Harry Styles'ın çocuk tişörtü giydiği Gucci reklamı büyük tepki topladı

Balenciaga'nın BDSM temalı çocuk reklamı skandalının yankıları daha dinmemişti

28 yaşındaki Harry Styles, daha önce de Gucci'yle çalışmıştı (Instagram / Gucci)
28 yaşındaki Harry Styles, daha önce de Gucci'yle çalışmıştı (Instagram / Gucci)
TT

Harry Styles'ın çocuk tişörtü giydiği Gucci reklamı büyük tepki topladı

28 yaşındaki Harry Styles, daha önce de Gucci'yle çalışmıştı (Instagram / Gucci)
28 yaşındaki Harry Styles, daha önce de Gucci'yle çalışmıştı (Instagram / Gucci)

Ünlü pop yıldızı Harry Styles ve lüks giyim markası Gucci, işbirliği yaptıkları son reklam kampanyasıyla büyük tepki topladı.
Styles'in yüzü olduğu HA HA HA Gucci koleksiyonu, dün (19 Aralık) Instagram'da ünlü şarkıcının oyuncak ayı baskılı bir tişört giyerek çocuk boy yatak şiltesi taşıdığı fotoğraflarla duyuruldu.

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

@gucci'in paylaştığı bir gönderi

 
Kampanya, Gucci'nin internet sitesinde şu ifadelerle tanıtıldı:
"The House, Britanyalı şarkıcı-söz yazarı ve oyuncu Harry Styles'ın yer aldığı Gucci HA HA HA kampanyasını sunar. Erkek giyimi avangart bir araç olarak kullanan ve Styles'la kreatif direktör Alessandro Michele'in arkadaşlığından doğan koleksiyonun temelinde oyun ve eğlence yatıyor."
Birkaç hafta önce de bir diğer lüks giyim markası Balenciaga, çocukların BDSM aksesuarları giydirilmiş oyuncak ayılarla poz verdiği reklam kampanyasını tanıtmıştı. Çocukları istismar ettiklerine yönelik sert tepkiler alan marka özür dilemiş ve kampanyayı geri çekmişti.
Balenciaga skandalının üstünden çok geçmeden bu kez Gucci'nin çocuk temalı bir yetişkin reklamı yayınlaması sert eleştirilere sebep oldu.
Sosyal medya kullanıcıları, "Styles gibi yetişkin bir erkek için bu fotoğrafların hiç iyi gözükmediğini" ifade etti.
Bir Twitter kullanıcısı, "Neden tüm moda reklamcıları hasta ve tuhaf tipler?" diye yazdı.
Başka biri de "Çocuk şiltesi ve oyuncak ayılı bir tişört. Sapık değilsen bunda ilgi çekici bir şey yok" diye tepki verdi.
Bir diğer kullanıcı da Harry Styles'ı şöyle hedef aldı:
aHarry Styles'a samimiyetle soruyorum, bunda moda olacak ne var? Senin farklı tonlardaki fotoğrafların mı? İnanılmaz derecede tuhaf olan çocuk şiltesi mi? Bu neyi ima ediyor? Neden orada? Çocuk şiltesi var ve sen pembe oyuncak ayılı tişört giyiyorsun… Aktörler neden son derece cahil?a
Alessandro Michele, kampanya konseptini kasımda hazırlamıştı ve çekimler de o zaman yapılmıştı. Kreatif direktör yakın zamanda 8 yıldır çalıştığı ve vizyonunu baştan yarattığı Gucci'den ayrılmıştı.
Ayrıca, hem Gucci hem de Balenciaga'nın Paris merkezli lüks ürünler şirketi Kering bünyesinde olması da dikkati çekti.
Dün kampanyanın yayımlanmasından bu yana çeşitli paylaşımlar yapan Gucci, Styles'ın yer aldığı fotoğraflara yönelik henüz bir açıklama yapmadı.
Independent Türkçe, Telegraph, New York Post



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research