UNESCO’dan Dünya Arapça Günü kutlaması

UNESCO Suudi Arabistan Daimi Temsilcisi Prenses Hayfa bin Abdülaziz Âl Mukrin
UNESCO Suudi Arabistan Daimi Temsilcisi Prenses Hayfa bin Abdülaziz Âl Mukrin
TT

UNESCO’dan Dünya Arapça Günü kutlaması

UNESCO Suudi Arabistan Daimi Temsilcisi Prenses Hayfa bin Abdülaziz Âl Mukrin
UNESCO Suudi Arabistan Daimi Temsilcisi Prenses Hayfa bin Abdülaziz Âl Mukrin

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) 18 Aralık 2012’de ilk kez Dünya Arapça Günü ilan etmesiyle Arapça, Birleşmiş Milletler’in (BM) özel bir gün adadığı İngilizce, İspanyolca, Fransızca, Çince ve Rusçadan sonra beş uluslararası dil arasına girdi. İspanyolca dışındaki diğer dört dil, BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olan ülkelere ait. Dünya Arapça Günü kutlamaları, UNESCO tarafından 2013-2022 yılları için başlatılan Uluslararası Kültürlerin Yakınlaşması İçin Uluslararası On Yılı kapsamında gerçekleştirildi. 
Uluslararası Arap Dili Günü etkinlikleri bu sabah UNESCO’nun Fransa'nın başkentindeki genel merkezinde başladı. Kutlamanın başlığı ise, ‘Arap Dilini İnsan Uygarlığına ve Kültürüne Katkısı’ oldu. Kutlama Suudi Arabistan Daimi Temsilciliği ve Prens Sultan bin Abdulaziz Hayır Vakfı işbirliğiyle gerçekleşti. Bugün için UNESCO, Suudi delegasyonu ve Prens Sultan Vakfı'nın açılış konuşmalarından ve ilki kültürel çeşitlilik, Arap dilinin deneyimi ve Arap diliyle etkileşimi konularının ele alındığı üç diyalog oturumundan oluşan zengin bir program hazırlandı. İkinci program, ortak insani değerler ve dijital teknolojilerin ve modern iletişim araçlarının yetenekleri, üçüncüsü ise çok dillilik yoluyla sosyal uyum ve entegrasyon.
UNESCO Sosyal ve Beşerî Bilimler (SHS) Genel Direktör Yardımcısı Gabriela Ramos açılış konuşması sırasında, Arap dilinin matematik, astronomi, tıp, şiir, edebiyat, Arap ve uluslararası kültürleri zenginleştirmedeki rolüne değinerek, UNESCO'nun görevleri arasında yer alan dilsel, kültürel ve uygarlık çeşitliliğini korumanın önemini vurguladı. Uluslararası örgütün sadece yazılı kültürel mirası değil, dünyanın her yerindeki sözlü kültürel mirası da korumaya çalıştığını ifade etti.
UNESCO nezdinde Suudi Arabistan Daimi Temsilcisi Prenses Hayfa bin Abdülaziz Âl Mukrin,  Arap dilinin ‘küresel medeniyetlerin temel direklerinden biri ve insanlığın ilerlemesinde’ rolü olan dünyadaki ana dillerden biri olduğunu belirterek, bu dilin çeviri, doğrudan iletişim, yazılar ve yayıncılık konularında hiçbir zaman kendi kendine yetmediğini, bunun yerine birden çok iletişim kanalı aracılığıyla insanlığın medeniyetsel ilerlemesinde rol oynadığını vurguladı.  Suudi Arabistan’ın Arap ve uluslararası düzeylerde özellikle anadili Arapça olmayanlara eğitim ve bu alanda hazırladığı programlara dikkati çeken Mukrin, verilen burslar ve Arapça çeviriyi teşvik etmek için başlattığı birçok çalışmaya değindi.
Suudi delege, Arapçanın canlılığı göz önüne alındığında Kral Selman Uluslararası Arap Dili Kompleksi ve Prens Sultan bin Abdulaziz Vakfı'nın konferanslar, seminerler ve sergiler düzenleyerek Arap dilini destekleme ve üretimini teşvik etmede oynadığı role dikkati çekti. Mukrin, medeni bir dil olarak  Arapçanın rolünü sürdürmek, kültürler arası diyaloğa ve çok alanlı yeniliklere katkıda bulunmak için Arap dilinin kaderinin ‘herkesin sorumluluğunda’ olduğu uyarısında bulunarak sözlerini bitirdi.
Prens Sultan Vakfı Genel Müdürü Salih Halifi, Dünya Arapça Günü kutlamalarının kültürler ve milletler arasındaki iletişim ve işbirliğini somutlaştırdığını, çünkü Arap dilinin kültürel ve medeni iletişimin bileşenlerinden biri olduğunu ifade etti. Halifi, ana dili İngilizce olmayanlar için Arapça öğrenme programlarının geliştirilmesi, başlatılan yeni programlar, Mısır'dan Brezilya, Fas ve diğer ülkelere seyahat etkinliklerinin organizasyonu da dahil olmak üzere yönettiği kurumun faaliyetlerini sundu.

Bugün gerçekleştirilen etkinlik, ana dili İngilizce olmayanlara özel ‘Latin Araplar’ isimli bir oturuma da ev sahipliği yapıyor. Etkinlik kapsamında, sanatçı Ramz'ın duvar resminin canlı çizimi ve sanatçı David Miriam'ın kum boyama gösterisi de dahil olmak üzere kültürel ve sanatsal etkinlik de düzenlendi.  Katılımcılar akşam ise daha önce de UNESCO konserlerinde performans sergileyen Filistinli grup The Trio Joubran’ın performansının keyfini çıkaracak. Birlikte ud çalan üç kardeşten oluşan gruba Faya Yunan eşlik edecek.
UNESCO etkinliği geniş bir katılıma tanıklık etti. Etkinliğe katılan ve Arapçayı akıcı bir şekilde konuşan Bulgar akademisyen Maya Tsenova, Arap dilinin aşkı yansıttığını belirterek, dünyada dostluk kelimesinin dürüstlükten türediği ilk dil olduğunu ifade etti. 47 yıldır Arapça konuştuğunu söyleyen Tsenova, hayatta bildiği ve en sevdiği şeyin Arapça olduğunu söyledi.



Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
TT

Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)

Tom Cruise'un geliştirme aşamasındaki uzay temalı yeni filminden kötü haber geldi.

Oyuncunun, Yarının Sınırında'nın (Edge of Tomorrow) yönetmeni Doug Liman'la birlikte hayata geçirmeyi planladığı projenin rafa kaldırıldığı öne sürülüyor. Merakla beklenen filmin sinema tarihinde bir ilke imza atması bekleniyordu.

Page Six'in haberine göre filmin çıkmaza girmesinin temel nedeni, Cruise'un NASA'yla çalışabilmek için ABD Başkanı Donald Trump'tan izin istemeye yanaşmaması. 

"Siyasi nedenlerle Trump'tan yardım istemedi"

Yayına konuşan bir kaynak, "Anladığım kadarıyla bu film için NASA'yla koordinasyon şarttı ve Tom Cruise, Donald Trump'tan yardımını rica etmek istemedi" dedi. Kaynak sözlerini, "Federal hükümetten izin alınması gerekiyor. Tom bunu siyasi nedenlerle yapmak istemedi" diye sürdürdü.

2020'de yapılan açıklamalarda Cruise'un, uzayda çekilen ilk kurmaca film üzerinde çalıştığı duyurulmuş, bir NASA yetkilisi de oyuncunun Uluslararası Uzay İstasyonu'nda çekim yapacağını doğrulamıştı.

Ancak 2022'ye kadar projeyle ilgili neredeyse hiç gelişme paylaşılmadı. O yıl Universal Pictures'ın patronu Donna Langley, "Tom Cruise bizi uzaya götürüyor. Dünyayı uzaya taşıyor" diyerek projeyi doğrulamıştı.

Langley, o dönemde yaptığı açıklamada, "Tom'la geliştirme aşamasında harika bir projemiz var" demiş ve şöyle devam etmişti:

Bu proje, gerçekten bunu yapmasını öngörüyor. Bir roketle uzay istasyonuna gitmesi, çekim yapması ve umarız uzay istasyonunun dışında yürüyüş yapan ilk sivil olması hedefleniyor.

İsmi henüz açıklanmayan filmde Cruise'un, "şansı yaver gitmeyen ve bir şekilde Dünya'yı kurtarabilecek tek kişi haline gelen" bir karakteri canlandırması planlanıyordu. 

Oscarlı yönetmenin yeni filminde

Görevimiz Tehlike (Mission: Impossible) yıldızının sıradaki projesi ise Diriliş'in (The Revenant) 4 Oscarlı yönetmeni Alejandro G. Iñárritu'nun imzasını taşıyan ve adı henüz açıklanmayan bir film. 

Yapım hakkında fazla detay bilinmese de 63 yaşındaki Cruise'un, Jesse Plemons, Emma D'Arcy, John Goodman, Sandra Hüller, Riz Ahmed ve Sophie Wilde'ın da yer aldığı güçlü bir oyuncu kadrosuna liderlik edeceği belirtiliyor.

Cruise ve Iñárritu'nun yeni filmi, 2 Ekim 2026'da vizyona girecek.

Independent Türkçe, Page Six, GamesRadar


Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
TT

Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)

Jim Carrey, Ron Howard'ın 2000 yapımı filmi Grinç'in (How the Grinch Stole Christmas) 25. yılı vesilesiyle, filmin yönetmeni ve makyajcısıyla Vulture'a verdiği röportajda, rolün perde arkasına dair çarpıcı ayrıntılar paylaştı. 

Dr. Seuss'un 1957 tarihli çocuk kitabından uyarlanan film, dünya genelinde 346 milyon dolar hasılat elde ederek büyük bir gişe başarısına imza atmış ve ABD'de 2000'in en çok kazanan yapımı olmuştu. 

Ancak Carrey için bu başarı, son derece zorlu bir dönüşüm sürecini de beraberinde getirmişti.

"Sadece yeşile boyayın"

Oyuncu, daha önceki röportajlarında Grinç'i ağır makyaj ve protezlerle canlandırmanın "işkence gibi" olduğunu açıkça dile getirmişti. Vulture'a verdiği yeni röportajda ise bu sürece dair daha önce paylaşmadığı ayrıntıları anlattı.

Carrey'nin yaşadığı zorlu sürece rağmen film, makyaj sanatçısı Rick Baker'a Oscar kazandırmıştı. Baker, stüdyonun başlangıçta Carrey'nin yalnızca yeşile boyanmasını istediğini hatırlattı. Baker, "Stüdyo bize, 'Jim'e 20 milyon dolar ödüyoruz ve onu görmek istiyoruz. Sadece yeşile boyayın' dedi" diye konuştu.

Carrey ise kostümü giymeyi kendisinin istediğini ancak bundan nefret ettiğini anlattı. Oyuncu, Grinç'i canlandırırken ağır makyaj ve maske nedeniyle burnundan nefes alamadığını söyledi. Maske üzerinde nefes almasına izin verecek delikler açmakta zorlandıklarını belirten Carrey, "Sonunda tüm film boyunca ağzımdan nefes almak zorunda kaldım" dedi.

Carrey, kostümün "dayanılmaz derecede kaşındırıcı" olduğunu ve gün boyu onu "çıldırttığını" da sözlerine ekledi. Yüzüne dokunamadığını ya da kaşınamadığını anlatan oyuncu, günde 8 saat makyaj koltuğunda oturduktan sonra projeden ayrılmayı ciddi ciddi düşündüğünü söyledi.

"20 milyon dolarını geri vermeye hazırdı"

Yönetmen Ron Howard da Carrey'nin o dönemde rolü bırakmaya çok yaklaştığını doğruladı. Howard, "20 milyon dolarını geri vermeye bile hazırdı. Bunu ciddi ciddi söylüyordu" dedi.

Ekip, çözümü eski bir özel harekat eğitmeni olan Richard Marcinko'yu projeye dahil etmekte buldu. Carrey, Marcinko'yu "CIA ajanlarına ve özel kuvvetlere işkenceye dayanmayı öğreten biri" diye tanımladı. Oyuncu, Marcinko'nun kendisine stresle başa çıkabilmek için çeşitli yöntemler öğrettiğini anlattı.

Bee Gees'e minnettar

Carrey, makyaj sürecini asıl katlanılır kılan şeyin ise Bee Gees'in müzikleri olduğunu söyledi. Oyuncu, makyaj süresince Bee Gees albümleri dinlediğini anlattı: 

Müzikleri inanılmaz derecede neşeli. Barry Gibb'le hiç tanışmadım ama ona teşekkür etmek istiyorum.

Independent Türkçe, Variety, Vulture, CBR.com


James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
TT

James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)

James Cameron, Godzilla Minus One'ın devam filmi için heyecanını gizlemekte zorlanıyor. Ünlü yönetmen o kadar hevesli ki gerekirse sette yardımcı olmayı bile teklif etti.

Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'ün (Avatar: Fire and Ash) Japonya'daki tanıtımı sırasında, sahneyi Godzilla Minus One'ın yönetmeni Takashi Yamazaki'yle paylaştı ve esprili bir dille, "Minus Zero'yu görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum" dedi. 

"Benim için büyük bir onur"

Cameron sözlerini şöyle sürdürdü: 

Yamazaki sırf burada olmak için setten erken ayrılıp geldi, bu benim için büyük bir onur. Ben de kendisine yardımcı olabileceğimi söyledim.

Yamazaki ise bu teklife gülerek, "Bu durumda işimi elimden alırsınız" diye karşılık verdi. Cameron da "Bence her şey kontrolünüz altında" yanıtını verdi.

II. Dünya Savaşı sonrası Japonya'da geçen Godzilla Minus One, Kamiki Ryunosuke'nin canlandırdığı eski kamikaze pilotu Shikishima Koichi'yi merkezine alıyordu. 

Godzilla'yla ölümcül bir karşılaşmadan sağ kurtulan Koichi, yıllar sonra canavarın yeniden ortaya çıkmasıyla Japonya'yı kurtarmaya çalışan bir askeri ekibe katılıyordu.

Akademi Ödülleri'nde En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanan Godzilla Minus One, bu başarıya ulaşan ilk Godzilla filmi olmuştu. Yapım, aynı zamanda bu kategoride ödül alan ilk Japon filmi olarak tarihe geçmişti.

Kasım 2023'te Japonya'da gösterime giren yapım, 7,65 milyar yenin (yaklaşık 50 milyon dolar) üzerindeki hasılatıyla ülkede en çok kazanan Godzilla filmi unvanını elde etmişti. 

Film, Kuzey Amerika'da da 56 milyon dolar hasılat elde ederek, tüm zamanların en yüksek gişe gelirine ulaşan Japonca canlı çekim yapımı olmuştu.

2026 sonunda izleyiciyle buluşacak

Devam projesinin 2026'nın sonlarına doğru vizyona girmesi planlanıyor. Kamiki'nin Kōichi rolüyle geri dönmesi, Minami Hamabe'nin ise karakterin sevgilisi Noriko'yu yeniden canlandırması bekleniyor. Ancak filmin konusuna dair henüz hiçbir detay paylaşılmadı ve proje gizemini koruyor.

71 yaşındaki Cameron cephesinde ise sıradaki proje, Avatar: Ateş ve Kül. Jake ve Neytiri bu kez, yeni bir Na'vi kabilesiyle karşı karşıya gelecek.

Merakla beklenen film, 19 Aralık'ta sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe, GamesRadar, ScreenRant