Ukraynalı yetkililer Herson'da ‘Rus işbirlikçileri’ arıyor

Ukraynalı bir polis memuru, halkı Herson'daki Rus işbirlikçileri ihbar etmeye çağıran bir reklam panosunun önünde (AFP)
Ukraynalı bir polis memuru, halkı Herson'daki Rus işbirlikçileri ihbar etmeye çağıran bir reklam panosunun önünde (AFP)
TT

Ukraynalı yetkililer Herson'da ‘Rus işbirlikçileri’ arıyor

Ukraynalı bir polis memuru, halkı Herson'daki Rus işbirlikçileri ihbar etmeye çağıran bir reklam panosunun önünde (AFP)
Ukraynalı bir polis memuru, halkı Herson'daki Rus işbirlikçileri ihbar etmeye çağıran bir reklam panosunun önünde (AFP)

Ukrayna, Rus kuvvetleri tarafından işgal edildikten 8 ay sonra, 11 Ekim'de Herson'u kurtardı. O günden bu yana Ukraynalı yetkililer kentte "Rus işbirlikçilerini" arama faaliyetlerini sürdürüyor.
Bu bağlamda Dinyeper nehrinin sağ yakasında, makineli tüfeklerle donanmış Ukrayna polisi, bir ay önce Ruslardan kurtarılan Herson'a tekneyle yeni gelen iki kişiyi durdurur; iki adam, Ukrayna kuvvetlerinin bulunmadığı gri bölge olan nehrin doğu kıyısına bitişik adalardan birinden kaçmak için buraya gelmişti. Orada Rus askerleri görülmese de fiilen Moskova tarafından kontrol ediliyor.
Söz konusu iki adam gelir gelmez Ukrayna polisi: “Kıpırdama! elini kaldır! Kimlikleri göster!” dedi. Bu sahne, Herson'da hüküm süren şüphe iklimini gözler önüne seriyor.
Yetkililerin burada hala Ruslarla iş birliği yapan veya yapmakta olan kişilerin varlığından korktuğu ve onları ifşa etmeye çalıştığı anlaşılıyor. Ukraynalı bir polis memuru, "Tahliyelere izin veriliyor. Ama sadece limanda (Herson).” dedi. Fransız Haber Ajansının (AFP) aktardığına göre, Moskova ile iş birliği içinde olanlar kontrol ediliyor.
 Ancak bu düzenleme hızla başarısız oldu. Nehir kıyısından iki yüz metre uzaklıktaki küçük bir adaya iki füze düştüğünde, bir siyah duman bulutu yayıldı. Dinyeper Nehri yeni cephe hattı haline geldi. İki adam ve polis sığınmak için uzaklaşırken, soruşturma sükunetin sağlanmasının ardından devam edecek.

Yoğun polis varlığı
Kurtuluş kutlamalarının ardından, Herson şimdi gözle görülür bir şekilde yoğun olarak konuşlandırılmış polisin sıkı gözetimi altında yaşıyor. Mavi üniformalı polisler şehrin girişlerindeki kontrol noktalarından sokaklardaki devriyelere kadar kimlik belgelerini kontrol eder, sorular sorar ve "işbirlikçi" bulmak için araba bagajlarını arıyorlar.
Herson Valisi Yaroslav Yanushevich şunları söyledi: “Bu kişiler (iş birlikçiler) 8 aydan fazladır buradalar. Rus rejimi için çalıştılar ve şimdi her biri hakkında bilgi ve belgelere sahibiz. Polisimiz onlar hakkında her şeyi biliyor ve her biri cezalandırılacak."
Sanayi bölgesine ve limana giden bir köprünün sonundaki büyük bir kavşakta, yaşlı bir adam arabaları ve yoldan geçenleri arayan bir polis memuruna yaklaşır ve sorar: “Şu iki tenekeyi suyla doldurmak için nereye gidebilirim?
Polis şüpheyle cevap verir, "Burada yaşadığını ve su noktasının nerede olduğunu bilmediğini mi söylüyorsun?!"
Adam, iş birlikçi olmadığını kanıtlamak için cebindeki fotoğraflı kimliğinin göstermek zorunda kaldı.
Tren istasyonunda da denetimler yapılıyor; bazı sakinler hala günlük trenle şehirden ayrılıyor. Ayrı bir odada, beş polis birkaç küçük masada oturuyor. Her biri, karşılarında oturan bir yolcuyu sorguluyor.

"Hainlerin" ifşa edilmesi
Şehrin bazı sokaklarında bulunan ve işgalci Rusya'yı öven büyük propaganda posterleri kaldırıldı. Onların yerine Herson'un kurtuluşunu yücelten yeni posterler asıldı. Buna ek olarak, bölge sakinlerini Rus güçleriyle iş birliği yapanları ifşa etmeye çağıran posterler de asıldı.
Posterlerin birinde "Hainler hakkında bilgi verin" yazıyor. Herson Valisi, "Bu, onları tespit etmemize ve kontrolümüz altındaki topraklarda hala var olup olmadıklarını öğrenmemize yardımcı oluyor" dedi.
Herson bölge polisinin halkla ilişkiler şefi Andrei Kovani, AFP’ye şunları söyledi: “Bilgilerin çoğu yerel halktan basit konuşmalar yoluyla gelir. Ayrıca sosyal ağlardaki hesapları da analiz ediyoruz ve interneti izlemeye devam ediyoruz.”
Polisin ardından soruşturmayı Ukrayna yargı güçleri devraldı. İçişleri Bakan Yardımcısı Yevgen Yenin, Herson bölgesinde Rus güçleriyle iş birliği yaptıkları gerekçesiyle 130'dan fazla kişinin tutuklandığını söyledi.
Afişlerden birinin önünde, kent sakinlerinin bir kısmı iş birlikçilerin teşhir edilmesi ilkesine desteklerini teyit ettiler. Soyadını açıklamayı reddeden 40 yaşındaki Pavel, “Bir işbirlikçi veya hain bulmaya yardım etmek her zaman iyidir. Rusya için çalışanları tutuklamak için silahlı kuvvetlerimize yardım etmeliyiz.” dedi.
Şehrin kurtarılmasından bu yana, Rus saldırıları evlerin yanı sıra enerji altyapısını da hedef aldı ve bu bombalamalarda siviller öldü.
35 yaşındaki Irina, "Şu anda evlerimiz bombalanıyor. İşbirlikçilerin Rus kuvvetlerinin evlerimizi hedef almasına yardım ettiğini düşünüyorum.” diyor. Öte yandan 47 yaşındaki Vyacheslav ise Şarku’l Avsat’a, "Tüm işbirlikçiler Dinyeper Nehri'nin diğer yakasına kaçtı. Burada hepimiz Ukraynalı vatanseverleriz" dedi.



İsrail, İran'a saldırdı: Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı ve Genelkurmay Başkanı öldürüldü, nükleer program etkisiz hale getirildi

TT

İsrail, İran'a saldırdı: Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı ve Genelkurmay Başkanı öldürüldü, nükleer program etkisiz hale getirildi

İsrail, İran'a saldırdı: Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı ve Genelkurmay Başkanı öldürüldü, nükleer program etkisiz hale getirildi

İsrail, İran'ın nükleer programını vurmak için Yükselen Aslan Operasyonu'nu başlattı ve başkent Tahran'da Devrim Muhafızları Ordusu'nun (DMO) üst düzey komutanlarının ikamet ettiği bir mahalleyi hedef aldı.

İran devlet medyası, DMO Komutanı Hüseyin Selami'nin bu sabah erken saatlerde Tahran'a düzenlenen bir İsrail saldırısında öldürüldüğünü doğruladı. Hatemu’l Enbiya Hava Savunma Karargâhı Komutanı Tümgeneral Gulam Ali Reşid ve Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri'nin de öldüğü bildirildi.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'ın nükleer tesislerine yönelik yakın bir İsrail askeri saldırısı uyarısında bulunmasından kısa bir süre sonra, bugün şafak vakti İsrail ordusunun İran'a yönelik bir ‘önleyici saldırı’ başlattığını duyurdu.

Katz yaptığı açıklamada, “İsrail'in İran'a yönelik önleyici saldırısının ardından, İsrail devleti ve sivil halkının füze ve insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırıya uğraması bekleniyor” dedi. Katz, İsrail genelinde iç cephede ‘olağanüstü hâl’ ilan etti.

İsrail Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Eyal Zamir, bugün şafak vakti İsrail'in İran'a düzenlediği hava saldırılarını ‘eşi benzeri görülmemiş tarihi bir operasyon’ olarak nitelendirdi. Zamir, bunun sonucunun ‘mutlak bir başarı’ olmayabileceği uyarısında bulunarak, vatandaşlarını olası bir İran tepkisine hazırlıklı olmaya çağırdı. Zamir yaptığı açıklamada, “Mutlak bir başarı vaat edemem. İran rejimi bize saldırarak karşılık vermeye çalışacak ve beklenen kayıplar alıştığımızdan farklı olacak” ifadelerini kullandı.

İsrail ordusu, İran'a yönelik saldırısının ‘ilk aşamasını tamamladığını’ açıkladı. Ordunun yaptığı açıklamada, “İsrail Hava Kuvvetleri'ne ait onlarca savaş uçağı, İran'ın çeşitli bölgelerindeki nükleer hedefler de dahil olmak üzere onlarca askeri hedefe yönelik saldırıları içeren ilk aşamayı tamamladı” ifadeleri yer aldı.

İsrail'de önlem olarak sirenler çaldı. İsrail ordusu, sivil ve genel güvenlik talimatlarını ‘temel faaliyetler’ olarak değiştirerek eğitim faaliyetlerini, toplantıları ve işyerlerinde bulunmayı yasakladı.

İsrailli bir askeri yetkili bugün erken saatlerde, İsrail'in saldırısının İran'daki nükleer ve askeri hedefleri vurduğunu doğruladı ve İran'a karşı askeri operasyonun ‘Yükselen Aslan’ adını taşıdığını açıkladı. “İsrail, İran'ın nükleer silahlara sahip olmamasını sağlamak ve varoluşsal tehdidi ortadan kaldırmak için çalışıyor” diyen yetkili, ülkesinin ‘İran'ın herhangi bir misillemesine karşı kendini savunmaya hazır’ olduğunu ifade etti.

Askeri yetkiliye göre saldırı İranlı komutanları da hedef aldı. Askeri yetkili, ABD'nin İran'a yönelik saldırıya katılıp katılmadığını söylemekten kaçınırken, İsrail'in ‘yıllardır dünyayı İran konusunda uyardığını’ belirtti. “İran'a yönelik operasyonlar halen devam ediyor” diyen yetkili, İsrail ordusunun İran'ın ‘her an’ saldırı düzenleme kapasitesine sahip olduğunu düşündüğünü kaydetti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre İsrailli bir askeri yetkili yaptığı açıklamada, saldırılarda İran Genelkurmay Başkanı da dahil olmak üzere üst düzey komutanların ve bazı üst düzey nükleer bilimcilerin öldürülmüş olabileceğini söyledi.

csdfvgthy

İran devlet televizyonu bugün şafak vakti, İsrail hava saldırılarının ülkenin merkezindeki ana uranyum zenginleştirme tesisi olan Natanz Nükleer Santrali’ni defalarca vurduğunu söyledi. Bölgeden yükselen yoğun duman görüntülerini gösteren televizyon, Natanz Nükleer Santrali’nin İsrail Hava Kuvvetleri tarafından ‘birkaç kez vurulduğunu’ bildirdi.

İran devlet televizyonu, Tahran'ın kuzeydoğusunda patlama sesleri duyulduğunu doğruladı. Telegram ağındaki kanallar, saldırının Tahran'ın kuzeydoğusunda, DMO ve silahlı kuvvetlerin üst düzey komutanlarının yaşadığı en büyük yerleşim bölgelerinden biri olan Mahallati kasabasını vurduğunu bildirdi. Video görüntülerinde, başkentin kuzeydoğusunda bulunan Genelkurmay Başkanlığı, ordu ve DMO karargahının bulunduğu Lavizan mahallesinde dumanların yükseldiği görüldü.

İran medyası yetkililerin Tahran'ın güneyindeki İmam Humeyni Uluslararası Havalimanı'ndaki tüm uçuşları askıya aldığını bildirdi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio yaptığı açıklamada, İsrail'in ‘bu gece İran'a karşı tek taraflı bir eylemde bulunduğunu’ söyledi. “İran'a yönelik saldırılara dahil değiliz” diyen Rubio, Washington'un İsrail tarafından ‘bu eylemin meşru müdafaa için gerekli olduğuna’ inandığı mesajını aldığını belirtti.

Rubio, Tahran'a bölgedeki ABD çıkarlarını ya da personelini hedef almaması çağrısında bulundu. Rubio, “En büyük önceliğimiz bölgedeki ABD güçlerinin korunmasıdır… İran, ABD çıkarlarını ya da ABD güçlerini hedef almamalıdır” dedi.