Bitter çikolataların çoğunun tehlikeli seviyede ağır metal içerdiği ortaya çıktı

"Her yaştan insan için risk var"

Birçok tüketici tatlandırıcı eklenmediği için bitter çikolatayı tercih ediyor (Pixabay)
Birçok tüketici tatlandırıcı eklenmediği için bitter çikolatayı tercih ediyor (Pixabay)
TT

Bitter çikolataların çoğunun tehlikeli seviyede ağır metal içerdiği ortaya çıktı

Birçok tüketici tatlandırıcı eklenmediği için bitter çikolatayı tercih ediyor (Pixabay)
Birçok tüketici tatlandırıcı eklenmediği için bitter çikolatayı tercih ediyor (Pixabay)

ABD merkezli kâr amacı gütmeyen Tüketici Raporları, birçok ünlü markanın ürettiği bitter çikolatada yüksek seviyede ağır metal tespit etti.
Tüketici haklarını savunmak üzere 1936'da Tüketici Birliği adıyla kurulan kurumun yeni raporunda Hershey's, Godiva ve Trader Joe gibi tanınmış markaların ürünlerinden bahsedildi.
Araştırmada incelenen 28 ürünün tamamının kurşun ve kadmiyum içerdiği anlaşıldı. Bu iki ağır metal hem çocuklarda hem de yetişkinlerde bir dizi sağlık sorununa neden olabiliyor.
Rapora göre, incelenen ürünlerden 23'ünden günde sadece 30'ar gram yiyen yetişkinler, söz konusu metallerden en az birini zararlı seviyede tüketmiş oluyor.
Öte yandan küçük miktarlarda bile ağır metallere uzun süre istikrarlı biçimde maruz kalmak, çeşitli sağlık sorunlarını beraberinde getirebilir.
Uzmanlar özellikle kurşun maruziyetinin çocuklarda gelişimi büyük ölçüde engelleyebileceğini ve kalıcı beyin hasarına yol açabileceğini söylüyor.
Tüketici Raporları ekibinden gıda güvenliği araştırmacısı Tunde Akinleyei "Ancak her yaştan insan için risk var" ifadelerini kullandı. Araştırmacı, sık maruziyetin yetişkinlerde de sinir sistemi sorunlarından böbrek hasarına kadar birçok rahatsızlığa neden olabileceğine dikkat çekti.
Kurşun ve kadmiyum tatlı patates, ıspanak ve havuç gibi diğer birçok gıdada doğal olarak yer alabilir. Birden fazla kaynaktan alınan küçük miktarlarda ağır metal bile tehlikeli seviyelere ulaşabilir.
Bu nedenle uzmanlar, ağır metallere maruziyetin mümkün olduğunca sınırlanması gerektiğini belirtiyor.
Britanyalı pazar araştırma şirketi Mintel'e göre tüketicilerin yüzde 15'i her gün çikolata yiyor.
Araştırmacılara göre 28 üründen 5'inin daha az seviyede ağır metal içermesi, tüketiciler açısından olumlu bir sonuç.
Kurum, söz konusu ürünleri internet sitesinde listelerken, Akinleye konuyla ilgili şunları söylüyor:
"Bu, şirketlerin daha az miktarda ağır metal içeren ürünler üretmelerinin ve tüketicilerin zevk aldıkları daha güvenli ürünler bulmalarının mümkün olduğunu gösteriyor."
Independent Türkçe, Futurism, Tüketici Raporları



Kovid benzeri semptomlar gösteren hastalar bir yıl boyunca kendine gelemiyor

UCLA'den araştırmacılar, Kovid benzeri semptomlar yaşayan kişilerin ruh sağlığına kavuşmasının 9 ayı bulabildiğini söylüyor (Reuters)
UCLA'den araştırmacılar, Kovid benzeri semptomlar yaşayan kişilerin ruh sağlığına kavuşmasının 9 ayı bulabildiğini söylüyor (Reuters)
TT

Kovid benzeri semptomlar gösteren hastalar bir yıl boyunca kendine gelemiyor

UCLA'den araştırmacılar, Kovid benzeri semptomlar yaşayan kişilerin ruh sağlığına kavuşmasının 9 ayı bulabildiğini söylüyor (Reuters)
UCLA'den araştırmacılar, Kovid benzeri semptomlar yaşayan kişilerin ruh sağlığına kavuşmasının 9 ayı bulabildiğini söylüyor (Reuters)

Kovid benzeri semptomlar yaşadınız mı? Kendinizi yeniden toparlamanız 9 ay, hatta daha uzun bir süreyi bulabilir.

UCLA'den araştırmacılar, bu semptomları gösteren hastaların yüzde 20'sinin enfeksiyondan sonra yaklaşık bir yıl boyunca standardın altında bir yaşam kalitesine sahip olduğunu tespit etti. Oysa fiziksel sağlıkları yalnızca üç ay sonra normale döndü.

UCLA'de tıp alanında yardımcı doçent olan Lauren Wisk yaptığı açıklamada, "Kovid enfeksiyonu sonrası zihinsel ve fiziksel sağlık açısından iyileşme farkını yeni keşfettik" diyor.

Wisk "Bulgular, sağlık çalışanlarının Kovid enfeksiyonu sonrası hastalarının ruh sağlığına daha fazla dikkat etmesi ve fiziksel sağlıklarının yanı sıra ruh sağlıklarını iyileştirmeye yardım edecek daha fazla kaynak sağlaması gerektiğini gösteriyor" diye ekliyor.

Wisk, salı günü Open Forum Infectious Diseases adlı hakemli dergide yayımlanan, ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri tarafından finanse edilen çalışmanın başyazarlarından biri. Çalışma, Kovid benzeri semptomlar nedeniyle tedaviye başvuran kişileri karşılaştırdı. Bunların yüzde 75'inin virüs testi pozitif çıktı. Geri kalanlar ise negatif sonuç aldı. 

Aralık 2020'den Ağustos 2022'nin sonuna kadar semptomlar yaşayan 4 bin 700 katılımcıdan Kovid testi pozitif çıkanların, negatif çıkanlara kıyasla, sağlıkla ilgili optimal yaşam kalitesine enfeksiyondan sonraki bir yıl içinde dönme olasılığı istatistiksel olarak daha yüksekti.

Yazarlara göre bulgular, sağlık yetkililerinin daha önce Kovid dışı enfeksiyonların hastaların esenliği üzerindeki uzun vadeli etkilerini hafife almış olabileceğine işaret ediyor.

Araştırmacılar, yaklaşık 1100 Kovid pozitif hasta ve 317 Kovid negatif hastanın yanıtlarını analiz ederek ve fiziksel işlev, anksiyete, depresyon, yorgunluk, sosyal katılım, uyku bozukluğu, ağrının yaşamı etkilemesi ve bilişsel işlev gibi unsurları değerlendirerek bu sonuçlara ulaştı.

Çalışmaya katılanların yaklaşık 5'te birinin yaşam kalitesinin genellikle düşük olduğunu ve ilk enfeksiyondan sonraki bir yıla kadar uzun Kovid semptomları bildirme ihtimalinin yüksek olduğunu buldular.

Bilim insanları şu ifadeleri kullanıyor:

Kovid-19 benzeri hastalık geçirdikten sonraki 12 ay boyunca takip edilen, çeşitli coğrafi bölgelerden bireylerin yer aldığı bu geniş çaplı çalışmada katılımcıların önemli bir kısmı, akut semptomların SARS-CoV-2'den veya başka bir hastalıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığına bakılmaksızın, [genel yaşam kalitesinin] düşük olduğunu bildirmeye devam etti.

Araştırmacılar, ruh sağlığının kademeli bir şekilde iyileştiğini ve enfeksiyondan 6 ila 9 ay sonra kayda değer gelişmeler görüldüğünü tespit etti.

Yazarlar, semptomatik Kovid negatif hastaların hangi rahatsızlıklardan muzdarip olduğunun hâlâ belirsiz olduğunu ve Kovid testlerinin hem yanlış pozitif hem de yanlış negatif sonuçlar verebileceğini söyleyerek daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor. Soğuk algınlığı, alerji, grip ve Kovid birçok benzer semptoma sahip.

Wisk, "Gelecekteki araştırmalar, Kovid-19 semptomları devam eden hastaların tedavi modellerinin nasıl iyileştirilebileceğine ve bunların hastaların yaşam kalitesi üzerindeki etkisine odaklanmalı. Özellikle de her 5 hastadan biri ilk enfeksiyondan bir yıl sonra da semptomlar yaşamaya devam edebildiğinden, bu durum muhtemelen uzun Kovid'i yansıtıyor" diyor.

Independent Türkçe