Almanya, yönetimi ele geçirmeyi planlayan aşırı sağcı grubu çökertti

Alman memurlar Reich Vatandaşları bünyesindeki aşırı sağcı bir gruba yönelik baskınlar kapsamında Frankfurt’ta bir adamı gözaltına alıyor (Reuters)
Alman memurlar Reich Vatandaşları bünyesindeki aşırı sağcı bir gruba yönelik baskınlar kapsamında Frankfurt’ta bir adamı gözaltına alıyor (Reuters)
TT

Almanya, yönetimi ele geçirmeyi planlayan aşırı sağcı grubu çökertti

Alman memurlar Reich Vatandaşları bünyesindeki aşırı sağcı bir gruba yönelik baskınlar kapsamında Frankfurt’ta bir adamı gözaltına alıyor (Reuters)
Alman memurlar Reich Vatandaşları bünyesindeki aşırı sağcı bir gruba yönelik baskınlar kapsamında Frankfurt’ta bir adamı gözaltına alıyor (Reuters)

Alman makamları, aşırı sağcı bir grubun gerçekleştirmeyi hedeflediği ülkenin en büyük terör planlarından birini ortaya çıkardı. Grubun üyeleri arasında Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) eski milletvekili ve en az 1 eski ordu personeli bulunuyor.
Alman Federal Savcılığı’nın açıklamasına göre, Alman polisi ülke yönetimine darbe yapmaya hazırlanan aşırı sağcı grubun 25 üyesini gözaltına aldı. Operasyon düzenlenen grubun Kasım 2021’de kurulduğu ve Berlin’deki Parlamento’nun alt kanadı Bundestag binasına yönelik eylem planladıkları bildirildi. Grubun üyeleri “Reich Vatandaşları” isimli aşırı sağcı örgüte mensup. Bu örgüt, Alman yasalarını ve devletin egemenliğini tanımayı reddediyor. Örgüt mensupları polis ve diğer Alman makamlarının emir ve talimatlarına uymayı reddediyor.
Yaklaşık 3 bin özel kuvvet polisin Almanya’nın batısındaki çeşitli eyaletlerde düzenlediği şafak operasyonlar kapsamında 52 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Sabah saat 06.00’da başlayan baskınlar sırasında 25 kişi gözaltına alınırken, 137 noktada arama faaliyetleri gerçekleştirildi. Hakkında gözaltı kararı bulunan isimler arasında Almanya için Alternatif Partisi’nin eski milletvekili Birgit Malzac-Winkemann da bulunuyordu. Birgit 2015 yılında Suriyeli mülteci krizinin ardından meclise girmeyi başarmıştı. 2017-2021 arasında milletvekilliği yapan Winkemann parti içinde aşırı kanadı temsil ediyor. Winkemann milletvekilliğinin sona ermesinin ardından Berlin Bölge Mahkemesi’nde yargıç olarak göreve başladı. Die Welt’in haberine göre, Berlin Eyaleti Adalet Senatörü Lena Kreck Haziran’da Winkemann’ın yasalara ve anayasal kurumlara bağlılığı hakkındaki şüpheleri nedeniyle onun görevden alınmasını talep etti ancak bu talebi reddedildi. Operasyon yapılan grupta Winkemann’ın hangi rolü üstlendiği henüz bilinmiyor.
Gözaltına alınanların isimlerine yer verilen Savcılığın açıklamasına göre, baskınlar sırasında ayrıca Almanya’nın soylu ailelerinden birine mensup olan 13. Heinrich de bulunuyor. Die Welt’in haberinde, 13. Heinrich 1918 yılına kadar modern doğu Thüringen eyaletini yöneten Reuss olarak bilinen eski bir soylu aileden geliyor. Ailenin Avusturya ve Thüringen’de malikaneleri bulunuyor. Die Welt’in aktardığına göre geçtiğimiz yıllarda görüşlerini kamuoyu önünde paylaşan Heinrich 2019’da İsviçre’nin Zürih kentindeki bir konferansta yaptığı konuşmada Almanya’nın bağımsız bir devlet olmadığını söyledi. Heinrich konuşmasında ayrıca ailesinin Almanya’nın bir bölümünü yönettiği yıllar ile bugün arasında kıyaslamalar yaparak, “Vatandaşlar mutlu bir hayat yaşıyorlardı. Çünkü yönetim esasları açıktı. Ortada doğru gitmeyen bir şey olduğunda kişi şikayet etmek için prense giderdi. Kuvvetler ayrılığı bir aldatmacadır. Almanya bağımlı bir devlet” ifadelerini kullandı.
Die Welt’e göre, ailesi 14 yıl önce Heinrich’i reddetti. Heinrich bireysel olarak Telegram kanalları üzerinden aşırı sağcı kesimlere yönelik mesajlar paylaşıyor. Reuss ailesi ve operasyon yapılan grubun üyeleri, Almanya genelindeki aşırı sağcı grupların benimsediği komplo teorilerine inanıyor.
Polisin gruba yönelik operasyonları Almanya’nın Bavaria, Baden-Württemberg, Saksonya, Aşağı Saksonya eyaletlerinde yoğunlaştı. Ayrıca Avusturya ve İtalya’daki ilgili mercilerle koordinasyon içinde bu iki ülkede de grupla bağlantılı kişilere baskın düzenlendi.
Almanya Federal Savcılığı’nın açıklamasına göre aşırı sağcı grup, “Almanya'daki mevcut devlet düzenini yıkmak ve yerine kendi devlet biçimlerini getirmeyi” planlıyordu.
Açıklamada, “Zanlıların amaçlarına ancak halkın temsilcilerine karşı askeri yollar ve güç kullanarak ulaşılabileceğinin farkında oldukları” ifade edildi. Savcılık ayrıca Reich Vatandaşları örgütünün “cinayet” işlemeyi tartıştıklarını ve örgütün askeri kanadının yönetimi “silah gücüyle” ele geçirme eylemini eleştirmesinin öngörüldüğünü kaydetti. Die Welt zanlıların koronavirüs salgını sürecinde aşı yapan ve aşı yapma çağrısında bulunan doktorları tehdit ettiğini yazdı.
Alman istihbaratı Reich Vatandaşları örgütünü 2016’dan beri izliyor ve devleti ve kurumlarını tanımaması sebebiyle örgütü devletin güvenliği için bir tehdit olarak nitelendiriyor. Alman istihbaratına göre ülke genelinde örgüt mensuplarının sayısı yaklaşık 21 bin. Bunların arasından yaklaşık bin kişi tehdit oluşturan aşırı sağcı kategorisinde değerlendiriliyor.



Hizbullah Tel Aviv'e yönelik füzeli saldırılarını yoğunlaştırdı

TT

Hizbullah Tel Aviv'e yönelik füzeli saldırılarını yoğunlaştırdı

Hizbullah Tel Aviv'e yönelik füzeli saldırılarını yoğunlaştırdı

Hizbullah, İsrail'in Beyrut'un şehir merkezindeki el-Basta bölgesinde gerçekleştirdiği katliama misilleme olarak Tel Aviv’in şehir merkezini hedef alarak sık sık tekrarlanan ‘Beyrut Tel Aviv'e karşı’ denklemini yeniden canlandırdı. İki taraf arasında Güney Lübnan'ın doğu kesiminde, İsrail ordusunun henüz kontrol altına alamadığı Hiyam beldesinde şiddetli çatışmalar yaşanırken çatışmalar batı kesiminde Şemaa ve Tayr Harfa beldeleri ekseninde yoğunlaştı.

axscdvfgr
Hizbullah askeri medyası tarafından dağıtılan ‘Beyrut Tel Aviv'e karşı’ denklemine dair bir fotoğraf

İsrail savaş uçakları dün öğleden sonra, tahliye uyarısının yapılmasının üzerinden yaklaşık bir saat geçmesinin ardından Beyrut'un güney banliyösündeki el-Kefaat bölgesine iki hava saldırısı düzenledi. Lübnan resmi haber ajansı NNA, el-Kefaat bölgesine düzenlenen iki saldırının Mehdi Okulları yakınlarındaki binalardan başlayarak Ammu el-Camus Caddesi’ne doğru devam eden geniş bir alanda büyük bir yıkıma neden olduğunu bildirdi. NNA, bölgede havayı yoğun duman bulutlarının kapladığını ve bölgeden kötü kokuların yayıldığını aktardı.

Hiyam’daki operasyon hız kazandı

İsrail'in Hiyam'a yönelik kara harekâtı, İsrail'in hava saldırıları ve bombardımanları arasında hız kazanırken, Lübnan’ın güneydeki köyleri hedef alan bombardımanlar da devam ediyor. İsrail’in tüm bu saldırıları, daha fazla insanın ölmesine ve yaralanmasına neden oluyor.

Hiyam beldesinin İsrail’in kara işgaline başlamasından bu yana en zor ve şiddetli gecelerden birine tanık olduğunu bildiren NNA’ya göre İsrail ordusu, ağır ateş altında beldeye girmeye devam ederken, çeşitli mahalleleri topçu bombardımanına tuttu. Savaş uçakları, mahallelerde ve mülklerde büyük yıkıma neden olan hava saldırıları düzenledi. Ayrıca evlere ve dükkanlara bubi tuzakları kurdu ve beldenin batı yakasındaki bir mahallenin tamamını havaya uçurdu.

Bu çatışmaların ardından bazı bölge sakinlerinin telefonları İsrail ordusu tarafından telesekreterler aracılığıyla arandı. Bu kişiler, mahallelerine bakan bölgelerde görünmemeleri konusunda uyarıldı ve çekim yapan herkesin hedef olarak kabul edileceği tehdidinde bulunuldu.

Deyr Mimas

İsrail ordusu Hiyam'a doğru geçtiği Deyr Mimas'ta, Mar Mimas Manastırı'nın altında birkaç bomba patlattı. İsrail savaş uçakları Deyr Mimas’ın çevresini saran vadiye ve dağlara, Şakif Kalesi'nin altına ve Litani Nehri kıyılarına baskın düzenledi. Deyr Mimas Belediye Başkanı George Nakad, İsrail ordusunun Kefer Kila tarafından el-Kulayaa ve Deyr Mimas arasında bulunan Lubya tepesine ulaştığını açıkladı. Belediye Başkanı’nın aktardığına göre beldede aralarında doğum yapmak üzere olan hamile bir kadının da bulunduğu yaklaşık 20 kişi bulunuyor ve kadının Beyrut'a nakledilmesi için Uluslararası Kızılhaç Örgütü ile temasa geçildi.

İsrail ordusu, Nebatiye'yi Mercayun'a bağlayan Hardali yoluna hava saldırısı düzenleyerek ve büyük bir çukur açarak araçların geçişini engellemişti.

Şemaa ve Tayr Harfa

Lübnan’ın batısına gelince NNA, direniş unsurları ve düşman İsrail arasındaki çatışmaların Şemaa ve Tayr Harfa beldeleri ekseninde hız kazandığını, düşmanın söz konusu beldeleri bombaladığını ve savaş alanı üzerinde keşif uçuşlarının yoğunlaştığını bildirdi.

NNA, Lübnan Risala İslami İzcilik Derneği’ne ve Hizbullah'ın İslam Sağlık Kurumu’na bağlı sivil savunma ekipleri, İsrail’in düzenlediği bombardıman sonucu yıkılan binaların molozlarını kaldırmak için büyük vinçlere ihtiyaç duyulduğunu ve mevcut araçların yetersiz olduğunu bildirdi.

Öğleden sonra Dahur el-Beyyade'de konuşlu bir İsrail tankının el-Beyyade, es-Siyad ve el-Mansuri’deki evleri bombaladığını ve el-Mansuri ovasını taradığını bildiren NNA, Dahur el-Beyyade'nin güney tarafında, Sur ve Nakura ovalarına hakim stratejik bir bölge olması nedeniyle beldeyi kuşatmak için el-Beyyade ana yoluna doğru ilerlemeye çalışan bir İsrail gücü ile direniş unsurları arasında çatışmalar yaşandığı aktardı. NNA, direniş unsurlarının düşman İsrail’e makineli tüfekler ve roketatarlarla ateş açtığını ve kayıplar verdirdiğini, bunun üzerine düşmanın el-Beyyade, es-Siyad ve el-Mansuri’deki evleri bombaladığını, ardından Hizbullah’ın el-Beyyade beldesinin doğu eteklerinde İsrail yapımı bir Merkava tankını imha ettiğini duyurdu.

Hizbullah’ın açıklamaları

Hizbullah ayrı ayrı yaptığı açıklamalarda düşman İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgelerine sızma girişimlerini püskürttüklerini, direniş unsurlarının Hiyam'ın doğusunda bir araya gelen İsrail güçlerini dört kez roketle hedef aldığını duyurdu. Hizbullah tarafından yapılan bir açıklamada, “Matula yerleşiminde toplanan İsrail güçleri roket yağmuruna tutuldu, ardından bir insansız hava aracı (İHA) filosu Matula yerleşiminde işgal için oluşturulan bir operasyon odasına hava saldırısı düzenledi ve hedeflerini tam isabetle vurdu” denildi.

Hizbullah ayrıca Kiryat Shmona yerleşim biriminde ve Manara yerleşim biriminde birimine İsrail güçlerinin toplandığı noktaları roketlerle hedef aldığını duyurdu.

Hizbullah'tan yapılan açıklamada, savaş uçaklarının Bekaa’nın batısındaki hava sahasında İsrail'e ait Hermes 450 tipi bir İHA'nın karadan havaya füzeyle hedef alınarak bölgeyi terk etmeye zorladığı bildirildi.

Beyrut katliamına misilleme

Hizbullah, İsrail'in Beyrut'un el-Basta mahallesindeki katliamına misilleme olarak Tel Aviv'in şehir merkezini roketlerle hedef aldı. Böylece Hizbullah'ın İsrail’e düzenlediği saldırı sayısı, dün öğleden sonra itibariyle 36'ya ulaştı.

xscdfvgb
Hizbullah roketlerinin isabet ettiği ve bir eve zarar verdiği bölgeyi inceleyen İsrail güvenlik güçleri (EPA)

Bir güvenlik kaynağı, Hizbullah'ın Tel Aviv'e düzenlediği saldırıların, daha önce Hizbullah'ın eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah tarafından açıklanan ve yeni Genel Sekreter Naim Kasım tarafından teyit edilen ‘Beyrut Tel Aviv'e karşı’ denkleminin yeniden canlandırıldığının bir işareti olduğunu söyledi. Kaynak, ağır darbeler alan Hizbullah'ın füze gücünün devam ettiğini kanıtlamaya ve İsrail savunma sistemlerini şaşırtmaya çalıştığına dikkati çekti.

250 adet roket

Öte yandan Hizbullah'ın İsrail'e attığı roketlerin sayısının önceki günlere kıyasla arttığı ve hedef aldığı alanın genişlediği görüldü. İsrail televizyonu Kanal 14, Hizbullah'ın dün İsrail'e 250'den fazla roket fırlattığını bildirdi. İsrail ordusu tarafından dün öğleden sonra yapılan açıklamada, Hizbullah'ın Lübnan'dan İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru yaklaşık 160 roket fırlattığı ve bunun sonucunda birkaç kişinin yaralanıp, bazı binaların ve araçların hasar gördüğü bildirildi.

Ben Gurion Havaalanı'nın kısa bir süre askıya alındığı bildirilirken, İsrail basını, ‘Lübnan topraklarından fırlatılan roketlerle ikinci kez hedef alınan Tel Aviv'de şiddetli patlamaların duyulduğunu’ aktardı. Nehariye, Akka ve Yukarı Celile'de roketlerin neden olduğu büyük patlamalar nedeniyle siren sesleri duyulurken, roketlerin Hayfa ve Nehariye'de hasara yol açtı.

İsrail basını, İsrail'in orta kesimlerinde Hizbullah tarafından atılan bir roketten fırlayan şarapnel parçaları nedeniyle beş kişinin yaralandığını bildirdi.

İsrail ordusu, kuzeyde ve orta kesimlerde sirenlerin çaldığını bildirdiği açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Pazar günü saat 15.00 itibariyle Lübnan'dan Hizbullah terör örgütü tarafından ateşlenen yaklaşık 160 roket İsrail topraklarına düştü.”

İsrail Kızıl Davud Yıldızı ise bir kişinin ağır yaralandığını bildirdi.

Hizbullah tarafından dün yapılan bir diğer açıklamalarda Tel Aviv kentindeki bir ‘askeri hedefin’ yakınlarındaki bir askeri istihbarat üssünü ve İsrail'in güneyindeki bir deniz üssünü vurduğunu duyurdu.

Lübnan Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada ise İsrail'in Lübnan'ın başkenti Beyrut'un şehir merkezine düzenlediği şiddetli hava saldırısında son bilançoya göre 29 kişi öldü, 66 kişi yaralandı.

Hizbullah bir başka açıklamasında, dün sabah Lübnan sınırına 150 kilometre uzaklıktaki Aşdod Deniz Üssü’ne ‘ilk kez bir İHA filosuyla hava saldırısı’ düzenlediğini, ayrıca ‘Tel Aviv’deki bir askeri hedefe, roketlerle ve İHA’larla karmaşık bir operasyon’ gerçekleştirdiğini bildirdi.

Hizbullah üçüncü bir açıklamada ise Lübnan-Filistin sınırından 110 kilometre uzaklıkta, Tel Aviv'in eteklerindeki 8200 askeri istihbarat biriminin karargahı olan Galilut Üssü’nü çok sayıda roketle hedef aldığını belirtti.

Hizbullah ayrıca Palmachim Hava Üssü’ne roket saldırısı düzenlediğini açıkladı. Lübnan-Filistin sınırından Tel Aviv'in 140 kilometre güneyinde yer alan Palmachim Hava Üssü, İHA ve askeri helikopter filoları, bir askeri araştırma merkezi ve Arrow Hava ve Füze Savunma Sistemi’nin konuşlu olduğu İsrail Hava Kuvvetleri için önemli bir üs.

t8uk
Hizbullah tarafından fırlatılan roketlerin Tel Aviv çevresine isabet ederek evlere ve arabalara zarar verdiği bir bölgeyi inceleyen İsrailliler (AFP)

Hizbullah'ın açıklamasına göre Hatzor HaGlilit, Ma'alot-Tarshiha, Kefer Blum ve Kiryat Shmona yerleşim birimleri, Manara yerleşim biriminde İsrail ordusunun toplandığı nokta ve ‘Lübnan’da halkı ve köyleri hedef alan’ Di'Shon yerleşim birimindeki topçu mevzileri roketlerle hedef alındı.