Mısır kapsamlı yatırımlarla Libya ile batı sınırlarına öncelik veriyor

Mısır Cumhurbaşkanı, Kahire'de Akdeniz'deki enerji keşfi planının tartışıldığı toplantıya liderlik etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı, Kahire'de Akdeniz'deki enerji keşfi planının tartışıldığı toplantıya liderlik etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır kapsamlı yatırımlarla Libya ile batı sınırlarına öncelik veriyor

Mısır Cumhurbaşkanı, Kahire'de Akdeniz'deki enerji keşfi planının tartışıldığı toplantıya liderlik etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı, Kahire'de Akdeniz'deki enerji keşfi planının tartışıldığı toplantıya liderlik etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, dün, Doğu ve Batı Akdeniz bölgelerinde 2025 yılına dek keşif için mevcut ve gelecek yatırım planlarını ele aldı. Mısır Petrol Bakanı Tarık el-Molla, Mısır’ın faaliyetlerini uluslararası hukukun ilke ve normlarına, devletlerin açık denizlerdeki doğal kaynaklarını yönetme faaliyetlerini düzenleyen Birleşmiş Milletler (BM) sözleşmelerine uygun olarak yürüttüğünü vurguladı.
Sisi bir hafta önce, Mısır’ın Akdeniz'deki batı deniz sınırlarını ve koordinat listelerini belirleyen bir kararname çıkarmış, BM Genel Sekreteri’ni bu hususta bilgilendirmişti. Ancak Libya’daki Ulusal Birlik Hükümeti, Mısır'ın bu kararını reddetmiş, bu hususta dışişleri bakanlığı aracılığıyla yeni bir diyalog çağrısında bulunmuştu.
Dün Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Sisi, Başbakanı Mustafa Medbuli ve Petrol Bakanı Tarık el-Molla ile bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Bessam Radi, “Görüşmede, devletin doğal gaz ve petrol alanındaki araştırma ve keşif çalışmalarının takibi ele alındı. Mısır Cumhurbaşkanı, yerel piyasanın ihtiyaçlarını karşılamak, ulusal ekonomiyi desteklemek için ihracatı artırmak amacıyla ülke kaynaklarının ekonomik ve kalkınma açısından en iyi şekilde kullanılmasını sağlamak, doğal gaz rezervlerini üst düzeylere çıkarmak için keşif çalışmalarının yoğunlaştırılmasını ve yeni keşif alanlarının genişletilmesini istedi” dedi.
Akdeniz'in doğu ve batı bölgelerinde 2025 yılına dek araştırma ve keşif için mevcut ve gelecek yatırım planlarını sunan Bakan Molla, büyük uluslararası enerji şirketlerinin de katılımıyla bu planların toplamda yaklaşık 2,1 milyar dolar değerinde olduğundan bahsetti. Aynı zamanda el-Alemin şehrindeki sanayi bölgesinde devlet ve özel sektör ortaklığında yürütülen 500 milyon dolar değerinde soda külü üretim projesinin uygulanmasına ilişkin gelişmeleri de ele aldı. Sisi, el-Alemin şehrinin sürdürülebilir kalkınmasına destek olacak söz konusu soda külü üretim projesinde hızlandırmaya gidilmesi talimatını verdi.
Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Mevcut ön sonuçlara göre, Mısır'ın bölgesel enerji üreticisi ve ticaret merkezi konumunun pekiştirilmesi, ülke ekonomisini destekleyecek umut verici keşiflerin gerçekleştirilmesi bekleniyor” ifadelerine başvuruldu.
Anadolu Ajansı’nın (AA) geçtiğimiz günlerde yayınlanan haberinde, “Türkiye iki ülkenin sınırının uluslararası hukuka uygun olarak tespiti için Libya ve Mısır’ı bir an evvel diyalog ve müzakere başlatmaya teşvik ediyor” denildi.  
Mısır, Türkiye’nin diyalog ve müzakere çağrısı hakkında henüz resmi bir açıklama yapmadı. Konuya yakın Mısırlı bir kaynak, adının açıklanmaması şartıyla Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Mısır bu konuda geri adım atmayacak. Kahire emrivaki stratejisini kabul ettirmek için hızlı tedbirler alacak. Sondaj çalışmalarının başlatılacağının ilan edilmesi ve aynı süreci destekleyebilecek her şey, bu tedbirlerden arasında yer alıyor” vurgusunda bulundu.



Smotrich'in ‘İnşa ettiklerinden daha fazlasını yıkacağız’ şeklindeki planı Batı Şeria'da uygulanmaya başladı

İsrailli yetkililer C Bölgesi’nde inşaat yapılmasını yasakladı (Reuters)
İsrailli yetkililer C Bölgesi’nde inşaat yapılmasını yasakladı (Reuters)
TT

Smotrich'in ‘İnşa ettiklerinden daha fazlasını yıkacağız’ şeklindeki planı Batı Şeria'da uygulanmaya başladı

İsrailli yetkililer C Bölgesi’nde inşaat yapılmasını yasakladı (Reuters)
İsrailli yetkililer C Bölgesi’nde inşaat yapılmasını yasakladı (Reuters)

Halil Musa

Filistinli Hammam Ahmed, İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in ‘İsrail, Filistinlilerin inşa ettiğinden daha fazlasını yıkacak’ şeklindeki planı doğrultusunda Filistinlilerin evlerinin yıkılması çalışmalarının yoğunlaştığı bir dönemde, 18 Şubat Salı sabahı Batı Şeria'nın kuzeyindeki Salfit şehrine bağlı Kefer ed-Deyk köyünde İsrail güçlerinin evini yıkması sonucu evsiz kaldı.

Birkaç gün önce yapılan resmi bildirimin ardından buldozerler Hammam'ın yıllar önce, ‘biri 1976 yılında İsrail tarafından ruhsat verilerek’ inşa edilen iki evin yanına inşa ettiği evini yıktı. Geçtiğimiz perşembe günü İsrail Sivil İdaresi'nden memurların evine geldiğini belirten Hammam, memurların evi yıkıma hazırlandıklarını bildirdiklerini söyledi.

“Filistinlilerin inşa ettiklerinden çok daha fazlasını yıkacağız”

Hammam evi boşaltmak ve ailesini bir akrabasının evine taşımak zorunda kalan Hammam, “Evim yıkıldıktan sonra yaşamak için bir ev kiralayacağım” dedi.

Hammam'ın evi Kefere d-Deyk köyünün batısında, Oslo Anlaşmaları kapsamında “C” olarak sınıflandırılan ve Batı Şeria'nın yüzde 60'ını kapsayan bölgede yer alıyor.

İsrailli yetkililer, Filistin kırsalını ve İsrail'in ilhak etmeye ve egemenliğini dayatmaya çalıştığı Batı Şeria'daki şehirlerin ve kasabaların coğrafi uzantısını oluşturan bu bölgede inşaat yapılmasını yasaklıyor.

fgrhytjuı
Yılbaşından bu yana yıkılan yapı sayısı 74'ü meskûn ev olmak üzere 126'ya ulaştı (Reuters)

İsrail geçtiğimiz yıl çoğu C Bölgesi'nde olmak üzere 650’si ev binden fazla binayı yıktı. Bu yılın başlarından bu yana yıkılan yapıların sayısı 74'ü meskûn ev olmak üzere 126'ya ulaştı. Filistin Kurtuluş Örgütüne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi’ne (CWRC) göre yıkımlari özellikle Cenin, Kudüs, Kalkilya, Beytullahim ve Nablus’ta yoğunlaştı.

Salfit'te Hammam’ın evinin yıkılmasından birkaç saat sonra İsrail buldozerleri, bu kez Kudüs'ün güneydoğusundaki Cebel el-Mukaber beldesinde Ali, Emin, Hamid ve Muhammed Halase kardeşlere ait dört evi yıktı.

Batı Şeria'da Filistinlilere ait evlere yönelik yıkımlar, İsrail’in hegemonyasını Batı Şeria'nın büyük bölümüne dayatmayı ve çatışmayı burada çözmeyi amaçlayan aşırı sağcı bir hükümetin iktidarda olduğu dönemde yoğunlaştı.

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, yerleşim birimi inşaları ve Filistinlilerin evlerinin yıkılmasına atıfla "2025, 1967'den bu yana ilk kez onların inşa ettiğinden daha fazla yıktığımız yıl olacak" ifadelerini kullandı.

Arazinin kontrolü

“Çatışmanın özü toprağın kontrolüdür” diyen Dini Siyonizm Partisi lideri Smotrich, “Toprağı kim kontrol ederse onun geleceğini de o belirler” diye konuştu.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Maliye Bakanı Smotrich aynı zamanda İsrail Savunma Bakanı'na bağlı Sivil İdare denilen kuruma başkanlık ediyor.

zsxcdfrgt
Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria'da yaklaşık 770 bin yerleşimci, 180 yerleşim birimi ve 256 ileri karakolda ikamet ediyor (AFP)

Smotrich, bakanlığının işgücünü artırarak, yeni ekipmanlar satın alarak ve Filistinlilerin inşaatlarını izlemek için modern teknolojiler kullanarak yıkımlara ayrılan kaynaklarda önemli bir artış sağlayacağını vurguladı.

Smotrich'e göre İsrail, yıkımları teşvik edecek ve İsrail kontrolündeki bölgelerde Filistinlilerin inşaat yapmasını engelleyecek.

Politikasının Batı Şeria'daki ‘yasadışı inşaatların peşine düşmekle sınırlı kalmayacağını’ vurguladı. Bu politika aynı zamanda ‘Filistinlilerin inşaat yapmasının tamamen yasaklanmasını ve İsrail'in toprak üzerindeki kontrolünün yeniden tesis edilmesini’ de öngörüyor.

CWRC verilerine göre Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria'da yaklaşık 770 bin yerleşimci, 180 yerleşim birimi ve 256 ileri karakolda ikamet ediyor.

Yıkım faaliyetleri

CWRC Başkanı Mueyyed Şaban Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada Smotrich'in göreve geldikten sonra “Batı Şeria'daki yıkımları iki katına çıkardığını, yerleşimleri genişlettiğini ve izole karakollar için yollar inşa ettiğini” söyledi.

Smotrich, hükümette görev almadan önce, C Bölgesi'ndeki Filistin inşaat faaliyetlerini izleyen yerleşimci hareketi Regavim yetkilisiydi.

İsrailli bakan, İsrail hükümetindeki diğer aşırı sağcı bakanlarla birlikte Batı Şeria'nın ilhak edilmesi ve yüz binlerce İsraillinin buraya yerleştirilmesi çağrısında bulunuyor.

Yıkımlar ve yıkıma gelineceğine dair bildirimlerin daha önce görülmemiş bir şekilde arttığını belirten CWRC Başkanı Şaban, Smotrich'in ‘Filistinlilerin evlerini yıkmak için tüm gücüyle’ çalıştığını vurguladı.

Şaban, İsrailli bakanın her bir Filistinlinin ‘ya ölmesini ya bu topraklardan kovulmasını ya da İsrailliler için çalışmasını’ istediğini de sözlerine ekledi.

İsrailli yetkililer, Batı Şeria'nın doğu yamaçlarındaki 29 meskun mahali ortadan kaldırmayı ve meraları, su kaynaklarını ve su kuyularını kontrol altına almayı başardı.

“Derin değişiklikler”

İsrail meseleleri uzmanı İsmet Mansur, Smotrich'in Batı Şeria'da yıkımlar, yasalar ve idari kararlar ve ileri karakollar için yol yapımı da dahil olmak üzere derin ve geri dönüşü olmayan değişiklikler yapabildiğini düşünüyor.

Smotrich'in ‘yerleşimi teşvik ederek ve Filistinlileri dışlayarak Batı Şeria'da bir kolonizasyon devrimi’ gerçekleştirdiğini söyleyen Mansur’a göre İsrail, hedeflerine ulaşmak için planlı ve organize bir şekilde çalışırken Filistinliler, rastgele ve dağınık bir şekilde çalışıyor.

Mansur, Smotrich'in çatışmayı yönetmek yerine İsrail'in lehine çözerek ve Filistinlileri kovduktan sonra Batı Şeria'nın büyük bölümünü İsrail'e katarak kendi vizyonunu dayatmaya çalıştığını da sözlerine ekledi.

Smotrich'in planı

Smotrich’in planı, Filistinlileri Yahudilere entegre ederek, göçü kolaylaştırarak ve planı reddedenlere karşı katı uygulamalarda bulunarak Filistin milliyetçiliğini ortadan kaldırmayı amaçlıyor.

Plan, Ürdün Nehri ile Akdeniz arasında İsrail dışında herhangi bir devletin kurulmasını engellemek ve Filistinlileri ‘gönüllü ya da zorla’ taleplerinden vazgeçirmeye zorlamayı öngörüyor.

Bu plana göre iki devletli çözüm sadece Siyonizm ideolojisine aykırı olmakla kalmıyor, aynı zamanda gerçekçi de değil. Zira İsrail solunun sunmayı istediği en üst düzey çözüm, daha ılımlı Filistinlilerin arzuladığı en alt düzey çözümden çok daha azını sunuyor.