Cezayir’in batısındaki en büyük şehir olan Vahran’da Afrika Birliği Barış ve Güvenlik Konseyi gözetimde kıta ülkelerindeki iç krizleri, terör tehditlerini, silah ve uyuşturucu ticaretini ele almak amacıyla düzenlenen Afrika’da barış ve güvenlik konulu üst düzey toplantının çalışmaları başlıyor.
Toplantı bakanlar düzeyinde
Şarku’l Avsat’ın Cezayir Haber Ajansı’ndan (APS) aktardığı habere göre, toplantının Afrika Birliği Barış ve Güvenlik Konseyi’ne üye devletlerin ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Afrikalı üyelerinin yanı sıra Afrika kurumlarının ve BM’nin uzmanları ve yüksek temsilcilerinin katılımıyla, özellikle bakanlar düzeyinde yapılacağını duyurdu.
Toplantı, Afrika Birliği Barış ve Güvenlik Konseyi ile BMGK’nin Afrikalı üyeleri arasında, özellikle de Afrika’nın ortak pozisyonları ve çıkarlarını savunma konusunda görevlerinin yerine getirilmesine ilişkin iş birliği ve koordinasyonu geliştirmeyi amaçlıyor.
Aynı şekilde toplantıda silahsızlanma yoluyla Afrika’daki çatışmaların sonlandırılmasını, yasadışı küçük ve hafif silahların satışının kontrol edilmesinin ve yaptırımların uygulanmasına ilişkin konuların yanı sıra terör içerikli radikalizm ele alınacak.
Vahran, geçen yılın sonunda da aynı toplantıya ev sahipliği yaptı. O dönemde Afrika hükümetlerini, özellikle de Büyük Sahra Çölü’nün güneyindeki Sahel bölgesini rahatsız eden aynı güvenlik sorunları masaya yatırılmıştı. Cezayir, kahverengi kıtada barış ve güvenlik konulu Afrika toplantılarının kendi topraklarında düzenlenmesinin, Afrika Birliği’nin barış ve güvenlik alanındaki faaliyetlerini ve kıta ülkelerinin ortak tutum geliştirmeye yönelik amansız çabasını desteklemek için’ kendi adına sağlam ve sürekli bir taahhüdü yansıttığını belirtiyor.
APS’ye göre toplantının hedefleri, (Afrikalı kardeşleriyle koordinasyon içinde ve Afrika Birliği kurucu anlaşması ve Birleşmiş Milletler tüzüğünün amaç ve ilkelerine tam bağlılık çerçevesinde) Cezayir’in 2024- 2025 döneminde BMGK üyeliğine adaylığı yoluyla Afrika ülkeleri adına tüm gücüyle savunmaya çalıştığı ana konuları temsil ediyor.
Güvenlik uzmanlarına göre toplantıda, Mali’de 30 yıldır devam eden güvenlik krizi de ele alınacak.
Söz konusu kriz, radikalizm yanlısı grupların, Burkina Faso gibi komşu ülkelere saldırılar düzenlemek için bir platform olarak kullandıkları Mali’de bir üs kurmalarına ve faaliyetlerini Libya’ya kaydırmalarına olanak sağladı. Uzmanların belirttiğine göre Libya krizi de toplantının gündeminde yer alacak.
Cezayir hükümeti, Mali hükümeti ile silahlı karayolu örgütleri arasında arabuluculuk yapıyor. İki taraf, aralarındaki silahlı çatışmayı sona erdirmek için 2015 yılında Cezayir’de bir anlaşma imzalamıştı. Ancak aralarındaki güven eksikliği nedeniyle anlaşmanın sahadaki uygulaması sekteye uğradı.
Libya konusunda ise Cezayir, seçimler konusundaki ‘tecrübesini’ çatışma taraflarına sunarken, ülkedeki meşru kurumların doğduğu ‘fonu yönetme’ çağrısında bulundu.
Cezayir halkı, silahların ve savaşçıların, 900 km uzunluğundaki doğu komşusuyla ortak sınırlarına yönlendirilmesi nedeniyle Libya’nın 10 yıldır bocaladığı çalkantılardan yoğun bir şekilde etkilendiklerini belirtiyor.
Öte yandan Cezayir Genelkurmay Başkanı Korgeneral Said Şangariha, geçen pazartesi günü Vahran’da bir askeri tesiste, ülkesinin bağımsızlık mücadelesinden galip çıktığını belirtti. Şangariha, “Aynı şekilde Cezayir, terörle mücadeleden destekli bir şekilde ayrıldı. Tüm bunlar, bir başka savaş yürütmek için değer vermemiz, zeka ve anlayış kullanmamız gereken ve öncekiler kadar önemli olan elimizdeki bir silahtan başka bir şey değildir. Bu, çalkantılı bir dünyada kimliğimizi koruma ve kendimizi kanıtlama mücadelesidir” dedi.
Şangariha ayrıca, “Düşman (kim olduğundan bahsetmedi), kendi kontrolünü dayatmayı kolaylaştırmak amacıyla halkın iradesini felç etmek ve geri kalmışlık faktörlerini sürdürmek için gizli ve kötü niyetli yöntemler kullanıyor. Serveti ve yetenekleri yağmalama süreci devam ediyor. Bu durum, bu savaşların arka planını ve boyutlarını anlamayı, bunlarla yüzleşmek için gerekli tedbirleri alarak yöntemlerini ve araçlarını tanımlamayı gerektirmektedir” ifadelerini kullandı.