Lübnan Kuvvetleri ve Özgür Yurtsever Hareket arasındaki yakınlaşma öfkeye neden oluyor

Özgür Yurtsever Hareket milletvekilleri kabine toplantısını boykot etti. (EPA)
Özgür Yurtsever Hareket milletvekilleri kabine toplantısını boykot etti. (EPA)
TT

Lübnan Kuvvetleri ve Özgür Yurtsever Hareket arasındaki yakınlaşma öfkeye neden oluyor

Özgür Yurtsever Hareket milletvekilleri kabine toplantısını boykot etti. (EPA)
Özgür Yurtsever Hareket milletvekilleri kabine toplantısını boykot etti. (EPA)

Lübnan’da cumhurbaşkanlığı koltuğuna ilişkin belirsizlik sürerken Özgür Yurtsever Hareket ve Lübnan Kuvvetleri Partisi’nin Bakanlar Kurulu oturumuna ilişkin yakınlaşması müttefiklerinin tepkisine neden oldu. Cumhurbaşkanı seçimine öncelik verilmesi gerektiği gerekçesiyle cumhurbaşkanlığına ilişkin oturumun anayasaya uygunluğu hakkındaki tartışma şiddetlendi. Bu durum, Özgür Vatansever ile Şii ikilisi arasındaki anlaşmazlığın artmasıyla sınırlı kalmadı, tek ittifak içindeki mevzilerin dağılmasına da kapı araladı.
Şarku’l Avsat’ın muhalif kaynaklardan edindiği bilgilere göre taraflar, Lübnan Kuvvetleri’nin cumhurbaşkanlığı koltuğunun boşalması ortasında anayasal olmadığı gerekçesiyle Bakanlar Kurulu oturumunun düzenlenmesini reddetmesinin nedenlerini sorgulamaya başladı. Lübnan Kuvvetleri’nin bu tavrı, Özgür Yurtsever Hareket Başkanı milletvekili Cibran Basil’in tavrı ile de uzaktan da olsa uyumlu. Öyle ki Yurtsever Hareket, Marada Akımı lideri eski milletvekili Süleyman Franciye ile hesaplaşmak için Franciye’nin Şii İkili’nin cumhurbaşkanı adayı olarak sunulacağı söz konusu oturumdan yararlanıyor.
Muhalefetteki kaynaklar, Bakanlar Kurulu oturumunun toplanmasını reddeden Lübnan Kuvvetleri’nin tavrının, ilgi odağı dışında kalan bazı müttefiklerinin harekete geçmesini gerektirdiğini aktardılar. Kaynaklar ayrıca Basil’in oturumun düzenlenmesini reddeden tavrıyla uyumlu olmasının nedenlerinin de soru işaretleri oluşturduğuna dikat çektiler.
Kaynaklar, Lübnan Kuvvetleri Partisi ile Basil arasındaki yakınlaşmaya itiraz ettiklerini belirttikleri açıklamalarında “Çünkü savaşın sonunda kazanan yalnızca Basil olacaktır. Özellikle çatışma neredeyse mezhepsel nitelikte olduğu için, tüm olumsuz sonuçlarla geri dönecektir” ifadesini kullandılar.
Aynı kaynaklar, cumhurbaşkanının seçilmesine yönelik meclis oturumlarına katılmaktan hiçbir zaman kaçınmayan ‘Lübnan Kuvvetleri Partisi’ ile seçimlerin ikinci turunun yapılmasını engelleyen ‘Özgür Yurtsever Hareket’in geçici de olsa bir arada bulunmasının mümkün olmadığın görüşündeydi. Özgür Yurtsever’in yaklaşımının ülkeyi daha fazla tıkanıklığa sürüklemek olduğunu belirten kaynaklar, bu durumun Kuvvetler Partisi’nin tavrından farklı olarak üç önemli bakanlığın elde edilmesini sağlayan olumsuz bir adımı yansıttığını dile getirdiler.
Muhalefet kaynakları, muhalefet içerisinde Bakanlar Kurulu’nun toplanmasına ilişkin anlaşmazlığın, milletvekili Mişel Muavvad’ın adaylığına verilen desteğe olumsuz yansıyacağını aktardılar. Diğer yandan bazı bağımsız milletvekillerinin de Kuvvetler ve Özgür Yurtsever arasındaki olağanüstü ve geçici uyumdan yana olmadıklarını vurguladılar.
Muhalefetin Bakanlar Kurulu oturumuna ilişkin tavrındaki bölünme, Özgür Yurtsever’in Şii İkili’ye karşı yürüttüğü organize kampanya ortasında, uyuşmazlık ekseni içinde kendine daha da arttı. Ayrıca Şubat 2006’da Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ile Özgür Yurtsever Hareket’in kurucusu eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn arasında imzalanan Mar Mikhael Anlaşması’nı yeniden gözden geçirme gerekliliği gibi bazı taleplere de kapı araladı.
Özgür Yurtsever Hareket, Şii İkili’ye ve onun aracılığıyla Süleyman Franciye’ye karşı yürüttüğü kampanyada ileri giderek, müttefiki Hizbullah’a da ‘Özgür Yurtsever’in cumhurbaşkanı seçmenin zorunlu yolu’ olduğu yönünde bir mesaj iletti.
Ancak bir muhalefet kaynağına göre Hizbullah’ın, müttefikini yatıştırmak için uzun vadeli bir politika izlediğine inananlar var.
Kaynak, muhalefet ekseninde Özgür Yurtsever’in Hizbullah’a yönelik hamlelerinin Hizbullah’ın Franciye’nin desteğine olan bağlılığını artıracağına dikkat çekti.
Basil’in şu an eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın siyasi mirasının devamlılığını sağlamak için son mücadelesini verdiğini belirten kaynak, Franciye’ye karşı savaşın siyasi kartların yeniden karılmasına yol açmayacağını vurguladı.



Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kentinde ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle ilk yardım

Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
TT

Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kentinde ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle ilk yardım

Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)

Sudan'ın batısındaki el-Faşir kentinde yaşayan 8 yaşındaki Muhammed, kolu şarapnel parçalarıyla delik deşik olmasına rağmen tedavi edilebildiği için şanslı kişilerden biri. Diğer savaş yaralıları ise kentin kuşatılmış olması ve tıbbi ekipman eksikliği nedeniyle tedavisi zor olan daha ciddi yaralanmalardan mustarip.

İki yıldır orduya karşı savaşan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) geçtiğimiz hafta, sağlık sisteminin de çöktüğü Kuzey Darfur'un başkenti ve çevresinde kanlı bir saldırı başlattı. HDK'nin geniş Darfur bölgesinin başkentine yönelik tekrarlanan saldırıları sivillerin her türlü hareketini riskli hale getirdi. Ayrıca tüm sağlık tesisleri bombalandı ya da saldırıya uğradı.

cdfrgt
Hartum Uluslararası Havalimanı'nda hasarlı bir uçak (AFP)

Muhammed'in babası 27 yaşındaki İsa Said, bölgedeki iletişim tamamen kesildiği için Starlink aracılığıyla AFP'ye yaptığı açıklamada, “Eski bir hemşire olan komşumuzun yardımıyla kanamayı durdurduk, ancak Muhammed’in eli şişti ve ağrı nedeniyle geceleri uyuyamıyor” dedi.

Mayıs 2024'ten bu yana HDK tarafından kuşatma altında bulunan el-Faşir'in diğer sakinleri gibi İsa da oğlunu hiçbir hastanenin acil servisine götüremiyor. Bu hafta el-Faşir'e kaçan insani yardım koordinatörü Muhammed, yüzlerce yaralının şu anda şehirde mahsur kaldığını bildirdi.

Tedavi için şifalı bitkiler

Muhammed, HDK'nin el-Faşir'in 15 kilometre güneyindeki Zemzem Kampı’na düzenlediği ölümcül saldırı sırasında kalçasından vuruldu. Güvenlik nedeniyle tam adını açıklamaktan kaçınan Muhammed, “İnsanlar evlerinde özel olarak tedavi görüyor” dedi.

İnsani yardım kaynaklarına göre yüz binlerce insan Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kıtlık yaşandığı ilan edilen Zemzem Kampı’ndan kaçarak el-Faşir şehrine sığındı.

El-Faşir'de insanlar, ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle, kurşun ve mermi parçalarından kaynaklanan yanık ve yaraları tedavi etmeye ve ilk yardım sağlamaya çalışıyor.

29 yaşındaki Muhammed Ebkar, bacağından vurulduğunda ailesi için su getirmeye çalıştığını anlattı. Ebkar, “Komşularım beni evin içine taşıdı. Yine komşularım, vücudumdaki kırıkları tedavi etmesi için tahta ve bez parçaları kullanarak atel tedavisi yapan diğer komşumuzu aradı. Sorun şu ki, kırık tedavi edilse bile kurşun halen bacağımda” ifadelerini kullandı.

Muhammed, şehirde tıbbi malzeme son derece sınırlı olsa da, parası olsaydı gazlı bez veya ağrı kesici almak için birini göndermenin mümkün olabileceğini, ancak genellikle malzeme bulunmadığını, bu nedenle tedavinin mevcut imkanlarla yapıldığını söyledi.

Dezenfektan olarak tuz

Birleşmiş Milletler (BM) pazartesi günü, HDK’nin el-Faşir ve çevresindeki göçmen kamplarına yönelik son saldırılarında 400'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'na (UNICEF) göre en az 825 bin çocuk dünyadaki cehennemde sıkışıp kaldı. UNICEF, el-Faşir’i kuşatmış olan HDK tarafından gerçekleştirilecek geniş çaplı bir saldırının yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini kaydetti.

dfgrthy
El-Faşir'deki insani durum felaket boyutuna ulaştı. (Arşiv – Şarku’l Avsat)

11 ay süren kuşatma ve iki yıl süren savaşın ardından el-Faşir sakinlerinin çoğu, bombardımandan korunmak için genellikle aceleyle çukurlar kazıp üzerlerini kum torbalarıyla örterek doğaçlama barınaklar inşa etti.

Çarşamba günü Hana Hamad'ın evine isabet eden bir top mermisi kocasını karnından yaraladı. AFP'ye konuşan 34 yaşındaki kadın, “Komşumuzun yardımıyla kanamayı durdurmaya ve yarayı antiseptik olarak sofra tuzuyla tedavi etmeye çalıştık. Ama ertesi sabah kocam öldü” dedi.

Yatalak olan bir başka hasta ise ‘insanları kurtarabilecek herkesin acil müdahalede bulunması’ çağrısında bulundu.

Sınır Tanımayan Doktorlar, insani yardım çağrısında bulundu. Misyon Başkanı Rasmani Kabore, “El-Faşir'e giden yollar kapalı. Ne olursa olsun orada mahsur kalarak açlık çeken bir milyon insana gıda ve ilaç ulaştırmak için hava operasyonları başlatılmalıdır” şeklinde konuştu.