolunu açacağını söyleyen Suud, ekonomin kalkınmanın güvenlik ve istikrarı arttırmanın en temel nokta olduğunu söyledi. Şura Konseyi üyesi, Suudi liderliğinin, Körfez ve Arap ülkeleriyle siyasi, güvenlik ve ekonomik çabaları koordine edebildiğini, Riyad'ı kalkınma, güvenlik ve istikrarı sağlamayı amaçlayan uluslararası zirvelerin başkenti yaptığını vurguladı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Suud, Suudi-Çin hamlesinin, süreyi kısaltmayı ve karşılıklı çıkarlara dayalı bir ortaklık kurmayı başardığını söyleyerek,  Suudi Arabistan’ın, Çin'in bölgedeki en büyük ekonomik ortaklarıyla ilişkilerini güçlendirmeye, petrol ve doğal kaynak payını güvence altına almaya ve özellikle endüstriyel, sivil ve teknik kalkınma üzerindeki derinliğini ve etkisini artırmaya çalıştığını aktardı.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ekosistemi korumak ve sürdürülebilir mavi ekonomiye geçişi desteklemek için Kızıldeniz'in Sürdürülebilirliği Ulusal Stratejisi’ni başlattı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ekosistemi korumak ve sürdürülebilir mavi ekonomiye geçişi desteklemek için Kızıldeniz'in Sürdürülebilirliği Ulusal Stratejisi’ni başlattı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, 2030 Vizyonu'nun hedefleri, araştırma, geliştirme ve inovasyon sektörü için daha önce başlatılan ulusal öncelikler, çevresel sürdürülebilirlik ve temel ihtiyaçlar doğrultusunda Kızıldeniz ekosistemini korumayı, sürdürülebilirliği için iş birliği çerçevelerini geliştirmeyi ve sürdürülebilir bir mavi ekonomiye geçişi desteklemeyi amaçlayan Kızıldeniz’in Sürdürülebilirliği Ulusal Stratejisi’ni başlattı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman şunları söyledi: “Suudi Arabistan ekonomik, coğrafi ve kültürel potansiyelini ortaya çıkarmaya, sürdürülebilirlik ve çevrenin korunması alanlarındaki öncü çabalarını sürdürmeye devam ediyor. Bu strateji sayesinde Krallık, mavi ekonominin konumunu ekonomisinin önemli bir ayağı olarak güçlendirmekte ve Kızıldeniz bölgesinin mavi ekonominin en iyi uygulamaları için bir referans haline gelmesini ve Krallığın mavi ekonomide araştırma, geliştirme ve inovasyonda küresel bir lider olmasını arzulamaktadır. Krallık, Kızıldeniz için sürdürülebilir bir geleceğe olan bağlılığını teyit etmekte ve Kızıldeniz kıyı şeridimizi, doğamızı ve ona bağımlı toplulukları korumak için herkesin iş birliğini dört gözle beklemektedir.”

Kızıldeniz, 186 bin kilometrekarelik doğal alanı, bin 800 kilometrelik kıyı şeridi, dünyanın dördüncü büyük mercan resifi, dünyadaki mercan resiflerinin yüzde 6,2'sine ev sahipliği yapması ve yüzlerce adadan oluşan takımadaları ile Suudi Arabistan’ın en eşsiz ve biyolojik çeşitliliğe sahip bölgelerinden biridir.

Kızıldeniz’in Sürdürülebilirliği Ulusal Stratejisi, Kızıldeniz'in doğal hazinelerinin nasıl korunacağını ve canlandırılacağını ana hatlarıyla ortaya koyan kapsamlı bir ulusal çerçeve oluşturarak vatandaşların, bölge sakinlerinin ve ziyaretçilerin bu hazinelerden faydalanabilmesini ve gelecek nesiller boyunca bu hazinelerin sürdürülebilirliğini sağlamayı amaçlıyor.

Strateji, doğal çevrenin korunmasının bölgenin ekonomik potansiyelini nasıl ortaya çıkarabileceğini ve mavi ekonomiye geçişi nasıl başlatabileceğini, ekoturizm, balıkçılık, yenilenebilir enerji, denizcilik ve sanayi dahil olmak üzere çeşitli denizcilik sektörlerinde yenilikçi şirketler için yatırım fırsatları yaratabileceğini ana hatlarıyla ortaya koyuyor.

Ulusal ekonomiyi desteklemek amacıyla strateji, 2030 yılına kadar deniz ve kıyı koruma alanlarının kapsamını yüzde 3'ten yüzde 30'a çıkarmayı, yenilenebilir enerjinin hedef enerji karışımının yüzde 50'sine ulaşmasını desteklemeyi, mavi ekonomi faaliyetleriyle ilgili binlerce iş yaratmayı ve Suudi Arabistan’ın kıyı bölgelerindeki turizm projelerine yaptığı yatırımları korumayı ve böylece gayrisafi yurt içi hasılanın artmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Çevresel sürdürülebilirlik, ekonomik kalkınma, sosyal kalkınma, emniyet ve güvenlik, yönetişim ve işbirliği olmak üzere 5 hedefe dayanan strateji, Suudi Arabistan’ın mavi ekonomi ve ilgili faaliyetlerdeki hedeflerini gerçekleştirmek üzere geliştirilen 48 özel girişimi içeriyor.

Stratejinin duyurulması, bugün dünyanın karşı karşıya olduğu çevre ve iklim sorunları ışığında doğal kaynakların korunmasında Suudi Arabistan’ın oynadığı önemli rolü ortaya koymakta ve ekonomik büyüme ile çevresel sürdürülebilirliği birleştiren yeni bir yol çizmektedir.