Bill Gates, boşanmasının son yıllarda 'dibe vurduğu anlardan' biri olduğunu itiraf etti

Milyarder hayırsever bunu 2022'deki son blog yazısında anlattı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Bill Gates, boşanmasının son yıllarda 'dibe vurduğu anlardan' biri olduğunu itiraf etti

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Bill Gates, yıl sonu blog yazısında 27 yıllık eşi Melinda Gates'le ayrılıkları üzerine düşüncelerini paylaştı.
Microsoft'un kurucu ortağı, evliliğinin sona ermesinin "son birkaç yılda dibe vurduğu anlardan" biri olduğunu söyleyerek hayıflandı.
Bill ve Melinda, Mayıs 2021'de "ilişkileri üzerine çok düşünüp çok çalıştıktan sonra" boşandıklarını duyurmuştu.
Çift, dünyanın en büyük özel hayır kurumu olan Bill & Melinda Gates Vakfı'nı yürütmek için birlikte çalışmaya devam ediyor.
The Independent'ta yer alan habere göre 67 yaşındaki milyarder hayırsever, GatesNotes adlı blogunda Kovid pandemisi, Ukrayna'daki savaş ve dünya çapında karşılaşılan ekonomik zorluklar nedeniyle  son üç yılın "yakın geçmişin en zor yıllarından" olduğunu yazdı.
Gates "Konumum nedeniyle, bu zorlukların çoğundan yalıtılmış haldeyim" itirafında bulundu:
"Ama ben de son birkaç yılda, babamın ölümü ve evliliğimin sona ermesi de dahil bazı anlarda dibe vurdum."
Bill'in babası William Henry Gates, 14 Eylül 2020'de 94 yaşında hayatını kaybetmişti.
3 Mayıs 2021 Pazartesi günü ayrıldıklarını duyuran Bill ve Melinda, yaptıkları ortak açıklamada şunları söylemişti:
"27 yılda üç harika çocuk yetiştirdik ve tüm insanların sağlıklı, üretken yaşamlar sürmesini sağlamak için dünyanın her yerinde çalışan bir vakıf kurduk. Bu misyona olan inancımızı paylaşmaya devam ediyoruz ve vakıf çalışmalarımızı birlikte sürdüreceğiz fakat hayatımızın bundan sonraki aşamasında bir çift olarak birlikte gelişebileceğimize artık inanmıyoruz."

Fotoğraf: AFP
 
Bu açıklamadan kısa süre sonra The Wall Street Journal, Bill'in 2019'da bir kadın çalışanıyla ilişki yaşayıp yaşamadığının soruşturulduğunu bildirmişti. Eski çift boşanma süreçlerini Ağustos 2021'de nihayete erdirmişti.
2021 yılını özetleyen blog yazısında Bill, birdenbire "yüz yüze sosyal etkileşim kurmadığı zamanlar geçirdiğini" söylemişti.
Bill, o dönem, "Tuhaf ve kafa karıştırıcı bir deneyim oldu. Kişisel dünyamı hiç son 12 ayda olduğu kadar küçük hissetmemiştim" yazmıştı.
Melinda da boşanma hakkında konuşmuştu. Martta CBS Mornings programının sunucusu Gayle King'in Bill'in sadakatsizliğini sorması üzerine Melinda şunları söylemişti:
"Affetmeye kesinlikle inanıyorum, bu yüzden bunun bir kısmını hallettiğimizi düşünmüştüm. Yaşanan bir an ya da belirli bir şey değildi. Öyle bir an geldi ki bunun sağlıklı olmadığını fark etmemi sağlayacak kadar çok şey birikmişti ve ilişkimize güvenemiyordum."



İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
TT

İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)

Beden korkusu (body horror) türünün öncüsü kabul edilen usta yönetmen David Cronenberg, sinema salonlarına dair nostaljik duygular taşımadığını ve dijitalleşen film yapım süreçlerini daha verimli bulduğunu söyledi.

Interview Magazine için meslektaşı Jim Jarmusch'a konuşan Cronenberg, filmlerinin toplu bir izleyiciyle sinema salonunda izlenmesinin kendisi için özel bir anlam taşımadığını belirtti.

"O hissi yaşamıyorum"

"Filmleri gerçek sinema salonlarında sadece arada sırada, genellikle film festivallerinde izliyorum ve projeksiyon kalitesi her zaman iyi olmuyor" diyen Cronenberg, sözlerine şöyle devam etti: 

Venedik'te Spike Lee'yle sahnedeydim. Sinemanın bir katedral gibi olduğunu, neredeyse dini bir yönü bulunduğunu söylüyordu. Ona, 'Ben Arabistanlı Lawrence'ı (Lawrence of Arabia) akıllı saatimden izliyorum ve orada bin deve var, hepsini görebiliyorum' dedim. Şaka yapıyordum ama anlatmak istediğim şey, sinema deneyimini o kadar da etkileyici bulmadığımdı. Belki yaşlandığım içindir. O toplu izleme hissini yaşamıyorum.

Teknolojiye karşı açık yaklaşımı filmlerine de yansıyan Cronenberg, dijital kameralarla çalışmanın kolaylıklarının, film şeridinin sunduğu görsel avantajların önüne geçtiğini düşünüyor. Kurgu süreçlerinde film şeridiyle çalışmanın epey kısıtlayıcı olduğunu belirten usta yönetmen, dijital araçların sağladığı kontrol imkanlarını öne çıkardı.

"İnsanların dijital platformlarda bir filmi izledikten sonra duyduğu tutkuyu, eskiden sinema salonundan çıktıktan sonra hissettiğimiz heyecana benzetiyorum" diyen Cronenberg, "Farklı olabilir ama daha kötü değil. Ayrıca filmle çalışmayı da özlemiyorum. Kurgu ve montaj benim için tam bir kabustu. Artık çok daha fazla kontrol sahibiyiz ve bir film yapıyorsanız, bir dereceye kadar kontrol manyağısınız demektir" ifadelerini kullandı.

Cronenberg'in son filmi Kefenler (The Shrouds) şu sıralar ABD sinemalarında gösterimde. Yönetmenin 2024 Cannes Film Festivali'nde prömiyer yapan filminde, eşini kaybeden bir adamın yas sürecini, karısının cesedini canlı yayın yapan bir tabut içinde saklayarak yaşaması konu ediliyor.

"Böyle bir filmi sadece Cronenberg çekebilir"

Filmin başrollerinde Fransız aktör Vincent Cassel, Guy Pearce ve Diane Kruger yer alıyor. Yardımcı rollerdeyse Sandrine Holt, Elizabeth Saunders ve Al Sapienza var.

IndieWire'ın incelemesinde filmle ilgili şu yorum yer alıyor:

Yönetmenin eşinin kaybından ilham alan Kefenler, sadece David Cronenberg'in çekebileceği türden bir yas hikayesi. Alaycı, duygusuz ve zaman zaman öylesine cansız ki, sanki film kendisi de katılaşmış gibi. Görüntüler, projeksiyondan perdeye ulaşmadan çok önce ölmüş gibi duruyor. Ama başka ne beklenirdi ki?

Kefenler, Türkiye'de 23 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak.

82 yaşındaki Kanadalı sinemacı, Sinek (The Fly), Çarpışma (Crash) ve Müstakbel Suçlar (Crimes of the Future) gibi filmleriyle de tanınıyor. 

Independent Türkçe, IndieWire, Interview Magazine