Kış, kamplardaki 54 bin Yemenli aileyi tehdit ediyor

BM acil yardım sağlamak için 12 milyon dolara ihtiyaç olduğundan bahsediyor

Hudeyde’nin güneyindeki el-Havha bölgesinde yerlerinden edilmiş Yemenliler’in kaldığı bir kampta çıkan bir yangın söndürülürken (AFP)
Hudeyde’nin güneyindeki el-Havha bölgesinde yerlerinden edilmiş Yemenliler’in kaldığı bir kampta çıkan bir yangın söndürülürken (AFP)
TT

Kış, kamplardaki 54 bin Yemenli aileyi tehdit ediyor

Hudeyde’nin güneyindeki el-Havha bölgesinde yerlerinden edilmiş Yemenliler’in kaldığı bir kampta çıkan bir yangın söndürülürken (AFP)
Hudeyde’nin güneyindeki el-Havha bölgesinde yerlerinden edilmiş Yemenliler’in kaldığı bir kampta çıkan bir yangın söndürülürken (AFP)

Geçen yıl soğuk bir kış gecesinde, 10 yaşındaki Faris, şiddetli bir soğuk algınlığına yakalanmasının ardından hayatını kaybetti. Marib’de yerinden edilmiş insanlara yönelik bir kampta yaşayan ailesinin Faris’i yeterince sıcak tutacak battaniye ve şiltesi yoktu. Diğer yandan yardım kuruluşları, bu yıl harap haldeki kamplarda yaşayan yaklaşık 54 bin ailenin bulunduğunu ve kışın sert soğuğuyla yüzleşmek için battaniyeye ihtiyaç duyduklarını açıkladı.
Soğuk sebebiyle hayatını kaybeden çocuğun babası Yasir de, kendisinin ve ailesinin 2022’nin başlarında Marib’in güneyindeki el-Cuba’daki çatışmalardan kaçarak, yaklaşık 10 bin kişinin yaşadığı el-Vadi bölgesindeki yerinden edilmiş kişilere yönelik el-Sümeyye kampına sığındığını belirtti. Eskiden ayakkabı dikerek geçimini sağlayan adam, her şeyini kaybettiğini ve artık tamamen insani yardımlara muhtaç kalan ailesine bakabilmek için bir işe ihtiyacı olduğunu belirtti.
Yardım sağlayan çalışanların belirttiğine göre, yerinden edilmişlerin kaldıkları arazinin bazı aşiretlere ait olması sebebiyle güçlü rüzgarlardan, kum fırtınalarından ve insanları hava şartlarından koruyan yarı kalıcı yapılar kurmalarına izin verilmiyor.
Kış aylarında, sıcaklıklar sıfırın altına düşebiliyor. Gündüzleri daha sıcak olsa da kış geceleri son derece soğuk oluyor.
Yardım görevlileri, yerinden edilmiş insanların kaldığı bölgelerdeki on binlerce insanın, kendilerini sıcak tutmak ve sağlık risklerini önlemek için battaniye, kışlık giysi, ısıtıcı ve yakacak gibi kışlık temel ihtiyaç maddelerine ihtiyaçları olduğunu belirtti. Bu bağlamda Birleşmiş Milletler (BM) sığınma noktalarındaki ortaklarının, savunmasız 54 bin aileye kışlık malzeme sağlamak için acilen 12 milyon dolara ihtiyacı olduğunu aktardı.
Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) son raporu, Yemen’deki iklimi genel olarak kış ve yaz olmak üzere iki ana mevsime ayrılabileceğini belirtti. Yaz aylarında, günlük maksimum sıcaklıklar 40 dereceyi aşarken, genellikle çöl bölgelerinden gelen ve ülke geneline yayılan toz parçacıklarının ısınması hava sıcaklıklarını artırıyor.
Kış aylarında ise, yaylaların bazı bölgelerinde sıcaklıklar sıfır santigrat derecenin altına düşerken, yağışlar ülke genelinde önemli ölçüde değişiklik gösteriyor. Rapora göre, kış aylarında yağışların çoğunu kıyı kesimler alıyor. Yaylalar, genel olarak yaz ve sonbahar olmak üzere iki ayrı yağışlı mevsimi yaşıyor. Genel olarak, arazi ve denizin etkileri, Yemen genelinde iklim değişkenliğinin önde gelen nedenlerini oluşturuyor.
FAO raporda, çatışmalardan bağımsız olarak, yönetim kararlarının yanı sıra iklim değişikliklerinin, tarımsal üretimi etkileyen ana faktörler olduğunu vurguladı. Rapora göre, hava ve iklim dalgalanmaları, toprak verimliliği, göçmen haşereler ve çiftçi toplumlarda alerjik solunum yolu hastalıklarının gelişimi gibi diğer çevresel değişkenleri de etkiliyor ve bu nedenle, tarım sektörünün yönetiminde hava ve iklim bilgisinin uygulanması vazgeçilmez oluyor.
FAO bu bağlamda, güvenilir bir iklim bilgi altyapısı tarafından desteklenen tarımsal kararların üretimi artırabileceğini vurguluyor. Bu durum, yetiştirilen mahsul türleri, yetiştirilen hayvanlar ve kullanılan tarım teknolojisi göz önüne alındığında özellikle öne çıkıyor.
İklim değişikliği gölgesinde, dünya çapında küçük çiftçilerin tarımsal verimleri açısından yıllık değişikliklerin yüzde 20-80’inin hava değişikliklerinden kaynaklandığı tahmin ediyor. Çok sayıda çalışma, iklim değişikliğinin aşırı hava olaylarının olasılığını ve şiddetini değiştirdiğini bunun ise, tarımsal toplulukları aşırı hava olaylarının tahribatına karşı daha savunmasız hale getirdiğini kanıtlıyor.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.