Milli Savunma Bakanı Akar'dan Yunanistan tepkisi: Herhangi bir oldubittiye müsaade etmemiz asla mümkün değil

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar (AA)
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar (AA)
TT

Milli Savunma Bakanı Akar'dan Yunanistan tepkisi: Herhangi bir oldubittiye müsaade etmemiz asla mümkün değil

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar (AA)
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar (AA)

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Yunanistan'ın akıl, mantık ve hukuk dışı talep ve iddialar, provokatif eylem ve saldırgan söylemlerle gerginliği artırmaya devam ettiğini belirterek, "Herhangi bir oldubittiye müsaade etmemiz asla mümkün değil. Yarınlarının iyi olmasını isteyenler, dünün ve bugünün yanlışlarından dönmelidirler" dedi.
Akar başkanlığında TSK komuta kademesi ve birlik komutanlarının katılımıyla videokonferans toplantısı düzenlendi.
Toplantıya, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan, birlik komutanları ve bakan yardımcıları Yunus Emre Karaosmanoğlu ile Şuay Alpay katıldı.

"Mütekabiliyet kapsamında gerekli karşılık veriliyor"
Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin "Hudut namustur" anlayışıyla hudutların güvenliğini sağladığını, terörü kaynağında yok etme stratejisi ile yurt içinde ve sınır ötesinde başta PKK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadele ettiğini söyledi.
Akar, "Denizlerimizde ve semalarımızdaki hak ve menfaatlerimizi azim ve kararlılıkla korumakta, aynı zamanda yedi iklim üç kıtaya barış, huzur ve adaleti götüren atalarımızdan aldığı ilhamla, bölge ve dünya barışına katkıda bulunmak için de büyük gayret göstermekteyiz" diye konuştu.
Ege ve Doğu Akdeniz'deki son gelişmelere de değinen Akar, "Yunanistan akıl, mantık ve hukuk dışı talep ve iddialar ile sürekli provokatif eylem ve saldırgan söylemlerle gerginliği artırmak için her türlü girişimde bulunmaktadır" ifadesini kullandı.
Yunanistan’ın her türlü haksız, hukuksuz eylemine, mütekabiliyet kapsamında diplomatik alanda ve sahada gerekli karşılığın verildiğini belirten Akar, şunları söyledi:
"Herhangi bir oldubittiye müsaade etmemiz asla mümkün değil. Beklentimiz, bazı Yunan siyasilerin ve askeri şahısların iç politik amaçlarla uzlaşmaz ve kışkırtıcı tavırlarından derhal vazgeçmeleri, problemlerin diyalog yoluyla çözümüne odaklanmaları ve tarihten ders almalarıdır. Yarınlarının iyi olmasını isteyenler, dünün ve bugünün yanlışlarından dönmelidirler."

"Alet oluyorlar"
Akar, TSK'nın kimyasal silah kullandığına ilişkin iddialara yönelik açıklamalarına rağmen bu "iftiraları atmaya" devam edenler olduğunu belirterek, "Kara Kuvvetleri Komutanlığından giden heyetimiz bölgede incelemeler yaparak, numuneler topladı. Bu numuneler Sağlık Bakanlığının laboratuvarlarında uzmanlar tarafından incelendi. Sonuç olarak herhangi bir kimyasal silahla ilgili bir bulguya rastlanmadığını açık olarak raporladılar" diye konuştu.
Bununla ilgili açıklamaları Milli Savunma Bakanlığının bütçesi görüşülürken Genel Kurul'da da yaptığını hatırlatan Akar, şunları kaydetti:
"Bugün yine bu konuda her türlü alçaklığı yapmayı sürdüren bazı yayınlar var. Bazı milletvekilleri de bilerek veya bilmeden bunlara alet oluyorlar. Bir kez daha ifade ediyoruz ki Türk Silahlı Kuvvetlerinde kimyasal silah ve mühimmat üretilmemekte, geliştirilmemekte, stoklanmamakta, kullanılmamakta envanterde uluslararası hukuk ve anlaşmalarla yasaklanmış hiçbir silah ve mühimmat asla bulundurulmamaktadır."



"Amerikan paralı askerleri, yardım kuyruğundaki Filistinlileri katlediyor"

GHF'nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs'tan bu yana 500'den fazla Filistinli yardım bölgelerinde öldürüldü (AFP)
GHF'nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs'tan bu yana 500'den fazla Filistinli yardım bölgelerinde öldürüldü (AFP)
TT

"Amerikan paralı askerleri, yardım kuyruğundaki Filistinlileri katlediyor"

GHF'nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs'tan bu yana 500'den fazla Filistinli yardım bölgelerinde öldürüldü (AFP)
GHF'nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs'tan bu yana 500'den fazla Filistinli yardım bölgelerinde öldürüldü (AFP)

ABD'li güvenlik şirketlerine bağlı paralı askerlerin Gazze'de yardım almaya çalışan Filistinlileri öldürdüğü iddiaları gündemden düşmüyor.

ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) erzak dağıtım bölgelerinde görev yapan eski güvenlik görevlilerinden biri, paralı askerlerin savunmasız sivillere ateş açtığını savunuyor.

Kimliğinin gizli kalması koşuluyla BBC'ye konuşan görgü tanığı, paralı askerlerin hiçbir tehdit oluşturmayan aç Filistinlilere makineli tüfeklerle saldırdığını ileri sürüyor.

Kaynak, bir paralı askerin, erzak dağıtım noktasından yavaş ayrıldıkları gerekçesiyle kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan bir gruba makineli tüfekle ateş açtığını iddia ediyor.

GHF'nin yardım bölgelerinde görev yapmış paralı asker, şahit olduğu bir diğer olayı da şöyle anlatıyor:

Paralı askerler kalabalığa 15 ila 20 el ateş açtı. Filistinli bir adam yere düştü, hareketsiz kaldı. Orada duran diğer paralı asker de 'Vay canına, sanırım bir tane vurdun' dedi. Sonra da gülüştüler.

Kaynak, olayın GHF'ye raporlandığını fakat yöneticilerin Filistinli adamın "yorgun düşüp bayılmış ya da ayağı takılmış" olabileceğini savunduğunu iddia ediyor.

Ayrıca paralı askerlere standart operasyon prosedürleri verilmediğini ve bir ekip liderinin kendilerine "Tehdit altında hissederseniz öldürmek için ateş edin" dediğini savunuyor. Kaynak, GHF'nin kültürünü şöyle özetliyor:

Gazze'ye gidiyoruz, o yüzden kural yok. Ne istiyorsanız onu yapın.

Diğer yandan ABD-İsrail destekli yardım kuruluşu, bir dönem kendileriyle çalışmış bu kişinin iddialarının gerçeği yansıtmadığını iddia ediyor.

Amerikan haber ajansı Associated Press de dünkü haberinde, ABD'li paralı askerlerin gerçek mermi kullandığını ve Filistinlileri öldürdüğünü yazmıştı. GHF bu haberi de yalanlamıştı.

Bunlara ek olarak eski Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell, Amerikan paralı askerlerinin bir ayda 550 Gazzeliyi öldürdüğünü savunmuştu.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Öte yandan İsrail-Hamas arasında ateşkes görüşmeleri de hızlandırıldı. Suudi Arabistan merkezli medya kuruluşu Şark News'ün aktardığına göre Hamas, silah bırakma meselesinde "esnek" davranabilir.

Filistinli örgütün, Katar ve Mısır aracılığıyla silah kaçakçılığına son vermeyi, Gazze Şeridi'ndeki silah üretim faaliyetlerini durdurmayı ve mevcut silah stoklarını başka bir yerde depolanması için teslim edebileceği savunuluyor. Hamas'ın İsrail ve ABD'nin 60 günlük ateşkes teklifine henüz yanıt vermediği aktarılıyor.

Independent Türkçe, BBC, Times of Israel, AP